.
Yeni başlık açmaktansa Yunanistan ve Avrupadaki aktüel Korona günlerinden ilgisini çekenler için burada biraz bahsedeyim.
30 Haziran’da Almanya’dan çıkarak Avusturya, Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan güzergahı ile, hemen Edirne yanındaki Bulgar sınırından yollarda sıkıntı çekmeden kolayca Yunanistan’a giriş yaptık. 15 Temmuz’da İpsala sınırının açılarak aracımı Keşan’da göstermeyi düşünürken oradaki Ford’un kalktığını öğrendim. Artık başka bir yerleri tam göze almışken bu sefer de sınırı açmadılar. Yunanistan’a 1 Temmuz’dan sonraki girişlerin 2 gün evvel müracaat gerektirmesini ve biri hariç bizim geçtiğimiz de dahil olmak üzere bütün diğer sınır kapılarının da artık kapandığını üstüne tuzu biberi olarak ilk burada şaşırarak öğrendik.
Böylelikle Mevlanın fakirleri kaybettirdiği eşşeklerini tekrar buldurarak sevindirmesi benzeri bir sevinçle artık sadece buralarda kalmayı planladık.
Zaten Dedeağaçtan tekrar Kapıkule yolu ile İzmir’e kadar 11-12 saatte inmek akıl karı değildi. Bulgarlar bile ancak test sonuçlarıyla Yunanistan’a girebildiklerinden, kampinglerde hafta sonu için gelenlerinin çoğu karavanları boştu. Fakat yine de yeterli sayıda bulgar hatta sırplara rastlamak mümkün. Göz ucuyla sadece iki Türk plakalı araç görebildim. AB plakalı araçlar diğer senelere göre sadece %5-10 değerinde olmalı. Zaten çoğu da sanırım yunandı.
Yunanların yaşamları, birbirleriyle hararetle öpüşmeleri dahil aynen devam ediyor.
Fiyatlar da ayni yani eski tas, eski hamam. Galiba sadece birkaç pansiyonda ucuzluk vardı.
Restoranlar ise birkaç bulgar dışı yunan dolu. Sahiller hep olduğu gibi hafta sonları kalabalıklaşıyor.
Avrupa’dan gelen karavancı olarak Asprovalta Munnicipal kampingde bizle kalan İsviçre’li iki genç dışında galiba ancak iki üç karavan görebildim.
Gerçi bize Alien gibi bakmıyorlar ama yine de “topal at kıymetlidir” tarzı ender bir değerimiz olduğunu hissetlendiriyorlar..
Yarın dördüncü haftanın sonunda sıcakların da etkisiyle, tek açık Bulgar sınırından dönüşe başlayacağız. Yolun belki sınır beklemeleri dışında diğer Adria ferry olanağını bile gerekli bırakmayacak rahatlıkta geçeceğini tahmin ediyorum.
Arkadan suya itilerek boğulmakta olanı kurtaran biri gibi, insanı bazen tesadüfler kahraman yapıyor galiba ?
Biz sadece AB nin sınırlar açıldı lafına güvenmiştik..
Kısaca batı cephesinde yeni bir şey yok. Yönetimlerin hangi verilere dayanarak ne yaptığı anlamak kolay değil. Konulan kısıtlamalar keşmekeş karakterli denebilir. Herkez kendi paçasından asılıyor..
Gel de AB yi sevsinler diye düşünme..
Bu salgının tam tesirli bir aşıyı beklemekten başka gerçekçi bir çıkışı olmamalı ?
Kısıtlı internet kotam yüzünden belki ancak birkaç gün sonra cevap yazabilirim.
Karantinada internete müsaade edildiğini bilen var mı ?
.