Ynt: Karavanımın Yapım Aşamaları; Ducato Alco-camper - Oğuz Özen
Evet Kemal Bey,Manevi ve güzel,düşündürücü,ve bir hayat hesabı sayfası açan bir atmosferle başlamıştım.Bunun yönü yürekten,sevgiden,saygıdan,igüzellikten ve her türlü yüce insani değerden geçen bir yoldu.Ben bir yola çıkarken rotamı çizer ve yol üstü duraklarımda yol güzergahında olan tüm güzelliklerden bir demet,güzel bir kolaj yaparak yoluma devam ederim.Yolumun üstünde ne güzellik varsa hepisine aynı yakınlıkta ve ilgiyle isevgiyle bakarak gerek objektife,gerek gönlüme nakşederim.(Elbette daha çok ısındığıma muhabbetim,saygım ve ilgim ayrıcalıklıdır.)Bu yol GÖNÜLDEN hareketle başlar ve ayırım yapmaksızın kah Ankara'da Anıtkabirden,,kah yol üzerindeki Mevlana'dan,rotaya göre belki Hacıbektaş'tan,Porsuk kıyısından geçerken Yunus'tan,hisar önünden geçerken Orhan Veli'nin martılarına bakarak,Çanakkale'den geçerken şehitlerimizi yürekten duyarak ve anarak....Yine bu yol her taraftan geçer.Mesela: Nazım Hikmet'in,Cahit Kulebi'nin,Necip Fazıl'ın,Arif Nihat Asya'nın kısacası her güzel alternatifin yanından geçer.Sayılarını buraya sığdıramayacağım ve sanki birbirlerine zıt alternatifler gib ialgınan taşlaşmış ve şartlanmış "KATI VE BAĞNAZ" ve tek yönlü beyinlere inat her güzel yoldan geçer ve o güzel duraklara uğrar vede saygıyla anar bu abideleri...Fakat ne hikmetse dediğim gibi algılama kusuru olan bazı beiyinler başlangıçtaki nur yüzlü dedenin resminden "gıcık kaparak "vay be burada irtica mirtica mı var diye kendi beyinleri doğrultusunda şartlanmış zihniyetleriyle tavırlar alabilirler.Elbette bir yanlışlık ve şartlanmışlığın verdiği yanılgıdır bu.Kınamamak ve üzerinde durmamak gereklidir.Kısacası Bbağnazlık resimde cisimde değil bizatihi algılayan beyinin birikimindedir.Dolayısıyla gezginin yolu ulus meydanından da geçer,Rusya'ya yolu uğrarsa Kızıl Meyda'dan da.Ahmet Yesevi'ye de çıkar bu yol. Pir Sultan'a da....Geçenlerde Ankara' daki kabir ziyaretlerimde Deniz Gezmiş'in de yanından geçti bu karavan ve gönül Arif Nihat Asya'nın da.Birkaç parsel ileride "Madımak" mağdurlarının toplu anıtları,biraz ileride başka tarih ve başka nice insanın ,anının ,tarihin,varlığın mermerleri...Hepsi,hepsi saygıya değerdi benim için.Yanlarından geçtim .Hem de hepisini saygıla anarak.Çünkü tüm değerler yanyana ,topraktoprağa komşu bu beldede.Ayırım yapan, bir diğerine bilinçli bilinçsiz meftun olarak ötekini öcü görmek bence bir insanlık ayıbıdır.Çiğliktir.hazımsızluktur.Bu gezgine,Objektif bakana ,objektifiyle bakana yaışmaz.Tüüm değerler insanlığa aittir.Neyse fazla uzatmadan konunun bir kısmına burada cevap verdim.Güzel bir başlangıçla yapılan bu yazılarımın değerli dostumuz,güzel insan HÜSEYİN' le ve onun güzel dilekleriyle noktalanması konusunu da daha sonra anlatırım.Bu vesileyle başta HÜSEYİN olmak üzere ilgisini esirgemeyen tüm dostlara saygılar ve sevgiler.Sağlıcakla kalın derim...
Evet Kemal Bey,Manevi ve güzel,düşündürücü,ve bir hayat hesabı sayfası açan bir atmosferle başlamıştım.Bunun yönü yürekten,sevgiden,saygıdan,igüzellikten ve her türlü yüce insani değerden geçen bir yoldu.Ben bir yola çıkarken rotamı çizer ve yol üstü duraklarımda yol güzergahında olan tüm güzelliklerden bir demet,güzel bir kolaj yaparak yoluma devam ederim.Yolumun üstünde ne güzellik varsa hepisine aynı yakınlıkta ve ilgiyle isevgiyle bakarak gerek objektife,gerek gönlüme nakşederim.(Elbette daha çok ısındığıma muhabbetim,saygım ve ilgim ayrıcalıklıdır.)Bu yol GÖNÜLDEN hareketle başlar ve ayırım yapmaksızın kah Ankara'da Anıtkabirden,,kah yol üzerindeki Mevlana'dan,rotaya göre belki Hacıbektaş'tan,Porsuk kıyısından geçerken Yunus'tan,hisar önünden geçerken Orhan Veli'nin martılarına bakarak,Çanakkale'den geçerken şehitlerimizi yürekten duyarak ve anarak....Yine bu yol her taraftan geçer.Mesela: Nazım Hikmet'in,Cahit Kulebi'nin,Necip Fazıl'ın,Arif Nihat Asya'nın kısacası her güzel alternatifin yanından geçer.Sayılarını buraya sığdıramayacağım ve sanki birbirlerine zıt alternatifler gib ialgınan taşlaşmış ve şartlanmış "KATI VE BAĞNAZ" ve tek yönlü beyinlere inat her güzel yoldan geçer ve o güzel duraklara uğrar vede saygıyla anar bu abideleri...Fakat ne hikmetse dediğim gibi algılama kusuru olan bazı beiyinler başlangıçtaki nur yüzlü dedenin resminden "gıcık kaparak "vay be burada irtica mirtica mı var diye kendi beyinleri doğrultusunda şartlanmış zihniyetleriyle tavırlar alabilirler.Elbette bir yanlışlık ve şartlanmışlığın verdiği yanılgıdır bu.Kınamamak ve üzerinde durmamak gereklidir.Kısacası Bbağnazlık resimde cisimde değil bizatihi algılayan beyinin birikimindedir.Dolayısıyla gezginin yolu ulus meydanından da geçer,Rusya'ya yolu uğrarsa Kızıl Meyda'dan da.Ahmet Yesevi'ye de çıkar bu yol. Pir Sultan'a da....Geçenlerde Ankara' daki kabir ziyaretlerimde Deniz Gezmiş'in de yanından geçti bu karavan ve gönül Arif Nihat Asya'nın da.Birkaç parsel ileride "Madımak" mağdurlarının toplu anıtları,biraz ileride başka tarih ve başka nice insanın ,anının ,tarihin,varlığın mermerleri...Hepsi,hepsi saygıya değerdi benim için.Yanlarından geçtim .Hem de hepisini saygıla anarak.Çünkü tüm değerler yanyana ,topraktoprağa komşu bu beldede.Ayırım yapan, bir diğerine bilinçli bilinçsiz meftun olarak ötekini öcü görmek bence bir insanlık ayıbıdır.Çiğliktir.hazımsızluktur.Bu gezgine,Objektif bakana ,objektifiyle bakana yaışmaz.Tüüm değerler insanlığa aittir.Neyse fazla uzatmadan konunun bir kısmına burada cevap verdim.Güzel bir başlangıçla yapılan bu yazılarımın değerli dostumuz,güzel insan HÜSEYİN' le ve onun güzel dilekleriyle noktalanması konusunu da daha sonra anlatırım.Bu vesileyle başta HÜSEYİN olmak üzere ilgisini esirgemeyen tüm dostlara saygılar ve sevgiler.Sağlıcakla kalın derim...