Ferhat, iklim ve toprak isteklerini de karşılaştırmak gerekir iki bitkinin. Bunların birçok türünün olması, karşılaştırmayı da zorlaştırıyor. Bugün, araştırma yapmak için yeterli zamanım yok gibi ama daha sonra bakmaya çalışırım. Umarım bir sonuca ulaşırız; keşke bir botanikçi olsaydı...
Gezi notlarınızın başlarına döndüm .Pdf dosyalarınızın bir kısmını incelemiştim ama Polonya'ya tekrar bakacağım .Rahmetli anneannem Polonyalı idi .Ve geçen yıl annem kızkardeşim ve ben orada akrabamızın düğününe katılmak üzere ve akrabalarımıı ilk kez görebilmek adına uçak biletlerimizi almıştık .Ancak Libya'da savaşın patlak vermesi ile orada hava limanı inşaa eden kardeşim yurda dönmek zorunda kaldı .Bizimde hem akrabalarla tanışma hemde kısa bir Polonya turu hayalimizi yarıda kaldı .Allah ne zaman nasip ederse özellikle annem çok istediği için dünya gözü ile gitmek istiyoruz .Anneannemin buraya geliş hikayesi tipik bir savaş hikayesi .Akrabalarımızla internet üzerinden görüşüyoruz .
Siz Polonya'yı beğendik deyince ,genelde turistik olarak tercih edildiğini görmediğim için bir kat daha ilgimi çekti .Bilgi tazelemeye devam edeceğim .
Sevgili fşirin,
Bu Bitkinin aynısını Norveçte doğada yaygın olarak bende görmüştüm resimleride arşivimde olacak...Burada Ankarada sitede ve kendi bahçesinde bunlardan yetiştiren bir arkadaşım bunların yabani Bakla olduğunu söylemişti...(Yayınladığım resim buradan yani Ankaradır. arşivi karıştırırsam Norveçteki çekimlerdeki aynı bitkiyi bulabilirim)
Porsangerfiyordunun kenarına geldiğimizde artık güneş batıyordu. Fiyortta karşıda Reinoya adında bir ada görülüyor. Fiyordun karşı kıyısında ise Nordkapp'a giden yol gidiyor. Porsangen fiyordu oldukça uzun bir fiyort, fiyordun dibindeki Laksev ile denize açıldığı yerin uzaklığı yaklaşık 130Km. Bulunduğumuz yerden Laksev'e 40Km kadar yol var. Konakladığımız yerin ileride bir kum çıkartma tesisi ve çevremizde ise birkaç karavan vardı. Kum ocağı nedeniyle tozlu bir yolu var ama fazla gelen geçen yok. Biz de yol kenarındaki küçük ceplerden birine yerleştik. [GPS80]. Akşam konaklamak için durduğumuzda, 9.6°C sıcaklık vardı, Saat 04'de 6°C sabah 07'de ise 4°C idi. Sabah 10:30'da ise 23°C oldu. Tam yayla havası gibi sıcaklık var. Porsanger fiyordu gel git olayına en fazla tanık olduğumuz yer oldu. Saat 22 civarında su seviyesi normal iken, saat 04 civarında sular iyice çekilmiş gözükmeyen taşlar ve suyun dibi gözüküyordu.
Bugün 20 Ağustos 2011 Cumartesi, yola çıkışımızın 21. günü yani tam üçüncü haftamız. Kahvaltımızı fiyorda karşı yaptık. Bu gezide bir fiyorda karşı yaptığımız ilk kahvaltı oldu. Fiyort gayet sakin, ördekler suyun üzerinde gidiyorlar. Etraf sessiz, hafif ısıtan bir güneşin altında keyifli bir kahvaltı oldu.
Eskiden 2003 yılında kamp yaptığımız yere geldik. Artık araçla girişe kapatmışlar, kamp yapmayı yasaklamışlar, ama girişine de bir mola yeri yapmışlar. [GPS81]. Burası Rodennes doğal rezerv alanı, biraz mola verdik ve yürüyüş yaptık. Eskiden çadırımızı kurduğumuz yeri bulduk. O zaman anlamamıştık çadırımızı kurduğumuz bitkiyle kaplı zemin de siyah çileklerin bitkisiymiş. Hatta burada geceyarısı güneşini ve gel git olayını fotoğraflamıştım.
Porsanger fiyordunun kenarından Laksev'e doğru ilerliyoruz. Laksev'e 20Km kadar mesafede bol miktarda karavancının kamp dışı konakladığı bir yere ulaştık. [GPS82].