Yemekten sonra çarşının içinden 1 numaralı kırmızı hatta binip
Kropotkinskaya(=Кропоткинская) İstasyonu’nda indik ve
Volhonka Caddesi(=улица Волхонка=Ulitsa Volhonka) çıkışına gelince Moskova Nehri'nin kuzey kıyısında kurulmuş olan
Kurtarıcı İsa Katedrali(=Храм Христа Спасителя=Hram Hrista Spasteliya)’ne ulaştık.Ruslar'ın Napolyon karşısında 1812 yılında kazandığı zaferin anısına yapılan bu katedral,1883 yılında hizmete açılmıştır.Beyaz cephesi,yüksekliği 103 metreye varan altın varaklı kubbeleri ile Bizans mimari üslubunda yapılmış bu görkemli yapı,hem dünyanın en büyük Ortodoks ibadethanesi hem de Rusya'da halka bağışlanan ilk katedral olma özelliğini taşımaktadır.
Dostoyevski’nin
Karamazov Kardeşler isimli romanında da yer alan eski bir Rus efsanesi,Hazreti Meryem’in cehennemde acı çeken günahkara tutunup çıkabilmesi için bir soğan uzattığını anlatır.Bunu gören diğer günahkarlar da soğana saldırınca sapı kırılan soğan bir kubbeye dönüşür ve tüm cehennemlikler yeniden ateşe düşerek kaybolurlar.Rus Ortodoks kiliseleri,insanları fırtınalı denizlerden alıp dingin limanlara ulaştıran bir gemiyi andıran dikdörtgen biçimli ve haç planlı olarak inşa edilmektedir. İbadet edenin günahın karanlığındaki batıdan gerçeğin ışığının bulunduğu doğuya geçişini sembolize etmesi amacıyla ana giriş kapısı her zaman batıyı göstermektedir.Rus Ortodoks kiliselerinin tavanında genellikle bir veya daha fazla yuvarlak kubbeli çatı(=куполa=kupola) ve bunun üzerinde cennete doğru yükselip yanan bir mumun ateşini anımsatan
soğan biçimli bir kubbe(=Луковица=lukovitsa) ile en tepede kurtuluşu simgeleyen bir uzun,bir kısa ve bir de yana yatmış eğimli çizgiden oluşan üç çubuklu haç işareti bulunur.
1917 devrimi,Çarlık Rusya’sının sona erip 1922 yılında
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği(=Союз Советских Социалистических Республик =Soyuz Sovyetski Sosyalistiçeski Respublik=CCCP)'nin kurulmasına yol açmıştır.Bundan sonra dinin halkı uyuşturmak için kullanıldığı görüşünü savunan Alman düşünür Karl Marks’ın öğretilerini benimseyen ülkedeki yeni rejimin yöneticileri süratle dine karşı mücadeleye girişmişlerdir.Bu amaçla ülkede 1927 öncesi 46.475 olan kilise sayısı,1940 yılında 4.225’e gerilerken rahip sayısı da %90 oranında azaltılmıştır.Kremlin'in yakınında yer alan şehrin bu en gözde katedrali de bu yıkımdan nasibini almış ve yerle bir edildiği gibi som altın kubbeleri ve içerisindeki altın fresk ve ikonalar devlet hazinesine aktarılmış ve yerine görkemli bir saray yapılmasına karar verilmiştir.Ancak bu esnada başlayan savaşın yol açtığı maddi sıkıntılar nedeniyle bu projeden vazgeçilerek çukurun olduğu yere 1958 yılında "Moskova" adlı üstü açık bir havuz inşa edilmiştir.
II.Dünya Savaşı,ülkede bir anda her şeyin değişmesine yol açmıştır. Ekonomik sıkıntılarını atlatamamış Rusya'nın tüm Avrupa'ya diz çöktürmüş Nazi Almanya'sı karşısında galip gelmesinin tek yolunun ülkesi için gözünü kırpmadan hayatını feda edecek askerlere sahip olmasına bağlı olduğunu gören ve insanları yönetmenin en kolay yolunun da dini kullanmak olduğunu kavrayan Stalin,anında çark ederek rejimi bir anda dindar bir görünüme büründürür.!!Sorgulama ve eleştiriye kapalı olan Ortodoksluğu kendi istediği şekilde kullanarak kitleleri yönlendiren Stalin ve onun takipçisi olan yöneticiler tekrar dindar hale getirdikleri ülkede, bundan sonra kilise,katedral ve ruhban okullarını birer ikişer faaliyete geçirmişlerdir.Ne var ki Kurtarıcı İsa Katedrali'nin bu furyadan nasibini alması için uzun süre beklemesi gerekli olmuştur.Nihayet 1997 yılına gelindiğinde Kurtarıcı İsa Katedrali'nin yeniden yapımına karar verilmiş ve 2000 yılında günümüzdeki halini almıştır.Her gün 10-17 arasında açık olan kiliseye giriş ücretsizdir.
Kurtarıcı İsa Katedrali