Gezenbilir Suriye Gezisi; Şam, Malula, Humus, Palmira, Halep, Hama

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan koza Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 175
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 60,610

koza

Kamp III
Mesajlar
963
Tepkime Puanı
4
Yer
İstanbul
Yeniden merhabaaaaa

Nihayet İstanbul'a dönebildim ve gittilermi-gitmedilermi tartışmalarına sonverecek gezi yazımı yazmaya başlıyorum :smiley:

Bu gezi yazısı UFUK SARNIK' a ithaf edilmiştir ;D ;D ;D

Suriye gezisini yapmaya karar verdiğimizde katılımın daha çok olacağını düşünmüştüm ama malesef bir çok arkadaşımız iş durumundan dolayı çok istemelerine rağmen gelemediler ve sonuç olarak 4 kişilik bir grup olarak hazırlıklara başladık... Gezi planımız şöyle idi;ben pazartesi günü akşam Adana'ya geçecektim,çarşamba günüde Sedat-Amina ve Funda 15:00 Onurair uçağı ile Adana'ya gelecekti.Orada 1 gece kaldıktan sonra perşembe günü Adana'yı gezip akşam üzeri Antakya'ya geçecektik ve orada Titus Turun organize ettiği başka bir grupla birleşip 23:00 da Suriye'ye geçilecekti...

İlk işimizin bize bu geziyi organize eden Titus'a pasaport bilgilerimizi göndermek olmalıydı.Ben geziden 6 gün önce bilgileri verdim.Lakin sevgili yol arkadaşlarım tüm ısrarlarıma rağmen bir türlü bilgilerini vermediler.2 daha böyle geçti ve pazartesi günü ilk bombayı sevgili Funda patlattı;
-pasaportumun süresi dolmuş nüfus kağıdımda kayıp,bu gün nüfus kağıdımı çıkartıp yarın pasaportumun süresini uzatıcam,yarın akşam bilgilerimi gönderiyorum ;D

Öğleden sonra Titus Turdan büyük bir özveri ile yardımlarını esirgemeyen Gress Hanım aradı ve Amina (Bambina) nın oturum izni olup olmadığını sordu(Bilmeyen arkadaşlar için için belirtiyorum-Amina Bosna vatandaşı olup burada öğrencidir ) ikinci bombada böylece patlamış oldu çünkü Aminanın oturum süresi dolmuştu ve burada turist olarak görünüyordu ;D Amina ile görüştüm,oturum iznini uzatmak ile ilgili gerekli başvuruları yaptığını ama gezi tarihine yetişmeyeceğini,geziye Türkiye'de bulunan bir turist olarak katılacağını söyledi ...Gress Hanım gerekli araştırmaları yaptı ve Amina'nın sorunu çözüldü (daha doğrusu biz o an için çözüldüğünü düşündük ) ;)

Pazartesi gece biraz huzursuz ve gergin olarak ;yarın herşey halolacak diye düşünüp uyudum...Ama ne mümkün ;D
Öğlene kadar Funda'dan gelecek telefonu bekledim..1-2 defa aradım ama ulaşamadım..İyice gerilmeye başladığım bir sırada Funda aradı ve üçüncü bomba;Nüfus Müdürlüğünün Sisteminin çöktüğünü ve hatta bilgi işlem merkezindeki sistemin yandığını,öğleden sonra herşeyi halledeceğini söyledi..Bu arada Sedat'In hala Gress Hanıma bilgileri göndermediğini öğrendim ve Sedatı aradım...Dördüncü bomba;ben yanlış hatırlıyormuşum pasaportumun süresi dolmuş şimdi gidip hemen uzatıyorum ;D
Günlerden Salı,ertesi gün 15:00 da uçakları var ve hala pasaport süresi uzatmaktan,nüfus kağıdı çıkartmaktan bahsediyor arkadaşlar :(
Öğleden sonra Titus'tan Gress Hanım aradı ve beraber gideceğimiz diğer grubun geziyi iptal ettiğini ama dilersek bize özel araba tahsis ederek bu turu gerçekleştirmemize yardımcı olabileceklerini söyledi...Böylece Beşinci bombada patlamış oldu ;D
Gress hanım ve hala pasaportları,nüfus kağıtları olmayan gezi arkadaşlarımla yaşadığım yoğun telefon trafiğinen sonra ne olursa olsun bu geziye gitme kararı alındı ;)
Salı akşam üzeri ilk müjdeli haber Funda'dan geldi ; artık bir nüfus kağıdı ve Süresi uzatılmış pasaportu vardı ;D gerekli bilgileri Gress Hanıma verdik ama Sedattan hala ses yoktu :( Geç saatte ulaştığım Sedat sabah erkenden pasaportunu alacağını ve hep beraber 15:00 da geleceklerini söyledi..Bende inandım malesef ;D

Çarşamba sabahı geçen 2 günün gerginliği ile uyanıp kazası belasız bir gün dileyerek başladım güne...Ertesi gün gece Suriye'ye doğru yola cıkacaktık ama henüz hiçbirimizin vizesi yoktu ve hatta Sedatın pasaportu bile yoktu ....Sabah yapılan telefon trafiğinde Sedat pasaportunu almak için yolda olduğunu ve oradanda direk havaalanına geçeceğini söyledi...
Saat 14.00,uçağın kalkmasına 1 saat var ve sedattan altıncı bombaaaaa;
Ben pasaportumu alamadım,Müdür bir yere gitmiş,1 saat sonra gelecekmiş,ben 19:00 uçağı ile geliyorum :smiley:

Tüm bunlar olurken ben nemi yapıyorum???
Onuda arkadaşlar kendi gezi yazısında yazar artık ;D

Saat 16:30 da Funda ve Amina nihayet Adana'da....Sedatın gelmesine 4-5 saat var ve biz bu zamanı değerlendirelim diyerek Adana'da bulunan sevgili Amina'nında fotoğraflarını eklediği Ortadoğunun en büyük 4. camiisi Hacı Ömer Sabancı Merkez Camisi ni gezmeye karar veriyoruz...

Cami Hakkında bilgilendirmeyi bir sonraki mesajımda yapalım ;)

Akşam 20.30 gelmesi gereken Sevgili Sedatı 1 saat rötarlı olarak havaalanından alıyoruz ve bende şimdilik rahat bir nefes alıyorum :smiley: Ekibe sevgili babacığımıda dahil ederek yola koyuluyoruz..
Nereyemi???
Yiyenbilir ekibi Adana'da bir araya gelince nereye gider???
Tabiki Soluğu Kebap Ustası Yüksel abimizin mekanı Elem kebap'ta alıyoruz ;D ;D ;D
Malesef bu kebap organizasyonu sırasında makinam yanımda olmadığı için ben fotoğraflarını çekemedim ama yiyenbilir ekibindeki diğer arkadaşlardan rica edersek seve seve 1-2 kare yükleyeceklerdir ;)

Kebaplarımz afiyetle yedikten sonra canım babacığımı eve bırakıp arabasına el koyarak gece kısa bir Adana turu yapıyoruz..Tabiki ilk durak künefeci ;D ;D ;D
Daha öncede yazdığım gibi malesef makinam yanımda olmadığı için eve gidene kadarki bu sürece ait hiç fotoğraf yok bende :(
Ve nihayet evdeyiz ;D daha öncede planladığımız gibi o geceyi bizim evde geçiriyoruz...
Bu arada gece geç saatlere kadar son hazırlıklarımız yapıyoruz ve yorucu geçeceğini düşündüğümüz ilk 36 saat için dinlenmek gerektiğini farkederek uyku zamanı diyoruz ;)

DSC_5179.jpg


DSC_5175.jpg


DSC_5148.jpg
 

Etiketler
HACI ÖMER SABANCI MERKEZ CAMİİ

Rahmetli Hacı Ömer Sabancı girişimleri ile yapımına başlanan caminin minarelerinden malesefki ilk duyulan ses yine rahmetli Hacı Ömer Sabancı için verilen Sela olmuştur...İlk kılınan namazda yine malesef rahmetli Hacı Ömer Sabancı'nın cenaze namazıdır...Bu yüzden Sabancı Ailesinin katkıları ile her yıl Ramazan Ayında caminin hayrat çeşmelerinden 1 ay boyunca bal,gülsuyu ve şerbet akmaktadır....

Sabancı Merkez Camii, Adana şehrinin merkezinde, Seyhan nehri kıyısında yer alan, Türkiye’nin en büyük camisidir. 1998 yılında hizmete açılmıştır. 32 metre çaplı ana kubbesi ile Türkiye’nin en büyük kubbeye sahip camisidir. Caminin proje mimarı Necip Dinç’tir. Ortadoğu'nun en büyük 4. camiisi olarak da kabul edilir

20.000 kişilik cami(açık alanın düzenlenmesiyle 28,000 kişi), son cemaat mahaliyle birlikte 6600metrekareye yayılmıştır; 9 fil ayağı üzerine oturur. Klasik Osmanlı mimarisi tarzında yapılmıştır. Genel görünüm olarak Sultanahmet Camii’ne, plan ve iç mekan olarak Selimiye Camii’ne benzer. Bu nedenle Sabancı Merkez Camii için “Selimiye’nin eşi, Sultanahmet’in kardeşi, Kocatepe’nin çağdaşı.” denmektedir.

4 yarım-kubbe, 5 kubbe, 6 minaresi vardır; bunlar 4 kitap, 4 halife ve 4 mezhebe, İslam’ın 5 şartına, imanın 6 şartına karşılık gelmektedir. 32 metre çaplı ana kubbe 32 farza, avludaki 28 kubbe Kuran’da adı geçen 28 peygambere, ana kubbedeki 40 pencere Muhammed'in peygamber olduğu yaşa ve 40 rekat namaza, 99 metrelik 4 minare Allah’ın 99 güzel ismine karşılık gelir.

Caminin temeli 13 Aralık 1988’de atılmıştır. 65bin metrekarelik arsası Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından Türkiye Diyanet Vakfı’na devredilmiş; halkın bağışları ile caminin %50’si tamamlanmıştır. Geri kalan %50, Hacı Sabancı ve onun ölümünden sonra Sabancı ailesi tarafından karşılanmış; bu nedenle başlangıçta Merkez Camii olması düşünülen adı Sabancı Merkez Camii halini almıştır.

Hat işlerini Hüseyin Kutlu; nakış - tezyinat işlerini Mimar Semih İrteş; mukarnas işlerini Ali Turan Usta; mihrap, minber, kürsü, ana mekan ve son cemaat mermer kapıları Nihat Kartal; şadırvanlar, sebil köşkü, bahçe mermer kapıları ve mermer söveleri Necati Cebeci; beton ve alçı vitraylar A. Kadir Aydın Usta; ana mekan ve hündekâri kapıları Ahmet Yılçay Usta, avizeyi Cedetaş Elektromekanik A.Ş. firması yapmıştır.

Adana Sabancı Merkez Camiindeki Tevafuklar
1- Ana mekândaki 5 normal kubbe, İslâm’ın 5 şartına tevafûk eder.
2- Şadırvanlı avludaki 28 kubbe, Kur’an’da adı geçen 28 peygambere tevafûk eder.
3- İki mekândaki toplam 33 kubbe tesbih, tahmid, tekbirin ayrı ayrı 33’er defa tekrarına tevafûk eder.
4- Ana kubbe yüksekliği 54m olup; 54 farz’a tevafûk eder.
5- ana kubbe çapı 32 m olup; 32 farz’a tevafûk eder.
6- Ana kubbe pencere Resûlullah efendimize peygamberliğin geldiği yaşa, bir günde kılınan 40 rekat namaza, mescid-i Nebevi’de kılınan müjdeli 40 vakit namaza gibi tevafûk eder.
7- Camideki 6 minare, imanın 6 erkanına tevafûk eder.
8- Dört minarenin uzunluğu 99 m olup; Esma-i Hüsnaya, tesbih, tahmid, tekbir’in 33’er defa tekrarının toplamına tevafûk eder.
9- Altı minaredeki 16 şerefe; tarih boyunca kurulmuş 16 Türk devletine tevafûk eder.
10- Ana kubbe etrafındaki 4 yarım kubbe (tromplar); Edille’i şeriyye ( İslâm’ın 4 ana kaynağı Kur’an, sünnet, icmai ümmet, kıyası fukaha), 4 büyük halifeye, 4 büyük kitaba, 4 mezhebe, 4 büyük melaike’ye tevafûk eder.
11- Bir alt kattaki 12 yarım kubbe “İslâm’ın” tasvip ettiği 12 tasavvuf yoluna tevafûk eder.
12- Bir alt kattaki aynalı pencereler; her cephede ayrı ayrı 28 olup Kur’an’da ismi geçen peygamberlere tevafûk eder.
13- Ana kubbeyi taşıyan 8 ayak “Ef’ali mükellefine(farz, vacip, sünnet,müsteap, mübah, mekrûh, müfsid, haram) tevafûk eder.
14- Ana gövdeye 5, Şadırvanlı avluya 3 abidevi kapıyla girilir ki toplamı 8 cennet kapısına tevafûk eder.

Sevgili Amina'nın fotoğrafları ;)

DSC_0027.jpg


DSC00023.jpg


DSC_0049.jpg
 


Sedatcım , yeni topic açtığına göre sende fotoğraf yüklemeye başlayacaksın , hadi bekletmeyin artık bizi ;)
 

Suriye gezimizin ikinci günü ;

Sabah gece geç uyumamızdan ve yaklaşık 36 saat yatak yastık göremiyeceğimizi bildiğimizden dolayı azıcık tembellik ederk 10:00 gibi uyandık ve toparlanıp kendimizi sokaklara attık :smiley:
İlk durağımız tarihler 14 Şubatıda gösterdiğindenmidir bilinmez ;D Çukurova Üniversitesi kampüsündebulunan Aşıklar Tepesiydi ;)

DSC_5211.jpg


DSC_5198.jpg


DSC_5192.jpg


Aşıklar Tepesinden Adana...

DSC_5212.jpg



Aşıklar Tepesinde çektiğimiz birkaç kare fotoğraftan sonra yiyenbilir damarımız kabardığından soluğu göl kenarındaki börekçide aldık...Oraya özgü Sıkma denilen börekleri mideye indirdikten sonraki fotoğrafar ;D ;D ;D

DSC_5229.jpg



Mısır Çarşısı ve Amerikan Pazarını gezdikten sonra kendiside tarihi eser kapsamına giren 106 yaşındaki anneannemi ziyaret edip(Maşallah ;D kendisi ayaklı tarih ansiklopedisidir..Nede olsa son Osmanlı Padişahını ve Atatürkü canlı kanlı görmüş kadındır ;) ) Osmanlı dönemini ve Kurtuluş Savaşı hikayelerini dinleyip hayır duasını aldıktan sonra Antakya'ya doğru yola koyulduk...

DSC_5252.jpg


DSCF3414.jpg
 




mogzilla' Alıntı:
Koza anneannene Allah uzun ömürler versin.Ne güzel bir insan.Benimkiler sağ olsaydı şimdi neleri feda etmezdim ki.

Amin Nadir abi

Kaç yaşına gelirlerse gelsinler sevdiklerimizden ayrılmak canımızı acıtır...Özelliklede anneannem çok değişik bir kadındır..Yaşıtlarına ve kendi dönemine göre çok ileri görüşlü,kendine göre espiri anlayışı olan ve bunu hala devam ettiren renkli bir kadındır :smiley: Ondan her ayrıldığımda ;acaba bir daha görebilcekmiyim korkusu yaşıyorum...O yüzden sizi çok iyi anlıyorum ;)
 


Allahuzun ömürler versin hakkaten anneanneye koza aplam :smiley:
106 hic gostermio ama yaf
cidden bak,
bu arada kendimi suan surie oncesi adanada gezerken buldum
hep birlikte bi daha gidicez ona gore :D:D:D
 





koza' Alıntı:
Yeniden merhabaaaaa

Nihayet İstanbul'a dönebildim ve gittilermi-gitmedilermi tartışmalarına sonverecek gezi yazımı yazmaya başlıyorum :smiley:

Bu gezi yazısı UFUK SARNIK' a ithaf edilmiştir ;D ;D ;D

Koza ellerine sağlık. Ayrıca bana ithaf ettiğin içinde teşekkürler ;) (sanki silah zoru ile olmuş gibi ama olsun 8)) Ayrıca Annanene MAŞŞALLAH demek istiyorum. (bir nazar boncuğu tak derim ;) )

Şu ana kadar yazılanlar Adanada yaşadıklarınız peki sınırın diğer tarafı ??? +fotoğraflar ? beklemedeyim. (iki elim yakanda) :smiley: ;) :D ;D ;D
 

Ve nihayet Antakya'ya doğru yola koyulduk.Merak edenler için ; Adana-Antakya aras 192 km...
Akşam saat 19:30 civarı Antakya'daydık ve direk Titus Tura gittik.Titus Turun sahibi Mehmet Ali bey ve yardımcısı Yusuf bey bizi karşladı.Mesaileri bitmiş olmasına rağmen bizi beklemişlerdi.Mehmet Ali bey babasından devraldığı Titus Turizmi başarıyla daha ileriye götürmüş.Ortadoğu ülkelerine seyahat edecekler için tavsiye ederim çünkü bu konuda yılların deneyimi ve birikimine sahipler.Mehmet Ali beyden Suriye ile ilgili ihtiyacımız olan bilgileri ve gece buluşacağımız, Suriye gezimizde ulaşımımızı sağlayacak Seyfettin Dayımızın iletişim bilgilerini aldıktan sonra dönüşte görüşmek üzere ayrıldık...
Buluşma saatimiz 23:00 idi ve bizim 2-3 saatimiz vardı.Yiyenbilir damarımız devreye girdi ;) Antakya'ya kadar gelip ve bu kadar aç iken o güzel yemeklerin tadına bakmadan gitmek olmazdı ;)
Titus Turizmden Yusuf Beyin tavsiyesine uyarak çok uzak olmayan Sultan Sofrasına doğru yola koyulduk..
Hava ağmurlu olmasına rağmen yürüyerek gitmeyi tercih ettik.Amacımız hem Antakya sokaklarını gece gezebilmek ve hemde yiyeceğimiz muhteşem yemekler için enerji harcamaktı ;)

Sultan sofrası çok uzun yıllardır Antakya'nın yöresel yemeklerini tatma imkanı sağlayan bir restaurant.Antakya'ya yolu düşenlere kesinlikle tavsiye ederim...

Sultan sofrasından iştah açan fotoğraflar ;)

DSC_5271.jpg


DSC_5293.jpg


DSC_5312.jpg


DSC_5313.jpg


DSC_5284.jpg


DSC_5317.jpg



Bu güzel sofradan istemeyerekte olsa ayrılıp buluşma noktamıza doğru yürümeye başladık...Buluşma noktamıza vardığımızda hala 1 saatten fazla vaktimiz olduğunu farkederek bu zamanı Mado'da kahve içerek değerlendirmeye karar verdik...

Veeeee günün yorgunluğu ile yemeği fazla kaçırmanın sonu .......

DSC_0228.jpg



Seyfettin Dayı çok dakik çıkıyor ve saat tam 23.00 te buluşma noktasına geliyor..Adana'dan geldiğimiz aractan eşyalarımızı Suriye'ye gideceğimiz araca taşıyoruz,aracımızı otoparka parkediyoruz ve nihayet Suriye'ye doğru yola çıkıyoruz ;)

yaklaşık 1,5 saat süren yolculuğun sonunda Cilvegözü sınır kapısındayız...

DSC_5324.jpg


En büyük sıkıntıyıda burada yaşıyoruz; sınır kapısında polis memuru Amina'nın turist vizesinin dolmak üzere olduğunu ve çıkış yaparsa tekrar Türkiye'ye giriş yapamıyacağını söylüyor :( Aramızda yaptığımız durum değerlendirmesinin sonucunda Amina'yı Şam'dan Bosna'ya gönderebileceğimize yada en kötü ihtimalle bir arap şeyhiyle evlendirebileceğimize karar verip yolumuza devam etme kararı alıyoruz ;D ;D ;D

İkinci durağımız ise aracın triptik işlemlerini yapacağımız tampon bölge..Burada da sorunlar peşimizi bırakmıyor..Bu araç ile çıkış yapamazsınız deniliyor ve biz tampon bölgede sıkışıp kalıyoruz..Geri dönme ihtimali olduğundan bahsedilirken Amina bombayı patlatıyor;
-Ben boşunamı çıkış yaptım şimdi ;D
Dönmeye kalksak Amina tekrar Türkiye'ye giremiyecek...Sıkıntılı geçen dakikalardan sonra bir yanlış anlaşılma oduğunu ve yolumuza devam edebileceğimiz söyleniyor...Amina'da bundan sonraki hayatını tampon bölgede geçirmekten kurtulmuş oluyor ;D

Üçüncü kapı Suriye sınır kapısı ....Fotoğraf çekmek yasakmış ama biz bilemediğimizden Sedatla arabadan fırlayıp fotoğrafları çekmeye başladık..Suriyeli bir asker müdahale edene kadar 2-3 poz çekebildik

DSC_5334.jpg



Şimdi burada da şansızlık peşimizi bırakmadı diyeceğim siz inanmayacaksınız ;D
Ama malesef öyle oldu... Üstelik bu defa başından bu yana sorunsuz olan beni Suriye'ye almak istemediler :(
Sebep ise mesleğimin gazetecilik olması ???
Siyasisin diyorlar başka bir şey demiyorlar ;D
Siyasi değilim ben hem gezenbilirim hemde yiyenbilirim dedim durdum ve sonunda ikna edip izni aldım 8)
Bu olaylar olurken Sedatın çabasınıda takdir etmemek mümkün değil tabiki ;) Ben hep onun ilk fırsatta benden kurtulmaya çalışacağını düşünürken o beni gerçektende utandırdı :-[ ;D

Benimde Suriye'ye giriş iznimi hallettikten sonra nihayet Suriye'deyiz ;D

Bu arada bu kadar zorlukları aşıp Suriye sınır kapısından geçerken kapının ilkelliği karşısında Fundanın yorumunu yazmadan geçemiyeceğim ;D
-Bütün sıkıntı bu kapı içinmiydi...Bir kamyon ile kırıp geçerdik ???
 

ya hakketten ne zorluklarla başlamışssın

tevekkeli biz hissetmişiz olacaakları,kızlara dikakte t diyip duruyoduk :smiley: sedata :smiley:)

hay allah ee sonraa
 





Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,875
Mesajlar
1,524,906
Kayıtlı Üye Sayımız
166,661
Kaydolan Son Üyemiz
Necmierdan

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst