'egeli' 2012

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan egeli Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 634
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 115,038
Ynt: 'egeli' 2012

Güneye doğru devam ediyoruz, yolumuza.. Dalyan Köyünün 500 metre kadar ilerisinde, yolun iki tarafında M.Ö.310 yılında kurulan Alexandra Troas antik kenti kalıntıları göze çarpıyor. Çok geniş bir alana yayılmış kalıntıları biletsiz gezebiliyorsunuz.

Kentin taşlarının büyük bölümü İstanbul ve Çanakkale'de yapılan cami, kilise gibi yapılarda kullanılmak üzere götürülmüş. Kalanların üzerinde gördüğümüz oymalar öylesine ince işlenmiş ki.. şaşırtıcı..

Gene yağmur.. yağmur.. Yağmurlar peşimizi bırakmıyor.. Çekebildiğimiz bir kaç kare fotoğraf sonrası, karavana koşuyoruz, ıslanmamak için...

Troias.jpg


Troias1.jpg


Troias2.jpg


Troias3.jpg


A.Troias.jpg
 

Etiketler


Ynt: 'egeli' 2012

Troas kentine 3 km. uzaklıktaki Kestanbol Kaplıcası, kentin tedavi merkezi olarak yapılmış. 1895 de yenilenmiş. 1.Dünya Savaşı sırasında harap olan tesis 1963 yılında onarılarak tekrar hizmete konulmuş. 1963 ün şartlarına göre yapıldığından günümüze göre biraz gerilerde kalmış gibi..

Yol üzerinde, ilginç kızıl kaya oluşumları ve yer yer birikmiş sular dikkat çekiyor... Daha ilerlediğimizde; sıkça rastladığımız 'Dikkat! Sıcak Su- Yanabilirsiniz' şeklindeki uyarı tabelaları ile meraklandık. Gerçekten, buharlar çıkan bu su birikintileri 80C derecede jeotermal su kaynakları imiş. Küçük bir kaplıca tesisi var.
Burası da 700 yıllık Tuzla Köyü.. Eski adı Kızılcatuzla olan köy, küçük bir yerleşim. Kızılca adını kayaların kızıllığından almış olmalı. Köyde, 1366 da yapılan Hüdavendigar Külliyesinden ayakta kalabilen cami ibadete açık..

1.jpg


Kestanbol kaplıcaları.jpg


kayalar.jpg


cami.jpg


Hüdavendigar camii.jpg
 




Ynt: 'egeli' 2012


4 km. kadar sonra, eski adları Kura, Kuran, Kurali, Külahlı olan, Cumhuriyet döneminde Gülpınar olarak değiştirilen beldeye ulaşıyoruz. Kazıları halen devam etmekte olan M.Ö. 150 de yapılmış Apollon Smintheion Tapınağı kentin içinde..

Smintheion2.jpg


Smintheion3.jpg


Smintheionda.jpg


Smintheion.jpg


Smintheion1.jpg
 

Ynt: 'egeli' 2012


fsirin' Alıntı:
Bunları okuyunca yine Gökçeada'ya gidesim geldi. Her gidişte müthiş keyif alıyoruz ve son birkaç yıldır her sene gitmeye başladık. :smiley:

Ferhat Bey, biz de sizin Gökçeada anılarınızı keyifle okuduk. Okudukça gözümüzde canlanan o yerlere, daha fazla zaman ayıramadığımıza üzüldük.. 15 gün kaldığımız adada, bir değil bir kaç 15 gün daha kalabiliriz, gibi geliyor. En büyük endişemiz de kalabalıklara, dolayısıyla maddi çıkarlara yenilmesi.. Aynı doğallıkla uzun yıllar kalabilir, umarım..

Selamlar...
 

Ynt: 'egeli' 2012


Tapınağın karşısındaki bu çeşme hakkında bir bilgi edinemedik. Eski olduğunu düşünüyoruz.

Gülpınar'dan 9 km. içeride Babakale Köyü..

Gülpınar.jpg


Çeşme.jpg


Babakale2.jpg


Babakale3.jpg
 

Ynt: 'egeli' 2012

Anadolu Yarımadası'nın, aynı zamanda Asya Kıtası'nın en batı ucu Bababurnu, Babakale Köyünde. Tarihteki adı Lekton. Yöre halkını korsanlardan koruma amacıyla 1732 de Bababurnu'na yapılan kaleye Babakale adı verilmiş. Zaman içinde köyün adı da Babakale olmuş.
Zamanla harap olan kale, aslına sadık kalınarak onarılmış.
Piri reis'in tayfalarından Latif Baba, Bababurnu'nu geçiş sırasında ölünce, buraya defnedilmiş. Türbesi, hemen kalenin yakınında..

Gözlerimiz hep, bembeyaz badanalı, o bildiğimiz fenerleri arıyor. Ama yeni fenerler, böyle birkaç metal aksam üzerine kurulmuş...

Babakale.jpg


Babakale1.jpg


kale.jpg


Latifbaba Türbesi.jpg


Babakale feneri.jpg
 

Ynt: 'egeli' 2012

Babakale'de günbatımını izlemek son derece keyif verici... Günbatımına eşlik edecek bir şeylerin (!) eksikliğini hissediyoruz. Maalesef burada yiyecek pek birşey bulamayıp, pek yapmadığımız bir şeye, tedbirsizliğimize hayıflanıyoruz.. Karavanda çorba-makarna ile karnımızı doyuruyor...

Ve Babakale'nin yeni yapılan limanında konaklıyoruz..

Babakalede günbatımı.jpg


Liman.jpg
 



Ynt: 'egeli' 2012

Babakale'den öteye yol yok.. Gülpınar'a geri dönüp, ana yola çıktığımızda, önce 'Koyunevi' tabelası, sonra da köyün görünümü ilgi çekici geldi. Hemen sola saptık. Karavanı köy yollarına sokmayıp girişte parkettik.. Malum çamur ve koyun-keçi marifetleri karışımı bir yoldan, mayınlara basmamak için azami itina ile seke seke köye yürüdük.

Köy, oldukça bakımsız.. Taşevlerin biraz bakımıyla, biraz çevre temizliğiyle çok ilginç olabilecek bir yer..

Koyunevi Köyü.jpg


Koyunevinden.jpg


Koyunevi sakinleriyle.jpg


Tavukevi.jpg
 

Ynt: 'egeli' 2012

Koyunevi'nin sahil bölümü Sokakağzı ismiyle biliniyor. Sahile indiğinizde, sağ taraf Sokakağzı, sol taraf Sivrice'ye gidiyor. Geniş ve kumluk plajı ile bakir kalabilmiş bir yer, burası..Fakat sahilde yol çok dar ve düşünemiyeceğiniz kadar bozuk. Öyle ki; manevra yapacak yer yok. Birilerinin bahçesine girdik, geri dönebilmek için.. Belki kışın verdiği zararlar henüz giderilmemiş olmasındandır.

Sivrice, çok fazla bir beklentiniz olmaksızın, sessiz-sakin, dinlenme amaçlı tatil yapabileceğiniz bir yöre.. Bize göre, deniz pek güzel denemez ve bir gece zorunlu konaklanabilir...

Sokakağzına iniş.jpg


Sokakağzı ve Midilli.jpg


Sokakağzı.jpg


Sivriceden.jpg


Sivrice feneri.jpg
 

Ynt: 'egeli' 2012

egeli' Alıntı:
Günbatımına eşlik edecek bir şeylerin (!) eksikliğini hissediyoruz. Maalesef burada yiyecek pek birşey bulamayıp, pek yapmadığımız bir şeye, tedbirsizliğimize hayıflanıyoruz.. Karavanda çorba-makarna ile karnımızı doyuruyor...

Yukarıdaki satırları okuduğumda şaşırmadım dersem yalan olur Ülker Hanım!.. Babakaleliler, bu satırları okurlarsa üzülebilirler, üzülürler bence. Deniz ürünleri açısından epeyce ünlü bir yurt köşesidir burası çünkü... ;) (Rakı, her türden balık, kalamar.... ;D)

Bu durumda, sizin ya zamanınız yeterli değildi ya da hava koşulları pek iyi değildi; sizin gezinizin olduğu o tarihlerde hava yağışlıydı sanırım. :-\ Bu arada hemen ekleyeyim; son birkaç yılını bilmiyorum Babakale'nin. ::smiley: Umarım, genel gidişattan etkilenmemiştir... :D

İlgiyle izliyoruz. :smiley:

Cavid Sezen
 

Ynt: 'egeli' 2012

MÖ 310 Alexandra Troas antik kent,de yapılan mermer işciliği ve ona verilen önem ile titizliği (191.23 KB Nolu resim)Büyük ihtimal,le bir tapınak icin yapılmıştır. yakın tarihden piri reis,in tayfalarından latif baba türbesi ve etrafındaki mezarlar 210.88 ve 176.16 nolu resimler yani ecdad,larımızın yattığı yer ne acı bu arada sayenizde yine tarihe bir avuc su vermiş olduk iki varsınız
 

Ynt: 'egeli' 2012


gezmen' Alıntı:
Deniz ürünleri açısından epeyce ünlü bir yurt köşesidir burası çünkü... ;) (Rakı, her türden balık, kalamar.... ;D)


Henüz yaz sezonu başlamadığı için veya o günlerde havaların serin ve yağışlı gitmesi nedeniyle belki, sadece küçük bir bakkal açıktı.. Belki de biz bulamadık..

İlginize teşekkürler, Cavid Bey...
 



Ynt: 'egeli' 2012


Sivrice'de fazla oyalanmayıp, çok bozuk ve yokuş bir yolla Bektaş Köyüne çıkıyoruz. Hedefimiz Assos ve anayola çıkmamız gerek.. Karadeniz'in yayla yollarına alışık cefakar (!) karavanımız büyük özveriyle taşıyor, bizi köye.. Köyün girişinde küçücük bir gölet var. Köy evlerinin göletteki yansımalarını fotoğraflamak üzere indiğimizde; bir hareketlilik gözümüze çarptı. 'Asker uğurlaması mı, düğün mü acaba?' diye düşünürken, yanımıza gelen bir genç, köy sakinlerinden birinin 'hayır' için yemek verdiğini, bizi de davet ettiklerini söyledi..

Beyler, köy kahvehanesinde yiyorlar, yemeklerini.. Hanımlar, evin önündeki masalarda.. Bize özel işlem uygulayıp, ikimize aynı masada yer verdiler. Ne yemekler mi vardı?.. Yayla çorbası, etli nohut, pilav, keşkek, salata ve irmik helvası..

Karnımızı doyurup, 'hayır' sahibine iyi dileklerimizle teşekkür ettikten sonra, köyü şöyle bir gezmeye çıktık.. İşte gördüklerimiz...

- Bir düzine yavrusuyla gezintiye çıkmış bir anne..
- Arasıra incecik sesleriyle ' beee..' diye seslenen oğlaklar, kuzular..
- Evinin penceresinden merakla dışarıyı seyreden 'uzunkulak'..

Derken bir gürültü, patırtı.. bağırış-çağırış.. Kavgaya tutuşmuş iki horoz.. Belli ki 'hanım meselesi'.. Kıyasıya dövüşüyorlar.. Tüyler havada uçuşuyor. Hemen makineye sarıldık, ama.. Ne mümkün.. Bir o yana, bir bu yana savruluyor, çalıların, otların arasında kayboluyorlar..

Bektaş.jpg


Bektaş köyü.jpg


12+1.jpg


kuzular.jpg


yorumsuz.jpg
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,764
Mesajlar
1,523,480
Kayıtlı Üye Sayımız
166,584
Kaydolan Son Üyemiz
ouzdede08

SON MESAJLAR

SON KONULAR



Geri
Üst