Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan trek71 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 211
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 129,835
Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Behçet Bey,
görünen o ki: AVRUPA KARAVAN satın almak en iyisi.
Ancak 4.80 lerin buradaki maliyeti zannederim 50-60 bin Tl ler civarı.

Ama ben kullanan bir insan olarak yerliler içerisinde Başoğlu'nu öneriyorum.
Onun Agena C 4.25 karavanını kullandım ve ağırlığı haricinde hiç şikayetim olmadı.

Sadece ağır oluşu, ki onu da baştan söyleyip, ruhsata hazır teslim ediyorlar, ve biraz da
pencere azlığından satmıştım.

Ama malzemesi ve tesisatı mükemmeldi.
Sizin, anladığım kadarı ile 1000 veya 1300 Kg ı çekme konusunda bir sıkıntınız yok.
2. El temiz kullanılmış 525 Başoğlu ilanları görüyorum internette.
Fiyatları 20 - 22 bin civarı.
Başoğlu nu, kullanıcı olarak öneririm.
Erba nın ruhsat sorunu var.
Saly de gereksiz geniş, 230 cm trafiğe gelmez, kamp için ferah, uygun.
 

Etiketler
Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Tuketici mahkemesine gidin paranizin iadesini isteyin,buyuk oranda tuketici lehine karar cikiyor
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Ben imaj karavandan çok memnunum keşke çekme karavanda yapsa .fiyat kazanç oranı yaptığı işciliği karşılamıyor herhalde
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Tüketici mahkemesine gitmek standart bir çözüm olurdu; oysa amacım bu tür olayların meydana gelmesini engellemek; en azından üretici firmaların 21. Yüzyılda yaptıkları yanlış işlerden o kadar da kolay sıyrılamayacaklarını göstermek. Bunun için de tüketicinin kollektif gücünü kullanmak en etkin yöntem. Mahkemeye süreci üretici firmaların çekindiği bir şey değil; çünkü olay münferit bir dava olarak kalır. Ben kendim için basit bir adalet peşinde koşmuyorum; umarım neyi neden yaptığım anlaşılıyordur. :smiley:
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Meseleye bir adım geri çekilip bakarsak:
Birkaç kez "akademik merak"tan bahsettiğimi farketmişsinizdir. İşim gereği firmalara müşteri ilişkileri konusunda çözümler sunuyorum, stratejik hizmetler sunuyorum.

Bir firmanın birincil görevi katma değerli ürün ve hizmetleri kabul edilebilir kalitede sunmaktır. Müşteri deneyimi, ticari itibar ve süreklilik buna bağlıdır.

Burada "beklentileri yönetmek" önemli bir beceridir. Söyleminiz, reklamınız ürün ve hizmet içeriğinden öteye vaatler içeriyorsa "yalancının mumu yatsıya kadar yanar" hesabı kısa sürede sizden beklenenleri sağlayamayip sonunuzu hazırlamaya başlarsınız.

Mesela ER-BA'dan karavan alsaydım bu şekilde davranmazdım. Çünkü ER-BA'nın stratejisi belli: piyasanın en düşük fiyatlı karavanını üreterek pazar hakimiyeti sağlamak. Onlarla konuştuğunuzda birçok şeyi daha farklı yapabileceklerini ama stratejik nedenlerle yapmayı seçmediklerini anlarsınız. Dolayısıyla belli bir tüketici kesimine hitab ediyorlar. Şimdi ER-BA'ya gidip "Neden karavanlarda standard karavan camı yerine normal temperli cam kullanıyorsun" diyemeyiz. Evet bu camlar kışın buğulanıyor vs. Ama tüketici profili açısından "çok önemli bir konu değil".

Pino Karavan'ın mesajı ise "en iyi karavanı ben üretiyorum". O yüzden de ciddi fiyat farkı var. Yani farklı bir tüketici profilinden bahsediyoruz. 16bin yerine 30bin lira harcayacak bir profil. O zaman bu fiyat farkının gerektirdiği katma değeri sağlamak zorundasın; çünkü hedeflediğin profilin senden beklentileri farklı. Bu beklentiyi de sen yaratmışsın. O profilden de benim gibi "arıza" adamların çıkabileceğini tahmin etmen gerekiyor.
 



Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Sonuç olarak Adapazarı firmalarının piyasayı domine etmelerinin arkasında "pazarı iyi okuyor" olmaları yatıyor. Daha iyi karavan üretemeyeceklerinden değil, bunu yapmanın anlamlı olmayacağını hesapladıklarından henüz sistemlerini değistirmiyorlar.

Naçizane kanaatim budur.
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Ben istedikleri taktirde avrupa karavanlar ayarında karavan yapabileceklerine eminin. Fakat daha fazla para kazanmak için ve türkiyede bu yönde talebin az olmasından dolayı yapmıyorlar.
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Behçet Bey,
Doğru bir tahlil yaptığınız düşüncesindeyim. Özellikle Adapazarı grubu yorumunuz harika.
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Bence konu "daha fazla para" kazanmak değil. Daha kaliteli ve pahalı ürün yapınca daha az kazanılır diye bir şey yok. Olay kar marjı ve dolayısıyla maliyet liderliği ile alakalı. Ancak iç pazar anladığım kadarıyla henüz musait değil. İnsanlar 200bin verip SUV alıyorlar ama karavana 30.000-40.000 verecek insan sayısı o kadar fazla değil anlaşılan. Dış pazarı da araştırmış olmalılar...bilemiyorum. ..
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Cepten uzun yazmak zor oluyor ama ben startup bir karavan firması olsaydım ne yapardım; yakında yazmak istiyorum.
 



Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Başlık açmanız güzel oldu,benim gibi yeni ve hevesli arkadaşları uyarı açısından,pek çok kişi karavan satın alacağında daha temkinli ve süpheci yaklaşacak...
Kendi açınızdan yinede tüketici mahkemesi nihai çözüm olmalı,verdiğiniz parayı geri alın derim...
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

trek71' Alıntı:
Sonuç olarak Adapazarı firmalarının piyasayı domine etmelerinin arkasında "pazarı iyi okuyor" olmaları yatıyor. Daha iyi karavan üretemeyeceklerinden değil, bunu yapmanın anlamlı olmayacağını hesapladıklarından henüz sistemlerini değistirmiyorlar.

Naçizane kanaatim budur.

Bu durum sadece karavan üreticilerimize has değil. Ülkemizde sunulan birçok hizmet ortalama "müşteri" profili hedeflenerek dizayn ediliyor. Örneğin artık kendi kategorilerinde dahi onlarca olan TV'lerimiz daha iyisini üretemediklerinden değil, halk bunu istiyor diye bizim gibi bazı beklentleri yüksek kimselerin izlemeye bile tahammül edemediği ancak kendilerinin iyi para kazandığı vakit öldüren paspal programlarada ısrar ediyorlar.

Toplum olarak nitelik ortalamamızı yükseltmeden yüksek standartlarda ürün ve hizmet bulamayacağız. Tek alternatifimiz daha yüksek bedeller ödeyerek işinde uzman yabancı kaynaklı çözümlere ulaşmak. Çekme karavanda bu bir nebze mümkünken, motokaravanda mevzuat duvarını aşamıyoruz. :(
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Mediokrasi dünyanın başına bela maalesef. ..Türkiye gibi az gelişmişlikle modernite arasında arasında gidip gelen ülkelerde olan cebinde ortalamanın biraz üstünde para olan nisbeten kültürlü kesime oluyor dediğiniz gibi. O yüzden karlı işlere bakarsanız ya tanesi 2tl'den mal satan "milyoncu" olacaksınız ya da devlet desteğiyle kdv'si sıfırlanmış pırlanta benzeri lüks tüketim ürünleri satacaksınız. Dar bütçelilerle görgüsüz zenginlerin dışında sanki bir pazar yok. Ben bu anlayışın kırılabileceğini düşünüyorum aslında.
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

Behçet Bey başınıza böyle bir tatsız olayın gelmesine çok üzüldüm. Ben de yaklaşık 1 ay önce karavan almaya karar verdim ve Adapazarı firmalarını ve pinoyu ziyaret ettim. Kararımı pinodan yana kullanmayı düşünüyordum. Sizin bu anlattıklarınızdan sonra bu fikrimi değiştirdim. Alman malı satan Tako römorkla görüşmeye karar verdim. Bizi bilgilendirerek bir hata yapmamızı önlediğiniz için teşekkür ederim, tekrar geçmiş olsun. İnşallah bundan sonra alacağınız karavanınızla sorunsuz, mutlu tatiller yaparsınız.
 

Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

frigo' Alıntı:
Behçet Bey,
görünen o ki: AVRUPA KARAVAN satın almak en iyisi.
Ancak 4.80 lerin buradaki maliyeti zannederim 50-60 bin Tl ler civarı.

Ama ben kullanan bir insan olarak yerliler içerisinde Başoğlu'nu öneriyorum.
Onun Agena C 4.25 karavanını kullandım ve ağırlığı haricinde hiç şikayetim olmadı.

Sadece ağır oluşu, ki onu da baştan söyleyip, ruhsata hazır teslim ediyorlar, ve biraz da
pencere azlığından satmıştım.

Ama malzemesi ve tesisatı mükemmeldi.
Sizin, anladığım kadarı ile 1000 veya 1300 Kg ı çekme konusunda bir sıkıntınız yok.
2. El temiz kullanılmış 525 Başoğlu ilanları görüyorum internette.
Fiyatları 20 - 22 bin civarı.
Başoğlu nu, kullanıcı olarak öneririm.
Erba nın ruhsat sorunu var.
Saly de gereksiz geniş, 230 cm trafiğe gelmez, kamp için ferah, uygun.

Erba'nın ruhsat sorunu yok. Pazarlama sorunu var sadece. Zira 2.000TL fark verdiğinizde ruhsatlı karavan alabiliyorsunuz Erba'dan. Ancak bu başlıkta diğer konularda söylenenlerin hepsinde bir haklılık payı Erba için de geçerli. Standart ve basit gereksinimleri karşılayacak bir karavanı oldukça uygun fiyata satıp ilaveler için exstra ücret talep ediyorlar. Doğru yanlış bu da onların pazarlama taktiği. Sağlamlık konusuna gelince Erba'ya karavan siparişi vermiş ve teknik kökenli biri olarak kusursuz olacağını düşünmüyorum Üretim ile ilgili bazı istatiskler vardır. Genel olarak bir ürün üretim bantlarından %10 u exstra kalite, % 80 i standart kalite ve %10 u da düşük kalitede çıkar. Bu oranlar sektöre göre ve üreticinin kurumsallığı, teknik donanımlarına göre değişiklik gösterse de sonuçlar çok farklı çıkmaz. Olması gereken üreticilerin sorunlarına sahip çıkmalarıdır. Ancak bu şekilde istirarlı ve büyüyen bir yapıya sahip olunabilir.
Bana göre Pino'nun hatası sorunlu bir üretimden ziyade ürününe sahip çıkmamasıdır. Bu bindiğiniz dalı kesmekle eşdeğer bir şey gibi..
 



Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)

" Kararımı pinodan yana kullanmayı düşünüyordum.
Sizin bu anlattıklarınızdan sonra bu fikrimi değiştirdim.
Bizi bilgilendirerek bir hata yapmamızı önlediğiniz için teşekkür ederim,
tekrar geçmiş olsun.
İnşallah bundan sonra alacağınız karavanınızla sorunsuz, mutlu tatiller yaparsınız. "


YAZIK ..
YAZIK..
YAZIK....

15 20 bini bir yana koyun, bu yargıları bir yana koyun ..
Ve tartın.
Maddi-manevi ne kadar yanlış bir tercih.


Sitedeki reklamvari spotlara bir bakın..

Kaliteye verilen müthş önem ... ::smiley:
Satış sonrası bulunmaz alaka ... :eek:


Ve Behçet Bey in, bu kaliteden ve satış sonrası alakadan çıldırması .. ;D

Sn. Üretici lütfen uyan ve Behçet Bey i kazan.
Bak ders alırsan bir hikaye anlatayım
:
Yıllar önce trakyada bir göçmen vatandaşımızın bir tesisine 3 ayrı ünite kuruyoruz.
Ben de sankiişin gidişatının beklediğim gibi olmayacağını hissetmiş gibi, bu ekiple beraber gelmişim şantiyeye ve
işin patronu değil de, şantiye mühendisi gibi işin başındayım ve
ikide bir ustalara bağırıp çağırıyorum.
Arada çok sinirlendiğimde yaptıkları boru montajlarını kısmi olarak süküyor,
elimde şaloma(Şalüme) kaynakları kendim yapıyorum..

İşi bitirdik, taahhüt edilen verileri müşteriye test ettirdik,
ölçüldü biçildi, beklenenin üstünde neticeler olduğunu müşteri söyledi ve teşekkür etti.
Ardından:

"Bey kusura bakma ama çok yanlış yapıyorsun" dedi.
Hayretle "Ee çok memnundun ya " dedim.
"O ayrı yaptığın iş çok güzel ama gene de yanlış yapıyorsun.."
Ve o hoş trakya ağızıyla devam etti:

"Te be sabatan beri baırıp çaırıyorsun.
Herşeye karışıyon, söktürüyon taktırıyon, olmadı kendin yapıyon.
Sen bi de patronum yüksek müendisim diyon,
gidip otursana masanda, ne yırtınıyon buralarda."

Hayretle dinledim.
"Ama o zaman yapılan işte beklediğinin üstünde olmuyor neticeler, aksine karşılamıyor bile" deyince.

" Müim deil be yav" dedi,ekledi.
"Bu kadar iyi olmasa da olurdu. Ordan iteler, burdan kakalar, bu iş bu kadar olur, derdin"

"Memlekette enayi o kadar bol ki, " kosala biçsen, taa dönmeden yenisi biter."
( Burada bu markayı bilmeden alanlar ve Behçet Bey beni mazur görsün lütfen. Örnek kaba kaçtı, ama bazı insanların, hayata bakış açısını belirtmek açısından verdim örneği, üzmek gayesi ile değil. )

KARAVAN İMALATCISI KARDEŞİM, LÜTFEN OLAYI TEMİZLE.
40 YILLIK ÜRETİCİ BİR YÜK.MÜH. OLARAK DÜŞTÜĞÜN DURUM BENİ GERÇEKTEN ÜZDÜ.
DAHA ÖNCEKİ MESAJLARIMI DA OKU ve OLAYA SAHİP ÇIK LÜTFEN.

15 20 bini bir yana koyun, bu yargıları bir yana koyun ..
Ve tartın.
Maddi-manevi ne kadar yanlış bir tercih
.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,816
Mesajlar
1,523,900
Kayıtlı Üye Sayımız
166,614
Kaydolan Son Üyemiz
Tolga Gökova

SON MESAJLAR

SON KONULAR



Geri
Üst