Tek Başıma Otomobil ile İran - Azerbaycan - Gürcistan - Ermenistan; 15.500 km Overland

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan seyr-ü zafer Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 605
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 170,401
Ynt: Tek Başıma Otomobil ile İran - Azerbaycan - Gürcistan - Ermenistan; 15.500 km Overland

Çıldır-Şavşat yolu
Vadilerdeki nemin sabah güneşle ısındığında, bulut denizine dönüşmesini Karadeniz'in yüksek kesimlerinde oturanlar sık sık görür, benim için tam güneş tutulması seyretmek kadar güzel ve biricikti. İlk kez bu olaya canlı şahit oldum.

IMG_1348p_001.jpg


IMG_1351p_001.jpg


IMG_1352p_001.jpg


IMG_1355p_001.jpg


IMG_1356p_001.jpg
 

Etiketler



Ynt: Tek Başıma Otomobil ile İran - Azerbaycan - Gürcistan - Ermenistan; 15.500 km Overland

Kafkaslar'ın güzel ülkesi Gürcistan.


Kars’dan Hopa’ya inen manzaralı ve araba sürmesi eğlenceli yolu geçtikten sonra sahilden devam edip on kilometre uzaklıktaki Sarp Sınır Kapısı’na vardım. Bu seyahatte Gürcistan’ın dört farklı sınır kapısını gördüğümden rahatlıkla söyleyebilirim, burası en yoğun çalışanı. Gürcistan’ın kayda değer üretimi bulunmadığından özellikle sınıra yakın yerlerde yaşayan ve Türkiye’de çalışsan Gürcüler çoğu ihtiyaçlarını bizden karşılıyorlar. Türkiye’den Gürcistan’a geçen Türklerin de amacı eşya almak değil başka ihtiyaçlarını karşılamak, genelde erkekler bir araya gelip otomobillere doluşup hafta sonları Batum’a gece eğlencesine gidiyorlar. Aynı coğrafyada yaşamalarına rağmen Türkler ile Gürcülerin hayat biçimleri çok benziyor diyemem. Gürcülerin Hristiyan olmaları daha da önemlisi Sovyet ekolünden gelmeleri gerçeği, farklılaşmanın temel sebepleri. Misafirperverlik, yabancılara gösterdikleri ilgi alaka açısından ise Ruslardan ayrıldıkları söylenebilir. Genelde sıcakkanlı ve Türklere düzgün davranıyorlar, Özellikle Batum ve çevresi için Türkiye’den gelenler önemli geçim kapısı. Ülke diğer tüm Post-Sovyet devletlerindeki gibi çözüm bekleyen sayısız dahili ve uluslararası sorunlarla cebelleşiyor. Devlet Başkanı Saakaşvilinin birkaç yıl önceki akıllara ziyan Osetya hamlesinden sonra Rusya’dan fena darbe yedi. Halen Osetya ve teorik açıdan Gürcistan’ın parçası sayılan Abazya fiilen Rusya’nın egemenlik alanına dahil durumda, sınırlarını Rus askerleri bekliyor.
Gürcistan’da fuhuş ve kumar yaygın ve inkar edilemez bir olgu ancak devlet tarafından pek müdahale edil(e)miyor, tabii ki bu sektörler mafyanın elinde, yine de endişe etmeyin, sözkonusu alanlara burnunuzu sokmazsanız, kimse yolunuza çıkıp sizi tehdit etmez. Eğer aklınıza “Madem bu derece kasvetli, sorunlu ve fakir bir ülke, halk nasıl tahammül ediyor, duyarsız kalabiliyor?” diye sorarsanız hemen cevaplıyayım: Sabahın yedisinden itibaren bira içmeye başlayarak :smiley: Abarttığım düşünülebilir, ancak gidip görmek gerek, şişe suyundan ucuza bira, şarap ve votka bulmak mümkün, hem de 3-5 litrelik bidonlarda satılıyor, ara sokaklara girin, dükkanları göreceksiniz. Ayrıca park ve meydanlarda dev fıçılı el arabalarından akut alkol ihtiyacı giderilebiliyor.

Hopa’dan sınırı geçene kadar plajlar bomboştu, Gürcistan tarafında ise doluydu. Türkiye’nin Karadeniz kıyılarında halk denizi balıkçılık amaçlı kullanır, dinlenmek ve eğlenmek için pek rağbet etmez, yayla hayatını tercih eder, Gürcistan ve Bulgaristan’da ise yağmur altında bile güle oynaya denize giren insanlara rastlarsınız.
Batum’a akşama doğru ulaşıp sahilin biraz gerisinde kalan Türklerin rağbet ettiği otele yerleştim, resepsiyondaki kişi gerektiği kadar Türkçe biliyordu. Otel vasat, en azından ucuzdu. Tek gelmişim, erkeğim, haliyle beni gece eğlencesi müşterisi zannettiler, istersem gerekli şeyleri tedarik edebileceklerini söylediler, istemediğimi söyleyip gidip yattım.
Ertesi sabah, Batum’un görece eli yüzü düzgün batı sahilini ve büyük park bölgesini dolaştım.
Burası doksanlı yollarda gayet mütevazı bir kasabaymış, kısa sürede zenginleşen Azeri ve Ermeni azınlık rağbet edince otellerin sayısı da fiyatı da artmış, yani eski müdavimlerinin söylediğine göre Batum’un eski tadı yokmuş.
Şehirin sahil kısmını elden geçirmeye çalışmışlar, rekreasyon amaçlı düzenlemişler, ancak hemen yanıbaşındaki eski kısım dökülüyordu, yollar, kaldırımlar, her taraf bakımsız. İnternet kafeden fazla elektronik kumar makinesi mekanları bir de onlarca döviz büfesi var. Türk lirası tüm ödemelerde rahatlıkla kullanılabilir, itibarlı para birimi orada. Batum’un merkezinde özellikle görülmesi gereken bir yer yok bence, kentin genel havasını ve insanların yaşamlarını gözlemlemek, elden geldiğince diyalog kurmaya çalışmak yapılabilecek en iyi şeyler..
 







Ynt: Tek Başıma Otomobil ile İran - Azerbaycan - Gürcistan - Ermenistan; 15.500 km Overland

Batum’dan Poti ve Kazbegi’ye.

Batum’dan ayrıldıktan sonra geniş ve güzel kumsalların sıralandığı sahil seridini takip edip Poti’ye kadar ilerledim. Gürcistan’ın Karadeniz kıyıları Türkiye ile kıyaslandığında daha bakir, denizin kenarından yol geçirilmemiş, çevre çirkin binalarla doldurulmamış. Buraları yılın çoğu günü yağmurlu, dolayısıyla uzun bir deniz mevsimi yok, her taraf yeşillik ve dağınık düzende yerleşimler var. Genel anlamda yol kalitesi, şimdiye dek gezdiğim ülkeler arasında en düşük kalanlardan. Köylerden, kasabalardan geçerken çevreye bakıldığında, Sovyet zamanlarından beri ülkede taş üstüne taş konmamış gibi duruyor, yollarda ve şehirlerde yenileme ya da bakım çalışması göze çarpmıyor. Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra, bağlı eski cumhuriyetlerin kimi Avrupa Birliği ülkelerine kim de Rusya’ya yönelmişti. Gürcistan, tıpkı Ukrayna, Estonya, Letonya, Litvanya gibi AB’ye yakınlaşmaya çalışanlardan, ancak coğrafi konumu itibariyle koşulları daha zor. Rusya’ya yönelen devletler için Hazar Denizi’nin doğusundaki Türki Cumhuriyetler’i örnek verebiliriz.

Poti’den sonra doğu istikametinde giderek, hukuken statüsü sürüncemede ise de fiilen Rusya hakimiyetine geçen Abazya’ya girme teşebbüsünde bulundum. Zugdidi’nin ilerisindeki Gürcü kontrol noktasına vardığımda polislere Sukumi’ye gitmek istediğimi söyledim, teknik açıdan bunun mümkün olduğunu, ancak ciddi hayati tehlike taşıdığını belirttiler, vazgeçirmek istediler. Israr edince bir dizi telefon konuşmasından sonra amirleri geldi, kayıt ve kontrolleri yapıp geçmeme izin verdiler. Sınır çizgisi kabul edilen Enguri Nehiri köprüsünü geçip Rus kontrol noktasına geldim. Rus askerleri evirdiler çevirdiler pasaporta baktılar, Rusya veya Abazya diplomatik temsilciliklerinden izin belgesi alıp almadığımı sordular, belgemin bulunmadığını görünce giriş izni vermediler. Abazya’ya Gürcistan tarafından gidebilmem düşük ihtimaldi en başından biliyordum, yine de ortamı görmek istemiştim, uğraştığıma da değdi. Rusya tarafından geçiş daha kolaymış, dikkat edilmesi gereken şey, önce Abazya’ya girilip sonra Gürcistan’a geçilirse ve pasaport üzerinde Abazya’ya ait herhangi bir ibare bulunursa, Gürcistan’da ciddi sorunlarla karşılaşılabilirmiş, çünkü Gürcistan Abazya’yı halen kendi toprağı sayıyor, bu bilgiyi bana Gürcistan vatandaşı, Rus asıllı bir adam verdi.
Geri dönüp akşama doğru ülkenin büyük şehirlerinden Kutaisi’ye vardım ve villadan bozma otelde geceledim.

Ertesi gün Gori yolu üzerinden Güney Osetya’nın doğusunda kalan Kazbegi dağlık bölgesine ulaşmak üzere yola koyuldum. Tiflis’in kuzeyinden Rusya sınırına kadar uzanan bu bölge bence Gürcistan’nın en görülmeye değer kısmı. Zinvali Rezervuarı’nı geçtikten sonra kilometrelerce uzanan, geniş yatağında Mitiuleti Aragvi Nehiri’nin aktığı muhteşem bir vadi geçiliyor, yol kuzey istikametinde ilerleyenleri ikibinbeşyüz metreye varan rakımlara taşıyor ve Rusya sınırı yakınındaki Kazbegi kasabasına varılıyor. Burası Gürcistan koşullarında turistik bir yerleşim, hem yerli hem de doğa sporları yapan gezginleri ağırlıyor. Yurtdışından gelenler genelde yüksekliği beşbin metreyi geçen Kazbek Dağı’na tırmanışa başlamadan önce burada dinleniyorlar. Kazbegi yolu seyahat boyunca geçtiğim en güzel manzaralı parkurlardan biriydi.
 







Ynt: Tek Başıma Otomobil ile İran - Azerbaycan - Gürcistan - Ermenistan; 15.500 km Overland

Abazya sınırından dönerken..
Gürcistan'da danalar, inekler yolun ortasında oturuyorlar, yanlarından slalom yapmak gerekiyor, arabalara hiç tepki vermiyorlar. Diğer ülkelerde böyle birşeyle karşılaşmadım.

IMG_1443p_001.jpg


IMG_1444p_001.jpg


IMG_1445p_001.jpg


IMG_1448p_001.jpg
 




Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,769
Mesajlar
1,523,598
Kayıtlı Üye Sayımız
166,591
Kaydolan Son Üyemiz
dırzo

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst