Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

Erdemli'de kalırken komşu karavandaki İtalyan aile ile yol boyunca bir kaç kez karşılaştık. Burada da görüştük.Kendileri Afrika'yı, çölleri gezmişler, karavanla. Bu yıl da Türkiye 2011 gezisine çıkmışlar. Karavanlarının büyüklüğü ve yüksekliği yanında bizimki ufacık kaldı..

[attachment=4]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

Kızkalesi-Silifke arasında, yoldan 2 km. içeri girdiğinizde Cennet-Cehennem ve Dilek Mağaralarını görebilirsiniz. Cennet 250x110 metre çapında 70 metre derinliğinde büyük bir çukur. 452 basamaklı bir merdivenle iniliyor. İniş kolay.. Hoplaya-zıplaya iniyorsunuz. Çıkışı hiç sormayın.. Dar ve dik bir merdivenle iniş-çıkış yapıldığından, arkanızdakileri bekletmemek için uzun duraklamalar da yapamıyor, çıkışta derin bir 'oohhh' çekiyorsunuz. Mağaranın girişinde 5.Y.Y. da yapılmış küçük bir kilise var. Kilise bir dönem cami olarak da kullanılmış. Cennet çukurunun hemen yanındaki Zeus Tapınağı ise, yıkık-dökük bir-iki duvar kalıntısından ibaret. Cennet-Cehenneme olan ilgi buranın ihmal edilmesine neden olmuş.

[attachment=1]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=2]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Cehennem ise, 120 metre derinliğinde geniş bir çukur. İnmek imkansız. Sık çalılıklar ve ağaçlarla kaplı.

[attachment=1]
[attachment=2]
Dilek Mağarası, şimdiki adıyla Astım Mağarası'na helezoni bir merdivenle iniliyor. Kapalı yer fobisi olanlar için pek ilginç değil..

Koyun ve keçi sütlerinin karışımından yapılan yoğurdu ile ünlü Silifke, Göksu (Calycandos) Irmağının iki yakası üzerine M.Ö. 312 yıllarında kurulmuş.Turizm olarak gelişmiş, hareketli bir ilçe.

[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


185 metre yükseklikteki Silifke Kalesi, Göksu Deltası ve Silifke'ye hakim bir tepede. Kazı ve onarım çalışmaları devam ediyor. Kalenin eteğinde 14 metre derinliğindeki sarnıç, Bizanslılardan kalma.. (Tekir Ambarı)

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=5]
[attachment=1]

77-78 yıllarında yapılan Taşköprü ise 1875 ve 1972 yıllarında restore edilmiş. 7 gözlü köprü halen kullanılıyor.

[attachment=2]

Folklorünü de unutmamak gerek, Silifke'nin..

[attachment=3]

Silifke-Taşucu arası 11 km. Bilindiği üzere Taşucu, Kıbrıs'la Türkiye arasındaki feribot iskelesi..Aynı zamanda Silifke'nin iskelesi. Bu nedenle de yaz-kış hareketli. Evvelce, sadece feribot iskelesi civarındaki bir kaç otelden ibaretken, şimdi yazlıklar doldurmuş, çevreyi.. Zaten, adana'dan itibaren Tarsus-Mersin- Erdemli-Silifke-Taşucu hepsi birleşmiş durumda.

Taşucu'nun 6-7 km. batısındaki İncekum favori yerlerimizden biridir. Burada bazen ikimizden başka kimse olmazken, bu kez İstanbul'un Menekşe Plajı görünümüne şaşırıyoruz. Turkuaz bir denize ve incecik kumlara sahip bu plajda deniz suyu o kadar temiz ve berrak ki.. Biraz abartırsak, nerdeyse kum tanelerini sayabiliyorsunuz. Geçtiğimiz yıllarda Yavuz, denizin dibinde, kumun üzerine yayılmış vaziyette bir adet 20, bir adet 10, iki adet de 5 milyon (o zaman ki para) liralık kağıt para bulmuştu. Bir de deniz kaplumbağalarına rastlamıştık, burada. Biz yüzerken, kafalarını uzatıp bakıyor, sonra tekrar derinlere dalıyorlardı. Tabii bu kalabalıkta ortalıkta görüneceklerini hiç sanmam. Paraların da..

[attachment=4]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Eski yol Boğsak Köyü içinden geçiyordu. Yeni yapılan yol ise, hiç uğramadan açıklardan geçip gidiyor. Ve biz Boğsak'a daha gelmedik, derken geçip gitmişiz..
Bir İncekum'dan bir İncekum'a.. Bu kez Aydıncık-İncekum'dayız ve burası da bir başka favorimiz..

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Antik çağda adı Celenderis (Kelenderis) olan Aydıncık, bu kentin kalıntılarına sahip ve kazılar devam ediyor.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

Soğuksu, Aydıncık'a 4 km. kadar, Antalya yönünde. Soğuksu'nun denizle buluştuğu yere düzenleme yapılmış..

[attachment=4]
[attachment=5]

 

[mayıstosböce]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

Erdemli sahilini ve bir kaç kez rastladığınız karavanı çok sevdim.

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Bir şarkıda, Akdeniz akşamlarının Temmuz ayındaki güzelliği anlatılır. Bizce, Akdeniz'i eylülde yaşamak güzeldir. Artık o kalabalıklar gitmiştir. Kavurucu sıcaklar yerini tatlı bir ılıklığa terketmiştir. Deniz suyu şurup kıvamındadır ki.. doyamazsınız.. Kısaca Akdeniz eylül ayında bir başka güzeldir.

Uzun yaz gezilerimizin vazgeçilmezleri.. Bozyazı ve Anamur.. Uzun.. upuzuuunn bir mola, bu yörede...

Ve daha önce değinmediğimiz, ilgimizi çeken konular...

Bugüne kadar gördüğümüz, en geniş alanı kapsayan ağaç Bozyazı'da. İsrail kauçuğu ağacı olduğu söylenen bu ağacın, Türkiye'de tek olduğunu öğreniyoruz, yöre halkından..
Ağacın küçük, tatlı, incir lezzetinde meyveleri varmış. Henüz olgunlaşmamış olduğundan tadamadık. Ağacın bir başka özelliği koyu gölgesi altında oturanlara serin hava üflemesi imiş. ( Bize söylenen böyle.. Vebali söyleyenlerin, boynuna..)

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

Gazipaşa'ya yeni yapılan Atatürk Parkı, ilçeye ayrı bir güzellik vermiş..

[attachment=1]
[attachment=2]

Yapım tarihi bilinmeyen bu kemer taşköprünün, yerini ve yolunu taksi şoförü arkadaşların tarifi üzerine bulabildik. Bir tek tabela yok.. Daracık köy yollarından geçerek ulaşılıyor. Merkeze 13 km. uzaklıkta. Bıçkıcı Çayı üzerinde, Roma dönemine ait olduğunu düşündüğümüz bu köprünün adını da öğrenemedik. (Bilen varsa, lütfen söylesin...)

[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Alanya-Antalya yolu üzerinden ayrılan 7 km.lik bir yolla ulaşılıyor, Alara Han'a .. Selçuklular döneminde, Konya'yı Akdeniz'e bağlayan Alara Çayı kenarına, Alaaddin Keykubat tarafından 1232 tarihinde yaptırılmış. Şimdi restore edilen han, restoran olarak hizmet veriyor.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

Alara Kalesi de hanı koruma amacıyla yüksek bir tepe üzerine yapılmış. Çıkış için çay kenarinda 120 basamaklı karanlık bir dehlizden geçmek gerekiyor.

[attachment=4]

Alara Çayı üzerine yapılmış küçük teraslarda nefis bir alabalık ziyafeti çekebilirsiniz, kendinize.. Raftingçileri izlerken...

[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

[attachment=1]

Alara Han civarında gezerken, küçük bir karavancıya (!) rastladık. Yavuz'la karşılıklı, uzun uzun konuştular, karavanlar hakkında.. ;D ;D

[attachment=2]

Sonra bizi kendi kaldıkları 'Karavan Parkı'na davet etti, kalmamız için.. Biz de daha uzun yolumuz olduğunu söyleyerek, veda ettik kendisine..
[attachment=3]

Yol kenarında gördüğümüz susamlar toplanmış, sapları kurumaya bırakılmış..

[attachment=4]

 

[drares]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

eşim,kızım ve ben karavancı dostlarınıza ve kendilerine has kampinglerine bayıldık, imrenilecek yaşantılarını sizinle paylaşmaları çok hoş olmuş

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Haşmet Bey,
Böyle ilginç güzellikleri yaşadıkça, 'iyi ki karavancı olmuşuz' diyoruz. Kent yaşantısı içinde mümkün mü, bunları görmek?... : :

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Manavgat Çayı üzerinde, bilinen şelalenin dışında, küçük bir şelale daha var. Daha az bir yükseklikten düşen bu şelalenin çevresi alternatif dinlenme yerlerinden ..

Oymapınar yolunda, Manavgat Çayının bir kolu olan Naras üzerindeki Naras Köprüsü de görülmeğe değer bir güzellikte..

[attachment=1]
[attachment=2]
Roma dönemine ait bu su kemeri hala ayakta..

[attachment=3]

Manavgat çayına girebileceğiniz, suyla daha yakın olabileceğiniz, harika bir yer daha..

[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]

Oymapınar barajı 185 metre yükseklikle Türkiyenin 3. büyük barajı.
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]