Ynt: Neden Dacia Duster?
DACIA 2010'da yüzde 125 büyüdü
Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, Dacia'nın 2010 yılında binek pazarında yüzde 125'lik bir büyüme gerçekleştirerek pazar payını yüzde 2,5 seviyesine yükselttiği ve en çok satış yapan ilk 10 marka içinde olduğunu bildirdi.
Aybar, “
Duster Dene Duster Kazan” kampanyası talihlisine aracını teslim etmek ve Dacia satışlarına ilişkin genel bir değerlendirme yapmak amacıyla Avantgarde Otel'de düzenlediği basın toplantısında,
ocak ayında toplam otomobil pazarında 30 bini binekte, 15 bini de ticari araçta olmak üzere 45 bin adet satış yapıldığını belirtti.
Geçen yıl ile bu yılın ocak ayları karşılaştırıldığında, bu rakamların oldukça iyi olduğunu ve 2011 yılında da tahminlerini korumaları gerektiğini gösterdiğini ifade eden Aybar, Renault Mais olarak 2010 yılında kendilerini sevindiren en önemli gelişmenin Dacia markası olduğunu söyledi.Aybar, “Dacia 2010 yılında binek pazarında yüzde 125'lik bir büyüme gerçekleştirerek pazar payını yüzde 2,5 seviyesine yükseltti. Dacia, 2009 yılında 9 bin 791 olan satış adedini 2010 yılında 19 bin 168 adede yükselterek toplam pazarda yüzde 96 oranında önemli bir büyüme kaydetti ve
en çok satış yapan ilk 10 marka arasında yer aldı. Bunlar bizler için son derece önemli...” dedi.
Dacia'nın böyle kısa sürede bu başarıya nasıl geldiğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Aybar, Dacia satışlarının 2004 yılında Renault grubu içinde başladığını ve o tarihten beri markada önemli bir çıkışın devam ettiğini vurguladı.Bu başarının altında yatan nedenlerden birinin Renault grubunun Dacia markasını satın aldıktan sonra yaptığı yatırımlar olduğunu ifade eden Aybar, şu bilgileri verdi:
“Bu yatırımın Renault standartları doğrultusunda yeni ürünler üretecek hale getirilmesi son derece önemli bir adımdı. Daha sonra dünyanın çeşitli yerlerinde Dacia, Renault standartlarında üretilebilir hale gelecek yatırımlara sahne oldu. Rusya, İran, Fas ve Hindistan'daki yatırımlar biliniyor. İkinci neden ise
Renault kalitesiyle böylesine güçlü, sağlam ama çok kolay ulaşılabilecek fiyatlarla otomobil yapıp bunları satışa sunmak. Bu da Dacia'nın bugünkü başarısının altında yatan önemli stratejik neden. Ayrıca önemli bir ürün çeşitliliği başladı.Logan ile başlayan yolculuk, arkasından Logan MCV, Sedan, Sandero ve Duster ile şu andaki ivmeli konumunu elde etti. Diğer bir sebep ise Dacia'nın fabrika çıkışlı LPG'li araçlar da piyasaya sürmüş olması. Bu geçen yıl kendisini göstermeye başladı ama asıl ivmeyi bu yıl bu araçlarda göreceğiz.”
“
KEŞKE DAHA ÇOK DUSTER GETİREBİLSEK...”
Aybar,”ezber bozan” olarak adlandırdıkları Duster'in çok büyük bir prestij sağladığını ve Duster'in fiyatlarını 29 bin 990 liradan başlattıklarını, oldukça donanımlı
4X4 dizel bir aracın ise 44 bin liralık bir fiyata alınır hale geldiğine işaret etti.
Duster'ın özellikle Türkiye'de ilk günden itibaren büyük ilgi gördüğünü ve ne kadar üretirlerse o oranda satar hale geldiklerini belirterek, “Keşke daha çok getirebilsek ve daha çok müşterilerimizin talebini karşılayabilsek. Geçen yılın rakamları 3 binin biraz altında. Geçen yılki satış hacmiyle hedefini kolaylıkla başarmış bir araç oldu. Bu yıl da Duster'in vereceği ivmeyle, LPG'li araçların sağlayacağı motivasyonla bizler geçen yıl yüzde 2,5'luk toplam pazar payını biraz daha yukarı çıkarmayı hedefliyoruz. Geçen yıl toplam 19 bin 168 adet Dacia sattık. Bunu çok çok daha yukarı çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.
Aybar,
Duster'in Autobest 2011 ödülünü kazandığını anımsatarak, Dacia'nın bir diğer başarısının da satış sonrası müşteri memnuniyetinde ikinci sırada yer alması olduğunu kaydetti.
-“DUSTER DENE DUSTER KAZAN” KAMPANYASI-
İbrahim Aybar, Duster Türkiye'ye geldiğinde geniş kitlelerce alınabilir hale getirmek için yoğun bir tanıtım faaliyet yaptıklarını ve bu kapsamda da 20 Eylül ile 20 Aralık 2010 tarihleri arasında deneme süreci başlattıklarını hatırlattı. Aybar, bu tarihler içinde showroomlarda Duster araçları deneyen müşteriler arasından bir talihliye de Duster hediye etmek istediklerini anlattı.
Çekilişe katılan 18 bin 101 müşteri arasından, 24 Aralık 2010 tarihinde Kadıköy 22. Noterliği huzurunda gerçekleştirilen çekilişle Denizli'den kampanyaya katılan İbrahim Doğmuş'un Duster marka araç kazandığını bildiren Aybar, talihliye aracının anahtarını sundu.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Aybar,
Dacia'da otomatik şanzıman konusunun gündemlerinde olmadığını, Duster'de sadelik, ucuzluk, sağlamlık ve kolay ulaşılabilirliği hedef aldıklarını söyledi.
Aybar, otomobil sahiplenme oranının Türkiye'de çok düşük olduğunu, talep ve makroekonomik istikrar devam ettiği sürece satışların devam edeceğini söyledi. Kamu ve özel sektörden filo talebi geldiğini de belirten Aybar, ancak önceliklerinin perakende müşterisini doyurmak olduğunu vurguladı.
Aybar, torba yasada elektrikli araçlara konulan vergi oranlarına ilişkin bir soruya da, yasal iradenin öyle oluştuğunu, Türkiye'deki mevcut ÖTV yasasında elektrik motorlu araçların tanımı bulunmadığını, yeni yasa ile bu tanımın gelmesinin önemli olduğunu söyledi.
Aybar, Bakanlar Kurulu'na ÖTV'yi sıfıra kadar indirme yetkisi verildiğini dile getirerek, bu yetkiye bakacaklarını, elektrikli araçların çevreci olması ve sıfır emisyona sahip bulunmasının Bakanlar Kurulu tarafından dikkate alınacağını kaydetti.
Müşterilerin yüksek versiyonlu araçlara daha çok meylettiklerini ve talebin üst versiyona doğru gittiğini anlatan Aybar, yüzde 70'in üzerinde tercihlerin bu yönde olduğunu bildirdi.
Aybar, avrodaki yükselişe bağlı olarak araç fiyatlarına zam gelip gelmeyeceği yönündeki bir soruya da, fiyat zamlarının belli ölçüde yapılacağını, geçen yıl avronun değer kaybı ve markaların da koyduğu sübvansiyon oranlarının fiyat ve kampanyalarda cazibe getirdiğini ifade etti.
kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/16960487.asp