Ynt: Bir Vitara Jlx Hikayesi
jugu' Alıntı:
bunca uzatmaya evet özet aynı şeye tekrar katılıyorum. araç % 20 kullanıcının % 80 ustanın elinde can bulur.e ustalar da birer kara kutu olduğundan yine işler biraz şanstır.
Çok güzel özetlemişsiniz ve yazdıklarınıza aynen katılıyorum. Bütün hikayede anlatmaya çalıştığım bu zaten.
Olaya farklı bir açıdan yaklaşayım. Bu Vitara'yı almadan önce iki araç arasında kaldık. Biri Pajero diğeri bu Vitara. Pajero 6 yıl boyunca yerinden kıpırdamamıştı, hiç ellenmemişti, hiçbir aksamı değişmemişti, hiç arazi görmemişti. Bulabileceğiniz en temiz araç ve halen satışta. Pajero camiasının çok iyi bildiği ustasıyla görüştüm o tavsiye etti bu Pajero'yu ve "bende 2000 TL masrafı var bu aracın" dedi dürüstçe.
Şimdi şöyle bir hesap edelim kabaca, 6 yıl boyunca nemli bir şehirde yerinden kıpırdamamış bir araçta ne gibi sorunlar olabilir ? Lastikler bitik zaten çürümüş. 6 yıllık muayenesi yok. Akü bitiktir. lpg takılacak. 2000 TL de ustaya verdik yürüyen aksam tamamen elden geçti diyelim. 1990 model araç, diyebilir miyiz ki başka hiçbir sorun çıkarmayacak ? Ya kablolar, elektrik aksam ? Belki döşeme, kaporta ? 6 yıl az bir süre değil ki. Üzerine de offroad donanımı eklenecek. Genel bir bakışla 14 e aldığınız araçla 30 a ulaşıyorsunuz. Ve yine süprizler çıkabilir, çıkacaktır. Pajero'nun yedek parça fiyatlarını da göz önüne aldığımız zaman...
Sanayilerde yaygın söz "aman ellenmemiş, karıştırıp kurcalanmamış olsun". Asıl ondan kork !! Bu güne kadar hiç ellenmemiş 90 model araç nasıl bir halde olabilir ki ?
Usta dediğin kimin ne yaptığını umursamaz. Doğrusu neyse yanlışsa düzeltir. "Çırağa vermiştim o yanlış yapmış" diyebilir mi bir usta ? "Başkası bozmuş ben de ellemedim." Bunu diyen usta mıdır ?
Ben öyle yapmıyorum işimde. Önüme arap saçına dönmüş işler geliyor. Gerekirse yapılan herşeyi alıp çöpe atıyorum. Sil baştan yapıyorum. Öyle teslim ediyorum. En başta kendime, yaptığım işime saygımdan dolayı yapıyorum bunu.
Başka bir örnek, çatı katı yaptıracağız, 2 farklı usta geldi, o bişey yaptı gitti diğeri geldi "olur mu " dedi, üstüne bişey ekledi. Yapamıyorlar istediğim gibi. Sonunda gittim gerekli aletleri aldım, çatıyı komple yıktım tek başına, kendim yaptım, 110 metre kare. Her vidasına, tahtasına, sıvasına, seramiğine, lambirisine kadar. Hatta işi şıkırdımlaştırdım, su tesisatı, kalorifer tesisatı, kombisi... Şimdi "benim" diyen çatı ustası gelsin karşıma hodri meydan 8) Ha ben çatı ustası mı oldum, hayır. Kendi işimi kendim yapıyorum.
Ya kendin yapacaksın ya da ustaya mahkumsun. İşini hakkıyla yapan, helaliyle çalışan, kendini geliştiren ve iş yapmaya üşenmeyen usta sermayesini 4'e 5'e katlar bu devirde.
Şu yapım hikayesini de şiddetle okumanızı tavsiye ederim.
http://www.suzuki4x4turkiye.com/viewtopic.php?f=21&t=4706&sid=8c4ad445fd032b74e4aa456a1a1c9fb9
15 bin tl nasıl çöpe atılır, nasıl 5 bine alınan bir Samurai 35 bine mal olur, ibretlik bir yazı dizisi.
Yeni alacak arkadaşlar, aman dikkat !!!
Gözünüz korkmasın, yanlış anlamayın. Önce ustanızı ayarlayın, lastikçinizden, mekaniğine kadar. Forumlardaki yapım hikayelerini okuyun. Araca ne yapacaksınız, nerde kullanacaksınız ve ne gerekiyor, hatta hangi lastiği kullanacaksınız, maliyet hesabı yapın, süprizler için bütçenizden 1-2 bir kenara ayırın. Gezenbilir bulunmaz bir nimet. Danışarak, düşünerek, bilinçle yapıldığında ve acele etmediğinizde zamanla bütün sorunları hallediyorsunuz.