Defalarca gelip geçtiğimiz Ermenek'i farklı bir yüzle gördük, bu kez.. 2009 da su tutulmaya başlanan Ermenek Barajı yeni bir görünüm getirmiş.. Girişten itibaren sağınızda uzanan mavilik (aslında camgöbeği) huzur veriyor, içinize..
Göl, yol boyunca aşağıda uzanıyor... Tepede, seyir terası değil de, bir çeşme başı var.. Zaten karavan park edecek tek düzlük de orası.. Biz barajın fotoğrafını çekmek istedik, izin alamadık...
eralpserper' Alıntı:
Ermenek beni şaşırttı. Böyle bir doğa tahmin edemezdim.
Aydıncık'ta Akdeniz'e kavuşma... Üç gün özlem giderme... Sonra..??
Aydıncık, gerçekten şirin bir yer.. Fakat her ihtiyaca cevap veremiyor.. Bazı işlerimizin halli için Silifke'ye gitme zorunluluğu doğdu... Yaklaşık 80-85 km. Hava sıcaktan öte nemli..
İlçenin ortasından geçen Göksu serinletmeye çalışsa da, çevresine yapılan çok katlı binalar nedeniyle yetersiz kalıyor...
Ülker Hanım, Yavuz Bey
Çok etkileyici, haydi düş yola, gez gezebildiğin kadar diye tahrik edici fotograflar ve açıklamalar için teşekkürler.
Sayenizde bilgi dağarcığımız genişliyor, listemiz uzayıp gidiyor
Göksu Deltası ve haritada gördüğümüz Akgöl'ü görmek istedik, bu kez.. Bir-iki yol tarifi aldıktan ve bir kaç kez geri döndükten sonra, doğru yola erdik.. Göksu gerçekten çılgın akan bir nehir.. Silifke ile Taşucu arasında Akdeniz'e kavuşuyor.. Getirdiği alüvyonlarla Paradeniz Dalyanı ve Akgöl'ü oluşturmuş..
Sökün’e kadar yol, çok iyi değilse de fena sayılmaz… Sonra haritalarda bile görünmeyen toprak yol… Yer yer sanki dere yatağı… Bizim cefakarımız (!) hoplaya zıplaya devam ediyor, gıkını çıkarmadan… Garibimin tek hatası bizim elimize düşmüş olması… Böyle dağa tepeye, inişe yokuşa, dere yatağına ‘hayır’ diyemiyor..
Nihayetinde göle ulaştık, ulaşmasına da... Çevrede ne bir yerleşim yeri, ne bir kimse var.. Sağda solda irili ufaklı su birikintisi de diyebileceğimiz gölcükler var...