80 Gün İtalya Fransa Belçika Hollanda Lüksemburg

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan belka Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 185
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 63,563
68.gün 24.6.2017 AMSTERDAM

Bugün Muratın araç servisine karavanın yanına gittik, gün boyunca aracın bakımı, ve tentenin montajını yaptılar, sonra Murat'ın evde kullandığı İPTV için Türk bir elektronikciye gittik. güzel bir cihaz aldım türkiyede denemek üzere (Türkiyede denedim şifreli tüm Avrupa kanalları ve Türk kanalları sınırsız açık, dünyanın tüm maçlarını canlı izleme olanağı var ama kotalı internet sıkıntı yaratıyor) ...
Bayanlar ise şehir turuna gitmişler, bizden daha güzel bir gün geçirmişler. Çarşıları gezip Laleler ve ayakkabı dükkanlarını dolaşmışlar, orada arapların meşhur nohutlu köftesinden yemişler. Güzel bir gün geçirdik...

69.gün 25.6.2017 AMSTERDAM

Sabahleyin kahve kokularıyla uyandık, bugün ramazan bayramı, aile fertleriyle bayramlaştıktan sonra kahvaltı yaptık. Bugün amsterdamdan ayrılıyoruz. Almanyanın WESEL şehrinde yaşayan Sefyo lara gideceğiz. Seyfolar kestirme yoldan evlerine giderken biz Hollandanın deniz seviyesi altındaki bölgeleri koruyan ünlü SET'i görüp sonra Almanyaya geçeceğiz.
SET'in inşasına 1800 lü yıllarda başlamışlar, yaklaşık 50 mt genişliğinde ve 30 km uzunluğunda. set üzerinden bakınca yükseklik farkı çıplak gözle rahat görülüyor.
 

69.gün 25.6.2017 WESEL ALMANYA

Saat 17 gibi Wesel'e bağlı Veorda'ya geldik. Oya- Seyfettin çiftinin kızları Damla'da gelmiş Almanyada hukuk okuyor. Oğulları Doruk ise Lisede okuyor boyu babasını aşmış bile.

Oturdukları ev çok güzel 2 yıl önce satın almışlar, terasları bir okadar güzel. akşam üzeri Seyfo kendi arabasıyla bizi Düseldorf'a götürdü, önce bir İspanyol restoranında ilginç deniz ürünlerinden oluşan bir menü eşliğinde şaraplarımızı içtik, merkezi yürüyerek biraz gezdik, nehir kenarında dolaştık, üzerine yine bir İspanyol tatlısı ile geceyi kapattık.
 

70.gün 26.06.2017 WESEL ALMANYA

Seyfo bugün bizi 80 km ötedeki KÖLN'e götürdü, Katedrali dolaştıktan sonra Ren nehri kıyısında oturup patates eşliğinde biralarımız içtik, merkezi dolaştık, mağazaları dolaşıp biraz alışveriş yaptıktan sonra dönüşe geçtik. Duisburg tarafında bir Türk markete gittik, aslında tüm köy ve kasaba Türkçe levhalarla donatılmış, bölge tamamiyle Türklerin kontrolünde desek yanlış olmaz. Akşam için mangallıklarımızı ve özlediğimiz baklava ve kadayıf alıp eve döndük, tatlıyı özlemişiz. Güzel bir gecenin devamında Nargile çıkardılar, ben ve eşim sigara kullanmayız, yinede eşim nargileyi denedi keyifli bir gece geçirdik,
Teşekkürler Oya-Seyfettin-Damla-Doruk ATAY ailesi bu güzel gün ve gece için.
 


Siz her uğradığınız yerde 'Türkiye'yi buluyorsunuz !..
O nedenle ben bu başlığı saymam , mızıkçılık ederim
80 gün gurbette kalmışsınız gibi zannediyoruz başlığa bakınca

Ne büyük mutluluk !..
 

71.gün 27.06.2017 ALMANYA

Bugün Voerde çevresindeki göl ve parkları gezdirdi Seyfettin, yakınlardaki hobi bahçelerini gezdik, nehrin kenarında dolaştık. Seyfettinin eşi Oya'nın çalıştığı sadece alkollü içeçeklerin satıldığı büyük bir markete gittik kampanyada olan bir kaç viski aldık.
 



72.gün 28.06.2017 LÜKSEMBURG

Sabah Seyfo nun hazırladığı mükemmel kahvaltıdan sonra yola çıkıp Lüksemburg'a doğru hareket ettik.

Şehri araçla 2 kez turladıktan sonra uygun bir alan bulup parkedip şehri keşfe çıktık. Acıktığımızda carrefour markete girip ünlü meyveli tartlardan alıp kaldırımlardaki bankta yedik, çok lezzetliydi. Önemli sokakları ve tarihi binaları gezdikten sonra şehri yüksekten gören dönen kuleye çıktık, şehrin manzarasını seyrettik..
 

73.gün 29.06.2017 STRASBURG Fransa

Lüksemburgdan ayrılıp Straburg'a yola çıktık, köylerin arasından geçerken, bir köyün girişinde olan çiçeklerle bezenmiş arabayı çok sevdik.

Yine güzel bir şehirdeyiz, temiz, yemyeşil,nehir ve kanallarıyla harika bir yer, her yer çiçeklerle süslü. Merkezde Notre Dame katedrali var, çok eski 1200'lü yıllardan kalma, hem katolik hemde ortodokslar içinmiş, Avrupanın 3. büyük katedrali olduğu söyleniyor. Hemen yanıbaşında ortaçağdan kalma ünlü bir tüccarın evi var müzeye dönüştürülmüş.
 

74.gün 30.06.2017 STUTGART - SALZBURG

Lüksemburgdan 8:30 gibi yola çıktık hedef Salzburg, fazla gitmeden Almaya sınırlarına girdik, burada otabanlar ücretsiz, haberleşme için Mcdonalt olan yerleri tercih ediyoruz yol üzerinde hemen önünde park edip görüşmelerimizi yapıp yemeğimizi hazırlıyoruz. Birkaç tünelden geçtikten sonra ormanlar içerisindeki Stutgart'a vardık şehri sadece arabayla turlayıp yola devam ettik. Şehri tepeden gören bir konumda bir iki fotoğraf çekmekle yetindik.


Saat 15 civarında Münih ten geçtik, daha önce gezmiştik bu gezimiz planında yok. Strasburg'da konaklamayı planlamıştık.
Bir günde Fransadan yola çıkıp Almanyadan geçip Avusturyada mola vereceğiz, bir zamanlar birbirlerini boğanlayan üç ülkeden geçtik ve geçtiğimizi sadece tabela lardan anlıyoruz.
Salzburg da nehrin kenarında park edip akşam yemeğimizi yedik. Yağmur yağıyor, şemsiyemizi alıp çıktık Mozart la ilgili bir günü kutlandığı bir festival varmış, denk geldik. Tüm dükkanlar müzik sitemi kurmuş Mozart temasi hakim, sokaklarda tenteler altında barlar kurulu genç yaşlı yağmura aldırmadan sokakta dans ediyor, hayranlıkla seyrettik. Linzer Gasse Platzl denilen yerde yer yer platfromlar kurulmuş canlı muzik eşliğinde salya yapanlar, sokaklar müzik sesiyle çınlıyor. Vitrinler Mozart resimli çikolatalar la süslü. Apayrı bir dünya.
 
Son düzenleme:

74.gün Salzburg devam

Avusturya sınırını geçtikten sonra ilk benzinlikte 8.90 Euro ya Vignetta aldık, aracımızın camına yapıştırdık, sorun yaşamayalım.
Tepe üzerindeki şatonun gece görünüşü, etrafındaki eski yapılar, kiliseler muhteşem, yağmur altında gezerek şehrin tadını çıkardık.
19 yıl önce gelmiştik ama pek hatırlamıyoruz, yinede Mozartın evinin yerini hatırladık.
Salzburg u yerleşilebilecek ve yaşanacaklar listesinde Burugge (bruj) den sonra 2. sırada yer almasına karar verdik.
 

75.gün 01.07.2017 SALZBURG BUZ MAĞARASI

Kahvaltı sonrası Slovenya nın başkenti Lubiana ya yola çıktık. Otobandan gidiyoruz, yol dağlar arasından tünellerden geçiyor. Otobanda mola verip interneti cafeden kullanıyoruz. Eşimin arkadaşı Salzburg bölgesinde tuz mağaralarına gidin diye yazmış, internette araştırdım buraya yakın bir buz mağasını buldum, tuz mağaraları diyer yolda Graz tarafında biraz uzak kalıyor. Rotayı buz mağarasına çevirdik, Werfen denilen küçük şirin bir yerleşim yerine vardık. Gerçek bir cennet bu olsa gerek, Etrafı çam ormanlarıyla çevrili, aşağıda salzburg nehri yılan gibi kıvrılıyor, evlerin hemen hepsi villa gibi, dağınık yerleşim sistemli evler, bahçeler ,tarlalar jilet gibi, yukarıdan bakıldığında sanki cetvelle çizilmiş, yukarıda 2000 metreden yüksekte heybetli Alpler. Ve biz Werfen'den o muhteşem sehre bakan şatonun karşısından yukarıya doğru dar kıvrımlı yollardan çıkmaya başladık, bir süre sonra araçla çıkılabilecek son noktadaki park yerine vardık, zorlu bir yoldu. Park ettiğimiz noktadan itibaren yaklaşık 2 km kadar 20 dakika yürüyerek teleferiklerin bulunduğu noktaya vardık. Teleferik ve mağara gezisi kişi başı 48 euro. Çok dik bir teleferik ile cıktığımız noktadan itibaren yine 20 dakika yürüyerek mağara girişine vardık. Mağaraya sadece rehber eşliğinde ve elimizde ilkel lambalarla gurup halinde aldılar. Mağara devasa büyüklükte ve tırmanma merdivenleri 700 basamaktan oluşuyor ve bu basamaklar buzullar arasında açılmış yollarda ilerliyor, insanlık tarihi boyunca bu buzulların var olduğuna inanılıyor. Aydınlatma için sadece ellerinde bulunan mağnezyum şeritlerini kullanıyorlar, buzullara zarar vermiyormuş. Geziye açık olan bölümün zirvesine vardığımızda tekrar 700 basamak aşağıya inmeye başladık, buzullar muhteşem, ayaklarımızda fer kalmadı çıkışta hissetmemiştik ama inerken acı vermeye başladı. içeride fotoğraf çekmekte yasak ama ben bir tane cep telefonuyla çekmeyi başardım. bir ara merdivenlerin dışına çıkarıp buzulun üzerinde yürümemize ve buzlara dokunmamıza izin verdiler. Mağaradan çıktığımızda teleferiğe kadar zor yürüdük. bir taraftanda halen buz mağarasının muhteşem görüntüsünün sarhoşluğu içerisindeydik. iyiki gelmişiz toplam 100 euroya mal oldu ama değdi.
 




Dostunuz size tuz mağarası yerine Hallstatt köyüne gidin deseydi mükemmel bir yere gitmiş olacaktınız. Biz de uğramış olsak da yaptığımız bir hatadan dolayı bu güzel mekanı hakkını vererek gezemedik. Tuz madenleri de burada bulunuyor.

Hallstatt
Avusturya
Google Haritalar

SM-N9500 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 


İnşallah bir dahaki seyahatimizde proğrama almaya çalışacağız, aslında mümkün olursa Avusturya gölleri ve şatoları ile Almaya romantik yol'u kapsayan bir tur da planlarım arasında var.
 




75.gün devam SLOVENYA Lubiana
Buz mağarasından sonra yeniden otabana girerek yola koyulduk. Tüneller, birbirini takip eden tüneller hooop gişe 11.5 Euro yola devam, hadi bir daha tünel gişesi 7.20 euro yola devam. Slovenya sınırına ulaştık, benzin istasyonundan 15 euro ya vignetta alıp onuda cama yapıştırdık. Geceyi otoban yakınında Bled gölü kıyısında geçirelim diye düşündük, saat 10 civarında vardık park edecek yer aradık bir yere park ettik ama karavan parkedemez levhaları var her yerde, biraz yürüyerek dolaşıp park yeri baktık, göl muhteşem, ışıklar gölde yansıyor, tepedeki şato harika bir manzara sunuyor, park yeri bulamayınca vazgeçip yola devam ettik. Otobanda güzel bir dinlenme tesisinde konakladık.





 

SON KONULAR - FORUM