Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti



İlginize teşekkürler, Sn. Ahmet Kırtağ....

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Bu arada Misis ayranı meşhur. Yolunuz bu taraflara düşerse, Adana yolu üzerinde 'Meşhur Misis Ayranı' yazan mekanlardan birinde gözleme-ayran ziyafeti çekin, kendinize.. Gerçekten çok nefis..

İftar saatine yakın bir zamanda girdik, Adana'ya. ve yoğun akşam trafiğine. Kalmayı düşünmüyorduk, zaten. Karavanın penceresinden Sabancı Camiini fotoğraflayabildim, geçerken.. Bir de Seyhan Nehrini...

[attachment=1]
[attachment=2]

Adana'dan 30 km. sonra Tarsus, Mersin'in en büyük ilçesi. 238 000 nüfuslu ilçe Türkiye'deki bir çok ilden büyük. (Gümüşhane 37 000, Bayburt 38 000 nüfuslu) Bir yandan Adana ile, diğer yandan Mersin'le birleşmiş. Kuruluşu M.Ö. 6. y.y.a dayanan Tarsus, adını kent tanrısı Baal Tarz'dan almış. Araplar ise Nuh Peygamberin torunu Tarsis tarafından kurulduğunu ve onun adını taşıdığını savunuyorlar.

[attachment=3]

Tarsus'un her yanından tarih fışkırıyor. Girişteki Kleopatra kapısının yıllar önceki hali.. Halk arasında'Kancık Kapısı' denen kapı, elde kalan taşlar da kullanılarak orijinaline hiç benzemeyen bir şekilde onarılmış. Kenti çevreleyen surlardan kalan tek bölüm.

[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


St.Paul Kilisesi 1862 de yapılmış, halen ibadete açık.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

Aziz St. Paul'un doğup büyüdüğü ve yaşadığı yer olarak bilinen yerde camla kapatılmış yapı kalıntıları ve su kuyusu bulunuyor. Şimdi kullanıma kapalı olan bu kuyu suyunun şifalı olduğuna inanılıyor.

[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Merkezdeki 'Eski Cami' 1102 de kilise olarak yapılmış, 1415 de camiye dönüştürülmüş.

[attachment=1]
[attachment=2]

Ulu Cami, bir Ermeni Kilisesinin kalıntıları üzerine 1579 da yapılmış. Daha önce imaret olarak kullanılan Kırk Kaşık (Beyaz Çarşı) da aynı bahçe içinde.

[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]

Saat kulesi 1890 da oluşturulmuş.

[attachment=2]

1850 yapım tarihli Miralay Ahmet Bey Camii.

[attachment=3]

Kent merkezinde Romalılardan kaldığı sanılan, doğu-batı yönünde bir cadde ve etrafında yapı kalıntıları ortaya çıkarılmış. Kazılar halen devam ediyor.

[attachment=4]
Gene bir Roma Hamamı duvarının ayakta kalan bir kısmı.

[attachment=5]

 

[derindeniz1]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Merhaba,bu yaz işlerimizin çokluğu nedeniyle İzmir'den ayrılamadık. Bizlerle paylaştıklarınızla bu eksikliği gidermemize çok katkınız oluyor.
Teşekkürler,selamlar sevgiler.

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Eski Tarsus evleri taş ve ahşabın birleşmesiyle, sivil mimarinin en güzel örneklerini sergiliyor. Evlerin büyük kısmı şimdi pansiyon, otel , restoran, kafe olarak kullanılıyor.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]

Tarsus Amerikan koleji 1888 de kurulmuş.

[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]

Şahmeran, burada anlatılagelen bir öykü.. ve merkezde Şahmeran Anıtı..

[attachment=2]

Birinci Dünya Savaşı sırasında büyük yararlılık gösteren ve batan Nusret Mayın Gemisi, yıllar sonra çıkarılarak Mersin Limanında çürümeye terkedilmişken, Tarsus Belediyesi sahip çıkmış. Onarılarak, Adana-Mersin karayolu üzerinde sergilenmeye başlanmış. Çanakkale'deki Deniz Müzesinde maketi sergilenen gemi için, Çanakkaleliler'Tarsus'la ilişkisi olmadığı, Çanakkale'ye ait olduğu' gibi eleştirilerde bulunuyor ve geri verilmesini istiyorlar. Baştan sahip çıkmadıkları değeri şimdi anlıyorlar. Tarsus'luların ise geri vermeye hiç niyetleri yok..

[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


3 km. uzaklıktaki şelale, şimdi bir mesire yeri özelliğinde ve çevre insanı için bir eğlence yeri. Önceleri şehrin ortasından geçen Tarsus Çayı'nın yatağı değiştirilmiş. Kentin tarihi mezarlığı da şelale suları altında kalmış.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

Eshab-ı Kehf (Yedi Uyurlar) Mağarası merkeze 12 km. Müslümanlar kadar Hristiyanlarca da kutsal sayılan mağara ile ilgili öyküler çeşitli şekillerde anlatılıyor.

[attachment=4]

1430 metre yükseklikteki Çamlıyayla, Tarsus'a 50 km. Eski adı Namrun olan yayla, şimdi bir ilçe ve Adana,Tarsus, Mersin halkını bunaltıcı sıcaklardan kurtaran bir belde.

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Modernizmi tarih ve doğa ile birleştirmiş Mersin, önemli liman kentlerimizden biri. Sahil, insanların sıcak yaz günlerinde nefes alabilecekleri bir mesire alanı olarak düzenlenmiş. Yazlık siteler ve turistik tesisler, narenciye bahçelerinin yerini almış olsa da, geniş caddeleri, yüksek binaları, sahil parklarındaki palmiyeleri ile gerçekten güzel bir kent Mersin.. Liman oluşu nedeniyle denize girilemiyor, maalesef..

[attachment=1]

Mersin'den batı yönünde 11 km. kadar çok katlı binaların arasından giderek Mezitli'ye geldiğimizde, solda Pompeipolis Antik Kentinin kalıntılarını gördük. Kentin 2. veya 3. y.y.da yapıldığı düşünülen 450 metre uzunluğundaki caddesini süsleyen 200 sütundan 40 ı ayakta kalabilmiş. Kazılar sürüyor.

[attachment=2]
[attachment=3]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Yöreye özgü tatlar..
- Karsambaç (karlama); Kar üzerine meyve şurubu dökülerek oluşturuluyor.
- Kerebiç ; Mersine özgü bir tat.. Özellikle bayramlarda ikram ediliyor.
- Kömbe ; Adana-Antakya yöresinde bayramlarda yapılan bir çeşit çörek.
- Zahter ; Zahter bitkisinin baharat ve zeytinyağı ile karışımı olarak sunuluyor.
- Muhammara ; Ceviziçi, biber salçası, sarımsak, ekmek içi, zeytinyağı ve acı baharat karışımı.
- Bici bici ; Yöre tatlarından en çok hoşumuza giden bici bici, aslında Adana'ya has bir tatlı. Tavla zarından biraz büyükçe küp şeklinde kesilmiş su muhallebisinin üzerine rendelenmiş buz, şerbet, gülsuyu ve pudra şekeri dökülerek hazırlanıyor. Sıcak yaz günlerinin karlı-buzlu serinleticileri.
- Mersin'in tantunisi ve cezeryesi ile Antakya'nın künefesi ise tüm yurtta biliniyor, artık..

[attachment=1]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

Mezitli-Erdemli arası 23 km. Yöre turizme ağırlık vermiş. Büyük turistik tesisler, yazlık siteler yer alıyor. Şöyle bir-iki saatliğine denize girelim, serinliyelim diye girdiğimiz Erdemli sahilinde dolu dolu 7 günümüz geçti. Geniş bir kumsal, palmiyeler, zakkum ve japon gülleriyle süslenmiş bir sahil. Kalınası yerler arasına notumuzu aldık, Erdemli'yi..

[attachment=3]
[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=4]

Erdemli'ye veda zamanı, artık.. Biraz daha kalırsak, başka yerler görmeden eve dönmek zorunda kalacağız.

Ayaş'a doğru yola çıktığımızda 500 metre içerdeki Lamos Kentine ait kale kalıntıları, Limonlu beldesinde. Bakımsız, otlar içinde bir yer.

[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti



15-16 km.sonra yoldan 4 km. içerde Kanlıdivane (Kanteleis veya Neopolis) Ören yeri geniş bir alanda ve görülecek bir yer. Çok büyük bir obruğun çevresinde 4 kilise, bazilika ve mezar kalıntıları yer alıyor. Roma döneminde, suçlular bu derin çukura atılıp, yabani hayvanlara parçalatıldığı için Kanlıdivane denmiş.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti



[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

Ören yerini dekor olarak kullanıp gelin ve damadı fotoğraflayan fotoğrafçının bir anlık ara vermesiyle ben de dekora dahil oldum..

[attachment=4]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Ayaş'taki Elause Antik kenti, M.Ö. 2. y.y.da kurulmuş. Roma Döneminde 'zeytincik' anlamına gelen Sebaste olarak adlandırılmış. Aradan geçen karayolu, antik kenti ikiye bölmüş durumda. Kazılar ve restorasyon çalışmaları sürüyor. Hemen antik kentin yanıbaşındaki kamp yerinde 2007 de uzun süre kalmıştık ve çok sakin, çok güzel günler geçirmiştik, Fransız, Hollandalı ve İtalyan karavancı komşularımızla birlikte. Gene, o günleri hayal ederek geldiğimiz Ayaş'ta kalacak yer bulamadık. Öylesine kalabalıktı ki..

Ayaş da, yazlıklara, pansiyon ve otellere yenik düşmüş. Denizi görmek nerdeyse imkansız.. ve her yer tellerle çevrilip ücretli plaj olmuş. Kamping de değil, plaj.. Yani karavanınızı dışarıda bırakıp girebiliyorsunuz, ancak. (Bu kalabalıkta Allaha emanet ederek..)

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]

 

[egeli]

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


3 km.lik yoldan sonra Kızkalesi görülüyor. Aslında iki kale var burada.. Yöreye adını veren kale, karadan 200 metre kadar açıkta denizde küçük bir kayalık üzerine yapılmış, Adakale.. Diğeri denize uzanan bir burun ucundaki Korykos Kalesi veya Karakale.. Kaleler 12.y.y. başlarında yapılmış.Yakındaki Korykos kenti geniş bir alana yayılmış durumda. Karayolu, kent kalıntılarını ikiye bölmüş.

Kaleler daha çok ilgi çektiğinden ve yöre tatil turizmine ağırlık verdiğinden kente pek önem verilmemiş. Karadaki kalenin dibinde bile ücretli plaj var. Her iki kalede de restorasyon çalışmaları sürüyor.

Gece, kaleyi uzaktan görebildiğimiz bir tepe üzerinde konakladık. Çevremiz yakın illerden (Adana, G.Antep, Malatya gibi) gelen ve geceyi araçlarında geçirmek zorunda kalmış ailelerle doluydu. Çünkü otel ve pansiyonlarda yer yok.Yer bulanabilenlerin de fiyatları el yakıyor.


[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]