Ynt: Kendi rotasını çizen FAS gezimiz (Kazablanka-Marakeş)
Marakeş demek dar sokaklar demek.Yazın güneş ışığından korunmak için sokakları böyle dar yapıyorlarmış. Okuduğum gezi yazılarından çoğunda bu sokaklarda kaybolduklarından bahsetmişler. Eşimin yön bulma yeteneği sayesinde biz hiç kaybolmadık. Bana kalsa oteli bile bulamazdım.
Ynt: Kendi rotasını çizen FAS gezimiz (Kazablanka-Marakeş)
SOUK- GELENEKSEL ÇARŞI
Marakeş'te mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri de geleneksel çarşısı.Jama Fna Meydanına açılan her sokak ve kapı bu çarşıya açılıyor. Bir labirentten farksız burası.Ama kaybolduğunuz zaman meydanı sormanız yeterli.Sokaklar bir şekilde meydana çıkıyor.Yön sormak için gençleri tercih ederseniz önünüze düşüp sizi meydana kadar götürürler ve emeklerinin karşılığını isterler. Mağaza sahiplerine yön sormak lazım.
Daha önce de fotoğraflarını koyduğum her türlü el işini burada bulmak mümkün. Terlikçiler, bakırcılar,hurmacılar,pastacılar,cellabe satıcıları,seramik ve gümüş işleyenler, ahşap eşyalar satanlar......... Ne ararsanız bu çarşıda var. Pazarlığa üçte bir fiyatından başlamak lazım.Çarşıda yerel halk kadar turist de var.Özellikle çok yakın olduğu için İspanyollar ve eski sömürgelerini bir yoklayalım diye gelen Fransızlar var. Adamlar dünyanın yarısını sömürüp dillerini öğrettikleri için şimdi rahatlıkla da geziyorlar.Hoş ekonomik olarak hala sömürmeye de devam ediyorlar.Fas örneğin portakal gibi ürettiği şeylerdeki ihracatının yüzde atmışını Fransa'ya gerçekleştiriyormuş. Fransa'da bu mallara kar ekleyip diğer Avrupa ülkelerine satıyor.Daha ilginci dünyanın en büyük portakal ihracatçısı olan ülkeli öğrenince inanamamıştım. Norveç, İsviçre,Rusya,Kanada, Almanya, Fransa, Hollanda, ABD...Topraklarında hiç portakal yetişmeyen ülkeler.Biz ise 20. sıradayız. Ekonomiden pek anlamam ama bu ülkenin fakirliğini görünce yukarıdaki tablo insanın içini acıtıyor.
Ynt: Kendi rotasını çizen FAS gezimiz (Kazablanka-Marakeş)
Çarşıda hala el ile imalat devam devam ediyor. İpler boyanıyor,kilimler dokunuyor, ahşap ve bakır işleniyor, terziler siparişlerini alıyor. Çarşıda baş döndürücü bir hareketlilik var. Nereye bakacağınızı şaşırıyorsunuz.
Ynt: Kendi rotasını çizen FAS gezimiz (Kazablanka-Marakeş)
Çarşıda pazarlık yaparken mutlaka Türk olduğunuzu söyleyin. Türkleri çok seviyorlar ve ekstra indirim yapıyorlar. Meydanda genç bir satıcı Türk olduğumuzu anlayınca bize minyatür bir terlik hediye edip bunu başbakanınız Erdoğan için veriyorum dedi.Daha sonra da birkaç defa başbakanın bu ülkede çok sevildiğine şahit olduk. Bir akşam da meydanda dolaşırken yemek tezgahlarından birinde bir gencin arkamızdan " Hasan Şaş yavaş yavaş" diye bağırmasına çok güldük.Yine Türk olduğumuzu duyan bir çok kişi konuşma boyunca "kardaş" diye hitap etti.İlk defa gittiğim bir ülkede bu kadar sevgi ile karşılandık. Bu arada Türk dizileri de Fas'ta oldukça çok izleniyor. Her yerde Muhteşem Yüzyıl'ın afişleri vardı. Hoş bu diziyi izledikten sonra o çok sevdikleri Osmanlı ve Türkler hakkında ne düşünürler merak ediyorum.
Ynt: Kendi rotasını çizen FAS gezimiz (Kazablanka-Marakeş)
Kız kardeşim çeşit çeşit maskeler satın alırken ben de hediyelik çok sayıda Marakeş kapılarından esinlenilerek yapılan aynalardan aldım. Aynaları ilk gördüğümde gözüme kestirmiştim. Çok sayıda alacağımız için de birkaç gün boyunca hep fiyat araştırması ve pazarlık yaptık. Sonunda aşağıda fotoğrafını gördüğünüz mağaza sahibi , bir saatlik bir sohbetin ardından Türkleri ve özellikle bizi çok sevdiğini söyleyerek öyle bir indirim yaptı ki neredeyse çarşıdaki pazarlıklı fiyatın yarısına geldi.Düşündüğümüzden de çok aldık. Biz de internette paylaşacağımızı söyleyip fotoğrafını çektik.Abiye vefa olarak sözümü tutup burada da yayımlıyorum.Yolu düşen olursa selamımızı da söylesin.
Dükkan Adı: La Petite Boutioque
Adamın Adı: Hicham Guedad
Adres :
Souk Eljadid No:5
Place Pjamel GNA
Marrekech