Dakar 2009 ve Toyota

ergunucyasar · 13 Nis 2009

Ynt: Dakar 2009 ve Toyota

Ayrıca pleksi , cama göre çok hafif olduğundan avantaj sağlıyor. FJ 80 ve 100 ün camlarının ve mekanizmalarının toplam ağırlığı 100 kg'dan az değildir diye düşünüyorum Tugsan ne dersin? Pleksiyle en fazla 10 kg olsun. 15kg=1 HP kaba hesabına göre 5-6 HP kazanç yarış aracı için çok iyidir.
Bu araçların tüm iç döşemeleri vs. söküldüğünde bazı kaporta parçaları da kevlar malzemeyle dağiştirilebilirse ciddi ağırlık tasarrufu sağlanır. Roll cage, gazlı yangın söndürme vs. ağırlıkların dengelenmesi için gerekli bir durum. dakarın sunucularından biri bazı araçlardaki hidrolik direksiyon sisteminin bile iptal edilidiğinden bahsetmişti.

tugsan75 · 13 Nis 2009

Ynt: Dakar 2009 ve Toyota

Yazdığın bilgilerin hepsi doğru Ergün abi,hertürlü yarış aracında yarış esnasında gerekli olmayan bütün standart donanımlar sökülürki araca yarış için gerekli ilaveler yapılınca dahada ağır olmasın.Hatta orjinal torpidosuna varana kadar hertürlü aksam bazen özel olarak yapılıyor.

OffRoader-EB · 13 Nis 2009

Ynt: Dakar 2009 ve Toyota

Ön Cam hariç. Görüntü net olmayacağı ve çok çabuk çizildiği için. Ön camda lamine cam kullanılması zorunludur.

OffRoader-EB · 13 Nis 2009

Ynt: Dakar 2009 ve Toyota

File sorusuna gelince. Normal olarak yarış sırasında (örneğin pist yarışları) camı aralamak bile yasaktır. Zaten bu hızınızı olumsuz yönde etkileyeceği için camı açmaktansa 60 derecede oturmayı tercih edersiniz. Ama iş cross country ya da safari gibi yarışlara gelince camı açmamak mümkün olmadığı için file kullanılıyor. Bir de yanlış hatırlamıyorsam Nascar araçlarında ve camsız (buggy) araçlarda zorunlu. Ünlü bir yarışçımız (isim vermeyeyim) rallide takla atarken camı açık olduğu için kolunu kırmıştı.

diver6 · 14 Nis 2009

Ynt: Dakar 2009 ve Toyota

Arkadaşlar çok güzel bir konu açılmış tebrikler... benim arap ülkelerinde iş gereği bir çok seyahatim oldu.. ve genellikle birleşik arap emirlikleri, dubai, Qatar,s.arabistan,gibi ülkelerde,TOYOTA gerçeğini yakınen görmüş ve bu araçlar ile çölde birçok kereler safariye çıkmış biriyim. Arap ülkelerinin bir gerçeğini anlatmadan geçemeyeceğim. bizim coğrafyamızda araç ile bir yerden başka biryere yolculuğun sonrasında araç 1-2 saat kullanılmayacak ise stop edilir. o coğrafyada bunu yaparsanız araca birdaha binmeniz gerçekten ızdırap verici bir hal alır.

Bu sebeple ortalama 50.000 km yapmış bir aracın, park halinde kliması açık günde an az 3-4 saat beklediğini unutmamak lazım . buda motorunun gerçekte 60-70 km kadar yıpranmış olduğu gerçeğini yansıtmaktadır.(45-50 derecede) şantiyelerde ve normal hayatta kullanılan araç markalarında açık ara toyota ve nissan markalarının ilk sıralarda yer aldığı görülmektedir. ve arap kardeşlerimiz inanım bu araçları sanki başkasının ,yada kiralık arçlarmış gibi hor ve bilinçsiz kullandıklarına dikkat çekmek isterim... bende 2006 nissan pathfinder kullanıcısı olarak.. Bir sonraki aracımınTOYOTA Land Cruıser olması için elimden geleni yapmaktayım... not.. nissan pathfinder in performansınıda dubaide çöl safarisinde görüp beğendiğim için tercih ettiğimide belirtmeliyim. Çöl safari çekimlerini bulup yükleyeceğim..saygılarımla...