Herkese selamlar.
Ocaklar konusunda bir ara çok sıkı bir araştırma yapmıştım. Her türünü, her tipini seviyorum bu minik aletlerin. Biryere gidemediğimde sırf zevk için balkonda çay yaptığım bile oluyor
Foruma ilk mesajımı da bu konuda yazarak sizlerle tanışmış olayım...
Benzin ocakları içinde Optimus'u kesinlikle tek geçerim ! Optimus firması 1899 dan beri bu işi yapıyor. Yüz yılı aşkın süredir sadece benzin ocağı üretiyor , her şeyi birden yapan (taşeronlera yaptıran) firmalardan değil ve benzin ocaklarındaki teknolojinin de büyük kısmını Optimus gelitirmiş.
Efsane bazı modelleri var, üretimi bitmesine rağmen hala aranan modeller bunlar. Örneğin Optimus Hiker modeli...
Antika benzin ocakları ve geçmişte üretilen yüzlerce model ile ilgili bir site var :
http://www.spiritburner.com/
İnsan bu siteyi incelediğinde biryandan "Outdoor" kavramının ve kültürünün bizde ne kadar yeni olduğuna üzülürken, diğer yandan benzin ocağı gibi birşeyin bile dünyada ne çok meraklısı olduğuna şaşırıyor.
Optimus'un bugün üretilen yeni modelleri için : http://w2.optimus.se/index.php?id=23
www.optimus.se
Yeni Hiker modeli eskisi kadar sağlam görünmüyor ve zaten sırt çantasında taşınacaksa çok kullanışlı sayılmaz ancak Nova ve Nova+ modelleri bugün paranın satın alabileceği en iyi birkaç benzin ocaklarından. Bu ocaklarda diğerlerinde olmayan birkaç teknik detay var :
Optimus yıllar önce kendinden temizleme iğnesine sahip yakıcı kafaları (burner) ilk ürettiğinde "memesi tıkanmayan ocak" harika bir yenilikti. Tıkanan deliği açmak için dışarıdan telle temizlemiyordunuz , ocağın memesi altında , gaz yolu içine yerleştirilen bir mekanizmanın ucundaki iğne, içerinden deliğe müdahele edip tıkanan deliği açıyordu. Gaz ayar valfini sonuna kadar her açışınızda,valfin elle çevrilen ayarı sonuna dayandığında içerdeki gizli temizlik iğnesi meme deliğine girip yuvayı temizliyordu. Bu sayede ocak yanarken bile, ve hatta ocağı söndürmeden meme temizliği yapmak mümkün olabiliyordu.
Yeni modellerde o mekanizmayı iptal edip yerine çok daha basit ve güvenilir mıknatıslı bir temizlik iğnesi koydular. Yakmadan önce ocağı sallarsanız yada yanarken mıknatslı anahtarı yaklaştırıp iğneyi hareket ettirirseniz meme deliğini temizlemiş oluyorsunuz. Bunlardan birini yapmaya gerek de kalmıyor aslında. Ocağı kurarken oluşan sallantılar zaten iğneyi hareket ettiriyor . Yani Optimuslar hiç bir zaman temizlik gerektirmeyen ve kesinlikle tıkanmayan ocaklar !
Nova+ modelinde ek olarak bir özellikde gaz ayar valfinin yakıcı kafa ile yakıt tüpü araındaki hortumun kendisi olması. Bu hortumdan başka bir gaz ayarı yok; hortumu döndürerek gaz ayarı yapılabiliyor. Faydası ise sıcak bölgeye yaklaşmadan ayar yapabilme imkanı, eldivenle ayarlanabilecek kadar kolay olması , trangia setleriyle kullanılırsa kolay kullanım sunması ve daha az yer kaplaması... Optimusların daha bir sürü patentli teknik özelliği var ancak son bir örnek vereyim ; aklınıza gelen hemen herşeyle çalışabilen tek ocak yine Optimustur. Mazot da buna dahil !
Optimusların tek kötü yanı fiyatları... Optimus'un Türkiye satıcısı Karaköyde Atlaskamp isimli mağaza. Nova plus modeli 250 lira civarında , diğeri biraz daha ucuz . Nova yada Nova+ modellerini şiddetle tavsiye ederim ancak eğer daha ucuz birşey alınacaksa bu durumda msr yada bir başka markanın en hesaplı modellerinden biri seçilmeli çünkü hemen hepsinde sistem aynı. (örneğin wisperlite. Teknik açıdan çok fazla özelliği yoktur ancak adet olarak en çok satılan ocaktır, standart bir üründür , hemen her mağazada parçaları bulunabilir vs. Ve oldukça ucuzdur)
mycamper' Alıntı:
Yıllardır Coleman Peak1 kullanıyorum, ancak bunun yanında Campingaz bütan ocak da kullanıyorum.
Coleman Peak1'den ön ısıtma yapmaya gerek kalmaksızın kullanım kolaylığından ve her koşulda aldığım verimden dolayı son derece memnunum.
Sadece memleketimizdeki benzin kalitesi sonucunda tıkanan bir parçası var, 2-3 senede bir o parçayı değiştirmek gerekebiliyor. Onun dışında ne bakım, ne de başka bir müdahaleye gerek var. Pompala, yak, kullan.
Eskiden Optimus ve Primusun da ürettiği bu tip yekpare ocaklardan, bilebiliğim kadarıyla şu an sadece Kanadalı Coleman firması üretiyor. Bu tipin terkedilmesinin, artık aranmamasının ve üretilmemesinin sebebi profesyonel dağcıların, taşıma kolaylığı açısından , yakıt tüpünü ayrı , burner ı ayrı talep etmesi. Ancak benzin ocakları genel olarak sadece dağcılar tarafından kullanılan bir ekipman değil. Hatta, dağcılar oransal olarak , bu ekipmanın pazar payında küçük bir yer kaplıyorlar. Onca kampçıya, avcıya ,ve doğa aktivitelerinin birçok dalında faaliyet gösteren müşteriye rağmen bu tip ocaklar artık aranmıyor. Sanırım sebep dağcı olmayanların da dağcılık amaçlı ekipmanlara heves etmesi , çok ihtiyacı olmadığı halde bu pahalı ekipmanlara sahip olmak istemesi.
Coleman'ın bu tip üç ocağı var ve Peak 1 bunların en küçüğü. Sahiden küçük ! ! Bu küçük ocak hem dağ hem de kamp aktviteleri için çok müsait. Birden çok yakıt tipiyle çalışabiliyor. Montaj için zaman kaybı yok, ama en önemlisi ; Amerika fiyatı 60 dolar civarında olan bir benzin ocağı !
Bir mağazada rastlamadım bu güne kadar, nerede satılır bulamadım ama 60 dolara , gümrüğe takılmadan kredi kartıyla alan arkadaşlarım var ve çok memnunlar !
Kartuşlu ocaklarla ilgili kısa birşeyler yazayım :
Soğukta sorun yaşatıyorlar. (eğer kartuş yarıdan az dolu ise !) Kışın motordan inip kullanmaya kalktığımda, saatlerce soğuk rüzgara maruz kalıp iyice soğuyan çantanın içinden çıkartıyorum, yanmamazlık etmiyor ama ısınanakadar zevk vermiyor, zayıf yanıyor, kanser ediyor.
Bakır kablo yöntemi şöyle birşey :
Çapı 5 mm. civarı , tek damarlı bir antigron kablonun üzeri soyulup içindeki iletken damar çıkarılıyor. Uzunca bir kısmı kartuşun etrafına , 5-6 tur sıkı sıkı sarılıyor, gevşemesin ve ısı kaybı olmasın diye bez bantla bantlanıyor ve artan 10-15 cm. lik kısım aleve yaklaşıp , bir miktar ısıyı aşağıdaki, kartuşun etrafına sardığımız kısma aktaracak şekilde bükülüyor ve fazlası kesiliyor. Bu yöntem soğuk havada çok işe yarıyor ama kartuş bitince bantları söküp yeni kartuşun üzerine tekrar bantlamak gerekiyor.
Bir de şu var ki ; kaliteli bir bütan-propan yakıcı kafası kullanıyorsanız soğuktaki bu performans düşüklüğü yok denecek kadar az oluyor. Sanırım meme delik çaplarında yada akış valfinde bazı farklar var. Aynı zayıf yanan soğuk ve bitik kartuşu adam gibi kaliteli bir ocağa takınca canavar gibi yanmaya başlıyor..
MSR ın pocket rocket modeli harika bir ocak. Az yer kaplıyor, çok güçlü bir alevi var, soğukta başarılı ve fiyatı da bence gayet makul. (tek kötü yanı ; yanma şekli bir ocaktan çok pürmüze benziyor, alevi dar bir alanda ve güçlü. Tavada birşeyler pişirmeye kalkar ve ocağı çok açarsanız etraf daha ısınmadan orta kısım yanabilir ! Genel olarak yemek pişirmek isteyecek kampçılar için çok delikli bir bütan yakıcı kafası tavsiye ederim.)
Optimus'un Crux modeli ise her açıdan mükemmel. Daha da küçük , yine pocketrocket gibi soğukta başarılı, ve tavada birşeyler pişirmek için de çok düzgün bir alev dağılımı var ancak neyazıkki pahalı
Bir de Trangia var ki.. Onu da (eğer Himalayada kullanmayacaksanız) tüm seyyar ocaklar içinde tek geçerim.
Ben motorla seyahat ve kamp yapıyorum. Şu an Trangiadan başka birşey kullanmıyorum. Trangianın birkaç avantajını sayarak bitiriyorum :
İspirto her yerde bulunur.
Trangianın mantığı 3000 watt enerji üreterek bir litre suyu bilmemkaç dakikada kaynatmaktan ziyade, iyi bir ısı ve rüzgar izolasyonu ile üretilen enerjiden maksimum verim alma mantığı üzerine kuruludur.
Teflon kaplı set tercih edilirse, yakıt olarak kullanılan alkol aynı zamanda temizlik ve dezenfektan malzemesi olarak da kullanılabilir. Sadece alkol ve bir parça mendil ile bulaşığı temizlemek çok kolaydır. Su ve deterjan taşımaz, çevreyi kirletmezsiniz.
İspirto ocakları tıkanmaz, bozulmaz !
Sadece ocağı yanıma alıp yola çıkabilirim, pantolon cebine konabilecek kadar küçüktür ve kap olarak ne büyüklükte birşey tercih ediyorsanız onunla kullanabilirsiniz.
Yüz lira civarı bir rakama hem ocak, hem de komple bir "mini mutfak seti" satın almış oluyoruz.
Bir litre suyu ancak 10 dakikada kaynattığı doğrudur fakat diğerleri ocaklarını monte edene, ısıtana , suyu kaynatana ve kap kacaklarını ortaya çıkartana kadar siz işi bitirmiş oluyorsunuz
Sevgiler...CeM...