Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan seyr-ü zafer Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 1,172
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 197,863
Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

.

IMG_8232p.jpg


IMG_8234p.jpg


IMG_8236p.jpg


IMG_8237p.jpg


IMG_8243p.jpg
 

Etiketler
Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Mükemmel ya tek kelimeyle mükemmel. Büyük bir ilgiyle takipteyim kolay gelsin :smiley:
 

Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Daha bu geziyi bitiremediniz,diğeri sırada bekliyor..Gezi sırasında notlar alıyor musunuz?Üzerinden aylar geçmiş bir zaman diilimine ait duygularınızı dünmüş gibi paylaşmanız meraketmeme neden oldu.. :smiley:
 

Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Zafer bey hoş geldiniz.Küçük kediyle sizi görünce içimden geçen ilk cümle 'nasıl yani' oldu.Hemen etrafında fotoshop izleri aramaya başladım refleks olarak :smiley:
Bize koca kışı geçirttiniz,şimdi yapacağınız yeni başlık baharda koşmamızı sağlayacak büyük bir ihtimalle.
 

Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Zafer bey ellerinize sağlık , paylaşım için teşekkürler.
 



Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km


'' Farklı insanlar aynı yollardan geçşeler bile aynı yolculuğu yapmıyorlar aslında.''

Güzel söz. Hayat'ın özeti. Aynı yoldan geçiyoruz ama aynı yolculuğu yapmıyoruz.
 

Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Zafer bey sizi izlemeye devam ediyorum fotoğraflar için teşekkürler İskenderiye şehir içindeki bazı yapılar bizim iskenderundaki yapılara çok benziyor gerçi bir şekilde yıkılıp yerlerine yenisi yapıldığı için azaldı ellerinize sağlık kolay gelsin
 

Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Ne denir bilemiyorum harika heyecanla hayranlıkla takip ediyorum .
 


Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Assasin' Alıntı:
Mükemmel ya tek kelimeyle mükemmel. Büyük bir ilgiyle takipteyim kolay gelsin :smiley:

İlginiz için teşekkür ederim. Size de kolay gelsin:smiley:

lizz' Alıntı:
Daha bu geziyi bitiremediniz,diğeri sırada bekliyor..Gezi sırasında notlar alıyor musunuz?Üzerinden aylar geçmiş bir zaman diilimine ait duygularınızı dünmüş gibi paylaşmanız meraketmeme neden oldu.. :smiley:


Nadiren not alıyorum, onlar da kronolojik ayrıntılara dair. Duygularımı not etmeyi başaramadım şimdiye dek, aslında gezi yazısı yazmak kafamda yoktu, dönünce yazmaya karar verdim, ileride de hatırlamak için. Bu forum olmasaydı belki de hiç yazmayacaktım, ben memnunum okuyanlar da, şimdilik iyi. Anlatırken o anki duygularımı yansıtmamı sağlayan şey, çektiğim fotoğraflar, baktığımda o anları tekrar yaşar gibi oluyorum. Çok fotoğraf çekmemin sebebi de bu, akışı sağlamak. Sonuçta insan çok isteyerek, severek yaptığı ve yaşadığı şeyleri daha geç unutuyor, ben de hayatımın bu döneminde en fazla istediğim şeyi yapıyorum, bu sayede hatırlayabiliyorum..

mayıstosböce' Alıntı:
Zafer bey hoş geldiniz.Küçük kediyle sizi görünce içimden geçen ilk cümle 'nasıl yani' oldu.Hemen etrafında fotoshop izleri aramaya başladım refleks olarak :smiley:
Bize koca kışı geçirttiniz,şimdi yapacağınız yeni başlık baharda koşmamızı sağlayacak büyük bir ihtimalle.

Video çekmekle ilgili bir muhabbet geçmişti aramızda hatırlarsanız. Son gezide sayenizde birkaç video da çektim, Bülent Bey. Sıkı aksiyon sahnelerim var:smiley: Beğeneceksiniz:smiley:

Zorbey' Alıntı:
Zafer bey ellerinize sağlık , paylaşım için teşekkürler.

Zorbey,
Takip ettiğiniz ve beğendiğiniz için sağolun.

küçük ağa' Alıntı:
Zafer bey sizi izlemeye devam ediyorum fotoğraflar için teşekkürler İskenderiye şehir içindeki bazı yapılar bizim iskenderundaki yapılara çok benziyor gerçi bir şekilde yıkılıp yerlerine yenisi yapıldığı için azaldı ellerinize sağlık kolay gelsin

Dikkatinizi çekmiştir, bu eski binalar pek Arap tarzını yansıtmıyor, Fransız koloni döneminden kalma. Sanırım o dönemden sonra bir süre daha benzer tarzda binalar yapmaya çalışmışlar, sonra tamamen vazgeçip düz modern apartmanlar inşa etmişler. Eski binaların hala ayakta durmasının sebebi tarihi koruma kaygısından çok mali durum. Bina sahiplerinin onları yıkıp yenilerini yapacak güçleri olsaydı çoktan yaparlardı. Bir de sanırım kiracılarla ilgili yasalar dolaylı yoldan korumuş sit alanlarını. Bina sahipleri kiracılara dokunamıyormuş yıllardır, yasal engel yüzünden. Kiracılar çok düşük ücretlerle oturuyormuş çoğu evde..

warmaster' Alıntı:
Ne denir bilemiyorum harika heyecanla hayranlıkla takip ediyorum .

Çok teşekkürler, warmaster.

kayzer' Alıntı:
Tekrar hoşgeldiniz Zafer Bey.

Sağolun, hoşbulduk:smiley:
 



Ynt: Tek Başıma Arabayla 76 Günde 3 Kıta 14 Ülke Overland 24500 Km

Plakayı ver plakayı al, istikamet Trablus.

Havayolu ve diğer toplu taşım araçlarıyla yaptığım Güneydoğu Asya gezisinden sonra gördüm ki, otomobille yapılan yolculuklar çok daha verimli geçmekle ve yapan kişiye kendini özel hissettirmekle birlikte bazen oldukça eziyetli hale gelebiliyor. Uzakdoğu gezisinde toplu taşımla, kara hava ve su yoluyla 10 kez gümrük kapısı geçtim, pasaport işlemlerinin en uzunu iki dakika sürdü, valizim hiç açılmadı, ülkeye göre farklı işlemler yoktu. Karayoluyla ve kendi arabamla yaptığım gezilerde ise, özellikle Türkiye’nin doğusundaki ve güneyindeki ülkelerde gümrük geçiş formaliteleri yer yer çok zaman harcattı. Bu tarz seyahat etmeye niyetlenenlerin, azimle mücadele etmeleri gerektiğini bilmelerinde fayda var. Libya kara gümrüğü de formalitesi bol geçiş noktalarından. Aynı Mısır’daki gibi geçici plaka almak gerekiyor. Transit geçiş yapacak araçlardan bile bunu istiyorlar. Mısır kapısından çıkıp Libya girişine vardığımda kapı açık olmakla birlikte, araçlı geçiş yapabilmem için işlemleri gerçekleştirecek, sınırdan 3 kilometre içerideki köyde bulunan ofisler kapanmıştı. Pasaporta giriş damgası basılmış, araçsız seyahat etsem geçip gideceğim, ama arabanın formaliteleri tamamlanmadığından o geceyi, bekleme alanında kurduğum çadırda geçirdim. Ertesi sabah gümrük görevlilerinin nargile kokusuna uyanıp oradaki taksilerle yine köye gittim, döviz bozdurup plaka bürosuna başvurdum. O bürodan bir adam benimle geldi, ilerideki başka binadan plakaları aldık, birlikte gümrüğe döndük, harçları yatırdıktan sonra
plakaları verdiler. Ardından yanımdaki nakit döviz miktarını beyan etmem söylendi, alıp saydılar, toplamı makbuza yazıp suretini bana verdiler ve saklamamı tembihlediler. Sıra arabanın kontrolüne gelmişti. Gezi boyunca ilk kez burada arama yapıldı, önceki gümrüklerde hep bagaj kapısını açtırıp içeriye bakmadan kapatmışlardı.
İşlemler nihayet tamamlandı ve tekrar yola koyuldum. Aynı sahilde uzanan başka ülkeye geçtiğimden manzarada büyük değişiklik yoktu, ben hep Sina Yarımadası’ndaki gibi denizi görerek gideceğimi ummuştum, öyle değilmiş, Libya’nın sahil kesimindeki yolculuğum boyunca deniz görmek istediğimde, kuzey yönündeki engebeli toprak yollara sapıp ıssız sahile ulaşabildim, 4*4 araçla yola çıkmanın faydalarını bu ve benzeri yerlerde çok gördüm.

Libya’ya giriş yaptıktan sonra vardığım ilk büyük yerleşim Tobruk’du. Burası ülkenin üç beş önemli kentinden biri. Tobruk bana Libya’nın ne menem bir ülke olduğu hakkında bayağı fikir vermişti. Şehir, bizim Anadolu’da gördüğümüz en yoksul ve bakımsız kasabalarımızdan daha ilginç görüntüye sahip değil, kamerayı çıkartıp belge niteliğinde iki fotoğraf çekmeye bile lüzum görmedim. Bu bölgede İkinci Dünya Savaşı sırasında şiddetli çarpışmalar yaşanmış, ancak izleri silinim gitmiş, birkaç asker mezarlığı var sadece.

Tobruk’dan Derna’ya ilerlerken Trablus’a kadar uzanan yaklaşık 1400 km’lik yolda dinmeyen kum fırtınalarıyla mücadele etmenin dışında yoculuğuma pek ilginç yenilikler katamayacağım anlaşılmıştı. Derna’ya kadar Türk firmalarının yaptığı yeni yoldan ilerledikten sonra sahil yolunu bırakıp Tokra’da tekrar kıyıya bağlanan yayla yoluna saptım. Suriye ve Lübnan’da yeterince Roma antik kenti gördüğümden, Tunus’da da göreceğimden, kıyı tarafında kalan Apollonia, Slonta gibi ören yerlerine gitmedim. Türkiye barındırdığı tarihi miras açısından o kadar zengin ki, çoğu yabancının hayatlarında ilk kez görüp hayranlıkla seyrettiği eski çağ harabeleri, Ege ve Akdeniz kıyılarında onlarca benzerini gördüğümüz bizler için sıradan hale gelebiliyor. Yalnız şunu da belirtmeliyim, yağışlı iklimler bu tip eserlerin daha erken yokolmasına sebebiyet veriyor. Anadolu’daki antik şehirlerde, depremler, iklim ve yağmanın etkisiyle sözkonusu ülkelerdekine nazaran daha az sağlam yapı kalmış durumda.
Yayla yolunda kupkuru çöl ikliminden biraz uzaklaşılıyor, doğal yeşillikler ve tarım alanlarından geçiliyor. El-Kubbe, El-Bayda gibi kasabalardan geçip El-Kuf Vadisi üzeri yine bir antik Roma kentinin bulunduğu Tokra’ya vardığımda güneş batmak üzereydi. Arabanın sağladığı imkanla yine sahile giden bir yola sapıp, fırtınadan kaçacak kuytu bulamadığımdan, yatacağım yerin önüne arabayı siper edip güç bela uyuyabildim.

Tokra’dan Bingazi’ye yine sahil yolundan ulaştım. Bingazi’nin Tobruk’dan tek farkı daha büyük olması, kentin karakteri diğerine çok benziyor. Merkezi kısımları arabayla dolaşıp dinlendikten sonra, burada kalmamaya karar verip devam ettim ve akşam tekrar ıssız bir kumsal bulup geceledim.

Ertesi gün Sirt Körfezi kıyısında sürüşümü sürdürüp, Ajdabiya, Sirt ve Misrata şehirlerini geçtim ve nihayet Trablus’a varabildim. Mısır sınırından Trablus’a uzanan hat özellikle ziyaret edilmeye değecek bir bölge değil bence, ama benim gibi overland yapanlar için hele de fırtına ayları başlamışsa, kişinin-aracının dayanıklılık ve sabır sınırlarını sınaması açısından çok iyi parkur, bahar aylarında fırtınalar kuvvetliyken burayı geçtiyseniz, artık hiçbir çöl yolu zor gelmez. İç çöllerde bu tarz sürekli rüzgarlar pek yok, burada deniz ve çölün kesiştiği hatta gece-gündüz döngüsü yüzeyde sürekli değişken sıcaklık farkı oluşturduğundan kum fırtınası dinmek bilmiyor, dolayısıyla bu etap benim için iyi deneyimdi..
 








Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,768
Mesajlar
1,523,562
Kayıtlı Üye Sayımız
166,587
Kaydolan Son Üyemiz
basenov

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst