Karavan mı Yelkenli mi?

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Arkadaşlar bende Denizci biri olarak tabiki içimden Yelkenli diyorum ama... gerçekler bence öyle değil.Bakın bu 2.ci hafta ve hava hala bozuk ve bu hafta sonuda planlarımız yattı.Yani havayı yakalamak ve o havada seyir etmek gerçekten zor.Yazın 45 gün fırtına yaptı... Temmuz ortasından Ağustos sonuna kadar neredeyse burnumuzu marinadan çıkartamadık.Ben teknemi satışa bile koydum o dönemde sinirimden.Bir de yelkenlide bence en az 2 kişi lazım .... Karavanda önemli değil....Yelkenlide öyle kalınıp seyir yapılabilecek ortalama fiyatlar 30 - 40 bin € dan başlıyor.Karavanlar 5 bin TL den başlıyor.En önemlisi bana göre kafanız bozuldu canınız sıkıldı hava ne kadar yağmurlu fırtınalıda olsa çekip istediğiniz yere gitmenizdir.Ama teknede olay sadece ve sadece havanın size izin vermesiyle sınırlıdır.Teknede ve denizde uğraş çok fazladır, olta,serbest dalış,zıpkın,sualtı foto video vs..... ama hep havadan izin alman lazım
Birde liman ,tekne bakım maliyetleri konursa bu rakam bayağı bir yükseliyor.Türkiyenin emeklilik gerçeklerinde çok zor bir seçenek gibi geliyor.O yüzden gönlüm deniz desede mantıklı olan özgürlüğü ve gezmeyi karavanla ve yanında taşıyabileceğim bot motorla sürdürmeyi isterim.

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

sayın serkanguranc aramıza hoş geldiniz size katılıyorum yazdıklarınızda çok haklısınız yılın 4 mevsimi yapılacak en güzel gezi ve dinlenme aracıdır karavan.

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

imkan varsa ikisinide isterim
yelkenli ile dünya denizlerini, karavanla dünya topraklarını keşfetmek isterim
tabii imkanla beraber ömürde lazım bu hayali gerçekleştirmek için

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

drares' Alıntı:

Benim hayalim denizde tekne, sahilde karavan ikisi birlikte...Sürekli olarak birbirine geçişlerle her iki zevki de paylaşmak...biraz saçma veya fantazi gelebilir ama baştanda dediğimiz gibi bu benim hayalim...

Genişletmek için tıkla ...

Bunu, ben de içinde olmak üzere birçok kişinin istediğini biliyorum; nasıl istenmez ki? Haşmet Beyin söylediklerinin iki boyutu var ve ikisinin de yerine gelmesi gerekiyor:
1.İstemek, böyle bir beğeniye sahip olmak.(Karı-koca arasında sorun olmadığını var sayarak.)
2.İşin akçalı boyutunu çözümlemek.

Aslında beni böyle bir şeyi düşünmeye iten, akçalı gücüm yeteydi... dedirten, bir yakınımın söylediğimize yakın olan durumuydu. Ege'de, deniz kıyısında, turistik bir kent/kasabamızda, yılın 12 ayı yaşayan ve aylık gelirleri, Türkiye standardının çok üzerinde olan bir çift. Tek çocukları da artık yanlarında değil; üniversite bitmiş durumda. yaklaşık 60.000 €'ya bir yelkenli(Bavaria) aldılar ve yurda getirdiler, birkaç kez açıldılar ve sattılar!... Oysa eşlerden erkek olanı, ne denli çok kursa da gitmişti... Ne istediğini bilmeme ve kişisel özelliklerinin ayırdında olmamanın getirdikleri...

Neyse, bunlar gözümüzün önünde olurken, zaman zaman kendilerine de söylediğim şuydu: "Yaşadığınız ev, deniz kıyısında; atın birini aldınız(Yelkenli) ve marinaya örüklediniz, ikinci atı(Karavan) da alın ve kapınızın önüne örükleyin!...(Örükleyin, bağlayın demektir) Atın birinden iner, bir süre dinlenir, sonra diğer ata binersiniz.." Kadın bu işe yatkın iken, erkeğin ayrı düşünmesi, bu işin olmamasına yetti.

Klasik bir söz ama ben olsaydım öyle yapmazdım... Bence, deniz kıyısında bir konut ve kapıda iki at.. Sanırım çok güzel birşey olmalı...

Esen kalın.
Cavid Sezen

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Benim tercihim de yelkenden yana.
Yazın koyları gezmek. Kışın da pontonda komşularla keyifli sohbetler etmek.

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Tercihim yelkenden yana.

Bu seçimlerde ihtiyacınız nedir?
Yelkenle yaz ayları bir iki ay dolaşmak pastırma yazlarında hafta sonları turlamak mı?
Uzun süre en az 9 ay içinde yaşamak, marinada bağlı kalmak mı?
Uzun süre marinaya bağlı kalmadan koylarımızı, akdenizi,dünyayı mı dolaşmak.
Bütçeniz sizi nereye kadar ulaştırabiliyor.

Karavanda da hemen hemen aynı seçenekler var.

Yelkende olur kıyı şehirleri turlarsın, içlere gidemezsin
Karavanda olur kıyı şehirleride dahil dolaşır asfalt'ın izin verdiği yerlere uzanırsın.

Özlemlerimiz ,yapabileceklerimiz, ihtiyaçlarımız, hobilerimiz , bütçemiz, hedeflerimiz bizi yöneldiriyor. İşte bu alanlarda anlamlı birliktelikler yakalıyorsak, paylaşıyorsak, yardımcı oluyorsak geliştiriyorsak ,yaşıyoruz arkadaş. Hayatın her anını değerlendirebilmek dileğiyle ...

Birazda gülümseyelim
" karavan ruhu içimden yok olmuyor"

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Bu konuda yazılanları keyifle okudum.
"Keşke" diye düşündüm. "Keşke bir hafta once okumuş olsaydım. Kitabıma yapacağım çok ilave olurdu"

Cem Babadağ arkadaşımızın;
'Annem bile beşiğimi bu kadar güzel sallayamamıştı'' cümlesine bayıldım.
Eşimin tekne korkusu olduğu için, bir deniz aracı almayı hiç düşünmedim.
Almayı düşünmedim ama...
"Eğer eşim korkmasaydı, hangisini alırdım" diye çok düşünmüştüm.
Bu kadar senelik bir karavancı olarak karavan hayatını biliyorum.
Ayrıca biliyorum ki;
Hayatta hiç bir şey göründüğü gibi değildir. Yaşamak gerek.
Ben;
"Koylarda bedava kalınıyor, oooh ne güzel kamp parası bile yok" diye düşünmüştüm.
Bütün hayatını ıssız koylarda geçirmenin tabii imkanı yok. Teknik olarak imkanı olsa bile, insan balataları sıyırır...
Marinalar ücretleri de bizim kamplarda verdiklerimizi mumla aratır.
İstanbul Yelken Kulübü'ne kısa bir çalışma hayatım oldu. Çekek yerlerinin kiralarını tahmin edebiliyorum.

Çok düşünmüş;
"Ben yine de karavan alırım" demiştim.
Bu karar tamamen benim yapımla ilgiliydi.
Ben, sosyal bir insanım. Çok seçici olmakla birlikte, yeni dostlukları seviyorum.
Dostlarla birlikte olmak bana keyif veriyor.
Tekne de ise, tam bir yalnız adamsınız.

Tekne de beni cezbeden şey;
Ah o ıssız, kimsenin gidemediği, dibinin cam gibi göründüğü koylar yok mu?
İşte onlar beni bozuyor, yoldan çıkartıyorlar.
Yoksa ben karavanımda mutlu ve mesut yaşayacağım.

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

mahmut Gümen' Alıntı:

Tekne de beni cezbeden şey;
Ah o ıssız, kimsenin gidemediği, dibinin cam gibi göründüğü koylar yok mu?
İşte onlar beni bozuyor, yoldan çıkartıyorlar.
Yoksa ben karavanımda mutlu ve mesut yaşayacağım.

Genişletmek için tıkla ...

Mahmut bey bunun çözümünü bir çok karavancı şişme botlarda buldu. 3-5 bin liraya alınan bir bota takılan kısa şaftlı bir motor sizi etraftaki istediğiniz koya götürür. Karavanınız ise sizi ve botunuzu istediğiniz yerde ağırlar...

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

yüzmeyi iyi biliyorsan yelkenli ;D

ama bana kalırsa kesinlikle karavan ;D ;D ;D

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

her ikiside ... hem yelkenli hem karavan ....... yelkenli sevdamı rafa kaldırmamak için alabileceğim en uygun fiyatlı ve de yabancı karavanı bekledim ve aldım .. şimdi de sıra yelkenliye geldi ... ikisininde yeri ayrı birini bir diğerine değişmek istemiyorum ben ...birde urla taraflarınde denize o bir kulubecik denk getirdik mi....... ;D başka bir şey isteyemez insan ... :

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?


Bana kalırsa karavan işi de yelkenli işi de zaman konusu dolayısıyla ancak emeklilikte olabilecek yaşam şekilleridir.
Emeklilikle ilgili maddiyatı her 2 yaşam şekli için de hesaba katmıyorum , çünkü yan gelir veya bir birikimin olması mecburi..Başka alternatif yok ülkemizde henüz.

Ben karavanda tatil yapan ama denizi çok seven biri olarak çareyi gelecek sene şişme bot edinerek kaldığım kampingin çevresinde ki körfezi doyasıya gezmekte buldum...Ben de çocukluk yıllarımda (kalamış koyunun 1960 lı yıllarında) kiraladığımız sandala bir direk ve un çuvallarını keserek anneme diktirdiğim yelken bezini de bu direğe bağlayarak yaptığım yelkenli sandalla Kalamış koyunda bir Moda'ya bir Fenerbahçe'ye gidip gelerek yelken zevkini kısmen almış biriyim..Sonra ki senelerde yelkenli tekne edinme peşinden çok koşuşturdum ama maddi imkanlarım yetmeyince bir içten takma motorlu gezi teknesi edindim...Deniz hevesimi öylece alabildim...
Şimdilerde karavanla geziyoruz...Deniz konusu da aklımdan çıkmadığı için en hayırlı çıkış yolunu şişme botta bulduk..Yani bir ayağımız karada , diğeri denizde olacak.

Bir lise arkadaşım senelerden beri ev gibi yaptığı yelkenli teknesinde Bodrum limanına bağlı olarak yaşamakta ve son derece mutlu...
Tek avantajı bekar olması...Evli çiftlerde bunun gerçekleşmesi oldukça zor..

Ekimde bir Tv kanalında tekne konusunda yetkili bir kişinin " 2 araba fiyatına bir tekne edinebilirsiniz" sözü halen kulaklarımdadır...Ama halen gülüyorum bu söze ) ....
Ekim ayında İstanbul Pendik'te ki tekne fuarına gittim....Pek çok yelkenli yat vardı...İçimin yağlarının eridiğini hissettim tabi...Bazılarını alacakmışçasına gayet ciddi olarak gezip inceledim...Teknoloji almış başını gitmiş...Eve gerek olmadığını anladım ama ya hanıma...))

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

valla çok haklısınız türkiye deki hanımların çocuğunun şu ev mobilya sevdası olmasa ne kadar iyi olurdu.belki o zaman denizcilikte karavancılıkta daha iyi gelişirdi .. ben eşi istemediği için teknede yaznız yaşamaya çalışan ,yada teknesini karavanını satmak zorunda kalan bir kaç kişi biliyorum.. ne kadar acıdır ki hanımların çoğu denemeye bile değer görmeden baştan reddediyorlar. bir kere yelken dergilerinden birinde ''çaktırmadan eşinize tekneyi nasıl sevdirirsiniz '' diye bir yazı görmüştüm eğer bulabilirsem yarın ekleyeyim ...

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Tekne olsun , karavan olsun bazan hanımlara emr-i vaki yapmak daha isabetli oluyor....Ben öyle yaptım..
Karavan işi benim daha lise günlerimden beri gelen bir tutkuydu..İş tutup evlendikten sonra eşime "bir karavan edinelim ve doyasıya tatil yapalım" dediğimde bana "oteller dururken karavana ne gerek" demişti , ama ben tutkumdan caymadım..Zamanı geldiğinde ona hissettirmeden İst.da yakınımda karavan imalatı yapan bir firmaya tesadüf ettim..Gidip adamın işini gördüm..Beğnendim ve sipariş verdim...Aylardan kasımdı ve yaza dek daha 5-6 ay olması hanımı ikna etmemde bana zaman kazandırdı...Bu 5-6 ay içinde karavanda sadece hafta sonları eşi ile birlikte kalan çok yakın bir arkadaşımı da devreye sokup , ikna çalışmalarını 2 yoldan yapmağa başaldık...Nihayet sonra ki mayısta karavanı teslim almaya eşimle beraber gittik...Eşim karavanı görünce hemen sevdi ..O sene yani geçen yaz tatile Erdeğe karavanla gittik...Orada kiminle sohbet ettiyse karavanda yaşamı öve öve anlattı durdu , halen de öyledir..Bu sene gittiğimiz Marmaris koylarının birinde de tatil yaparken "keşke beni dinlemesydin de daha erken yaptırsaydın karavanı" dediğine şahit oldum..
Hanımlarını neredeyse hepsi veya çoğu , olayı yaşamadan peşin hükümlü olabiliyorlar..Eşini iyi tanıyan bir erkek olabilirseniz bu olguyu kendi lehinize çevirebilirsiniz..
Kazanan hepiniz olursunuz...

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Kesinlikle karavan karada olmak herzaman iyidir, birkaç gün önce televizyon haberlerinde koskoca yolcu gemisinin salıncak gibi salladığını gördük o dalgalara göğüs germek biraz zor bayağıda denizcilik bilgisi gerektiriyor ben niyetledim tekneler daha büyük diye ama kime sorduysam hepsi 50 yaşından sonra denizci olunmaz dediler. Karavancıların mekanları daha küçük olduğu halde yanında zodyak, bisiklet veya motorsiklet olanlan çoğunlukta ama ben hiçbir teknede ne bisiklet ne motorsiklet gördüm ya paraları çok karaya çıkınca araç kiralıyorlar yada karaya adım bile atmıyorlar. Ama herzaman karada olmak güzeldir. 3 adet teknem var biri zodyak biri ahşap tekne biride 70 HP sürat teknesi hava lodos esince ne yapacağımı şaşırıyorum ve denizde olmadağıma dua ediyorum.

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

aslında doğru zamanda doğru yerde olursanız tekne nin zevki de bambaşkadır ... şimdi artık tekne ile batmak neredeyse imkansız gibi bir şey son teknoloji aletlerle ..tabi genede bence can salı her teknede olmalı ne olur ne olmaz deniz şakaya gelmez

Ynt: Karavan mı Yelkenli mi?

Bu topiğe yeniden bir şeyler yazabilmek için karavancılık konusunda tecrübe edinmeyi bekliyordum... Deniz tecrübem var biliyorsunuz. Karavancılık konusunda geçen süre içerisinde yeterli tecrübeyi edinebildim mi, tartılışılır?... Şu ana kadar varmış olduğum izlenimler, keyif ve doyuruculuk açısından ikisinin kesinlikle birbiriyle kıyaslanamayacağı yönünde... Ne yazık ki karavan bu konularda yelkenlinin 3-5 sınıf gerisinde...

Yelkenlide yaşadığınız huzur, rahatlık ve özgürlük duygusunun 10' da 1' ini bile yaşayamıyorsunuz karavanda. Hangi kategorideki karavanın hangi kategorideki yelkenli ile kıyaslanacağı konusu önemli... Büyüklük ve donanım açısından orta halli bir karavan ile yine orta halli 9-10 m.'lik bir yelkenliyi kıyasladığımızda yelkenli her zaman önde. Her şeyden önemilisi yaşam alanı ve donanımı sığdırmanız gereken hacim çok daha geniş... Karavandaki gibi "tavana kaç wattlık güneş paneli, koltuğun altına kaç amp. lik akü, bagaja kaç lt. lik su deposu sığdırabilirim?" diye düşünmüyorsunuz. İhtiyacınız ölçüsünde büyük aküler, hacimli su depoları (ve hatta ekonomik imkanlarınız ölçüsünde artık buna gerek bile yok, deniz suyundan tatlı su elde edebilen sistemler mevcut), dilediğiniz büyüklükte bir jeneratör ve dilediğiniz kadar yakıt taşıyabiliyorsunuz. Toz, pis, kir, çamur derdiniz yok... Denizin tuzundan ve dahi nemden rahatsız olmayanlar için duş ihtiyacı minimum (yeterince tuzlanırsanız kokmuyorsunuz ve patojen mikroorganizmalarla temasınız çok az ;D ) Bulaşık ve genel temizlik işlerinin çoğunluğunda deniz suyunu kullanabiliyorsunuz. Tuvalet sorunu (karavana kıyasla) hiç yok. Yelken bastığınız sürece yakıt masrafınız sıfır. Somali yakınlarından geçmiyorsanız güvenlik sorunu (yine karavana kıyasla) yok. Bazı liman girişleri, deniz trafiğinin yoğun olduğu bölgeler ve yasak yerler haricinde istediğiniz yerde alargada kalabilirsiniz. Kamping ya da gece konaklayabilecek uygun bir yer arama derdi yok. Hepsinden önemlisi, karadan gitmenin mümkün olmadığı dünya harikası koylarda geceleyebilirsiniz...

Ancak... Büyüklük ve donanım açısından değil de ekonomik ulaşılabilirlik açısından kıyaslama yaptığımızda orta halli karavanları ancak küçük gezinti tekneleriyle kıyaslayabiliyoruz. Bu durumda şartlar eşitleniyor ve hatta karavanın marjinal faydası bir adım öne çıkıyor. Yine ekonomik olarak değerlendirildiğinde donanım, bakım, liman ve bürokratik masrafları karavanın kat be kat üzerinde. Marina ve limanlarda talep edilen ücretler ise ne kamping, ne otopark ücretleriyle ne de yazlık ev masraflarıyla kıyaslanabilir.

Ekonomik kriterler dışında yelkenlinin diğer olumsuzluklarına değinmek gerekirse; Her şeyden önce seyir güvenliği açısından kara trafiğinden çok daha fazla özen, dikkat ve teknik bilgi gerektirir. Doğa ve hava koşullarına çok daha fazla bağımlısınız. Küçük ihmal ve dikkatsizliklerin telafisi yok ve canınıza mal olabilir. Gece yarısı aniden patlayan hava ya da teknik sorunlar nedeniyle diken üzerinde olursunuz. Teknenin tek sorumlusu iseniz ve kaptan, gemici gibi nöbet paylaşabileceğiniz yardımcılarınız yoksa bu durum rahatsız edici olabilir. Çapanın tarayıp taramaması, koltuk halatlarının pozisyonu ve sintine suyunun seviyesi her daim rüyalarınıza eşlik eder. Karaya ayak bastığınızda yere secde edip öpeceğiniz fırtınalı seyirler yaşayabilirsiniz. Denizden korkanlar ve "ayağım her daim yere bassın" isteyenler için kesinlikle uygun değildir. Bürokratik işlemleri, edinmek zorunda olduğunuz belgeler, bulundurmak gereken zorunlu teçhizat ve denetlemeler karavana rahmet okutur. Limanda değilseniz anlık erzak ve malzeme ihtiyacınızı gideremezsiniz.

Hepsinden önemlisi, eğer kaptan, gemici ve marina masraflarını karşılayabilecek kadar zengin değilseniz "yaşam tarzınızı ve hatta yaşadığınız şehiri" değiştirmeniz gerekir. Otomobil, karavan ya da yazlık ev gibi kapısına kilit vurup gidemezsiniz. Kışlama için karaya çekmek bile çözüm değildir, beraberinde başka sorunlar getirir.

Sözün özü, sürekli teknenin içinde ya da küçük bir sahil kasabasında yaşayıp evinizin yakınındaki limana bağlayamıyorsanız karavana kıyasla ekonomik olarak 3 - 5 basamak daha zengin olmak gerekiyor... Ama eğer ekonomik ve diğer imkanlarınız uyuyorsa yelkenli yerine karavanı tercih etmek bence büyük bir gaflet olur. Unutulmaması gereken diğer bir konu; en lüks karavanda bile boyutlar otobüs ya da kamyon karavanla kısıtlıyken yelkenlide boyut sınırınız yoktur. 18 m. lik bir yelkenlide ev konforunda yaşayabilirsiniz. Daha büyükleri için zaten söyleyecek söz bulamıyorum.

Belki de boşuna yazıyoruz; Saydığım koşullara haiz ve yelkenli alabilecek imkanlarda zengin olanların tercih yapmalarına gerek yoktur ve zaten her ikisine de sahip olabilir. Ne dersiniz?