Bürstner Premio Life 430 Ts Mi Yoksa Weinsberg 390 Qd Mi? Yardım Lütfen

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan ozen_12 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 215
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 63,950
Çok değerli bilgiler paylaşıyorsunuz. 👍 Adria, her serisiyle kalitesini kanıtlamış bir marka bence. Sağlamlığından hiç şüphem yok ama görüntü avivada biraz basit. Aviva serisi de olsa kullanışlı kaliteli karavanlar. Ne yalan söyleyeyim ileride karavanı büyütmeye karar verirsek ilk seçenek Adriada adora serisi. O panoramik cam tavan, kaliteli döşenmiş u oturma grubu üzerinde öyle bir aydınlık ferahlık sağlıyor ki karavana bayılmadan duramadık. :smiley: Adriaların içi çok aydınlık ve kullanışlı. Segment arttıkça kapı tokluğuda artıyor.
3 sistem buzdolaplarının sıcak yerlerde çuvalladığını kullanıcılardan okuyoruz. Bu konuda deneyimlerinizi paylaşmanızı bekleriz :smiley:
@hakkinenk
Panoramik cam tavan sevenlerdenim Mersinde yaşadığım için arabamdakini sabah erken saat harici 1 gün açmayı bırak güneşliğini çekemedim.
Panoramik cam tavanlı karavan alacaksanız Dış ortam sıcaklığı 30-35 lere çıktı mı? Karavan Klimasız ise bittiniz.demektir.O güneşlikleri açamazsınız. Bırakın camı açmayı.
Ama kışın şahane.

@Doğrucu Davut hocam dediğimi, yaptım. Mersinde yaşamanın verdiği zorunluluktan Truma Saphire Comfort taktırdım.
Yalnız klimanın içerisindeki soğutma (sıvısı-gazı) sarsıntıdan dolayı aynı anda çalışmadı. Belli bir süre klima dinlenmek istiyor. Yoksa soğuk açıyorsun sıcak veriyor. :(
 

Etiketler
Çok değerli bilgiler paylaşıyorsunuz. 👍 Adria, her serisiyle kalitesini kanıtlamış bir marka bence. Sağlamlığından hiç şüphem yok ama görüntü avivada biraz basit. Aviva serisi de olsa kullanışlı kaliteli karavanlar. Ne yalan söyleyeyim ileride karavanı büyütmeye karar verirsek ilk seçenek Adriada adora serisi. O panoramik cam tavan, kaliteli döşenmiş u oturma grubu üzerinde öyle bir aydınlık ferahlık sağlıyor ki karavana bayılmadan duramadık. :smiley: Adriaların içi çok aydınlık ve kullanışlı. Segment arttıkça kapı tokluğuda artıyor.
3 sistem buzdolaplarının sıcak yerlerde çuvalladığını kullanıcılardan okuyoruz. Bu konuda deneyimlerinizi paylaşmanızı bekleriz :smiley:
Dış ortam 30 dereceyi geçen yerlerde kullanacaksanız. Çift fan takıyorlar işe yarıyor. (90 lt dolapları kast ediyorum 24 saat sonra donduruyor bile)
Mersin sıcağında o fanlar sıcaklık ayarlı (termostatlı) hiç durmadılar. Büyük buz dolabılı model almadığım için üzgündüm.
Hacim büyük olduğundan sıcak yerde o dolaplar dahada nazlı çalışır.
PUH modelini mi? alsam diye gidip geldim. 110kg adamı yatak taşırmı? :Ddiyerek vazgeçtik. 85 kg filan olsam gözüm yerdi.
🤣
 

.
Ahmet bey önce geçmiş olsun.
Sanırım bir yerlerde karavanda klimanın, şebekeyi bulanlara daha yakıştığından bahsetmiştim. Siz bildiğim kadarıyla zaten çekme karavanı raconuna göre kullanan taifedensiniz. Klimanız ile ferah uykular dilerim.

Buzdolabının hacmı için söyleyeceğim tek şey, ona neler konulacağının tesbitinin atlanmaması olacaktı. Bu açıdan marketler gayet öğretici yapıda. Bir göz atın derim.
Ben bu konuda ne kadar ahkam kessem de her dolabı açışımda bana sırıtarak bakan bir iki şeyi görmekten hala kurtulamadım..🥴
 
Son düzenleme:

.
Ahmet bey önce geçmiş olsun.
Sanırım bir yerlerde karavanda klimanın, şebekeyi bulanlara daha yakıştığından bahsetmiştim. Siz bildiğim kadarıyla zaten çekme karavanı raconuna göre kullanan taifedensiniz. Klimanız ile ferah uykular dilerim.

Buzdolabının hacmı için söyleyeceğim tek şey, ona neler konulacağının tesbitinin atlanmaması olacaktı. Bu açıdan marketler gayet öğretici yapıda. Bir göz atın derim.
Ben bu konuda ne kadar ahkam kessem de her dolabı açışımda bana sırıtarak bakan bir iki şeyi görmekten hala kurtulamadım..🥴
Hocam Mersin de klima geceden çok gündüz lazım oluyor. Ama teşekkür ederim.

Buzdolabı konusunda , Herkes dediğiniz gibi alıştığı gibi gider. Biz insanoğlu şartları zorlamayı severiz.

Klima konusunda başınıza hiç öyle birşey geldi mi? Eskiden buzdolapları için derlerdi gazı bir dursun çok salladınız mı? Kullanmayın. O zamandan bu zamana gazlar değişti ,gelişti.
Ben çok şaşırdım klima belkide sıcak vermiyordu borular sıcaktı onu üflüyordu emin değilim. Ama cehennem gibiydi.
Biz yinede karavanı kurduktan sonra bekliyoruz bir kaç saat.
 

Merhabalar,
iki senedir karavanları araştırırdık. Karavancıları farklı mecralardan takip ettik. Teorik olarak karavancılığın ince detaylarını öğrendik. Heves ettik. Yerlisiydi, avrupasıydı derken ağustosta weinsberg ile karavancılığa girmeye karar verip sipariş geçtik. Heyacanlandık, karavanın teslimi için 3 ay nasıl geçer dedik. Aracımız hazır, ehliyetimiz hazır, hatta masa/sandalye/kablo/mutfak eşyaları..vb hazır. Fakat birşeyi hesap etmedik ya da görmezden geldik. Kızımız kreşe başladı. Eşim de öğretmen olunca evden çıkış saatlerimiz giriş saatlermiz, kreş saatleri..vb uyuşmadı. 2. araç şart oldu. Ne yapalım ne edelim derken finansal beklenti anlamında başka olumsuzluklarda olunca karavan siparişini iptal etmek zorunda kaldık. Sonrası zaten yaşıyor olduğumuz ekonomik çalkantı. Arabayı da alamadık. Fakat daha güzel bir şey oldu ve Allah bu ay başında istediğimiz özellikte yeni ev nasip etti. Evet karavan içimizde kaldı. Ama bir gün Allah izniyle almaya niyetliyim. Uzaktan izlemeye devam..
 



Merhabalar,
iki senedir karavanları araştırırdık. Karavancıları farklı mecralardan takip ettik. Teorik olarak karavancılığın ince detaylarını öğrendik. Heves ettik. Yerlisiydi, avrupasıydı derken ağustosta weinsberg ile karavancılığa girmeye karar verip sipariş geçtik. Heyacanlandık, karavanın teslimi için 3 ay nasıl geçer dedik. Aracımız hazır, ehliyetimiz hazır, hatta masa/sandalye/kablo/mutfak eşyaları..vb hazır. Fakat birşeyi hesap etmedik ya da görmezden geldik. Kızımız kreşe başladı. Eşim de öğretmen olunca evden çıkış saatlerimiz giriş saatlermiz, kreş saatleri..vb uyuşmadı. 2. araç şart oldu. Ne yapalım ne edelim derken finansal beklenti anlamında başka olumsuzluklarda olunca karavan siparişini iptal etmek zorunda kaldık. Sonrası zaten yaşıyor olduğumuz ekonomik çalkantı. Arabayı da alamadık. Fakat daha güzel bir şey oldu ve Allah bu ay başında istediğimiz özellikte yeni ev nasip etti. Evet karavan içimizde kaldı. Ama bir gün Allah izniyle almaya niyetliyim. Uzaktan izlemeye devam..
Hayırlısı olsun...
 

Tecrübe ile sabit ilk siparişler genelde iptal olur. Bende Hobby 460 UFE deluxe edt siparişini iptal etmiştim.(Hanım zoruyla)
Pişman olduk tabiki. Ertesi sene weinsberg aldık aynı TL ye . :smiley:)
Allah pişman etmesin. Gerisi mühim değil.
45000 avroluk makinede de 25000 avroluk makinede de huzurunuz varsa rahat rahat uyursunuz.
390 tipi compact girişi seviyesi karavanların 1 özelliği diğerlerinden farklı. 1600 dizel ile rahat çekiyorsunuz.
Haydi dedinizmi hazırlanması yarım saat. Peşinize takıp devam. Hiç yok demiyor ve üşenmiyorsunuz.
4m yi geçtimi karavan 2000 motor tavsiye ederim.
 

Tecrübe ile sabit ilk siparişler genelde iptal olur. Bende Hobby 460 UFE deluxe edt siparişini iptal etmiştim.(Hanım zoruyla)
Pişman olduk tabiki. Ertesi sene weinsberg aldık aynı TL ye . :smiley:)
Allah pişman etmesin. Gerisi mühim değil.
45000 avroluk makinede de 25000 avroluk makinede de huzurunuz varsa rahat rahat uyursunuz.
390 tipi compact girişi seviyesi karavanların 1 özelliği diğerlerinden farklı. 1600 dizel ile rahat çekiyorsunuz.
Haydi dedinizmi hazırlanması yarım saat. Peşinize takıp devam. Hiç yok demiyor ve üşenmiyorsunuz.
4m yi geçtimi karavan 2000 motor tavsiye ederim.
Kısmet. Şuan için kararımızın doğruluğundan şüphemiz yok ama karavan hayali de içimizde kaldı. Araç konusunda sıkıntım yok. Hilux 2.4 4*4 kullanıyorum. Olur da karavan büyütmek istersek diye baştan alt yapıyı kurmuştum :smiley:
 

@hakkinenk , hayırlısı olsun. Benim eşim de öğretmen. Bilmeyenler için yazıyorum; öğretmenlerin Temmuz ve Ağustos aylarında, bir de Şubat'taki 15 tatil ile birer hafta Kasım ve Nisan'da tatilleri var.

Bu bağlamda kendi karavancılık tecrübemden çıkardığım sonuçları yazmak istiyorum:

Yaşayıp tecrübe etmeden, hayal ederek her türlü detay görülemiyor. Herkesin sıcak ve soğuğa dayanma toleransları farklı. Şahsen benim sıcağa ve neme toleransım çok düşük. Böyle hava şartlarında mutsuz oluyorum. Hiç olmazsa gece uyurken klimalı bir odaya kapağı atmam lazım. Bu yaz karavanla Akdeniz gezimizden pek keyif almadım. Hadi sıcağa ve neme bir şekilde dayanırım da sivrisinekler canımdan bezdirdi. Ne kadar dikkat etsek de 3-5 tanesi her gece bizi uğraştırdı. Hep de kızıma saldırdıkları için ve o da sağolsun sonrasında kaşıyıp yara yaptığı için tatil resmen kabus oldu bize. Kabukları yolup yarayı açıyor ve çok geç iyileşiyor. O yüzden bundan sonra yaz tatilinde Ege ve Akdeniz'e gideceksek otelde kalmaya karar verdik. Yazın çekme karavanı bir kere de Avrupa gezisinde denemek istiyoruz. Belki oralardaki iklim ve mokamp şartları Türkiye'dekinden farklıdır ümidiyle.

Biz yazın acemi olduğumuz için mokampları tercih ettik ve mokampları hiç sevmedik. Sebepleri:

1) Gürültü: Karavan ve çadırlar çok dip dibe. Yazın camlar da açık olduğu için eğer uykunuz benimki gibi hafifse komşunuzun horultusundan uyumakta zorluk çekiyorsunuz veya gece siz uyuduktan sonra kamp alanına araçla girmek sözde yasak olsa da birileri mutlaka giriyor. Mokampın 1-2 km yakınında bir de düğün salonu veya bar varsa değme keyfine (genelde de oluyor).
2) Altyapı: Wc ve duşlar genelde yetersiz, akşamları ve sabahları ılık/sıcak su olmuyor sular güneş enerjisi ile ısıtıldığı için. Kamp alanı çadırlar için düşünülmüş. Hadi karavanları da alalım bari diye alıyorlar ama gri su ve kasetli wc'yi pek çok yerde klozete dökmek zorunda kaldım ki bu çok zor oldu. Alaturka tuvalete dökmek daha kolay oluyor.
3) Sivrisinekler: Kamp alanlarında sivrisinekler otel ve pansiyon bölgelerine göre daha fazla. Yakınlarında su birikintisi varsa daha çok oluyor. İlaçlama otel bölgelerine göre yetersiz veya hiç yapılmadığı için olabilir.
4) Ücret: Pek çok karavancı arkadaş karavancılık bir yaşam tarzıdır, otelle kıyaslanamaz dese de bence kıyaslamak gayet mantıklıdır. Nasıl ki bir yerden bir yere giderken en hesaplı, en rahat ve en hızlı nasıl giderim diye uçak, gemi, tren, otobüs veya şahsi araç karşılaştırması yapılıyorsa konaklamak için de çadır, karavan, otel, pansiyon karşılaştırması yapılması gayet doğaldır.

Karavancılığı çok abartmamak lazım, eğer 365 gün karavanda yaşamıyorsanız karavancılık bir yaşam tarzı falan değildir. Çadırda kalmaktan tek farkı etrafınızda dört duvar olması ve yerden yüksek olmanız. Özellikle yaz tatillerinde karavanı sadece uyumak için kullandık. Malum sıcaklardan gölgeye kaçmaya çalışırken ne yemek yapacak enerji kalıyor ne de zaman. Zaten tatilde amaç dinlenmek. Hanımlar yemek yapıp bulaşıkla uğraşınca tatil yapmamış oluyorlar. Bir de ufak çocuk varsa daha da zor. O yüzden biz tatilde kahvaltı dışında dışardan yedik. Daha önce de bahsettiğim gibi 3 sistem buzdolabı o sıcaklarda iflas etti resmen. Demek istediğim, yazın karavanın sadece yatağını kullandık.

Yukarıdaki olumsuzlukları 5bin €'luk karavanla da yaşarsınız 100bin €'luk karavanla da. Karavanda klima olsa farklı olur muydu diye çok düşündüm. Ama Mokamplardaki elektrik altyapısı da çok kötü. Bazı yerlerde kettle açınca sigorta atıyor. Bağlantı kabloları ince ve sigorta panoları da eski. Klimayı çalıştıracağını pek sanmıyorum. Masraf edip tecrübe etmeye niyetim yok.

Sonbaharda karavanla Uludağ Sarıalan'a çıktık, çok keyifli ve huzurluydu. Ayrıca bahar aylarında hiç olmazsa haftasonları 2-3 saatlik yakın yerlere gitmesi de iyi oluyor. Sıcak havayı saymazsak diğer mevsimlerde genel olarak karavancılığı sevdik. Kızımız büyüdükçe işimiz daha kolaylaşacak diye ümit ediyoruz. Park4night uygulamasına bakarak mümkün olduğunca mokamplara gitmiyoruz artık, ancak mecbur kalırsak veya o yerde huzur bulacağımızı düşünürsek giriyoruz. Eskişehir merkezde Odunpazarı evlerinin üstündeki otoparkta kaldık, sessiz ve güvenliydi. Manisa Akhisar'da belediyenin 7/24 güvenlikli otoparkında kaldık, o da şehir merkezi olmasına rağmen hem sessiz hem de güvenliydi. Bu konuda tecrübemiz gittikçe artıyor.

@hakkinenk, bu kadar uzun açıklamalardan sonra demem o ki, belki de çekme karavan almadığınız daha iyi olmuş olabilir. Yazın uzun tatilde kullanmadıktan sonra kısa tatillerde daha başka seçenekler de var. Ayrıca çekme karavan kiralayanların sayısı da arttı. Önümüzdeki yaz bir karavan kiralayarak kendiniz de tecrübe edebilirsiniz.

Ben şimdilerde Hilux'un arkasına 140 cm yüksekliğinde bir kanopi yapmayı düşünüyorum. (Bkz. ekteki resim) İçine de bir webasto koyacağım. Kısa gezilerde ve hatta gün içinde dışarda iken kızımı uyutmak ve tuvalet ihtiyacını gidermek için iyi olacağını düşündüm. Siz de böyle hesaplı bir yöntemle ailecek kamp yapmaya başlayabilirsiniz belki. Yükleme alanı yaklaşık 150 x 150 cm olduğu için arkaya ayakları uzatmak için 25-30 cm'lik birer çıkıntı düşünüyorum. Kızım için de bizim ayaklarımızın üstünde dikine bir seyyar ranza. Hem etrafında hem de tavanında akrilik camlar olacak, içerisi çok dar olacağı için. Portatif bir wc ve 12V sandık tipi bir buzdolabı. Bunları gerekirse kabinin içine de koyabilirim. Çocuğum olmasaydı ben zaten pickup üstü yaşam kabini veya araç üstü çadır alırdım.

Perspektif.png
 

@hakkinenk , hayırlısı olsun. Benim eşim de öğretmen. Bilmeyenler için yazıyorum; öğretmenlerin Temmuz ve Ağustos aylarında, bir de Şubat'taki 15 tatil ile birer hafta Kasım ve Nisan'da tatilleri var.

Bu bağlamda kendi karavancılık tecrübemden çıkardığım sonuçları yazmak istiyorum:

Yaşayıp tecrübe etmeden, hayal ederek her türlü detay görülemiyor. Herkesin sıcak ve soğuğa dayanma toleransları farklı. Şahsen benim sıcağa ve neme toleransım çok düşük. Böyle hava şartlarında mutsuz oluyorum. Hiç olmazsa gece uyurken klimalı bir odaya kapağı atmam lazım. Bu yaz karavanla Akdeniz gezimizden pek keyif almadım. Hadi sıcağa ve neme bir şekilde dayanırım da sivrisinekler canımdan bezdirdi. Ne kadar dikkat etsek de 3-5 tanesi her gece bizi uğraştırdı. Hep de kızıma saldırdıkları için ve o da sağolsun sonrasında kaşıyıp yara yaptığı için tatil resmen kabus oldu bize. Kabukları yolup yarayı açıyor ve çok geç iyileşiyor. O yüzden bundan sonra yaz tatilinde Ege ve Akdeniz'e gideceksek otelde kalmaya karar verdik. Yazın çekme karavanı bir kere de Avrupa gezisinde denemek istiyoruz. Belki oralardaki iklim ve mokamp şartları Türkiye'dekinden farklıdır ümidiyle.

Biz yazın acemi olduğumuz için mokampları tercih ettik ve mokampları hiç sevmedik. Sebepleri:

1) Gürültü: Karavan ve çadırlar çok dip dibe. Yazın camlar da açık olduğu için eğer uykunuz benimki gibi hafifse komşunuzun horultusundan uyumakta zorluk çekiyorsunuz veya gece siz uyuduktan sonra kamp alanına araçla girmek sözde yasak olsa da birileri mutlaka giriyor. Mokampın 1-2 km yakınında bir de düğün salonu veya bar varsa değme keyfine (genelde de oluyor).
2) Altyapı: Wc ve duşlar genelde yetersiz, akşamları ve sabahları ılık/sıcak su olmuyor sular güneş enerjisi ile ısıtıldığı için. Kamp alanı çadırlar için düşünülmüş. Hadi karavanları da alalım bari diye alıyorlar ama gri su ve kasetli wc'yi pek çok yerde klozete dökmek zorunda kaldım ki bu çok zor oldu. Alaturka tuvalete dökmek daha kolay oluyor.
3) Sivrisinekler: Kamp alanlarında sivrisinekler otel ve pansiyon bölgelerine göre daha fazla. Yakınlarında su birikintisi varsa daha çok oluyor. İlaçlama otel bölgelerine göre yetersiz veya hiç yapılmadığı için olabilir.
4) Ücret: Pek çok karavancı arkadaş karavancılık bir yaşam tarzıdır, otelle kıyaslanamaz dese de bence kıyaslamak gayet mantıklıdır. Nasıl ki bir yerden bir yere giderken en hesaplı, en rahat ve en hızlı nasıl giderim diye uçak, gemi, tren, otobüs veya şahsi araç karşılaştırması yapılıyorsa konaklamak için de çadır, karavan, otel, pansiyon karşılaştırması yapılması gayet doğaldır.

Karavancılığı çok abartmamak lazım, eğer 365 gün karavanda yaşamıyorsanız karavancılık bir yaşam tarzı falan değildir. Çadırda kalmaktan tek farkı etrafınızda dört duvar olması ve yerden yüksek olmanız. Özellikle yaz tatillerinde karavanı sadece uyumak için kullandık. Malum sıcaklardan gölgeye kaçmaya çalışırken ne yemek yapacak enerji kalıyor ne de zaman. Zaten tatilde amaç dinlenmek. Hanımlar yemek yapıp bulaşıkla uğraşınca tatil yapmamış oluyorlar. Bir de ufak çocuk varsa daha da zor. O yüzden biz tatilde kahvaltı dışında dışardan yedik. Daha önce de bahsettiğim gibi 3 sistem buzdolabı o sıcaklarda iflas etti resmen. Demek istediğim, yazın karavanın sadece yatağını kullandık.

Yukarıdaki olumsuzlukları 5bin €'luk karavanla da yaşarsınız 100bin €'luk karavanla da. Karavanda klima olsa farklı olur muydu diye çok düşündüm. Ama Mokamplardaki elektrik altyapısı da çok kötü. Bazı yerlerde kettle açınca sigorta atıyor. Bağlantı kabloları ince ve sigorta panoları da eski. Klimayı çalıştıracağını pek sanmıyorum. Masraf edip tecrübe etmeye niyetim yok.

Sonbaharda karavanla Uludağ Sarıalan'a çıktık, çok keyifli ve huzurluydu. Ayrıca bahar aylarında hiç olmazsa haftasonları 2-3 saatlik yakın yerlere gitmesi de iyi oluyor. Sıcak havayı saymazsak diğer mevsimlerde genel olarak karavancılığı sevdik. Kızımız büyüdükçe işimiz daha kolaylaşacak diye ümit ediyoruz. Park4night uygulamasına bakarak mümkün olduğunca mokamplara gitmiyoruz artık, ancak mecbur kalırsak veya o yerde huzur bulacağımızı düşünürsek giriyoruz. Eskişehir merkezde Odunpazarı evlerinin üstündeki otoparkta kaldık, sessiz ve güvenliydi. Manisa Akhisar'da belediyenin 7/24 güvenlikli otoparkında kaldık, o da şehir merkezi olmasına rağmen hem sessiz hem de güvenliydi. Bu konuda tecrübemiz gittikçe artıyor.

@hakkinenk, bu kadar uzun açıklamalardan sonra demem o ki, belki de çekme karavan almadığınız daha iyi olmuş olabilir. Yazın uzun tatilde kullanmadıktan sonra kısa tatillerde daha başka seçenekler de var. Ayrıca çekme karavan kiralayanların sayısı da arttı. Önümüzdeki yaz bir karavan kiralayarak kendiniz de tecrübe edebilirsiniz.

Ben şimdilerde Hilux'un arkasına 140 cm yüksekliğinde bir kanopi yapmayı düşünüyorum. (Bkz. ekteki resim) İçine de bir webasto koyacağım. Kısa gezilerde ve hatta gün içinde dışarda iken kızımı uyutmak ve tuvalet ihtiyacını gidermek için iyi olacağını düşündüm. Siz de böyle hesaplı bir yöntemle ailecek kamp yapmaya başlayabilirsiniz belki. Yükleme alanı yaklaşık 150 x 150 cm olduğu için arkaya ayakları uzatmak için 25-30 cm'lik birer çıkıntı düşünüyorum. Kızım için de bizim ayaklarımızın üstünde dikine bir seyyar ranza. Hem etrafında hem de tavanında akrilik camlar olacak, içerisi çok dar olacağı için. Portatif bir wc ve 12V sandık tipi bir buzdolabı. Bunları gerekirse kabinin içine de koyabilirim. Çocuğum olmasaydı ben zaten pickup üstü yaşam kabini veya araç üstü çadır alırdım.
12:01 , kamplar konusunda yaşadığınız tecrübeleri okudum ve tahmin ettiğim sıkıntıları yaşamışsınız. Ben de kamping tatillerine sıcak bakmıyorum. Hiç de heves etmiyorum. Belki yeni insanlar tanımak ve kaliteli kampinglerdeki şartlar noktasında olumlu tarafı olabilir. Geçenlerde bir video izledim poyrazlar gölündeki kampta millet dip dibe dizilmiş. Yaşam alanları çok dardı. Keyifsiz göründü gözüme.
Eşimle şöyle bir planımız vardı; ben yaz-kış tarımla da uğraştığım için uzun tatil yapma şansımız pek olmuyor. Mesela ara tatillerde sadece şubat tatili eşimle bana rahatça gezme şansı veriyor. Sonbaharda zeytin hasadı, baharda pamuk-mısır tarlası hazırlıkları derken o bir haftalık tatiller devredışı kalıyor. Yazın ise tarla sulamalarından ortak boş vaktimiz iki hatada bir 3-4 günlük süreç oluyor. Bunun harici tabiki bir sürü haftasonumuz boş oluyor. Şimdiye kadar büyüklerimizi ziyaret harici genelde gezmeyle değerlendiriyorduk. İşte biz bu boşlukları karavanla dolduralım istedik. Büyük olmasın, mümkün olduğu kadar hareket kabiliyeti yüksek olsun dedik. Yazın tarlada gece gündüz mesailerinde bana kalacak yer olsun, gece yarısı eve git-gel olmasın, eşim çocuğumda yanımda olsun istedik. Şu an boş olduğumuz bir pazar günü bile en yakın gidilebilir (30-40km) doğa güzelliğinde karavanımızda geçirelim istedik.Nasip olmadı.
Ama kiralamayı düşünüyorum. Eşimle de akşam onu konuştuk. Artısını eksisini yaşayarak görelim.
Zaten araçla dağa taşa zor gidilen yerlere gitmeyi seven biriyim. Aracımız 4*4 pick up da olsa normal karavanla yol dışına pek çıkamayız, arabanın tavanına bir çadır monte ettireyim diyerek takılıyorum eşime :smiley: Ama çadır işini pek sevmiyor.
Hayırlısı bakalım.
 



Arkadaşlar,
Bir düzeltme yapmak gerekirse,
Kasım ve Nisan aylarındaki ara tatiller aslında öğretmenlere tatil olmamakla beraber,
Bu yıl için Kasım tatili fiilen öğretmenler izinli sayılmış ve tatil gibi olmuştur.
Bundan sonraki ara tatillerde ne olacağı belli değildir.
Öğretmenlerin Temmuz ve Ağustos aylarında Yaz tatili ve Şubat ayında sömestr tatilleri vardır.
Öğretmenler çokça dillendirildiği üzere üç ay değil, iki ay yaz tatili yaparlar.
Bunun dışındaki yaz günlerinde okula gelerek belirli işler ve görevler yaparlar.
 

@hakkinenk , hayırlısı olsun. Benim eşim de öğretmen. Bilmeyenler için yazıyorum; öğretmenlerin Temmuz ve Ağustos aylarında, bir de Şubat'taki 15 tatil ile birer hafta Kasım ve Nisan'da tatilleri var.

Bu bağlamda kendi karavancılık tecrübemden çıkardığım sonuçları yazmak istiyorum:

Yaşayıp tecrübe etmeden, hayal ederek her türlü detay görülemiyor. Herkesin sıcak ve soğuğa dayanma toleransları farklı. Şahsen benim sıcağa ve neme toleransım çok düşük. Böyle hava şartlarında mutsuz oluyorum. Hiç olmazsa gece uyurken klimalı bir odaya kapağı atmam lazım. Bu yaz karavanla Akdeniz gezimizden pek keyif almadım. Hadi sıcağa ve neme bir şekilde dayanırım da sivrisinekler canımdan bezdirdi. Ne kadar dikkat etsek de 3-5 tanesi her gece bizi uğraştırdı. Hep de kızıma saldırdıkları için ve o da sağolsun sonrasında kaşıyıp yara yaptığı için tatil resmen kabus oldu bize. Kabukları yolup yarayı açıyor ve çok geç iyileşiyor. O yüzden bundan sonra yaz tatilinde Ege ve Akdeniz'e gideceksek otelde kalmaya karar verdik. Yazın çekme karavanı bir kere de Avrupa gezisinde denemek istiyoruz. Belki oralardaki iklim ve mokamp şartları Türkiye'dekinden farklıdır ümidiyle.

Biz yazın acemi olduğumuz için mokampları tercih ettik ve mokampları hiç sevmedik. Sebepleri:

1) Gürültü: Karavan ve çadırlar çok dip dibe. Yazın camlar da açık olduğu için eğer uykunuz benimki gibi hafifse komşunuzun horultusundan uyumakta zorluk çekiyorsunuz veya gece siz uyuduktan sonra kamp alanına araçla girmek sözde yasak olsa da birileri mutlaka giriyor. Mokampın 1-2 km yakınında bir de düğün salonu veya bar varsa değme keyfine (genelde de oluyor).
2) Altyapı: Wc ve duşlar genelde yetersiz, akşamları ve sabahları ılık/sıcak su olmuyor sular güneş enerjisi ile ısıtıldığı için. Kamp alanı çadırlar için düşünülmüş. Hadi karavanları da alalım bari diye alıyorlar ama gri su ve kasetli wc'yi pek çok yerde klozete dökmek zorunda kaldım ki bu çok zor oldu. Alaturka tuvalete dökmek daha kolay oluyor.
3) Sivrisinekler: Kamp alanlarında sivrisinekler otel ve pansiyon bölgelerine göre daha fazla. Yakınlarında su birikintisi varsa daha çok oluyor. İlaçlama otel bölgelerine göre yetersiz veya hiç yapılmadığı için olabilir.
4) Ücret: Pek çok karavancı arkadaş karavancılık bir yaşam tarzıdır, otelle kıyaslanamaz dese de bence kıyaslamak gayet mantıklıdır. Nasıl ki bir yerden bir yere giderken en hesaplı, en rahat ve en hızlı nasıl giderim diye uçak, gemi, tren, otobüs veya şahsi araç karşılaştırması yapılıyorsa konaklamak için de çadır, karavan, otel, pansiyon karşılaştırması yapılması gayet doğaldır.

Karavancılığı çok abartmamak lazım, eğer 365 gün karavanda yaşamıyorsanız karavancılık bir yaşam tarzı falan değildir. Çadırda kalmaktan tek farkı etrafınızda dört duvar olması ve yerden yüksek olmanız. Özellikle yaz tatillerinde karavanı sadece uyumak için kullandık. Malum sıcaklardan gölgeye kaçmaya çalışırken ne yemek yapacak enerji kalıyor ne de zaman. Zaten tatilde amaç dinlenmek. Hanımlar yemek yapıp bulaşıkla uğraşınca tatil yapmamış oluyorlar. Bir de ufak çocuk varsa daha da zor. O yüzden biz tatilde kahvaltı dışında dışardan yedik. Daha önce de bahsettiğim gibi 3 sistem buzdolabı o sıcaklarda iflas etti resmen. Demek istediğim, yazın karavanın sadece yatağını kullandık.

Yukarıdaki olumsuzlukları 5bin €'luk karavanla da yaşarsınız 100bin €'luk karavanla da. Karavanda klima olsa farklı olur muydu diye çok düşündüm. Ama Mokamplardaki elektrik altyapısı da çok kötü. Bazı yerlerde kettle açınca sigorta atıyor. Bağlantı kabloları ince ve sigorta panoları da eski. Klimayı çalıştıracağını pek sanmıyorum. Masraf edip tecrübe etmeye niyetim yok.

Sonbaharda karavanla Uludağ Sarıalan'a çıktık, çok keyifli ve huzurluydu. Ayrıca bahar aylarında hiç olmazsa haftasonları 2-3 saatlik yakın yerlere gitmesi de iyi oluyor. Sıcak havayı saymazsak diğer mevsimlerde genel olarak karavancılığı sevdik. Kızımız büyüdükçe işimiz daha kolaylaşacak diye ümit ediyoruz. Park4night uygulamasına bakarak mümkün olduğunca mokamplara gitmiyoruz artık, ancak mecbur kalırsak veya o yerde huzur bulacağımızı düşünürsek giriyoruz. Eskişehir merkezde Odunpazarı evlerinin üstündeki otoparkta kaldık, sessiz ve güvenliydi. Manisa Akhisar'da belediyenin 7/24 güvenlikli otoparkında kaldık, o da şehir merkezi olmasına rağmen hem sessiz hem de güvenliydi. Bu konuda tecrübemiz gittikçe artıyor.

@hakkinenk, bu kadar uzun açıklamalardan sonra demem o ki, belki de çekme karavan almadığınız daha iyi olmuş olabilir. Yazın uzun tatilde kullanmadıktan sonra kısa tatillerde daha başka seçenekler de var. Ayrıca çekme karavan kiralayanların sayısı da arttı. Önümüzdeki yaz bir karavan kiralayarak kendiniz de tecrübe edebilirsiniz.

Ben şimdilerde Hilux'un arkasına 140 cm yüksekliğinde bir kanopi yapmayı düşünüyorum. (Bkz. ekteki resim) İçine de bir webasto koyacağım. Kısa gezilerde ve hatta gün içinde dışarda iken kızımı uyutmak ve tuvalet ihtiyacını gidermek için iyi olacağını düşündüm. Siz de böyle hesaplı bir yöntemle ailecek kamp yapmaya başlayabilirsiniz belki. Yükleme alanı yaklaşık 150 x 150 cm olduğu için arkaya ayakları uzatmak için 25-30 cm'lik birer çıkıntı düşünüyorum. Kızım için de bizim ayaklarımızın üstünde dikine bir seyyar ranza. Hem etrafında hem de tavanında akrilik camlar olacak, içerisi çok dar olacağı için. Portatif bir wc ve 12V sandık tipi bir buzdolabı. Bunları gerekirse kabinin içine de koyabilirim. Çocuğum olmasaydı ben zaten pickup üstü yaşam kabini veya araç üstü çadır alırdım.



Paylaṣımınızı bir solukta okudum. Bazı konularda deneyimlerimi dile getirmek isterim.

Avrupa’da kuzeye gittikҫe havalar termometreye göre serinler ama bir ҫok ülkede sıcaklık 30 dereceye yaklaṣınca, hava ҫok nemli olduğu iҫin biraz bunaltıcı olur ve ҫok terletir.

Sivrisinek Avrupa’nın bir ҫok ülkesinde Türkiye’den daha fazla. Ülke soğuksa sivrinekte soğuğa karṣı dayanıklı oluyor. Sivrisineğin ҫok bol olduğu bir bölge de polar ҫemberi. Türkye’deki gibi bazı ṣehirlerde ve kampinglerde sivrisineğe karṣı ilaҫ püskürtme iṣi Avrupa’nın bir ҫok ülkesinde yasak olduğu iҫin herkesin baṣının ҫaresine bakması lazım.:smiley:

Aṣağıdaki resim nordkap yakınlarında 27 Haziran, gece saat 12‘de alındı. Masanın üzerinde sivrisineğe karṣı kullandığımız iki ilaҫ var. Havanın oldukҫa serin olduğunu giysilerimizden anlamak mümkün. Ҫizmeler sivrisinekten korunmak iҫin.
SAM_3193.JPG


Kampinglerde saniter tesisleri genellikle temiz ve gürültü ҫok nadir olur. Fakat yakınından tren yolu geҫen ҫok sayıda kamping ve karavan park var. Ilginҫ bir durum, insan her yarım saatte büyük bir gürültü ile yakınından geҫen tren sesine alıṣıyor ve rahat uyuyabiliyor ama insan sesinden rahatsız oluyor. :sweatsmile: Ben bunun cevabını bulamadım.

Yazdıklarım genel anlamda, kimseyi kastetmiyorum. Karavanlı tatile karṣı olan bir kaҫ tanığım kadın var. Hepsinin ortak tarafı, tatilde de evdeki gibi mutfak iṣleri ve temizlik yapmak istemedikleri iҫin karavana karṣı ҫıkmaları. Aralarında Alman kadınlar da var. Forumda daha önce de bir kaҫ defa yazdım. Karavancılığa yeni baṣlayanların karavan yaṣamı boyunca aile iҫinde yeni bir iṣ bölümü yapmalarının öneminli olduğunu tekrarlamak isterim. Avrupa kampinglerinde bulaṣık yıkama yerlerinde yeterli bulmasamda ҫok sayıda erkekle karṣılaṣırım.

Uzun yıllar eğitimle ilgili iṣler yaptığım iҫin, öğretmenlere Fransa’yı ama özellike Iskandinavya ülkelerini gezmelerini öneririm. 2018 yılında Isveҫ’i gezerken ҫok dikkatimi ҫekti. Yanında bir plajı olan kampinglerde ҫocuklu aileler boldu. Hemen bütün ҫocuklu annne babalar, hergün ҫocuklarıyla beraber 1-2 saat süren bir oyun oynuyorlardı.
 
Son düzenleme:


Herkeze iyi aksamlar ben karavan yapmak icin yazin başından beri araç bakiyorum 100 deki araclar 150 bindeyken şuan 200 bimdeki araçlar 200 bin istiyorlar her geçengun sahibinden fiyatlar cosuyor aracın 0 fiyatı 310 oldu 2 gunde 2. Eline adam 360 bin istiyor
Bana yardımcı olurmusunuz ben arabaya nerden bakayım da alayım dusuk km istiyorum ama sahibinden deki araçlar hergun coştukca coşuyor.
 

@hakkinenk,
normal karavanla zaten kesinlikle asfalt yolun dışına çıkmayın diyor satıcılar da (Kısa mesafe kamp alanı içinde mecburen yavaşça gidiliyor tabii). Hatta stabilize diye tabir edilen taşlı yollarda bile titreşimden dolayı karavanın ömrü kısalır diyorlar. Çünkü yan, üst duvarlar ve taban alüminyum profille yapıştırma. Su yalıtımı açısından titreşim ve esneme en büyük düşmanı bu tür karavanların.

Offroad için kesinlikle perçinli alüminyum gövdeli Crawler tarzı karavanlar lazım veya monoblok polyester gövdeli olanlar. Siz hem tarla işleriyle uğraştığınız için hem de 4x4 aracınız olduğu için bu tarz karavanlar veya pickup üstü sökülebilir yaşam kabinleri daha uygun olabilir. Gezeceğiniz yerlerin de (neredeyse) sınırı olmaz :smiley:

Ben Stork camper ve Capra camper'i de kiralayıp denemek istedim ama bunları kiralamıyorlarmış. Yabancı forumlardan anladığım kadarıyla bu tür yaşam kabinlerinde tavan açılıp yanları tente ile kapatıldığı için kışın yoğuşma problemi oluyormuş. Normal karavana göre ısı yalıtımı da doğal olarak biraz daha kötüdür. Kiralayıp tecrübe etmeden de satın almak istemiyorum. İçine karavan gibi her şeyi koyalım dedikleri için Hotomobil Gladiator'un içi bana çok dar ve kasvetli geldi. Mesela banyo alanı ortamı çok daraltmış.

Bende bir de stealth camping düşüncesi var. Yani şehrin merkezinde bile dışardan belli olmadan araç içi konaklama düşüncesi. Nerede akşam, orada sabah misali. Avrupa ve Amerika'da artan bir eğilim. Ufak çocukla dışarıya belli etmeden ne kadar mümkün orası tartışılır tabii :sweatsmile: Bu yapmayı düşündüğüm kanopi ile yumuşak bir geçiş yapıp olabilirliğini test etmek istiyorum. Pickup üstü sökülebilir yaşam kabinleri bariz bir şekilde ben burada yatıyorum diye bağırıyor.
 



@Akdeniz45,
değerli tecrübelerinizi dikkatle okudum. Sivrisinek konusunun kuzey bölgelerinde sorun olduğunu hiç bilmiyordum. Düz mantıkla düşünerek hava soğuyunca kayboluyorlar zannediyordum. Ama geçen haftaki Kuşadası gezimizde hava serin olmasına rağmen maruz kaldığımız sivrisinek saldırısı kafamda ciddi sorular oluşturmuştu. Sizin yazdıklarınızdan da bu meretlerden kaçış olmadığını idrak etmiş oldum.

Ayrıca Avrupa karavanlardaki Winterrückenlehnen denilen, dolapların arkasına ve üstüne yoğuşmayı engelleyip hava sirkülasyonunu artırma amaçlı yaptıkları 2 cm'lik boşluklar sivrisineklerin yakalanmasını çok zorlaştırıyor. Eminim karavanı tasarlayanlar bunu hiç düşünmemişlerdir. :smirk:

Sivrisineklerin bazısı çok sinsi oluyor. 3-5 saat pusuda yatıyor, herkesin uyuduğunu anladıktan sonra saklandığı yerden çıkıp işini hallediyor ve çok sessiz çalışıyor. Bu arada cızbız denilen o ışıklı haşere tuzaklarının sivrisineklerde hiçbir işe yaramadığını buraya not düşeyim. Bir tane bile sivrisinek yakalamadı. Buna karşın ne kadar zararsız kelebek, börtü böcek varsa yakaladı. 2-3 gün denedikten sonra diğer böceklere acıyıp onu da rafa kaldırdım. Sanırım sivrisinekler ışıktan ziyade koku güdümlü hareket ediyorlar.

İlaç püskürtme işi beni her zaman tedirgin eder zaten. Böcek ilacının az miktarda da olsa insana zarar vermemesi mümkün değil, sık sık tekrarlanınca da vücudumuza etkisi hissedilir derecede oluyordur. O yüzden prize takılan sinek kovucuları kullanmıyorum.

Bu sivrisinekler ufak bir detay gibi görünse de yaşam kalitesini ciddi şekilde olumsuz etkiliyorlar ve bizim besin zincirinde sandığımız kadar yukarıda olmadığımızı tokat gibi yüzümüze çarpıyorlar.

Hocam nemli de olsa 30 dereceye kurban olurum ben. Kaş'ta Temmuz başında 38 dereceyi görünce benim kafamdaki bütün sigortalar attı. Tası tarağı toplayıp kaçtım güneyden. Salda gölüne gittik, oh mis gibi serin serin rahatça uyuduk iki gece.

Tren sesine alışıp insan sesinden rahatsız olmak çok enteresan bir konu gerçekten. Bizim buralarda başıboş köpekler çok olduğu için biz de sabaha kadar havlayan köpeklere alışığız ama birisi etrafta konuşsa hemen uyanırım. Ayrıca yakınlarda cami varsa sağolsunlar sesi 130 dB açtıklarından sabah ezanında ilk gün hoplarız, sonraki günler duymayız. Benzer şekilde istediği kadar gürültülü oynasınlar çocuk sesi beni rahatsız etmez ama yetişkinlerin konuşması beni rahatsız eder.

Şahsen ben makul miktarda ve zorlukta bulaşık yıkamayı rahatlatıcı bulduğum için bu işten kaçmam ama ayin şeklinde çok titiz yaptığım için uzun zaman alıyor ve durulama için çok su harcıyorum. Bu yüzden eşim kızıyor ve kendi hallediyor. Belki de bulaşıktan kaçmak için zekice bir yöntem mi uyguluyorum acaba, kim bilir? 👹

Fransa ve İskandinavya ülkeleri tavsiyenizi not aldım. Zaten Almanya ve İtalya ile birlikte bunlar bizim listemizde üst sıralardaydı. Ama o kadar kuzeye çekme karavanla gidilir mi biraz tereddüt ediyorum. Sizce yolların genişliği ve diğer yol şartları açısından kuzey ülkeleri riskli olur mu?
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,670
Mesajlar
1,521,942
Kayıtlı Üye Sayımız
166,525
Kaydolan Son Üyemiz
ibissyusuf

SON KONULAR



Geri
Üst