Aklıma gelmişken şunu da yazmak istiyorum.
Mesela bir ruhsatta yük nakli, diğerinde yolcu nakli yazıyor.
Aslında bu olayın çıkış noktası şasiyi üreten firmadır.
Üretici , ürettiği bir çok şasi biçimini yada aracı artes sistemine entegre ediyor.
Noterler sistemden bu bilgilere erişiyor. Bazı durumlarda bazı üreticilerin bilgileri sisteme düşmüyor.
Yada benzerliklerden dolayı karışabiliyor.
Böyle durumlarda noterler aynı firmanın en yakın nitelikte olan modelini seçip devam ediyorlar.
Yük-yolcu onlar için pek fark etmiyor. Motorsuz araç olduğu için çok önemsenmiyor sanırım.
Mesela RS 750nin dingilleri 1050 kg x 2 fakat ruhsatta 2000kg yazılmış Normalde 2100kg olması gerekirdi.
Diğer noktada ise hatırlarsanız DC 99 ibaresi ile ilgili bir araştırma yapmıştım.
Aslına bakarsanız yönetmelik bu noktada doğru. Tek başına DC Karavan yazması yanlış.
Çünkü AB mevzuatında römork üzerine inşa edilen her bir yapının bir DC kodu var. Misal itfaiye DC 05 gibi.
AB mevzuatını aynen uygulamış bizimkiler. DC kodu ile sınıflandırılmış yaklaşık 20-25 araç sınıfı var.
DC 99 kodu'nun anlamı, listede sınıflandırılmış ve yazılı olan araçların dışında, herhangi bir üst yapı
anlamına geliyor. Buna karavan diyebiliriz, tiny house da olabilir.
NSM yurtdışına da şasi gönderiyor. Sanırım benim ruhsatıma onun için İngilizce "DC 99 CARAVAN"
yazmış olabilirler. O konuda emin değilim. Belki yurtdışı seyahatlerde bir avantaja dönüşebilir.
Trafik şube deki arkadaşıma sorduğumda da DC 99 ibaresi olmalı demişti.
Kısaca belirtmek istediğim işin bu kısmında da sıkıntılar var. Nerden tutsanız elinizde kalıyor.
Yakın zaman içinde bu tarz sorunların hepsinin çözüleceğini düşünüyorum.
Karavan ve karavancılık kültürü henüz emeklemeye başlamadı bana göre.
Koca Türkiye Cumhuriyeti'nde merdiven altı dahil, üretici sayısının 300 bile olmadığı bir sektörden bahsediyoruz.
Zamanla her şey yoluna girecektir. Bu süreç içinde bizler de üstümüze düşen ne varsa yapacağız tabi ki.