Ynt: Hikayenin Sonu (pino Karavan Bizi Nasıl Delirtti!)
sevgili mvsahin,
Son tahlilde ruhsat ve şasi nedeniyle o karavan çok anlamlı gelmiyor. Eski karavanlara ruhsat meselesinin önümüzdeki 3-4 yıl içinde devletin tek seferlik geçici bir çözümüyle hallolabileceğini varsayıyorum. Tabii ki ne zaman, nasıl, hangi bedelle bilinmez.
O karavanı alırsanız muhtemelen ek masraf olarak çıkacaklar:
1) Tüm dolap ve çekmecelere kilit takılacak; 200TL gibi tutar
2) Muhtemelen fren balata değişimi ve fren gergi telinin ayarlanması gerekecektir (250TL)
3) Fotoğraftan zor belli oluyor ama stabilizatör olmadığını görüyorum (1000-1200TL kadar tutar)
4) Lastiklerin değişmesi gerekecektir (600TL)
Bir karavan alacak olsam 4.25 altına pek bakmazdım.
Zira 2 kişi için bile -bence- oturma rahatlığı, tuvalet/duş kullanımındaki kolaylık, tezgah büyüklüğü vs. derken ideal bo 4.25 - 4.5m olarak çıkıyor. 4.5m seyahat özgürlüğü/kolaylığı ve konfor açısından en ideali diyorum.
Karavan almaya gittiğimizde Pino bana ısrarla 3.25 - 3.75 satmaya kalktı; iyi ki de o boyları almamışız diyoruz. Şu anda karavandan oturma grubunda kaykılmış bir şekilde yazıyorum; daha kısa olsa bu mümkün olmazdı. Karavanı uzun kullanmaya başlayınca bu tür kısıtlamalar daha rahatsız edici hale gelebilir.
Gerçi yeni karavanımızı 5.30m - 5.50m arası düşünüyoruz; muhtemelen Adria ya da Hymer olacak. Artık paraya kıyıp tam teşekküllü daha geniş bir karavan alıp bu işi bitirelim istiyoruz.
Elimizdeki karavanı da herhalde yaz gelmeden satışa koyacağız; ancak öncelikle kalan bir kaç küçük konuyu halletmem gerek; bunun için de yağışın azalmasını bekliyorum.
Demem o ki ille de bir Pino 4.25 istiyorsanız; fabrika çıkışından çok daha iyi bir halde bu karavanı ekipmanıyla beraber uygun bir fiyata vereceğiz. Zamanı geldiğinde düşünürseniz diye yazıyorum. Ben firma ile görüşmüyorum ama sanırım sevdiğimiz başka bir kardeşimizi araya koyarak bu karavanı alan kişinin bazı işleri (mesela kapının tam kapanır hale gelmesi gibi) Pino'da bila bedel yaptırmasını sağlayabiliriz. Herhalde Faruk Karatan bu kadar olaydan sonra, işin içinde Behçet Tolga olmayınca, verdiği sözlerden dönmez.
Bir yazayım dedim.
Kendi menfaatimizi düşünmeden herşeyi olanca çıplaklığı ile yazdık ama pişman değilim. Karavanı kimse almazsa arsamıza koyup kulübe niyetine kullanacağız.
sevgiler,