Gezilerimizde konaklamak istediğimiz bir yerde araç için yer ararken hep ön taraf manzaralı bir yere bakacak şekilde durmak isterim. Kitap okurken veya laptopla internette gezerken, sürücü koltuğuna oturur ayaklarımı yandaki koltuğa koyarım. Ön taraft güzel manzaralı olunca ara sıra başımı kaldırıp bakmak güzel ve dinlendirici oluyor.
Işin kolay olmayan tarafı, güzel manzaralı yerlerlerin çok büyük bir kısmında, manzaralı yerle karavan arası boş arazi olmuyor. Karavanın önünden devamlı gelip geçenler oluyor. Karavanın önünden geçenler sadece belden yukarısını gördükleri için durum beni pek rahatsız etmiyor ama, gelip geçenler çok olursa, pek hoşa giden bir durum değil. Akşamları dışardaki manzarayı seyretmekte güzel. Başımın üzerindeki led lambasını yakınca oturduğum yer dışardan en ufak detaya kadar görünüyor. Lambayı kapatınca kitap okumak mümkün değil. Sonuçta ön camın perdesini kapatarak sadece dışarıya bakabileceğim yerde küçük bir pencere bırakıyorum.
Karavanda arka kapıları açarak dışarıya bakabilme konusunu eşimle konuştum. Anlaşabildiğimiz nokta, konaklama alanlarında arka kapıların önünden (5-20 m yakınından) insanların geçemeyeceği güzel manzaralı yer bulma ihtimali, Iskandinavya ülkelerinde % 50, diğer Avrupa ülkelerinde % 20 civarında olablilir.
Oturma grubu arkada bir kiralık araçla Avrupa’da karavanparklarda ve kampinglerde bir kaç hafta dolaştıktan sonra karar vermekte fayda var diyeceğim.