Minik bir Dünya benimkisi. Çayım kahvem olsun, karnım doysun, bir de kitaplarım olsun mutluyum ben. Bunlara ek olarak karavanım bile var. Öyle yüz binlik bir karavan değil ama pekala idare ediyorum onunla. Kimsenin bir şeyine ihtiyacım yok ve kimseden de bir şey istemişliğim de yok hayatta. Ben onurlu yaşam süren bir insanım. Kimseden bir şey istemedim. Minik özgür Dünyamda mutluyum ben.
Hayatta niye çok paraya ihtiyaç olsun ki? Övünmek için mi? Başkalarını küçümsemek için mi? Kendini başarılı hissetmek için mi? Ben zaten başarılıyım. Paraya ihtiyacım yok. Bizim yüz bin liralık karavanımız var yüz liralık çadırcıyla birarada olamayız demişlerdi bazıları. Ben olurum. Yüz binlik karavanım da olsa benim her zaman yanımda yüz liralık çadırcılara yer olur.
Bugün canım nedense ekmek yapmak istemedi, ben de ekmeğimi bakkaldan aldım. Şimdi yemeğimi yedim dolapta koçan mısırım vardı onları haşlıyorum. Haşlanmış mısırı pek severim. Benim çocukluğumda sokakta gezen haşlanmış mısırcılar vardı Burgaz'da. Onlardan alır yerdik.
Arkadaşlar,
Kötü niyetli çirkin insanlara rağmen ayakta kaldım ve özgürce yaşadım hayatımı. Bazen tüm enerjimi bitirdiler. Hastanelere düştüm. O zaman gerçekten başkalarına muhtaç hale geldim. Hakkımda çirkin şeyler üfürenlerin hiçbirisi bu zor zamanlarımda yanımda olmadı. Benim sıkıntıda olduğumu ruhları bile duymadı. Bütün bu zorlukların sonunda öğrendiğim şey ise zaten istediğim gibi olabileceğim ve istediğimi yaşayabileceğim gerçeğidir.
Yani arkadaşlar, Ben özgür yaşayan özgür bir kampçıyım. Dedikoducular ve yalancılar beni yıkamadılar. İstediğim gibi olurum, istediğim gibi yaşarım yalancı oçocukları bana karışamaz.
Sapiens gerçekten güzel bir kitapmış. Bu kadar çok okunmuş olmasına şaşmamak gerek. Kitap pek çok konuda insanı aydınlatıyor. Daha henüz yarısına bile gelmedim ama kitap hakkında rahatlıkla bunları söyleyebilirim.