Neredeyse aynı zamanda birikime başlamışız. Ben de ilkokulda, radyoda konuşan insanlar nerede oturuyor diye bir tornavidayla radyo sökerek işe başlamıştım. Ben 62 yaşındayım, vardiya mühendisi olarak işe başladığım petrokimya işkolundan yönetici olarak 14 yıl önce emekli oldum ama 26 yılım benzin, yağ ve lpg koklayarak geçti. Bağımlılık yapmış olacak ki şimdilerde araç kaputu içinden pek çıkamıyorum. Atelyem, tamirciliğim mecburiyettendir. Evime en yakın yerleşim yeri 2 km ötede bir köy olunca arıza yapan her şeye burnumu sokmak zorunda kaldım. 1 liralık parça değişimi için servisin gelmesi 10 - 15 gün alıyor. Aracım arıza yapsa sanayiye götürecek hale getirmek gerekiyor. İnternet imkanlarıyla her türlü tamir bakım kılavuzlarına ulaşınca da "ne iş olsa yaparım abi" konumuna geldim. Böyle olunca da o alet de lazım, bu alet de lazım diye hırdavatçıları zengin ettim. Zoruma gitmiyor, gerçekten yaptığım herşeyden keyif alıyorum. Benim geçmişteki düşüncem de buydu zaten, insan emekli olduğunda bir hobisi, bir de bobisi olmalı diye. Bende hobiler ve bobiler bol. Ne benim çekiç seslerim, ne de bobilerin havlaması kimseyi rahatsız etmiyor. İki dönüm bahçe içinde, günlerce insan yüzü görmeden gül gibi geçinip gidiyoruz işte.