behicefe
Zirve
Haçlı Seferleri, Haçlı Savaşları ya da Haçlı Akınları, 1094-1270 arasında, Avrupalı Katolik Hristiyanların, Papanın çesitli vaadleri ve talebi üzeri, Müslümanların elindeki Ortadoğu toprakları (Kutsal Topraklar) üzerinde askeri ve siyasi kontrol kurmak için düzenledikleri askeri akınlardır.
Yaklaşık 2 yüzyıllık bu dönem içinde, farklı amaçlarla bazı akınlar da düzenlenmiştir. (Örneğin; Bizans'ın elindeki Konstantinopolis (günümüzde İstanbul)'e yönelik olan 4. Haçlı seferi, kuzey ve güney Avrupa'daki Hristiyan olmayan halklara karşı düzenlenen seferler ve saire) Haçlı Seferleri ve savaşlara bu ismin verilmesi doğuya yürüyen Hristiyanların elbiselerine haç diktirmelerinden kaynaklandı.
Gelişimi ;
Clermont konsili (1095)
11. yüzyıla gelindiğinde Türkler Müslümanlığı kabul ederek batıya göç etmeğe başlamışlar, Büyük Selçuklu Devleti'ni kurarak Orta Doğu'nun büyük bir bölümünü ele geçirmişlerdi. O döneme kadar İslam dünyasıyla büyük çaplı bir çatışmaya girmemiş olan Avrupalılar 1071 yılında Bizanslıların Malazgirt Savaşı'nda uğradıkları yenilgi üzerine büyük bir telaşa düştüler. Anadolu'nun kapıları Türklere açılmış Türkler İstanbul'un yakınlarına kadar ilerleyerek İznik'te Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurmuşlardı. Bizans imparatoru I. Aleksios Komnenos Papa II. Urbanus'tan Türklere karşı yardım istedi. Böylece zaten Kudüs'teki Hristiyanlığın kutsal topraklarının Müslümanların kontrolü olmasından hoşnut olmayan Avrupalılar arasında haçlı seferi düşüncesi oluştu. Papa II. Urbanus 18 Kasım-28 Kasım 1095 tarihleri arasında Fransa'nın Clermont kentinde bir kurultay toplayarak Avrupa'nın liderlerini Müslümanlarla savaşa çağırdı. Bu çağrıya cevap veren ordular 1097 yılında ilk defa Anadolu'ya girerek Birinci Haçlı seferini başlattılar.
Birinci Haçlı seferi Avrupalılar açısından çok başarılı oldu. Avrupalıların bu saldırısına hazırlıksız yakalanan Müslümanlar Avrupalıların Anadolu'da ilerlemesini engelleyemediler. Anadolu Selçuklu hükümdarı I. Kılıçarslan İznik'i haçlılara vermek zorunda kaldı. Aynı yılın Temmuz ayında Eskişehir yakınlarındaki Dorileon Savaşı'nda haçlılara yenildi. Ekim ayında haçlılar Antakya'yı kuşattılar. 1 seneye yakın süren bir kuşatma sonunda Antakya haçlıların eline geçti. 1099 yılında haçlılar Kudüs'ü kuşattılar. 15 Temmuz'da Kudüs düştü. Haçlılar Kudüs'ün tüm halkını kılıçtan geçirdiler. Birinci Haçlı seferi sonucunda Haçlılar Orta Doğu'nun çeşitli kentlerinde irili ufaklı haçlı devletleri kurdular.
Birinci Haçlı seferinden sonra 10'a yakın haçlı seferi yapıldı. Ancak bunlardan hiçbiri başarılı olamadı. Orta Doğu'da güç kazanan çeşitli Müslüman devletler zamanla haçlı devletlerini birer birer ele geçirdiler. 1187 yılında Selahaddin Eyyubi'nin Kudüs'ü haçlılardan geri alması büyük bir dönüm noktası oldu. 13. yüzyılın sonlarına gelindiğinde haçlıların Orta Doğu'daki varlığı sona ermişti. 14. yüzyıldan itibaren Avrupalıların Müslümanlara karşı saldırılarını Osmanlı Devleti göğüslemeye başlayacaktı.
Nedenleri;
1. Dini inanç: Batı Avrupalı Hristiyanlar, dinlerince kutsal sayılan Kudüs ve Filistin'i Müslümanlardan geri almak istediler.
2. Avrupa'nın içinde bulunduğu yoksulluk: Bu durum insanları doğunun refah ve zenginliğine sevk etti.
3. Müslümanlardan kaynaklanan korku ve endişe: Büyük Selçuklu devleti ve onun ordularının Bizans ve Avrupayı tehdit etmesi, Bizans'ın, Selçuklu Devleti'ne karşı Batı Avrupa'dan yardım istemesine yol açtı.
4. Ticaret: Uzakdoğu ile Avrupa arasındaki ticaretin ana hattı olan Ortadoğu'da Müslümanların kontrolünü kırmak, ticaret yollarını ele geçirmek.
5. Papa'nın teşvikleriapa'nın insanlara cenneti vaat ederek onları kandırmasıdır.
6. Şövalye ve senyorların macera istekleri.
Bugün pek çok tarihçi ve araştırmacı, ticaret yollarının kontolünün, Haçlı Seferleri'nin esas nedeni olduğunu, diğer nedenlerin ise bu akınların yardımcı nedenleri olduğunu kabul eder....
Seferler
1096-1270 yılına kadar geçen dönemde başlıca sekiz Haçlı Seferi gerçekleşmiştir. Bunların nedeni, icraat ve sonuçları kısaca şöyledir :
Birinci Haçlı seferi
Kudüs'ün Düşmesi
Birinci Haçlı seferi (1096-1099) katılan orduların miktarı ve sonuçları bakımından en önemli olan Haçlı seferidir. Bu sefer 1095 yılında Clermont'da toplanan kilise konseyinde Papa II. Urban (Urbanus) ve Papaz Piyer Lermit (Pierre L'Ermitte) [kaynak belirtilmeli] tarafından teşvik edilmiştir. 600.000 kişilik Haçlı Ordusu, Godfrua do Buyyon (Godefroy de Bouillon) tarafından sevk ve idare edildi. Eskişehir'de Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan tarafından karşılandı. 1099 yılında da Kudüs, Haçlı Ordusunun eline geçti.
Haçlılar Kudüs'ü zaptettikten sonra, Suriye ve Filistin'de bir Kudüs krallığı kuruldu. Bir süre sonra Müslümanların Musul Atabeyi, Halep'i ve Şam'ı geri aldı ve Kudüs Kralını esir ederek, krallığına son verdi.Ayrıca bu sefer başarıya ulaşan tek seferdir.
İkinci Haçlı Seferi
İkinci Haçlı seferi 1147-1149 yılları arasında gerçekleşti. Musul Atabeyi'nin Urfa'yı zaptetmesi üzerine Hristiyanlar Avrupa'dan yardım istediler. Fransa Kralı VII. Louis ve Almanya İmparatoru III. Konrad, İkinci Haçlı seferi ordularının başına geçerek Anadolu'ya girdiler. Ancak, her yerde Müslümanların direnci ile karşılaştılar. Sonuçta çok küçük bir birlik ile Kudüs'e ulaştılar ve Kudüs Hristiyanları ile birleşerek Suriye'yi zaptetmek istediler. Bu girişim başarılı olamayınca ülkelerine döndüler.
Üçüncü Haçlı Seferi
Selahaddin Eyyubi
Üçüncü Haçlı seferi 1189-1192 yılları arasında gerçekleşti. Selahaddin Eyyubi'nin 1187 yılında Kudüs'ü tekrar ele geçirmesi üzerine Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa, 100.000 kişilik bir ordu ile Anadolu'ya girdi. Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı II. Kılıç Arslan bu orduyu imha etti. Bunun üzerine Fransa Kralı II. Philip (Fransa) ve İngiltere Kralı Aslan Yürekli Richard Akdeniz yoluyla Akka'ya çıktılar ve şehri zaptettiler. Bir süre sonra Fransa Kralı hastalığını bahane ederek ülkesine döndü. İngiltere kralı ise Kudüs'ü geri almada başarılı olamadı ve İngiltere'ye dönmek zorunda kaldı.
Dördüncü Haçlı Seferi
Dördüncü Haçlı seferi (1200-1204) yılları arasında gerçekleşti. Papa III. İnnocentius, Kudüs'ü kurtarmak maksadıyla; tüm Avrupa'yı sefere davet ordunun emir komutası İtalyan Bonifacio'ya verildi. Ordunun Mısır'a çıkması planlandı ise de, Konstantinopolis'te isyan çıkması ve Bizans tahtının el değiştirmesi üzerine Bonifacio, Mısır yerine Konstantinopolis'e yöneldi.
Haçlı Ordusu Kudüs yerine Konstantinoplis'i işgal etti ve Bizans İmparatorluğu yerine bir Latin İmparatorluğu kuruldu. Fakat bu imparatorluk fazla yaşamadı (1204-1261). 1261 yılında Bulgarların ve İznik'e kaçan Bizanslılar'ın hücumları sonucu yıkıldı. Bizans İmparatoru Aleksi Paleolog tekrar Konstantinopolis'e gelerek imparator oldu. Bu seferden en kazançlı çıkan Venedikliler oldu ve Akdeniz'in önemli adaları gemilerinin nakliye ücreti karşılığı bunlara verildi. Dördüncü haçlı seferinin diğer haçlı seferlerinden farkıda daha önce belirttiğimiz gibi Kudüs yerine Konstantinoplis'teki karışıklıklardan dolayı Konstantinoplis'un işgal edilmesi ve Bizans İmparatorluğu yerine Latin İmparatorluğu kurulmasıdır.
Diğer Haçlı seferleri
Beşinci Haçlı seferi
Altıncı Haçlı seferi
Yedinci Haçlı seferi
Sekizinci Haçlı seferi
Dokuzuncu Haçlı seferi
Niğbolu Savaşı
Beşinci Haçlı seferinden hiçbir sonuç alınamadı. Altıncı Haçlı seferi Almanya İmparatoru II. Friedrich tarafından yapıldı. Fakat, Friedrich Papa'nın afarozuna rağmen Müslümanlarla muharebeyi kabul etmedi.
Yedinci ve Sekizinci Haçlı seferleri, Fransa Kralı Louis tarafından sevk ve idare edildi. Mısır'da Dimyat'ı zapteden Louis, Man-sure'de yapılan muharebeyi kaybetti ve kendisi de esir düştü. Dimyat'ı geri vermek kaydıyla serbest bırakıldı ve 4 yıl sonra ülkesine geri döndü.
Dokuzuncu ve son Haçlı seferi de yine Louis tarafından Akdeniz'de faaliyet gösteren korsan diye niteledikleri Müslümanları bertaraf etmek için, 1270'de Tunus'a yapıldı. Louis, vebadan ölünce sefer de sonuçsuz kaldı.
Bunların dışında "Çocukların Haçlı Seferi" (1212) adında binlerce çocuğun katıldığı bir haçlı seferi de vardır. Çocuklar Müslümanlara karşı kışkırtılmışlar fakat yolculuk esnasında Venedikli tacirler tarafından köle olarak satıldılar. [1]
Bundan sonra da Hıristiyan ülkelerin ortak lideri Papa'nın organize ettiği Hıristiyan birlikleri Osmanlılara ya da diğer Müslümanlara karşı aynı zihniyette topluca savaş yapmaya devam etmişlerdir. Bunlara örnek olarak Niğbolu Savaşı ya da Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları ya da Osmanlı'ya karşı Balkan İttifakı verilebilir.
Sonuçları ;
(1) Dini Sonuçları : Kudüs'ün ele geçirilememesi inançlarının zayıflamasına ve papaların nüfuzlarının azalmasına sebep oldu.Papa'ya karşı duyulan güven azaldı.Skolastik düşünce zayıfladı.
(2) Siyasi Sonuçları: Doğuda ve İstanbul'da kurulan Hıristiyan devletleri uzun ömürlü olamadıklarından Haçlı Seferlerinin siyasi neticeleri parlak olmadı. Ancak Müslümanların Avrupa'ya geçişlerini geciktirdi. Ayrıca bu seferler, 150 yıldan fazla bir süre müslümanları meşgul ettiğinden Cengiz Orduları ile gelen tehlikeye karşı hassasiyete sebep oldu.Bizans'ın ömrünü uzattı.
(3) Sosyal Sonuçları :Harbe katılan birçok derebeyi geri dönemediği için Avrupa'da derebeylik zayıfladı; Halk arasındaki sınıf farkları büyük ölçüde ortadan kalktı ve sosyal yapıda önemli gelişmeler başladı.Merkezi krallıklar güçlendi.
(4) Ekonomik Sonuçları oğu ve batı toplumları arasında ticari faaliyetler başladı. Doğuda mevcut olan pek çok tarım ürünü ve meyveler Avrupa'da da yetiştirilmeye başlandı. Deniz ticareti canlandı ve bilhassa Akdeniz ülkeleri büyük bir zenginliğe kavuştu. Özellikle pusula, kağıt, top barutu gibi büyük icatlar ile işlenmiş bakır eşyalar, kumaşlar ve yel değirmeni dahil çeşitli yenilikler Avrupalıların da hizmetine girdi.*** Pusula coğraf keşiflerin başlamasına neden olmuştur.
(5) Ortaçağ avrupasında çeşitli sınıfların belirmesinde etkili olmuştur.Bu etki daha sonra rönesans ve reform hareketlerinin çekirdeğiini teşkil edecektir.
Yaklaşık 2 yüzyıllık bu dönem içinde, farklı amaçlarla bazı akınlar da düzenlenmiştir. (Örneğin; Bizans'ın elindeki Konstantinopolis (günümüzde İstanbul)'e yönelik olan 4. Haçlı seferi, kuzey ve güney Avrupa'daki Hristiyan olmayan halklara karşı düzenlenen seferler ve saire) Haçlı Seferleri ve savaşlara bu ismin verilmesi doğuya yürüyen Hristiyanların elbiselerine haç diktirmelerinden kaynaklandı.
Gelişimi ;
Clermont konsili (1095)
11. yüzyıla gelindiğinde Türkler Müslümanlığı kabul ederek batıya göç etmeğe başlamışlar, Büyük Selçuklu Devleti'ni kurarak Orta Doğu'nun büyük bir bölümünü ele geçirmişlerdi. O döneme kadar İslam dünyasıyla büyük çaplı bir çatışmaya girmemiş olan Avrupalılar 1071 yılında Bizanslıların Malazgirt Savaşı'nda uğradıkları yenilgi üzerine büyük bir telaşa düştüler. Anadolu'nun kapıları Türklere açılmış Türkler İstanbul'un yakınlarına kadar ilerleyerek İznik'te Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurmuşlardı. Bizans imparatoru I. Aleksios Komnenos Papa II. Urbanus'tan Türklere karşı yardım istedi. Böylece zaten Kudüs'teki Hristiyanlığın kutsal topraklarının Müslümanların kontrolü olmasından hoşnut olmayan Avrupalılar arasında haçlı seferi düşüncesi oluştu. Papa II. Urbanus 18 Kasım-28 Kasım 1095 tarihleri arasında Fransa'nın Clermont kentinde bir kurultay toplayarak Avrupa'nın liderlerini Müslümanlarla savaşa çağırdı. Bu çağrıya cevap veren ordular 1097 yılında ilk defa Anadolu'ya girerek Birinci Haçlı seferini başlattılar.
Birinci Haçlı seferi Avrupalılar açısından çok başarılı oldu. Avrupalıların bu saldırısına hazırlıksız yakalanan Müslümanlar Avrupalıların Anadolu'da ilerlemesini engelleyemediler. Anadolu Selçuklu hükümdarı I. Kılıçarslan İznik'i haçlılara vermek zorunda kaldı. Aynı yılın Temmuz ayında Eskişehir yakınlarındaki Dorileon Savaşı'nda haçlılara yenildi. Ekim ayında haçlılar Antakya'yı kuşattılar. 1 seneye yakın süren bir kuşatma sonunda Antakya haçlıların eline geçti. 1099 yılında haçlılar Kudüs'ü kuşattılar. 15 Temmuz'da Kudüs düştü. Haçlılar Kudüs'ün tüm halkını kılıçtan geçirdiler. Birinci Haçlı seferi sonucunda Haçlılar Orta Doğu'nun çeşitli kentlerinde irili ufaklı haçlı devletleri kurdular.
Birinci Haçlı seferinden sonra 10'a yakın haçlı seferi yapıldı. Ancak bunlardan hiçbiri başarılı olamadı. Orta Doğu'da güç kazanan çeşitli Müslüman devletler zamanla haçlı devletlerini birer birer ele geçirdiler. 1187 yılında Selahaddin Eyyubi'nin Kudüs'ü haçlılardan geri alması büyük bir dönüm noktası oldu. 13. yüzyılın sonlarına gelindiğinde haçlıların Orta Doğu'daki varlığı sona ermişti. 14. yüzyıldan itibaren Avrupalıların Müslümanlara karşı saldırılarını Osmanlı Devleti göğüslemeye başlayacaktı.
Nedenleri;
1. Dini inanç: Batı Avrupalı Hristiyanlar, dinlerince kutsal sayılan Kudüs ve Filistin'i Müslümanlardan geri almak istediler.
2. Avrupa'nın içinde bulunduğu yoksulluk: Bu durum insanları doğunun refah ve zenginliğine sevk etti.
3. Müslümanlardan kaynaklanan korku ve endişe: Büyük Selçuklu devleti ve onun ordularının Bizans ve Avrupayı tehdit etmesi, Bizans'ın, Selçuklu Devleti'ne karşı Batı Avrupa'dan yardım istemesine yol açtı.
4. Ticaret: Uzakdoğu ile Avrupa arasındaki ticaretin ana hattı olan Ortadoğu'da Müslümanların kontrolünü kırmak, ticaret yollarını ele geçirmek.
5. Papa'nın teşvikleriapa'nın insanlara cenneti vaat ederek onları kandırmasıdır.
6. Şövalye ve senyorların macera istekleri.
Bugün pek çok tarihçi ve araştırmacı, ticaret yollarının kontolünün, Haçlı Seferleri'nin esas nedeni olduğunu, diğer nedenlerin ise bu akınların yardımcı nedenleri olduğunu kabul eder....
Seferler
1096-1270 yılına kadar geçen dönemde başlıca sekiz Haçlı Seferi gerçekleşmiştir. Bunların nedeni, icraat ve sonuçları kısaca şöyledir :
Birinci Haçlı seferi
Kudüs'ün Düşmesi
Birinci Haçlı seferi (1096-1099) katılan orduların miktarı ve sonuçları bakımından en önemli olan Haçlı seferidir. Bu sefer 1095 yılında Clermont'da toplanan kilise konseyinde Papa II. Urban (Urbanus) ve Papaz Piyer Lermit (Pierre L'Ermitte) [kaynak belirtilmeli] tarafından teşvik edilmiştir. 600.000 kişilik Haçlı Ordusu, Godfrua do Buyyon (Godefroy de Bouillon) tarafından sevk ve idare edildi. Eskişehir'de Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan tarafından karşılandı. 1099 yılında da Kudüs, Haçlı Ordusunun eline geçti.
Haçlılar Kudüs'ü zaptettikten sonra, Suriye ve Filistin'de bir Kudüs krallığı kuruldu. Bir süre sonra Müslümanların Musul Atabeyi, Halep'i ve Şam'ı geri aldı ve Kudüs Kralını esir ederek, krallığına son verdi.Ayrıca bu sefer başarıya ulaşan tek seferdir.
İkinci Haçlı Seferi
İkinci Haçlı seferi 1147-1149 yılları arasında gerçekleşti. Musul Atabeyi'nin Urfa'yı zaptetmesi üzerine Hristiyanlar Avrupa'dan yardım istediler. Fransa Kralı VII. Louis ve Almanya İmparatoru III. Konrad, İkinci Haçlı seferi ordularının başına geçerek Anadolu'ya girdiler. Ancak, her yerde Müslümanların direnci ile karşılaştılar. Sonuçta çok küçük bir birlik ile Kudüs'e ulaştılar ve Kudüs Hristiyanları ile birleşerek Suriye'yi zaptetmek istediler. Bu girişim başarılı olamayınca ülkelerine döndüler.
Üçüncü Haçlı Seferi
Selahaddin Eyyubi
Üçüncü Haçlı seferi 1189-1192 yılları arasında gerçekleşti. Selahaddin Eyyubi'nin 1187 yılında Kudüs'ü tekrar ele geçirmesi üzerine Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa, 100.000 kişilik bir ordu ile Anadolu'ya girdi. Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı II. Kılıç Arslan bu orduyu imha etti. Bunun üzerine Fransa Kralı II. Philip (Fransa) ve İngiltere Kralı Aslan Yürekli Richard Akdeniz yoluyla Akka'ya çıktılar ve şehri zaptettiler. Bir süre sonra Fransa Kralı hastalığını bahane ederek ülkesine döndü. İngiltere kralı ise Kudüs'ü geri almada başarılı olamadı ve İngiltere'ye dönmek zorunda kaldı.
Dördüncü Haçlı Seferi
Dördüncü Haçlı seferi (1200-1204) yılları arasında gerçekleşti. Papa III. İnnocentius, Kudüs'ü kurtarmak maksadıyla; tüm Avrupa'yı sefere davet ordunun emir komutası İtalyan Bonifacio'ya verildi. Ordunun Mısır'a çıkması planlandı ise de, Konstantinopolis'te isyan çıkması ve Bizans tahtının el değiştirmesi üzerine Bonifacio, Mısır yerine Konstantinopolis'e yöneldi.
Haçlı Ordusu Kudüs yerine Konstantinoplis'i işgal etti ve Bizans İmparatorluğu yerine bir Latin İmparatorluğu kuruldu. Fakat bu imparatorluk fazla yaşamadı (1204-1261). 1261 yılında Bulgarların ve İznik'e kaçan Bizanslılar'ın hücumları sonucu yıkıldı. Bizans İmparatoru Aleksi Paleolog tekrar Konstantinopolis'e gelerek imparator oldu. Bu seferden en kazançlı çıkan Venedikliler oldu ve Akdeniz'in önemli adaları gemilerinin nakliye ücreti karşılığı bunlara verildi. Dördüncü haçlı seferinin diğer haçlı seferlerinden farkıda daha önce belirttiğimiz gibi Kudüs yerine Konstantinoplis'teki karışıklıklardan dolayı Konstantinoplis'un işgal edilmesi ve Bizans İmparatorluğu yerine Latin İmparatorluğu kurulmasıdır.
Diğer Haçlı seferleri
Beşinci Haçlı seferi
Altıncı Haçlı seferi
Yedinci Haçlı seferi
Sekizinci Haçlı seferi
Dokuzuncu Haçlı seferi
Niğbolu Savaşı
Beşinci Haçlı seferinden hiçbir sonuç alınamadı. Altıncı Haçlı seferi Almanya İmparatoru II. Friedrich tarafından yapıldı. Fakat, Friedrich Papa'nın afarozuna rağmen Müslümanlarla muharebeyi kabul etmedi.
Yedinci ve Sekizinci Haçlı seferleri, Fransa Kralı Louis tarafından sevk ve idare edildi. Mısır'da Dimyat'ı zapteden Louis, Man-sure'de yapılan muharebeyi kaybetti ve kendisi de esir düştü. Dimyat'ı geri vermek kaydıyla serbest bırakıldı ve 4 yıl sonra ülkesine geri döndü.
Dokuzuncu ve son Haçlı seferi de yine Louis tarafından Akdeniz'de faaliyet gösteren korsan diye niteledikleri Müslümanları bertaraf etmek için, 1270'de Tunus'a yapıldı. Louis, vebadan ölünce sefer de sonuçsuz kaldı.
Bunların dışında "Çocukların Haçlı Seferi" (1212) adında binlerce çocuğun katıldığı bir haçlı seferi de vardır. Çocuklar Müslümanlara karşı kışkırtılmışlar fakat yolculuk esnasında Venedikli tacirler tarafından köle olarak satıldılar. [1]
Bundan sonra da Hıristiyan ülkelerin ortak lideri Papa'nın organize ettiği Hıristiyan birlikleri Osmanlılara ya da diğer Müslümanlara karşı aynı zihniyette topluca savaş yapmaya devam etmişlerdir. Bunlara örnek olarak Niğbolu Savaşı ya da Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları ya da Osmanlı'ya karşı Balkan İttifakı verilebilir.
Sonuçları ;
(1) Dini Sonuçları : Kudüs'ün ele geçirilememesi inançlarının zayıflamasına ve papaların nüfuzlarının azalmasına sebep oldu.Papa'ya karşı duyulan güven azaldı.Skolastik düşünce zayıfladı.
(2) Siyasi Sonuçları: Doğuda ve İstanbul'da kurulan Hıristiyan devletleri uzun ömürlü olamadıklarından Haçlı Seferlerinin siyasi neticeleri parlak olmadı. Ancak Müslümanların Avrupa'ya geçişlerini geciktirdi. Ayrıca bu seferler, 150 yıldan fazla bir süre müslümanları meşgul ettiğinden Cengiz Orduları ile gelen tehlikeye karşı hassasiyete sebep oldu.Bizans'ın ömrünü uzattı.
(3) Sosyal Sonuçları :Harbe katılan birçok derebeyi geri dönemediği için Avrupa'da derebeylik zayıfladı; Halk arasındaki sınıf farkları büyük ölçüde ortadan kalktı ve sosyal yapıda önemli gelişmeler başladı.Merkezi krallıklar güçlendi.
(4) Ekonomik Sonuçları oğu ve batı toplumları arasında ticari faaliyetler başladı. Doğuda mevcut olan pek çok tarım ürünü ve meyveler Avrupa'da da yetiştirilmeye başlandı. Deniz ticareti canlandı ve bilhassa Akdeniz ülkeleri büyük bir zenginliğe kavuştu. Özellikle pusula, kağıt, top barutu gibi büyük icatlar ile işlenmiş bakır eşyalar, kumaşlar ve yel değirmeni dahil çeşitli yenilikler Avrupalıların da hizmetine girdi.*** Pusula coğraf keşiflerin başlamasına neden olmuştur.
(5) Ortaçağ avrupasında çeşitli sınıfların belirmesinde etkili olmuştur.Bu etki daha sonra rönesans ve reform hareketlerinin çekirdeğiini teşkil edecektir.