Bu Gün Kalan Ömrümün Ilk Günü

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan Erhan Balamur Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 168
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 47,860
Zevkle takip ediyoruz. Kimseye kastim olamaz. Karavanını yapanları takipteyim ve her yiğidin yoğurt yiyişi farklı. Çok katmanlı farklı malzemeli izolasyon uygulamaları var. Ayrıca özellikle uzun süreli yaşam karavanlarında başta ısıtıcı olmak üzere çok komplike çözümler üzerine de yararlı paylaşımlar mevcut.
Tüm bunların yanında "çadır" konseptindeki körük tavanlı karavanlarda ısınma sorunu nasıl çözülüyor merak ettim. Tabii yazın da ısınma sorunu klimaylamı çözülüyor anlamaya çalışıyorum.
Açıkçası çadır konseptindeki körük tavanlarda ısınma veya izalasyon nasıl hallediliyor ilginç bir konu ,sanırım bizimde atladığımız püf noktaları var.
Bekli konuya vakıf bir arkadaşımız açıklıyabilir.
 

Etiketler

.
İzninizle sahada yaptığımız tecrübelerimizi yazayım.
Soğuğa ve sıcağa karşı olan yalıtımın farklarını yaşıyoruz.
İkisinde de pencerelerin açık olması gerekiyor ama bu soğukta bizden oluşan nemin dışarıya atılması için milimetrik, sıcakta yine zaman içinde oluşan vücut sıcaklığımızı dışarıya atmak için metrelik boyutları gerektirmekte.
Erhan bey başlarda farkettiğiniz serinliğin kapı ve pencereleriniz açık olmadığı müddetçe etkisini kaybedeceğini sanıyorum. Çünkü bizim yaşadıklarımız aslında aracımızın ne kadar havadar olduğunun önemini gösterdi.
Benim Westfalia yapımı aracımda bir mm yalıtım olmasa bile güneş altında sorunsuz durmamızın nedeni aracımızın hacmına oranla havalanabilme oranının yüksek olması. Zaten biliyorsunuz sıcak gecelerde de yalıtımın değil açık pencerelerin sayısının etkisi var. Hatta üstüne üstlük mobilya kütleniz fazla ise aracınızın soğuması daha da uzamakta.
Yalıtımın direk güneş ışınlarına etkisi yoktur demek istemedim.
Kısaca umarım yalıtım gereksizdir dediğim anlaşılmıyordur ?

Dokuz senedir sadece yaz ve bahar ayları senede ortalama 3 ay kullandığım aracımda toplamda 30 gün kadar ısıtıcıyı açmış olmalıyım. Fakat aracımın forumunda -10 °C ye kadar ısıtıcının kolaylıkla işlevini gördüğü yazılmakta.

Tekrar başta söylediğime döneyim.
Bu dokuz sene boyunca içinde yaşamadığımız kış ayları dahil aracımın pencereleri birkaç mm bile olsa hep açıktı.
Bu yüzden içinde nohoş bir koku da duyulmamakta.

Yazdıklarım karışık algılanabilseler de aslında birbirleriyle ilgililer.
.
 
Son düzenleme:

.
İzninizle sahada yaptığımız tecrübelerimizi yazayım.
Soğuğa ve sıcağa karşı olan yalıtımın farklarını yaşıyoruz.
İkisinde de pencerelerin açık olması gerekiyor ama bu soğukta bizden oluşan nemin dışarıya atılması için milimetrik, sıcakta yine zaman içinde oluşan vücut sıcaklığımızı dışarıya atmak için metrelik boyutları gerektirmekte.
Erhan bey başlarda farkettiğiniz serinliğin kapı ve pencereleriniz açık olmadığı müddetçe etkisini kaybedeceğini sanıyorum. Çünkü bizim yaşadıklarımız aslında aracımızın ne kadar havadar olduğunun önemini gösterdi.
Benim Westfalia yapımı aracımda bir mm yalıtım olmasa bile güneş altında sorunsuz durmamızın nedeni aracımızın hacmına oranla havalanabilme oranının yüksek olması. Zaten biliyorsunuz sıcak gecelerde de yalıtımın değil açık pencerelerin sayısının etkisi var. Hatta üstüne üstlük mobilya kütleniz fazla ise aracınızın soğuması daha da uzamakta.
Yalıtımın direk güneş ışınlarına etkisi yoktur demek istemedim.
Kısaca umarım yalıtım gereksizdir dediğim anlaşılmıyordur ?

Dokuz senedir sadece yaz ve bahar ayları senede ortalama 3 ay kullandığım aracımda toplamda 30 gün kadar ısıtıcıyı açmış olmalıyım. Fakat aracımın forumunda -10 °C ye kadar ısıtıcının kolaylıkla işlevini gördüğü yazılmakta.

Tekrar başta söylediğime döneyim.
Bu dokuz sene boyunca içinde yaşamadığımız kış ayları dahil aracımın pencereleri birkaç mm bile olsa hep açıktı.
Bu yüzden içinde nohoş bir koku da duyulmamakta.

Yazdıklarım karışık algılanabilseler de aslında birbirleriyle ilgililer.
.
Sanırım kafamdaki soruların cevapları netleşti.

Sert hava koşullarında karavanında uzun zaman geçireceklerin öncelikle doğru ısıtıcı edinimi (webasto)ve doğru ısı dağıtım kanalları planlaması şart.

Gerek nefesten, gerek metal yüzeylerin ısı transferinden oluşacak yoğuşmanın giderilmesi için de milimetrik açıklıklardan ortamın havalandırılması gerekiyor.

Kaporta iç yüzeyinde oluşacak terlemenin zemine kolayca akıp zeminden tahliyesi için de nemi tutmayacak izolasyon malzemesi uygulamaya özen gösterilmeli.

Sağlıklı ve konforlu yaşam alanı için fonksiyonel doğru pencere seçimi de önemli.

Ve özellikle sıcak havalarda karavan içinde bunalmamak için yatak üstünde salon oturma gurubu üzerinde ve banyoda uygun hekilerin kullanılmasına da dikkat edilmeli.

Şeklinde anlıyorum tavsiyelerinizi
 

.
Devamen ve cevaben;
* kriter azlığından, ısıtıcı seçim ve konumunun pek sorunlu olmadığını,
* zorlu şartlarda havalandırma konum ve açıklığının yine de dikkat gerektirdiğini,
* elyaflı yalıtımın karavana uygun bir çözüm olmadığında herkesin birleştiğini,
* yaz ve bahar karavancıları için, yağmurda açılması sorunlu olsa da tek katlı minibüs camlarının aslında yeterli olabildiği gibi,
* vantilatörlü hekinin de yaz geceleri için biçilmiş kaftan olabileceğini rahatlıkla söyleyebilirim.

Elimde fazla izalasyon malzemesi kalınca bir kat daha yapayım derken biraz abarttım 😂😂😂
Sanırım haklı olarak kaportaya bağlı durumda olan kolon ve krişlerin ısı köprüsü şeklinde çalıştığı halde, içlerini doldurduğunuzu da kast etmektesiniz ?
Bence de onların içini doldurmanın faydası olmasa da malzemeyi çöpe atmaktan daha anlamlı. Bereket onların üzerini yine yalıttığınız görülmekte.
Zaten bu, marka karavan üreticilerin hiç uygulamadıkları bir yöntem.
.
 
Son düzenleme:




Gri su deposunun montajını yaptığım özel saplamalar ile yerine sabitledim.
Boşsaltım vanasını en alt seviyeden (1") vana ile, deponın üst kısmından ise mutfak lavabosu , banyo lavabosu ve duş gideri için girişer yapıp (1") havalandırma içinde (1/2") rekor girişi yaptım.
20200425_141119_copy_1612x2865.jpg
20200425_140656_copy_1612x907.jpg
20200425_140636_copy_1612x907.jpg
20200425_150200_copy_1612x907.jpg
20200510_125434_copy_1612x907.jpg
20200510_125451_copy_1612x907.jpg
 


Gri su deposunun montajını yaptığım özel saplamalar ile yerine sabitledim.
Boşsaltım vanasını en alt seviyeden (1") vana ile, deponın üst kısmından ise mutfak lavabosu , banyo lavabosu ve duş gideri için girişer yapıp (1") havalandırma içinde (1/2") rekor girişi yaptım.Ekli dosyayı görüntüle 520940Ekli dosyayı görüntüle 520941Ekli dosyayı görüntüle 520942Ekli dosyayı görüntüle 520943Ekli dosyayı görüntüle 520944Ekli dosyayı görüntüle 520945
Atık su deposunun imalat şekli araç altında arkadan öne uzunlamasına montaj edilecekmiş izlenimi veriyor ortasındaki girintiye istinaden bu kanıya vardım.

Siz depo montajını aracın enlemesine göre yapmışsınız. Özel bir sebebi varmı?
Nasıl bir avantaj sağlayacak size?
 

Atık su deposunun imalat şekli araç altında arkadan öne uzunlamasına montaj edilecekmiş izlenimi veriyor ortasındaki girintiye istinaden bu kanıya vardım.

Siz depo montajını aracın enlemesine göre yapmışsınız. Özel bir sebebi varmı?
Nasıl bir avantaj sağlayacak size?
Ağırlığı dengeli dağıtmak için böyle bir montaj yaptım. Ortadaki girinti el freni telinin geçtiği kısım.
İlerde bir depo daha koymam gerekirse onuda bir ön kısma koymayı düşündüm.
 



Selam,

Depoları nereden temin edebiliyoruz? Çünkü şekli standart değil ve çok merak ettim.

@Doğrucu Davut
Metal kirişlerin içinin PU köpük ile doldurulmasının en büyük avantajı metal yüzeyde yoğuşmayı engelleyecek olması. Metal ısı köprüsü oluşturacak, üstündeki izolasyon daha ince kalacak ama ters bir durumda ortam havasıyla teması olmadığı için yüzeyinde yoğuşma olmayacak.

Fiberli malzemenin bence en büyük avantajı yangına karşı ama zaten içerideki birçok malzeme yangına dayanıksız olduğu için pek de bir ehemmiyeti kalmıyor. EPS ve XPS malzeme kullanımı tercih ediliyor genelde benim gördüğüm.

Saygılar.
 



Cam kasalarını yapmak biraz uğraştırdı ama istediğin gibi oldu sonunda.
Kasaları yaptıktan sonra köşe radyusları cnc routerda mdfden yaptırdım ve yerlerine yapıştırdım.
20200422_122018_copy_1612x907.jpg
20200422_122029_copy_1612x907.jpg
20200429_131435_copy_1612x907.jpg
20200429_131424_copy_1612x907.jpg
20200429_132306_copy_1612x907.jpg
20200429_132303_copy_1612x907.jpg
 

Kasaları 5mm. polietilen ile kaplayıp yımuşal bir görünüş elde ettim. Daha sonra onun üzerini de suni deri ile kaplamayı tercih ettim.
Sebebi kolay temizlenmesi ve sıcak doku oluşturması.
Poliüretan mastik ile kasaları yerlerine yapıştırarak bu işi de sonlandırdım.😀
20200429_155707_copy_1612x907.jpg
20200429_154915_copy_1612x907.jpg
20200429_165615_copy_1612x907.jpg
20200429_165620_copy_1612x907.jpg
 



.
Tavan havalandırmaları için ahşap kasa yapıp poliüretan mastik ile yapıştırdım.
Ön yarafta 60X60 cm arka yarafta ise 40X40 cm havalandırma yaptım.

Temiz ve düzenli çalıştığınızı gördüğümüz bu ilginç adlı başlığınızın meraklıları için bir noktaya daha değinmeme izin verirseniz, heki ahşap çerçevelerini kaportaya sabitlemek için poliüretan veya başka yapıştırıcı kullanmak ne kadar yerinde olsa da hekinin kendisinin, çerçeve ve kaportaya olan bağlantısı için en ideal olarak, dolgu özelliği yapıştırılığından önde gelen silikon bazlı malzemelerin önerildiğini ilave etmeliyim.
Gerekçe olarak belirtilen ise; silikonun heki yenilenmelerinde diğer yapıştırıcılar gibi gereksiz direnç göstermediği olmakta. Heki kendi bağlantısını zaten vida ve retansiyon parçaları ile yaptığı düşünülürse, beklenen işlev sadece sızdırmazlıkla sınırlı kalmakta. Bunu da basit silikonun bile fazlasıyla yaptığı düşünülüyor.
Hatta Dometic’in önerdiği SikaLastomer®-710 adlı dolgu maddesi bırakın yapışmayı, tam sertleşmemekte bile !..

Tabi montajını yaptığınız pencerelerinizin durumu ise değişik olmalı.

.
Metal kirişlerin içinin PU köpük ile doldurulmasının en büyük avantajı metal yüzeyde yoğuşmayı engelleyecek olması. Metal ısı köprüsü oluşturacak, üstündeki izolasyon daha ince kalacak ama ters bir durumda ortam havasıyla teması olmadığı için yüzeyinde yoğuşma olmayacak.
Cevabınızı maalesef tam anladığımı söyleyemesem de nihayetde ben de marka karavan üreticileri gibi, kolon ve kişilerle beraber bütün kaportanın içten levhalarla topyekün yalıtımı sonucunda, artık üzerinde düşünülmesi gereken başka bir yerin kalmadığı kanısındayım.
Çünkü krişler de böylelikle zaten sistem dışına itilmiş olmakta.

İlave olarak:
Karlı havalarda bile 2cm kalınlığında polietilen şiltelerin üzerinde uyunabildiğinden, karavanlar için bu sınırı geçmenin pek bir anlamı kalmamalı ?
Üstelik ısıtıcı avantajı ile biz karavancılar zaten daha şanslıyız.. :yum:


Diğer adı geçen yapı yalıtım malzemelerinin, motokaravan yalıtımındaki özellikle dezavantajları üzerine, forumda yeterince yazılmış durumda..
.
 
Son düzenleme:

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,662
Mesajlar
1,521,821
Kayıtlı Üye Sayımız
166,519
Kaydolan Son Üyemiz
cagatayuysal

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst