Selamlar.
Tam zamanlı karavan yaşamımıza başlayalı bir yılı, yaklaşık bir ay geçti.
Neler neler deneyimledik bu sürede...
Anlatmaya zaman zaman buralarda paylaşmaya çalıştık. Daha çok Instagram'da aktif olduk ve o mecradan daha güncel şekilde aktarımlarda bulunduk.
Neyse.
Güncel olarak bahsetmek istediğim noktaysa, bu yaşama başladık başlayalı, ha gittik ha gideceğiz dediğimiz Gürcistan'dayız.
Paylaşımlarda en son Frig vadisinden bahsetmiştim forumda.
İzmir'de kampingte bir ay kadar çalışıp kendimizi ve bütçemizi toparladıktan sonra, Manisa, Kütahya, Afyon ve Eskişehir duraklarından sonra Sevda'nın dağcılık eğitimleri için Niğde'nin Çamardı ilçesi Demirkazık köyüne geldik.
Eşim burada eğitimini başarıyla tamamlandı. Bu arada bir TV kanalı, belgesel çekimi için bize ulaştı.
Tam zamanlı karavan yaşamımızı ekrana taşımak istediğini, pilot bölüm olarak bizle çalışmak istediklerini aktardılar. Biz de kabul ettik ve Sevda Hakkari'ye geçmeden çekimleri tamamladık.
Sonrasında Sevda bir sonraki eğitim için kulüpten arkadaşlarımızla Hakkari'ye gitti. Hakkâri sonrası eğitim yine Niğde'de olacağı için kedimizle ben, Niğde'de kaldık.
Ancak eşim Hakkari'ye vardığı ilk gün sindirim sistemi hastalığı yaşadı ve eğitimi kaçırdı. Sonrasında iyileşip Niğde'ye tekrar geri döndü.
Ve dönünce artık Niğde'de kalmamız için bir sebep yoktu. Ve bir karar verdik.
Ha gittik, ha gideceğiz dediğimiz Gürcistan'a hareket etmeye kadar verdik.
Mevsim koşulları daha fazla sertleşmeden, Sonbahar mevsimini yaşayalım istedik.
3 Eylül'de Niğde'den ayrıldık.
Kayseri'de evimizin, karavanımızın yağ bakımı yaptırdık. Gecesinde Kayseri çıkışında bir benzinlikte dinlenmeye çekildik.
Sabahında yola çıkıp Sivas'a vardık ancak hedefimiz Erzurum olduğu için Sivas'ta dolaşmadan Erzurum'a akşam saatlerinde vardık. Aklımıza gelen araç muayenesi oldu. Araç muyenesi Ekim 17'deydi ancak Gürcistan'da ne kadar kalacağımızı kestiremediğimizden, yaptıralım, eksiklerimizi de görürüz, yola öyle devam ederiz dedik. Ancak muayeneden geçeceğimizi hiç sanmıyorduk. Aracımızın makas yükünü alsın diye, OnAir marka havalı süspansiyon sisteminin montajını yapmıştık 1.5 ay evvel. Ve bu da, aracın yürüyüne dış donanımına müdahale diye geçtiğinden, %90 muayeden kalınıyor. Çok nadir geçen oluyor. Takması sökmesi kolay bir sistem olduğundan, geçemezsek sökeriz dedik. Neyse.
Erzurum'da kaldığımız gece, iki gün sonraya muayene günü bulduk. Yapacak bir şey yok deyip muayene için randevu aldık.
Dinlendiğimiz günün sabahında, acaba biri randevusunu iptal etmiş midir bugün için deyip, TÜVTÜRK'ün randevu yerine bakınca, güzel bir gelişme oldu ve evet, biri iptal etmiş, hem de saat 9.00'daki randevuyu. Hemen kendi randevumuzu bu saate alıp, biraz hazırlanıp, toparlanıp randevu için Erzurum TÜVTÜRK'e geçtik. Aracın sinyalleri, farları, silgeçleri gibi unsurlar çalışır durumdaydı; diğer yürürü noktasında ise bilgimiz yoktu.
Randevu sıramız geldi, muayeneye girdik ve muayeneden kaldık. Süspansiyon sisteminden diye düşünürken... Hayır! Sağ arka fren ampulü yanmamış ve kaldık.
Aracın yürüründe bir sıkıntı olmaması, süspansiyon sisteminden geçmiş olmamız bizi çok mutlu etti. Dedik ampulü hallederiz ya...
Hallettik falan muayene tekrarından da geçince Ardahan'a yola çıktık.
Ardahan'da kedimiz Yaviz'in iç dış parazit muayenesini halledip, dinlenmeye çekildik.
Sabahında ise, Gürcistan'ın para birimi olan Lari almak için bir kaç yer dolaştık ama Ardahan'da Lari satan bir yer olmadığını öğrendik.
Sınıra doğru yola koyulduk. Posof'taki Türkgözü sınır kapısını tercih ettik. Vardığımızda bizden başka binek araç olmayışı, hızlı geçişimizi kolaylaştırdı.
Karavan için çok fazla arama yapmadılar.
Kedimizle ilgili olarak çip kontrolü yapıp geçişimize onay verdiler.
Geçiş sonrası, az ileride yer alan benzinlik yanındaki ofisten para değiş tokuşu yapıp, 15 günlük zorunlu araç sigortamızı yaptırıp, yola koyulduk.
Gürcistan'da ilk durağımız Bonjomi oldu. Akşam vardık.
Yeşillikler içinde, harika parkları olan bir kentti. Park kenarında ücretsiz şekilde konaklamak için evimizi park ettik. Yağmurlu bir gecenin ardından az evvel yazdıklarımı görebildik. Burada da bu arada değnekçiler var. Park ücretsiz olmasına rağmen gelip park ücreti isteyebiliyorlar. Karşımızdaki otelin resepsiyonundan bu konuda bilgi alırken, görevli kişi değnekçilere kendi dilinde bir şeyler söyledi ve sonrasında, bizdensiniz gibi hareketle bir daha park ücreti talep etmediler.
Bu noktada bir de sim kart satın aldık. Magti adındaki operatör buranın en iyi operatörüymüş. Sınırsız internet ve simkart için 42 Lari ödedik.
Sonrasında biraz şehri gezip, bir sonraki yere geçmek için yola çıktık. Hedef Tiflis'ti ancak oraya yakın bir yerleşimde konaklamaya karar verdik.
Şimdilik bu kadar yazabildim. Devamını yine paylaşacağım. Dediğim gibi Instagram'ı daha güncel kullanıyoruz ve becerebilirsem video serisiyle YouTube kanalımızı da daha aktif hale getirecek videolar çekiyorum.
Görüşmek üzere bir sonraki paylaşımda.