Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan yasiko Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 82
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 22,899
Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Birkaç gündür kimse değişik bir çözüm önerisinde bulunmamış. Demek ki karşılıklı anlayış, hoşgörü ve yardımlaşmayla sorunu çözebileceğiz.

Tartışmayı bu şekilde kapatalım mı ?

Bu size çok bildik ve sıradan bir çözüm gibi gelmedi mi ?

Çözümü hepimiz biliyorsak böyle bir sorunumuz neden var ?

Başka çözümler olabilir mi ? Ya da başka bir şekilde, sorunun nedenlerinden hareketle çözüm arayışlarına başlamak daha doğru mu olur ?

O zaman sorunun nedenlerini de araştırıp "neden böyle bir anlaşmazlığın olduğunu irdeleyelim" isterseniz.

Evli erkek ve kadınlarla yaptığım konuşmalarda hep aldığım cevap üzerine tartışmayla başlayalım. ( Kadınlarda ekonomik imkanlarının olması halinde aynı cevabı veriyorlar)

" Çocuklar olmasaydı, hemen boşanırdım"

Böyle bir düşünceye sahip evli çiftlerin "evli" olduklarına inanıyor musunuz ? yoksa "mış gibi" mi yapıyorlar ?

Evliliklerde beklentilerin, hayal edilenlerin gerçekleşmemesi mi hayatı paylaşmak yerine, birbirimizin istediklerinin tersini yapmak... ?
 

Etiketler
Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Şahsi fikrim; evliliklerde karşı tarafın (-)'leri (+)'larından daha fazla olmaya başladığında, değil 1 çocuğum 11 çocuğum olsa o evliliği sürdürmem. Çünkü öyle bir evde yetişen çocuklar, boşanmış çiftlerin çocuklarından daha sorunlu olur bence. Tabii ekonomik özgürlüğüm olmasaydı böyle düşünebilir miydim???

Sanırım fikrim değişmezdi. Para kazanmanın bir çaresini bulup yine boşanırdım. Hayat kısa, "mış gibi" yapmak zaman kaybı...
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Herşeyde olduğu gibi bu konu hakkında da söyleyeceklerimiz tecrübelerimizle sınırlı. Peki onun da bir laneti yok mu ?

Tecrübelerin çoğalması ümitlerin azalması demek.

Bir şeyler biriktikçe diğer şeyler eksiliyor bazen.

Yaşadığımız yılların sayısı arttıkça yaşayacağımız yıllar azalıyor önümüzde.

Hayallerin yerini hatıralar alıyor.

Sık deneyimlediğimiz şeylere ilişkin heyecanlarımız soluyor yavaş yavaş.

Coşkularımız çabuk mayna oluyor.

Belki bu yüzden gittikçe daha fazla hissediyoruz ‘tazelenme’ ihtiyacını ama o ihtiyaç yükseldikçe ‘enerji’miz tükenmeye başlıyor.

Onu yeniden kazanmak içinse tekrar ‘tazelenmek’ gerekiyor; böylece kısır bir döngüye giriyoruz ya da sıkı sıkı sarılıyoruz bizi ‘canlandıran’ neyse, ona. Hayatiyetimizi yitirmemeye çabalarken enerjimizden çalıyoruz her seferinde. Böyle zamanlarda tecrübe bize belki acemilikten de ziyade yanlış yaptırıyor. Hatalarımızdan ders almak başka hatalar yapmayacağız anlamına gelmiyor.

Hatta tam da bu nedenden sürükleniyoruz çok kere, önceden kaçınmayı başardığımız yanılgılara.

Biz değişirken hayat da değişiyor çünkü.

Kâğıtlar her elde farklı diziliyor.

Aldığımız dersler karşımıza çıkan yeni sınavları vermemize yetmiyor.

Bir yandan da her şeyin nasılsa ‘geçeceğini’ öğreniyoruz. İşte bu noktada tuhaf bir ikileme düşüyoruz.

Üzüntülerimiz hafiflerken anlamından kaybediyor hem duygularımız hem yaşadıklarımız.

Kimi umutların, ölmediğimiz müddetçe hep var olduğunu bildiğimiz kadar biliyoruz kimi şeyleri umut etmek için artık çok ‘geç’ kaldığımızı da.

Her geçen gün biraz daha gerçekçi kılıyor bizi. Küçük mutlulukların kıymetini anlamamız bundan.

Geçmiş, geçmişte bırakılamıyor, bugünümüzü kuran ne varsa orada saklı. Geçip gidenler, olup bitenler bir biçimde hükmünü sürdürüyor üstümüzde.

‘Akıllı’ olmayı sevmezdiniz ya hani, sıcacık duygularınıza aklın ‘hesapçı’ soğukluğunu karıştırmaya izin vermezdiniz; bakın şimdi akılsızlığınızın pişmanlığını çekmektesiniz. Siz ise her daim akıllı davranmayı tercih ettiniz. O güzelim hisleri doya doya yaşayamadığınıza yanıyorsunuz, siz de hiç ‘aptallık’ yapmadığınızdan yakınıyorsunuz herhalde.

Aldığınız kararlar doğru değilmiş meğer, geriye dönüp baktığınızda bunu görüyorsunuz. O gün için de böyle miydi peki? Şunu değil de bunu seçseydiniz, şöyle değil de böyle hareket etseydiniz, kim bilir nelerden memnuniyet duymayacak nelerden şikâyetçi olacaktınız.

“İyi ki yaptım” dedikleriniz, “iyi ki yaşamışım” diye sevindikleriniz de var elbette. Onlardan emin misiniz?

İddia edebilir misiniz gün gelip de onların sonuçlarından da nadim olmayacağınızı?

Ne desek boş. Yıllar sonra geri dönüp baktığımızda yaptıklarımız için değil, yapmadıklarımız için üzüleceğiz her zaman..

Konumuzu Can Yücel'in dizeleriyle kapatalım isterseniz.


Yalnızlığa dayanırım da bir başınalığa asla
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka baka
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla...
Korkmam, geçinip gideriz bir mutlulukla,

Ama;Günün aydın, aksamın iyi olsun diyen biri olmalı
Bir telefon sesi çalmalı ara sıra da olsa kulağımda
Yoksa zor degil, hiç zor degil demli çayı bardakta karıştırıp,
Bir başına yudumlamak doyasıya
Ama;Çaya kaç seker alırsın?
Diye soran bir ses olmalı ya ara sıra ...


Herşey gönlünüzce olsun...

Ahmet Oral


Alıntı: Rengin Soysal
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

konuyu incelemem inanmak zorunda değilsiniz amma çok uzun zamanımı aldı yazılanların ve verilen cevapların tamamını okuduktan sonra çıkardığım sonuç sanırım size biraz ilginç gelecek=
karavanla olan ve diğer bütün sorunları maneviyatla çarpıp toplamadığınız sürece sizi kesinlikle temin ederim ki sonuç hayat boyu koca bir sıfır ile sürüp gidecektir ve inanın asla çözemessiniz sadece keyifli dakikalar yaşayabilir ve tartışabilirsiniz ama çözüm asla olmaz gördüğüm kadarı ile çözelim derken bazı değerler kırılmış gibi sanki umarım görevine tekrar döner sakın hemen infaz etmeyin lütfen (one minute) düşünün.
güzel bir söz ile geceye veda ediyorum . haksızlığı hak zanneden insana hak dava etmek bir nevi haksızlıktır
ayrıca sizler gibi karavana hazırlanan fakat şimdilik sıfır olarak aldığım vw T-5 uzun şasi yi mesleğimin verdiği avantaj ile kendi imkanlarımla campere dönüştürerek bu yeni metresim yüzünden de asla ve asla çok değerli eşimi kırmadan incitmeden sevgi saygı sadakat inanç yetecek kadar maddi imkan ile seyyah olup şu şaheser alemi kah yeryüzünden kah yükseklerden gökyüzünden izlemek üzre bu yola baş koyanlardanım sizlerle aramda kocaman bir fark var olsada
saygı ve sevgilerimle
çözüm için mini bir ip ucu verdimse ne mutlu bana
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

ahmet bey sonlara doğru olan yazınız nasılda değşimiş güzelleşmiş. eminim ki ilerleyen yaşlarda çok daha farklı düşünüp yazacaksınız bu kadar kısa sürede ki itiraflarınız dan yola çıkarak tabiik ki.
gençler zekasına yaşlılarda tecrübesine güvenmedikçe sorun çıkmaz
 




Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Sayın TURTLE-34,

Kendi adıma tüm samimiyetimle gerek burada gerek diğer topiclerde tam olarak ne demek istediğinizi maalesef anlayamadım.

İster cehaletime, ister tecrübesizliğime veriniz ama mesajlarınızı biraz daha açabilirseniz çok sevinirim.

Ama Dilber Hala'nın dediği gibi “Ben lafımı ortaya koydum, isteyen alır gider, isteyen atlar geçer.” diyorsanız ona da eyvallah.

Bizlerle aranızda kocaman bir fark olsa da yeni sıfır olarak aldığınız VW T-5 uzun şasi metresinizle, :smiley: eşiniz ve sevdiklerinizle nice güzel geziler dilerim.

Selamlar ve sevgilerimle
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

sn.TURTLE34
oncelıkle hosgeldınız. yenı kamp aracınız (cok sevdıgınıze gercekten ınandım)hayırlı ve ugurlu olsun dılegım sızı hıc uzmesın. gelısınızle bızlerle bu heyecanı ve tutkuyu paylasmak ,bunun yanında da mutlaka ıyı bır seyler soylemek ıstedıgınızden emınım.(umuyorum)
(ONE MINUTE) bakın bunu anladım. aslında hıc bır yabancı dıl bılmıyorum. dıger yazdıklarınız bana oldukca felsefı gelmıs olacak kı , defalarca okumama ragmen bır sey anlayamadım . benı mazur gorun soyledıgım gıbı yabancı dılım yok baska alemdekı varlıkların dıllerını de bılmem,bır zahmet asagı ınsenız. bır de rıcam olacak; yazılarınızı yazarkan bızlerı de dusununbıraz .bahsetmek ıstedıgınız konular uzerıne daha dırekt yaklasarak varyasyon yapmasanız ınanın şıp dıye anlayacagım. ıyı nıyetınızden asla kuskum yok
saglık mutluluk sevgı saygı ıcten dıleklerımdır.
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Bende anlayamadım. gençliğime verin.
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları


Eş; herşeyden önce bir " başka insan " demek olduğuna göre, sevgili yasiko'nun vurguladığı gibi, onun, bu konuda sizi anlamasına gerek vardır. Bunun için de kendinizi anlatmanız gerekir.

Anlatmaya çalışırken kullandığınız kelimelere sizin yüklediğiniz anlamlarla dinlendiğinizden emin olmakta büyük fayda var. Bu çoğu zaman farkedilmeyen, farkedilmediği oranda da büyüyen bir " iletişimsizlik sorunudur ".

İlişki başka, iletişim başka. İnsanlar birbirleriyle kavga ederken de ilişki halindedirler.
İletişim ise o sırada kenarda oturup sırasının geleceğini ümit etmektedir.

Eğer iletişim noktasında bir sorun yoksa... Siz anlatabilirsiniz, o, sizi anlayabilir fakat yine de ANLAŞAMAYABİLİRSİNİZ... UZLAŞAMAYABİLİRSİNİZ... PAYLAŞAMAYABİLİRSİNİZ...

Konuşurken insanlar gerilir, sinirlenir, hele uzun zamandır bir arada olan çiftlerin çoğunlukla işleri daha zor olabilir. İkna etmek mi istiyorsunuz ?

YAZIN !

Üstelik hazır bu sitede, sevgili teos'un açtığı bir konu başlığı varken, " nasıl ve neden karavan yaşamını tercih ettiğinizi ", eşinizden bağımsız olarak, sinirlenmeden, öfkelenmeden ifade edin. Duygularınızı, düşüncelerinizi, karşınızda sizin sözünüzü kesen veya her an kesmeye hazır bir insan olmadan,telaşlanmadan, içinizden geldiği gibi rahatça anlatın...

YAZIN!

Sonra da alın eşinizi okutun. Başkalarının fikirlerini de okutun. Size karşı çıkmak için sinirli sinirli cevap yetiştirmeye çalışmadan okusun. Sakin sakin düşünsün.

Önerim komik gelmesin. DENEYİN LÜTFEN !

Hala olmuyorsa... Bu konuda... farklı yaşam tarzında insanlar... olduğunuzu kabul ederek " sepeti koluna, herkes yoluna..." demeden önce, siz de bir konu başlığı açın,
o da nasıl ve neden istemediğini yazsın.
 



Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Üstadım,

Ne güzel yazmışsınız. Ben başından beri aynı şeyi anlatmaya çalışmıştım. Sizin bu açık ifadenizden sonra umarım katılımlar artar.

Görüşmek üzere
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları


Üstad deyu hoş bir iltifat
olmaya ünvan acı baharat
hele hak edile oluştan ölüme
yine de şükran dostun fikrine...
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları


*** Önce siz varsınız, karavanınız var, eşiniz bu ikiliye sonradan iştirak ediyor.Takkıyelerle, pembe hayallerle bir beraberlik kurmuşsanız işiniz zor. Ama sizi o şartlarda tanımış ve birlikte bir hayatı paylaşmak üzere beraber olmuşsanız mesele "attan inip eşşeğe binmemek".

*** İkiniz var ve karavancılığa birlikte başlamak istiyorsunuz. İyi örnekler yanısıra kötü örnekleri de birlikte değerlendirmediyseniz ya da "yazlık almaya paramız yetmedi naapalım" diye işe başlamılşsanız işiniz zor...Ama emeklerinizin karşılığını birlikte karavancılığa yatırmışsanız, akıllı çözümlerle bu işi uzun yıllar götürürsünüz. Birinizden biriniz yavaşlayabilir sonunda ve de bu taraf genellikle kadınlar olur. Eee naapalım insan bu. Bir elin parmakları bile aynı işi farklı şekilde yapıyor.

*** Sonunda siz kaldınız ve bir de bir türlü terk edemediğiniz karavanınız . Yalnızlığınızın değip değmediğini tartarsınız günler, aylar ,yıllar boyunca. O sıcak evinde, çoluklarla çocuklarla, torunlarla . Siz ise sarılmışsınız bedeli pahalı ödenen bu özgürlüğe sıkı sıkıya . Bırakırsanız düşeceksiniz..Biliyorsunuz..Zor işler bunlar zor...

RÜZGAR
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

sayın ruzgar
bam telıne oyle hoyratca ve ınsafsızca basmıssınız kı.
boyle de olmaz kı canım.
burada yureklerı sızım sızım sızlayanlar var.......,........,.....
O ozgurlukler ugruna kaybedılenlerın hesabını vermek mı.
borcum olsun*





* yaz tahtaya
 

Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Ben her zaman radikal çözümlerden yana olmuşumdur. :smiley:

Bulunduğun yer, zaman ve duruma göre istediğin ayarı yapabiliyorsun.

Mutlu, güzel, sorunsuz geziler...

ideal kadın.jpg
 



Ynt: Kampçılık ve Karavancılıkta Eşlerin Katılımı, Sorunlar ve Çözüm Yolları

Nedense bu konuya pek ilgi duymadım (okumadım da) yine Yasiko bey ibiş keyfi alıyor dedim :smiley:. Sayın Teos kısa geziler ile ilgili yazısında yazdığım yazıdan sonra konunun yeri burası imiş geç farkettim.Baştan sonada okudum,böyle bir sorunum olup olmadığından değil de vereceğim kararın ne olacağını bildiğimden yada sorunun cevabını bildiğimden sanırım pek bulaşmadım.Yinede yazmazdım ama rüzgar kötü vurdu kendimi özdeşleştirdim.38 yaşına kadar evlliği düşünmedim ve bütün yaşam tarzımı bu plan üstüne kurdum bu yaşıma kadar çıktığım bütün hatunlara da ilk söylediğim benimle hiçbir zaman evlenemezsin cümlesidir(eşim hariç).Şu anda Rüzgar ı yazdığı son dize kadar tanıdığımı söyleyebilirim ve bu cümleler devam etseydim hayatım olacaktı.Kötümü oldu iyi mi oldu bunu zaman gösterecek.
Sorun çözümüne gelince Einstein ın bir cümlesi var "Akıllı ve iyi niyetli insanlara özgü bir ada olması için neler vermezdim; öyle bir yer olsa ben bile vatansever kesilirdim" Eşim tarzı olmamasına rağmen bu özellikleri barındırdığından ben karavanım için milliyetçi olabilirim.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,846
Mesajlar
1,524,233
Kayıtlı Üye Sayımız
166,630
Kaydolan Son Üyemiz
merceuriii

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst