Viyana-bratislava Gezi Notları (27-31.ocak.2017)

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan vata Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 120
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 16,709
Üniversitenin yanında yer alan Viyana Belediye Binası(=Rathaus), neo-gotik mimari tarzının en iyi örneklerinden biri olup yaklaşık 14,000 metrekare büyüklüğündeki bu yapı,mimar Friedrich von Schmidt tarafından 30 milyon tuğla ve 40.000 metreküp doğal taş kullanılarak 1872-1883 yılında tamamlanmıştır.Zarif taş süslemeleri ile çok şık gözüken binanın,Rathausmann adı verilen 98 metre yüksekliğindeki kulesi ise şehrin sembolü niteliğindedir.Bir zamanlar at arabalarının yolcularını indirdikleri dev girişi Schmidt Halle ve toplantı salonuna çıkan iki dev merdiven yanı sıra Heraldic odaları,senato odası ve valinin kabul odası binanın en göz alıcı yerleridir.Rathaus'un önünde çok amaçlı olarak kullanılan alan yaz aylarında çeşitli konser,etkinlik ve sergilere,kasım ve aralıkta Chriskindlmarkt adı verilen Noel pazarına,Ocak- Mart ayları arasında da buz pateni sahasına ev sahipliği yapıyormuş.Ayrıca yaz akşamlarında buraya dev bir perde kurularak açık hava sinemasına dönüştürülüyormuş.Burada fiyatı 2.5€ olan alkolsüz çocuk punçu (=kinder punsch) ve sıcak çukulata(=heiße schokolade)'dan birer bardak denedik.Anavatanı Hindistan olan punç kelimesi,sansktitçe'de beş anlamındaki pança kelimesinden türemiştir.Bu içecek,vücuttaki çakraları aktive ettiği kabul edilen zencefil,kakule,tarçın,rezene ve karanfil gibi beş önemli baharat,çay ve portakal esansından yapılmaktadır.Tadı süper olmasa da doğrusu -3C sıcaklıkta içimizi ısıttı. Punçun bir de glühwein denilen ve kırmızı veya beyaz şarapla yapılan versiyonu vardı.Ancak soğuk havada alkollü içecek başlangıçta geçici bir ısınma sağlasa da sonrasında deri yoluyla daha büyük ısı kaybına yol açtığı için denemedik.


20170130_133521_zpswmtqvw7m.jpg



IMG_0243_zpsbsk23fje.jpg



20170131_233334_zpslte3dohk.jpg



20170130_163129_zpsk7g3t3yr.jpg



Viyana Belediye Binası(=Rathaus) ve önündeki buz pateni alanı ile portatif market alanı


Bu binanın karşı çaprazında ve Burg Tiyatrosu komşuluğunda yer alan Cafe Landtmann,1873 yılında açılmıştır.Freud'un sabah kahvesini içtiği bu kafenin çok geniş bir tatlı ve yemek menüsü bulunmaktadır.Biz yola yeni çıktığımızdan burayı sonra geliriz diye pas geçtik ancak zaman ayıramayınca çok pişman olduk.


img_1639_zpsgtgdyzjx.jpg


Cafe Landtmann
 

Etiketler
Belediye Binası'nın tam karşısında şehrin en meşhur tiyatrosu olan Burg Tiyatrosu(=Burgtheater)bulunmaktadır. İmparatoriçe Maria Theresia’nın sarayın yanında bir tiyatro yapılması isteği üzerine Avupa’nın Fransa'daki Comédie Française'den sonra ikinci en eski tiyatrosu olan neo-barok tarzdaki bu yapı,1741 yılında kapılarını ziyaretçilerine açmıştır.İmparator Joseph’in binayı 1776’da Alman Ulusal Tiyatrosu olarak ilan edişinden sonra Mozart’ın Saraydan kız kaçırma (1782),Figaro’nun düğünü(1786) ve Cosi Fan Tutte (1790) operalarının ve 1800 yılında ise Bethoven’ın 1.senfonisinin ilk gösterimleri burada yapılmıştır.1888 yılında bugünkü binasına taşınan,1945’de bombardımana uğrayan ve kısa bir süre sonra çıkan yangında büyük hasar gören tiyatro aslına uygun restore edilerek 1955’de tekrar kapılarını açmıştır.Dev boyutlu tiyatronun dışında da olağanüstü güzellikte sayısız dekoratif figürler ve büstler yer almaktadır. Tiyatroyu,her gün saat 15'te kişi başı 7€ karşılığında düzenlenen rehberli turlarla gezebilirsiniz.


IMG_0241_zpsil2bgxst.jpg


20170130_163530_zpshmfutody.jpg


20170130_163500_zps6msrufpl.jpg


Burg Tiyatrosu
 

Burg Tiyatrosu(=Burgtheater)'ndan dört yüz metre ilerideki Avusturya Parlamento Binası(=Österreichisches Parlament),ilk olarak Avusturya-Macaristan İmparatorluğu için inşa edilmiştir.Binanın neo-klasik mimari tarzındaki tasarımı,danimarkalı mimar Theophil Hansen tarafından çizilmiş ve yapımı 1874-84 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. 1918’den beri yönetim merkezi olarak kullanılmakta olan Avusturya Parlamento Binası yunan mimarisini çağrıştıran sütunları ile son derece etkileyicidir.

20170130_180133_zpslxhsi4l1.jpg


Avusturya Parlamento Binası


Yapının önünde yer alan ve bilgelik tanrıçası Athena'ya ithaf edilmiş olan Pallas Athene Çeşmesi(=Athenabrunnen),Karl Kundman tarafından 1893-1902 yılları arasında yapılmıştır.Çeşmenin en altında yer alan dört figürden öndekiler Tuna ve İnn,arkadakiler ise Elbe ve Moldau olmak üzere Monarşi’nin en önemli nehirlerini temsil eder.Bunların üstünde yer alan iki kadın figürü ise yasama ve yargıyı sembolize etmektedir.Zeka, sanat,strateji ve barışı temsil eden bilgelik tanrıçası Athena ise başındaki yaldızlı miğferi ve elindeki mızrağı ile bulunduğu sütunun üzerinden düzeni denetlemektedir.


20170130_180420_zpslylorref.jpg


Pallas Athene Çeşmesi


Tek başına gezmeye izin verilmeyen Parlamento binası,pazar hariç her gün 11-16 arasında saat başı düzenlenen ve 5€ ücretli rehberli turlar ile gezilebilmektedir.
 

Parlamento binası sonrası 400 metre daha yürüyerek Halk Tiyatrosu (=Volkstheater) önüne geldik.Dar sokaklarında eski ve yeninin uyumlu beraberliğini izlediğimiz Neubau adı verilen 7. bölgenin en önemli barok yapısı olan Volkstheater,Alman Tiyatrolar Birliği tarafından,1889 yılında mimar Ferdinand Fellner’e yaptırılmıştır.İlk yapıldığı zaman 1.900 kişilik seyirci kapasitesi olan yapı,II. Dünya savaşında tahrip olmuştur.Bu nedenle yapılan tadilat sonucu günümüzde kapasitesi 970 kişiye düşürülmüştür.Burada genellikle alman dilinde yazılmış modern ya da klasik tiyatro oyunları sergileniyormuş.Binanın içinde yer alan ve kırmızı rengin hakim olduğu Rote(=Kırmızı) Bar pahalı bir buluşma mekanıymış.


IMG_0068_zpsuhngfjbx.jpg


20170128_110933_zpsdzwwwxgs.jpg


Halk Tiyatrosu(=Volkstheater)
 

Volkstheater sonrası yüz metre daha yürüyüp Müzeler Bölgesi (=Museumsquartier) olarak adlandırılan Viyana'nın kültür merkezine geldik.Altmış dönümlük araziye,1998-2001 yılları arasında,yüz elli milyon euro harcanarak kurulan Müzeler Bölgesi'nin ana caddesi olan Museumsplatz yaklaşık beş yüz metre uzunluğundadır.Bu bölge eskiden kraliyet atlarının yetiştirilip bakıldığı ahırların bulunduğu bir meydan olduğundan buradaki binalarda at figürleri oldukça fazla görülmektedir.


IMG_0035_zpsuljemeu7.jpg

Museumsquartier'deki bir binanın giriş kapısındaki at başı figürü


2001 yılına gelindiğinde burada pek çok sanat galerisi ve müze faaliyete geçirilmiş ve günümüze kadar geçen on altı yıl gibi kısa sürede bu alan dünyanın sekizinci büyük kültür merkezi konumuna gelmiştir. Museumsplatz girişinden bir dört yüz metre daha yürüyünce karşımıza Maria Theresia Meydanı(=Maria Theresien Platz) ile mimari açıdan birbirine çok benzeyen Sanat Tarihi Müzesi (=Kunsthistorisches Museum) ve Tabiat Tarihi Müzesi(=Naturhistorisches Museum) adlı iki büyük müze çıktı.

Viyana’nın en etkileyici meydanlarından birisi de Tabiat Tarihi Müzesi ile Sanat Tarihi Müzesi arasındaki Maria Theresia Meydanı(=Maria Theresien Platz)'dır.Tamamen tarihi yapılarla dolu olan Ringstraße’yi, modern sanat müzelerini barındıran Museumsquartier’e bağlayan ve İmparator Franz Jozef tarafından 1887'de yaptırılan bu meydanda yapımı 13 yıl süren ve bizzat İmparatoriçe Sisi tarafından açılışı yapılmış olan dev bir Maria Theresia Anıtı(=Maria-Theresien-Denkmal)yer almaktadır.


IMG_0040_zpsagrdfoto.jpg

Maria Theresia Anıtı (=Maria-Theresien-Denkmal)


Halen Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan,19 metre yüksekliğinde ve yaklaşık 44 ton ağırlığındaki bu anıtta,altı metre genişliğindeki bronz tahtında oturmakta olan imparatoriçe,etrafında at üzerindeki dört generali ve Haydn, Gluck, Mozart gibi dönemin politika, ekonomi ve sanat alanlarındaki önemli isimleri ile birlikte tasvir edilmektedir.Sağ eliyle halkını selamlayan Maria Theresia'nın sol elinde ise Pragmatik Yaptırım (=Pragmatische Sanktion) adı verilen bir belge bulunmaktadır.Bu belge, 1713 yılında Habsburg İmparatoru VI. Karl'ın tahtın tek varisi olan erkek kardeşi I.Jozef'in ölmesi dolayısıyla yayımladığı ve mirasçılık hakkının babadan kızlarına da geçebileceğini öngören imparatorluk emridir.Bu emre binaen tahta oturan imparatorun büyük kızı Maria Theresia,1740-1780 yılları arasında imparatorluğu yönetmiş ve özellikle eğitim alanında önemli reformlara imza atmıştır. Maria Theresia,üçünü çeşitli yaşlarda kaybettiği toplam on altı çocuk doğurmuştur.On bir kızından on tanesini politik amaçlar ile evlendirerek tüm Avrupa hanedanları ile yakın ilişkiler kurmuş ve bu sayede politik olarak da çok güçlenmiştir.
 



Meydanda bulunan ve ilk bakışta birbirlerinden ayırd edilemeyen her iki bina da Gottfried Semper ve Karl Freiherr von Hasenauer adlı iki mimarın çizimlerine göre 1872-1892 yıllarında yapılmış olup aralarındaki fark ön cephelerini süsleyen heykellerin değişik olmasıdır.Doğa Tarihi Müzesinin cephesinde kıtaların simgeleyen heykeller bulunurken, Sanat Tarihi Müzesinin cephesinde Avrupalı ünlü sanatçıların heykelleri yer almaktadır.


IMG_0039_zpsoftnptam.jpg


Sanat Tarihi Müzesi(=Kunsthistorisches Museum)


Sanat Tarihi Müzesi,1891 yılında İmparator I.Franz Jozef tarafından açılmış olup içerisinde Habsburg hanedanınca toplanmış Mısır ve yakındoğu,Yunan ve antik Roma dönemlerine ait eski eser koleksiyonları, Madeni paralar ve Dekoratif Sanatlar koleksiyonları ve Kütüphane yanı sıra Velazquez,Rafael,Arcimboldo,Jan van Eyck gibi ünlü yakın zaman ressamlarının eserleri yer almaktadır.Her gün saat 10-18 arası açık olan bu müzeye giriş ücreti erişkinler için 15€ iken 19 yaşın altında olanlardan ücret alınmamaktadır.
 

Her gün 09-18.30 arası açık olan ve giriş ücreti erişkinler için 10€,19 yaş altına bedava olan Tabiat Tarihi Müzesi'nde yer alan 39 salonda,doğa ve yaşam üzerine toplam otuz milyon parçadan oluşan ilginç koleksiyonlar sergilenmektedir.Bunlar arasında dünyanın çeşitli yerlerinde bulunmuş meteor parçaları ve milyonlarca yıllık dinozor fosillerinin yanı sıra son derece kapsamlı bir mineral koleksiyonu, dünyada halen mevcut veya soyu tükenme tehlikesi bulunan pek çok hayvanın doldurulmuş hallerinin sergilendiği taksidermi bölümü ve bir de insanın evrimini anlatan bölümü içeren antropoloji bölümü ilk akla gelenlerdir.Müzede sergilenen dünyaca ünlü, pek çok özgün nesne arasında Mars’tan gelen Tissint meteoru parçası, 1908'de Wachau Vadisi'ndeki Krems'te bulunan 25.000 yıllık Willendorf Venüsü de bulunuyor.


IMG_0043_zpsy7hhwvtb.jpg


IMG_0044_zpshdd1nnh7.jpg


Tabiat Tarihi Müzesi(=Naturhistorisches Museum) ve girişte ziyaretçileri karşılayan bronz fil heykeli


20170128_094905_zpsl44qwzbe.jpg


20170128_094900_zpspdamsfkx.jpg


Binanın içi de en az dışı kadar etkileyici idi.
 








20170319_065413_zpsev4zzp4r.jpg


İmparatoriçe Maria Theresia için değerli taşlardan yapılmış buket


20170319_062718_zpsuu0ocjnn.jpg


Bu da Ay’dan gelen bir taş


20170128_102220_zpslbyxgx4w.jpg


Mauritius Adasında yaşayan ve nesli 1681 yılında tükenmiş bir Dodo kuşu


4_zpsag3sv7sq.jpg


Willendorf Venüsü,1908 yılında Avusturya Willendorf'ta yapılan demiryolu inşaatı sırasında tesadüfen bulunan kireç taşından yapılmış kadın heykelidir.


20170128_104842_zpsv410gwcf.jpg


Çocuklara atomun parçalanmasını anlatan bölümden bir fotoğraf


Viyana'yı çocuklarınızla dolaşıyorsanız bu müzeyi mutlaka ziyaret etmenizi ve bizim gibi bir buçuk saat değil daha geniş zaman ayırmanızı öneririm.
 

Müze çıkışında meydanın karşısında bulunan Museumsquartier'in ana kapısından içeriye girince en solda Dschungel Vienna adlı gençlik merkezi ve hemen yanında Zoom adlı interaktif çocuk merkezi yer almaktadır.Gustav Klimt ve Egon Schiele gibi yirminci yüzyıl başındaki ressamların eserlerinin sergilendiği Leopold Müzesi (=Leopold Museum),her gün 10-18 arası açık olup giriş ücreti ise 12€'dur.


IMG_0065_zpsnrv3jnz7.jpg


Leopold Müzesi(=Leopold Museum)


Leopold Müzesi'nin hemen yanında ise her yıl yerel ve uluslararası sanatçıların dans performansları sergilediği birbirinden bağımsız üç tane dans stüdyosundan oluşan Dans Bölgesi(=Tanzsquartier) yer almaktadır.


IMG_0066_zpscl4safax.jpg


IMG_0064_zpsys1geg9x.jpg



Dans Bölgesi(=Tanzsquartier)


Dans Bölgesi'nin yanında bulunan Modern Sanat Müzesi(=Museum Moderner Kunst=MUMOK)'nde koleksiyoner Peter Ludwig ve eşinin bağışladığı ve Picasso ve Marcel Duchamps gibi modern çağ ressamlarının eserleri sergilenmektedir.Her gün 10-19 arası açık olan bu müzenin giriş ücreti 11€'dur.


IMG_0067_zpsuev2kwie.jpg


Modern Sanat Müzesi (=Museum Moderner Kunst=MUMOK)


Bu müzenin de yanında Mimarlık Müzesi(=Architekturzentrum Wien) yer almaktadır.
 

Bundan sonra Volkstheater metro istasyonuna dönüp turuncu renkli U3 metrosuna binerek iki durak ilerideki şehrin kalbi konumundaki Stephansplatz durağında indik.Burada yer alan Aziz Stephan Katedrali (=Stephansdom),şehrin en önemli dini simgesi ve başpiskoposluk makamıdır.Viyana şehrinin,inşaatı 1147-1160 yılları arasında tamamlanan romanesk ve gotik mimari üsluplu bu dev eserin çevresinde geliştiği kabul edilir.13.yüzyılda yeniden yapılan dev giriş kapısı ve eklenen Heiden Kuleleri ile ilk değişikliğine uğrayan katedralde,sonraki değişim 14. yüzyılda gotik tarzda olmuş ve katedrale ek olarak Eligius,St. Tirna ve St. Catherine şapelleri eklenmiştir.Katedralin,Stephansplatz'a bakan kısmında 13. yüzyıldan kalma ve romanesk tarzda yapılmış Devler Kapısı (=Riesentor) ve Putperest Kuleleri(=Heidentürme) yer almaktadır.Devler Kapısı tanımlaması,burada eskiden bir mamuta ait kalça kemiğinin asılı durması ve halkın bunun bir deve ait olduğuna inanmasından kaynaklanmaktadır.Sekizgen yapılı ve 66 metre yüksekliğindeki Putperest Kuleleri adının ise bu bölümün eski bir putperest mabedinin üzerine kurulmuş olmasından kaynaklandığı kabul edilmektedir.Katedralin içinde ışık oyunlarına neden olan vitraylar kadar yaklaşık 230.000 parça yeşil, sarı ve beyaz renklerde çininin oluşturduğu zikzak desenli ve üzerinde I.Franz döneminin imparatorluk amblemi olan çift kartal arması işlenmiş çinili çatısı da dikkat çekmektedir.Katedralin,“Küçük Stefan” anlamına gelen,137 metre yüksekliğinde ve 343 basamaklı merdivenle çıkılabilen güney kulesi Steffl 15. yüzyılda ve gotik mimari tarzında yapılmıştır. Kuzey kulesi ise Nordtürm ya da Adlertürm(=kartal kulesi) olarak adlandırılmakta olup 68 metre yüksekliğindedir.1578 yılında rönesans tarzında bir başlık yapılarak tamamlanan bu kule dev pummerin çanına da ev sahipliği yapmaktadır.
1665 yılında Viyanayı ziyaret eden Kara Mehmet Paşa başkanlığındaki Osmanlı heyetinde yer alan Evliya Çelebi de,ünlü eseri Seyahatname'de "İstefani Kilisesi" olarak adlandırdığı bu katedralin mimarisine duyduğu beğeniyi dile getirmiştir.Aslında beyaz renkte olan katedral,II.Dünya Savaşı sonrasında geçirdiği bir yangında büyük zarar görmüş ve renovasyon çalışmaları uzun yıllar devam etmiştir.Dış cephede kullanılan kum taşının, uzun yıllar içerisinde çevresel faktörlerin etkisiyle kararması nedeniyle başlatılan çalışmalar günümüzde de sürmektedir.


IMG_0077_zpsgzq1w6vx.jpg


Katedralin Devler Kapısı ve Putperest Kuleleri


IMG_0075_zpsgg4qy10s.jpg


Fotoğrafta sağda en arkada güney kulesi Steffl ve solda kuzey kulesi Adlertürm(=Kartal Kulesi)


images-2_zpsbywg30c6.jpg


Aziz Stefan Katedrali(=Stephansdom) ve çinili çatısı


20170201_121407_zps1qqx4ule.jpg


20170201_121336_zpssuybwwi3.jpg


Katedralin içinden kareler


Saat 07-22 arası açık olan katedrale giriş ücretsizdir.Katedralin içinde sol arka tarafta alt kata iniş için merdivenler bulunmaktadır.Buradaki mezar odalarını(=catacomb) görmek için 5€ ödemek gerekmektedir.Bunun dışında,4.5€ ödeyerek asansörle 68 metre yüksekliğindeki kuzey kuleye çıkabilir ya da 343 dar basamağı yayan çıkarak güneydeki Steffl kulesine ulaşıp Viyana’yı tepeden seyredebilirsiniz
 



Aziz Stefan Katedrali'nin ilginç bazı öyküleri bulunmaktadır.I.Viyana Kuşatması sonrası 1534 yılında,kilisenin çan kulesine Osmanlı ordusunun yaklaştığını fark edince çan çalarak halkı erken uyarması amacıyla bir görevli yerleştirilmiş ve bu görev ancak 1956 yılında,"artık Osmanlı tehlikesi kalmadı" denilerek sonlandırılmıştır.

II.Viyana Kuşatması'nda bozguna uğrayan Osmanlı ordusundan kalma iki yüz kadar top ve diğer metal silahın eritilmesi ile 1711 yılında yapılan ve Pummerin adı verilen yirmi iki ton ağırlığında ve üç metre çapındaki büyük bronz çan,katedralin kuzeyindeki çan kulesine yerleştirilmiştir. II.Dünya Savaşı'nda kuledeki yangında çan yere düşerek parçalanmıştır. Bunun üzerine Linz şehri yakınındaki Sankt Florian Kasabası'nda yapılan ve yirmi ton ağırlığındaki benzeri 1957 yılında bugünkü yerine monte edilmiştir. Yılbaşı gecelerinde tam 24’de bu çanın çalması adettenmiş.


pummerin_zps7zkfvmbz.jpg


Pummerin çanının fotoğrafını katedralin internet sitesinden indirdim
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,676
Mesajlar
1,522,014
Kayıtlı Üye Sayımız
166,527
Kaydolan Son Üyemiz
Selma Yörük

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst