Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan egeli Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 307
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 85,824

Etiketler
Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Ufak bir düzeltme.

İlçenin iki camisi:

1-) Hacı Bektaş-i Veli Külliyesi içindeki camii

2-) Savat mahallesi Cuma camii.

Ayrıca her köyümüze 25 yıl önce maddi destek gelmediyse de önce (yaşayan nufus: 10 kişi) Camii ve boşta olan bir imamımız geldi.
 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


Sn. berkcantp,

İlçedeki tek cami derken, gördüğümüz kadarıyla ilçe merkezini kastetmiştik. Bilgilendirmeniz için teşekkürler...

Selamlar..
 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti



Bu yol üzerinde çok sayıda rüzgar türbini var. Yenilerinin yapımı sürüyor. Uzaktan büyüklüğünü algılayamadığımız bu üreteçlerin ucundaki bölümün büyüklüğü karşısında şaşırdık. Nerdeyse karavanın iki-iki buçuk katı..

[attachment=1]
[attachment=2]

Samandağı, Antakya'ya 25 km. Upuzun ve geniş kumsalı ile cazip bir sayfiye yeri görünümündeyse de, deniz kirli.

Samandağı'na 4 km. uzaklıktaki Çevlik (Kapısuyu)'te Seleukia ad Piera Antik Kenti kalıntıları var ve büyük bir alana yayılmış durumda. Otlarla, çalılıklarla kaplı bu geniş alanda kalıntıları tek tek bulabilmek imkansız..

[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]









 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]
[attachment=2]

Dağlardan gelen sel sularının getirdikleriyle limanı doldurmasını önlemek amacıyla yapılan Titus Tüneli 130 metre uzunluğunda, 7 metre yüksekliğinde. Dünyanın ilk tüneli olma özelliği taşıyan bu tünel, tüyler ürpertici bir görünümde. Bu yıl yağışların fazla olması tünel zeminini yürüyüşü imkansız hale getirmiş ve şu an girilemiyor. İçinden şimdi ince bir su akan tüneli girişinden fotoğrafladık, ancak..

[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]









 



Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]


Beşikli mağara, içine oyulmuş büyüklü-küçüklü kaya mezarları, mezar odaları, sütunlu kutsal bölümü (Beşikli Kilise) ile etkileyici..

[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]









 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]
[attachment=2]

Asi Nehrinin Akdeniz'e döküldüğü yer bu tepelerden görülebiliyor.

[attachment=3]
[attachment=4]







 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]





 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


İskenderun M.Ö.333 yılında Büyük İskender tarafından kurulan kente Alexsandria adı verilmiş. Antakya'nın ilçesi olmasına karşılık, nüfus olarak aynı sayılacak düzeyde. Liman oluşu ve gelişmiş endüstrisi ile modern bir yerleşim. Önemli sayılacak tarihi kalıntıları pek yok. Limanın ve Demir Çelik Fabrikasının yarattığı kirlilik denize girilmeyi engelliyor.

[attachment=1]
[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]









 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


İskenderun'dan Adana yönüne dönüyoruz, artık. İskenderun-Payas demiryolu üzerinde, Sarıseki Beldesinde Yunus Sütunu ilgimizi çekiyor. Sütunun, İskenderun'un giriş kapısının kalıntısı olduğu sanılmaktadır. Bir başka inanışa göre, Yunus Peygamberin, balığın karnından çıktığı yerdir ve bunun için Yunus Sütunu adı verilmiştir.

[attachment=1]

22 km. sonra yeni adıyla Yakacık olan Payas'tayız. Burada Sokullu Mehmet Paşa Kervansarayı, cami, kale, hamam gibi tarihi yapılar dikkat çekiyor. Yoğun bir restorasyon çalışması var.

[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]
[attachment=5]









 



Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

egeli' Alıntı:
Asi Nehri, Nil'den sonra kuzey yönünde akan, dünyanın ikinci nehri.

Öncelikle, Ülker Hanım ve Yavuz Bey'in, ne denli özenli ve titiz bir gezgin ve karavansever olduklarını bugüne değin gözlemlediğimizi ve Ülker&Yavuz çiftinden çok şey öğrendiğimizi belirterek başlamek isterim. Gerek yazıları/aktardıkları bilgiler ve gerekse de fotoğrafları ile bunu hakettiklerini tümümüz biliyoruz. Gezilerinin öykülerini, bir belgesel tadında izliyoruz. Aşağıdaki sorumun yanlış anlaşılmasını istemem; yalnızca merak ettiğim bir konudur, yanlış arama gibi bir niyet söz konusu olamaz.

Yukarıda alıntıladığım tümceyi anladığımı söyleyemem ; Ülker Hanım, bu bilginin kaynağı nedir acaba? Bilgi size mi özgü, yoksa başka kaynaklardan mı aktarıldı ve ne anlatılmak isteniyor?

Konu hakkında, bilgi ve düşüncelerimi de eklemek isterim. Gerek ülkemizde, gerekse dünyada (Daha çok bilindiği için, Avrupa ve Asya'dan epeyce örnek verilebilir) güneyden kuzeye doğru akan çok sayıda ırmak var. Üstelik, tümüne yakını da Asi ırmağı'ndan daha uzundur. Susurluk(Simav) Çayı, Gönen Çayı, Sakarya Irmağı, Kızılırmak...vb ülkemizdeki; Obi, Lena ve Yenisey Asya'daki; Vistül, Oder ve Ren Avrupa'daki örneklerden bazılarıdır. "Dünyanın ikinci nehri" ile ne kastediliyor acaba?

Nil'e gelirsek, güneyden kuzeye doğru akan ırmaklar içinde, bir tek Nil Irmağının ayrı bir özelliği vardır. Nil, güney yarımküreden doğup, güneyden kuzeye doğru akan tek ırmaktır.

Cavid Sezen
 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

gezmen' Alıntı:
; Ülker Hanım, bu bilginin kaynağı nedir acaba? Bilgi size mi özgü, yoksa başka kaynaklardan mı aktarıldı ve ne anlatılmak isteniyor?
Cavid Sezen

Cavid bey,

Öncelikle, ilginize ve coğrafi konudaki hassasiyetinize teşekkür ederiz.
Yazdığımız konuları, yerinde ve yöre insanından öğrenmeye, bilgi alamazsak; daha önce araştıranların aktardıklarından yararlanmaya çalışıyoruz. Gerekli bilgilere ulaşamazsak, yazmaktan imtina ediyoruz.

Bu konudaki bilgiyi de 27 Ağustos 2011 tarihli Sabah Gazetesinden edindik.
Saygılarımızla.

[attachment=1]

 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]
[attachment=2]

Erzin'de İssos Antik Kenti kalıntıları var. Bu kentin tarihi ve kuruluşu hakkında kesin bir bilgi yok. Araştırmalar ve kazılar devam ediyor.

[attachment=3]

Toprakkale, M.Ö. 4.y.y. da yapılmış, 786 yılında da Harun Reşit tarafından yeniden yaptırılmış. Siyah taşlarla örülen Toprakkale, uzaktan oldukça heybetli görünüyor. Ama kaleye çıkışınızda gördükleriniz hayal kırıklığı yaratıyor.(her yerde olduğu gibi çöplük görünümünde ve otlar, çalılıklarla kaplı.)

[attachment=4]
[attachment=5]









 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti

Yılankale'nin yapılış tarihi bilinmiyor. Oldukça iyi durumda. Yavuz, önceleri bir çok kez çıkmış, kaleye. Bu taraflara yolumuz her düştüğünde, tüm uğraşlarına rağmen beni ikna edemedi, kaleye çıkmaya. Bu kez de, kaleden görünümün ve tepedeki kafeteryanın güzelliğini belirterek ikna etme çabaları da yeterli olamadı. Gücümü zorlayarak da olsa, her kaleye çıkma isteğim, burada maalesef devreye girmiyor. Adı bile beni ürkütmeye yetiyor.

[attachment=1]

Ceyhan-Adana karayolu üzerinden 3 km. içeri giren bir yol Missis'e götürüyor. (Şimdiki adıyla Yakapınar) 4. y.y.da Constantinus tarafından yaptırılan 9 gözlü köprü halen ayakta ve kullanılmakta. Kahramanmaraş'ta gördüğümüz Ceyhan Nehri ile burada tekrar karşılaştık. Hızlı hızlı Akdeniz'le buluşmaya gidiyordu. Missis kalıntıları henüz kazı aşamasında bile değil..

[attachment=2]
[attachment=3]
[attachment=4]







 

Ynt: Vee.. 2011 Yazı Da Böyle Geçti


[attachment=1]

Titizliğinizi, yazılarınızı ilgiyle izleyen biri olarak bildiğimi yinelemeliyim. Sizin bir kusurunuz yok Ülker Hanım; kusur, sizi bilgilendirenlerde(!)... Güzel gezi yazılarınız için, en azından kendi adıma da teşekkürlerimi bir kez daha iletmek isterim...

Yukarıda önemli bir yanlışlık var (önceki mesajımda kısaca değinmiştim); büyük bir gazetenin böyle bir yanlışlık yapması, yanlış bilgilendirme nedeniyle üzüntü verici!... ??? "Sabah", son dönemde çeşitli nedenlerle saygınlığını yitirdi; demek boşuna değilmiş...

Saygı bizden.
Cavid Sezen