Merhabalar gezenbilir üyeleri;
Şehitliğe gitmeden Fatmakadın plajını hatırlatıyım. Yazlık sitelerin ara sokaklarından sahile yaklaşıyorsunuz ama rabayla sahile inemiyorsınuz. Çok küçük yada ben öyle gördüm ama tıpkı büyükçe bir havuz gibi güzel bir koy du,işte güzel olduğu içinde eylül ayı olmasına rağmen çok kalabalıktı.
Neyse biz gidelim şehitlerimizi yad etmeye..
Sonradan anladığım kadarıyla eceabatın bir kaç girişi varmış biz navigasyona göre gittik akbaş şehitliğiyle başladık. Birkaç girişi varmış dedim çünkü şehitlikte tanışıp muhabbet ettiğimiz kişilerin bizim başladığımız akbaş şehitliğini görmemişler. Şehitliğe girişte isteyene rehber ayarlayan rehbercibaşı (bu ismi ben uydurdum) vardı isteyenlere telefonla rehber ayarlıyordu biyandan da broşür satıyordu 5 tl.
Edirne gezisinde bizim ciğercide ciğer yerken garsona gezilecek yerleri sorunca hemen bize broşür verdi ve biz o sayede Edirne yi gezdik yoksa bilemezsiniz gezilecek yerleri ve size uzaklığını. Aynı şekilde şehitliktede broşürünüz mutlaka olsun yanınızda.
Şehitlik çok büyük bir yer benim kanaatimce bir buçuk gün ayırmak gerekir. Eceabatın heryeri şehitlik, bir modern şehitlik birde gerçek şehitlikler var. Bizde önce şehitler anısına yapılan modern şehitliğe gittik. Ormanlık gibi büyük ağaçların arasında hertarafı deniz olan yüksekçe bir tepeye yapılan şehitler abidesi, çok muhteşem bir yer hele birde kınalı hasan tiyatrosuna denk geldiyseniz kendinizi ne kadar tutmaya çalışırsanız çalışın mutlaka gözlerinizden yaşlar dökülecektir...

Burası çok güzel biyer demiştim, tuvaletler ve hızlı şarj makinaları kameralar çadır kuranlar bile vardı. Çadır kuranları görünce güvenliğe - Akşama burada kalsak olurmu ? dedik. Malesef burda kalmak yasak dediler - çadır kuranlar var dedik. Akşam dokuzdan sonra güvenlikler devriye gezip onları kaldırıyorlarmış. (Kuşadası Milli parkta olduğu gibi..
Eeeeee geziyi tamamlayamadık nerde kalacağız???
Biz elimizdeki broşür sıralamasına göre ilerlerken üsttarafı orman alttarafı deniz olan bir yerde park alanı gibi bir düzlük çektik kamperimizi çıkardık tüpümüzü hanım yemek yaptı yemeğimizi yedik çayımızı içene kadar hava kararmaya başladı.. Dedik bir saattir kimse uğramadı kim ne diyecek kalalım burda dedik. Ormanın karanlık yüzü ve denizin hırçın dalga seslerini bastırmak için radyo açıyoruz ama hiç türkçe çeken biyer yok, sessizlikten ürpererek zorda olsa günün yorgunluğuyla dalmışız uykuya.
Tıktıktık cama biri vuruyor birde yanıp sönen ta
epe lambalı bir araba!!!!!!!!
Gözümü yarım yamalak açtım arabanın içine elfenerini tutmuş amca camı indirirmisin diyor.
(Geçensene camlarda film far perdeye gerek yok diye takmamıştık, busene perde taktık)
Bizim kango 2004 model arka camları ne aşağı nede yana açılıyor kelebek cam. Uyku semesiylemi nedir hiç aklıma kötü bişey gelmeden direk kapıyı açmışım.. - Amca burda kalmanız yasak dedi. - Satate yarım yamalak baktım yanlış olmasın saat 2-yada 3 tü - Kardeşim bu saate kadar kalmışız şurda sabaha ne kaldı ki, bir iki saat daha yatıp yarım kalan gezimizi tamamlayıp gideceğiz dedim. -Amca kameralardan girişiniz gözüküyor çıkışınız gözükmüyor bir saattir sizi arıyoruz, deyince -peki o zaman nerede kalacağız dedim. -Eceabattan başka şehitlik sınırları içinde kalamazsınız dedi... Kalktım üstümü giydim hanım sen yat biz uygun biyer bulunca çekerim kenara uykuya devam ederiz deim.... yoruldum mola.