Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota-5. Gün


Pınargözü fotoğrafları

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota-5 Gün


Anamas dağlarında yeniden tırmanmalara ve inişlere başladık. Yolumuz üstünde, söz verdiğimiz gibi, Yenişarbademli’li arkadaşlarımızın geçici olarak yerleştikleri çadırı ziyaret edip, bize ikram ettikleri tazecik sütü içtik. Bu insanların kaybolmadığını görmek ne güzel..

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Rotamız, Beyşehir öğretmenevi. Ama yolumuz üstünde bir yere daha uğrayacağız. Burasını iki sene önce keşfetmiştik; Yeşildağ beldesinde, tabelasında “Dünya Leylekler Vadisi” yazan bir yer burası. Burada 80-100 kadar leylek yuvası var ve bu yuvalarda leylekler ailece yaşamaktalar. Tüm köy onları benimsemiş ve asla rahatsızlık vermeden yaşamalarını destekliyorlar. Burada fotoğraflarımızı çekip, Beyşehir’e doğru devam ettik.

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota-5. Gün

Akşam güneşi ile Beyşehir Gölünü gördük. Bu gölün güney kısmını dolaşarak, göle bakan ve yol kenarında olan Beyşehir Öğretmenevine yerleştik. Burası Eğirdir Öğretmenevine göre 5 yıldızlı otel gibi, kişi başı 20 TL’ye (üye kartınız varsa) kişi başı oda kahvaltı kalınabiliyor. Göle bakan odalardan, gün batımını izlemek çok güzel oldu.
Gezinin sonlarına yaklaştık ve bu hareketli yolculuğun yorgunluğu yavaş yavaş çıkmaya başladı. Duş alıp, bir iki saatlik bir uykuya çekildik.
Akşam ise yemek yemek için merkeze gittik. Daha önceden bulduğumuz çorbacıyı yeniden bulup, güzel bir çorba içtik, tabii ki arkası geldi, bir de etli ekmek bitirmişiz. Yediğimizi hazmetmek için Beyşehir içinde yürüyüşe geçtik. Hem regülatör ve hem de köprü görevi gören tarihi Taşköprüyü geçip, Eşrefoğlu Camisine doğru yürüdük.

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota


Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota-5.Gün

Gecenin ayazı çıkınca biraz da üşüdük ama Eşrefoğlu Camisine de vardık. Geçen defa buraya gelmiş ancak vakit yüzünden bu güzel camiye uğrayamamıştım. Bu sefer her şart altında gezeceğim. Camiye vardık varmasına ama bu sefer de ibadet zamanına denk geldik ve içeriye giremedik. Ama kafamı şöyle bir içeriye uzatınca, içeri de nasıl bir hazine olduğunun farkına vardım. Ben bu güzelliğin kokusunu alırım, imkanı yok görülecek bu cami! Kadınlar titremeye başlayınca ibadet sonunu beklemenin uygun olmadığına karar verdik ama arkadaşlara da, yarın bu camiyi görmeden Beyşehir’den ayrılamayacağımızı söylemeyi ihmal etmedim.
Sonrasında aracımıza doğru yürüyüp, öğretmenevinin yolunu tuttuk. Oyalanmadan da odalara çekilip uykuya çekildik. Yarın için erken kalkıp, göl kenarında kuşları fotoğraflama isteğim var.
Gezinin bu son gecesiydi. Yarın için son gün ve İstanbul’a doğru duraksamadan yol alacağız. Sayılı günler ne çabuk geçiyor arkadaş?
Gezekalın
Ümit Kuru
30.05.2011 Saat 02.03

 

[Aliço]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Başlığı okuduğumda , Eğirdir ve Beyşehir göllerinin dışında Anadolu'nun çıplak bozkırlarında geçen benim için çok da ilgimi çekmeyecek bir gezi diye düşünmüştüm. Ancak, izledikçe benim için büyük bir zevke dönüştü.

Gezgin olmak böyle bir şey herhalde..Yakınından geçip de göremediklerimizi hissetmek ve keşfetmek sadece gezip görmek değil, doğayı ve sosyal yaşamı da oradakilerle paylaşmak ve akıcı bir anlatımla meraklılarına aktarmak.

Sağlık ve neşeli geziler dilerim.

 

[buralpdi]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

harika bir gezi olmuş ,ellerinize sağlık

 

[gezmen]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

İzninizle bir soru yöneltmek istiyorum; Aksu-Yenişarbademli yolu, Dedegöl Dağları'nı enine keserek geçiyor, çok zorlu mu? Yol hakkında kısa bir bilgi verebilirseniz, memnun olurum. Bu yolu geçmedim ama düşünüyorum.

Öğretmenevlerine gelirsek; Eğirdir Öğretmenevi, Akbank şubesi iken kapatılınca, öğretmenevine dönüştürülmüş. Bu türden, değişik bir amaca yönelik olarak yapılan ve sonradan dönüştürülen öğretmenevlerinde nitelik sorunu olabiliyor; buna bir de bürokrasiyi eklerseniz.... Beyşehir Öğretmenevi, öğretmenevi olarak yapılan tip binalardan, konumu da güzel; her ne kadar kent içinde olmasa da..

"Aliço"ya da bir not yazayım; Ümit ve Mehmet Beylerin geçeği, bozkırla çok iç içe değil. Marmara, İçbatı Anadolu (Ege) ve Göller Yöresi (Akdeniz) gezildiği için, bitki örtüsü yönünden zengin yörelerimizde dolaşılmış.. Yalnız size de hak veriyorum; bu algı (çıplak bozkır) hep var. Kusur bizde hemen belirteyim; iyi öğretememişiz!...

Son bir şey söylemeliyim; bu gezi için beş gün bence az. Kuşkusuz, koşullarınızı bilmiyorum; genel anlamda söylüyorum. 2-3 hafta bence daha uygun gibi..

Emeğiniz için sağolun.

Cavid Sezen

 

[camper_02]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota



Cavit hocam; Gezimizi 13 gün olarak planlamıştık,Hatta arkadaşlarım izinlerini dahi ayarlamıştı son anda gelişen (benden kaynaklı) acıl durum sebebiyle.
Bir haftamızı kaybetmemize rağmen yollara düştük,Söylediğiniz gibi güzergahın hakkı enaz 10 gün.
Aksu-Yenişarbademli yolu çok güzel,Baştan sona asvalt ve keyifli,Yenişara gelmeden 10km önce melikler yaylası tabelası var o yolu kullanırsanız hem yaylayı görür
Hemde direk pınarın gözüne çıkarsınız,Proplemsız 4km staplize yol.

 

[gezmen]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Aksu-Yenişarbademli yolu çok güzel,Baştan sona asvalt ve keyifli

Yolun asfalt ve manzaralı olduğunu biliyorum; tehlikeli mi acaba? Sanıyorum uçurumları çok...
Bu yoldan geçersem, Melikler yaylası'nı da görmek isterim; bilgi için sağolun.

Cavid Sezen

 

[gezmen]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

. Mantarın adı Kuzu Göbeği Mantarıymış. Çok pahalı ve aranan bir türmüş. Görünüşü pek bir şeye benzemiyor ama tadı gerçekten müthiş.

Çok değerli bir mantardır; hatta festivali bile var!..
http://www.kuzugobegifest.com/

Ben de pazardan almış ve fotoğraflamıştım..

Cavid Sezen

[attachment=1]

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota- 6. Gün (son)

Dünden planını yaptığım gibi erkenden uyandım. Hemen üstüme bir şeyler giyip, öğretmenevinin hemen karşısında bulunan gölün kıyısına gittim. Artık bu saatten sonra tele lensimin performansına güvenip, gölün sakinlerinin yakına gelmelerini bekleme dışında bir şansım yok.
Sazlıklar arasında bambaşka, hareketli bir dünya var. Bu çok bariz, ancak görebildiğim ördekler ve kuşlarda, insan gördü mü hemen uzaklaşıyorlar. Yaklaşık bir saat boyunca fotoğraf çekmeye çalıştım. Görebildiklerim daha çok “Kızıl Boyunlu Batağan” ve “Sakarmeke” oldu. Çekebildiğim netlikte fotoğraflarını çektim.
Sonra otele dönüp, kalkmış olan ekibin diğer üyeleri ile kahvaltı yaptık. Arkasından Eşrefoğlu Camisine gitmek üzere yola çıktık.
Bu yazı iççin araştırma yaparken okuduğum bir haber beni çok mutlu etti. UNESCO’nun Dünya Kültürü mirası listesi için, Eşrefoğlu Camisinin de başvurusu yapılmış. Anadolu'daki ahşap direkli camilerin en büyüğü ve orijinali olan ve 1296-1299 yılları arasında yapılmış olan bu güzel cami bu ünvanı sonuna kadar hak ediyor.
Eşrefoğlu Camii, Konya'nın Beyşehir ilçesinin kuzeyinde, İçerişehir Mahallesi'nde yer alıyor. Daha caminin kapısında insan etkileniyor. Selçuklu eserlerini, Osmanlı dönemi eserlerine göre daha estetik ve bizden bulan birisi olarak mest oldum diyebilirim.

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota-6. Gün (son)

Ancak korktuğum başıma geldi camide kapı pencere duvar… Kimsecikler yok ve kapalı. Arkadaşların bana bakışlar attığını hissediyorum ama bu camiyi görmeden bugün Beyşehir’i terk etmeyeceğim. Caminin ana kapısında açıkta eşya satan bayanlara ne zaman açılacağını sormak için yaklaştım. Onlarda “hocaya haber verelim gelsinler” dediler. Telefonla ulaştıkları adının İsmail hoca olduğunu sonradan öğrendiğim kişi nöbetçi olmadığını söyledi, nöbetçi olan hoca eğer gelmezse gelebileceğini” söyledi. Bizde en azından nezaketen nöbetçi hocayı aradık ama hey hat! Telefon çalıyor ama boşa.. Yanıt veren yok. Satıcılar o gün nöbetçi olanın zaten turistik amaçla camiyi gezdirmeyi sevmediğini söyledi. Yapacak bir şey yok, ar damarımızı çatlattık ve İsmail hocaya tekrar dönüp durumu izah ettik.

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

O da hemen geleceğini söyledi ve 15 dakika kadar sonra da geldi, sağ olsun. İyi ki de o gelmiş, çok güzel bir anlatımla camiyi tanıttığı gibi, bir de güzel ses ile küçük bir ilahi söyledi bize. Caminin akustiği ile çok hoş bir deneyimdi. Kendisine bu güzel sunumu ve heyecanı için bir kez de buradan satırlarla teşekkür etmek isterim.
Orta Asya'da Semerkant, Buhara gibi eski Türkistan şehirlerinde yer alan ağaç direkli camilerin ülkemizdeki bir örneği olan Eşrefoğlu Camii, çok sayıda ahşap sütun üzerinde yükseliyor. İçeride bu camiyi ayakta tutan ve bu işi yüzyıllardır yapan 42 adet sedir ağacından sütun var. Yüzyıllar boyu kış aylarında caminin damındaki kar, çatının ortasındaki boşluktan ortadaki havuza atılmış ve ortamı nemlendirerek yakılan sobalardan ötürü ahşap sütunların çatlayıp kurumasını engellemiş. 1965 yılında karlığın üstü camla kapatılmış ve işlevini yitirmiş. Ancak yakın zamanlarda, zamanın insanlara öğrettiği yollarla korunan bu caminin ağaç direklerinde, o insanların bulduğu yollar bırakılıp da yerine bilimsel yöntemlerin uygulanmaması sonucunda çatlamalar olmuş. Ne yazık!

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota - 6.Gün (son)

Camide 6 metre yüksekliğinde, çini mozaik ile kaplı çok görkemli bir mihrap var. Çinileri küçük parçalar halinde boyanmış ve fırınlanmış. Sonradan yan yana getirilmiş. Güneş motifleri (Selçuklu simgesi), 5 köşeli ve 6 köşeli yıldızlar göze çarpıyor. Minberi tamamen ceviz ağacından, oymalı ve çatmalı, tutkalsız yapılmış. Caminin tavanı renkli kalem işi süslemelere sahip. Caminin bir özelliği de cami içinde iki odadan oluşan bir çile odasının bulunması. Ben bir cami içinde bu odaları ilk kez gördüm. Eşrefoğlu Camii, Selçuklu Ulu Camilerinde görülen şu özelliklerin tamamını barındıran tek örnektir: Çoğul ahşap sütunlu, tavanı tamamen ahşap ve kalem işçiliği ile süslenmiş, minber tamamen ahşap ve Kündekari tekniği ile yapılmış, mihrabı çinili.

 

[HOPEDRY]

Ynt: Baharı Camper'la Kovalamak; İstanbul'dan Beyşehir'e Bir Rota

Beylikler Devri'nde Eşrefoğlu Beyi Süleyman Bey tarafından yaptırılan bu camii, Eşrefoğlu toplu yapıları içinde yer alır. Cumhuriyet döneminde 1934'ten itibaren zaman zaman tamir edilmiş. Bu tamiratlar sonucu toprak çatı, önce kiremitle örtülmüş; sonra bakırla kaplanmıştır. Caminin bu değerli hocasına değerli vaktini ayırdığı ve nöbeti dışında insanlara tanıtım g örevini üstlendiği için defalarca teşekkür ettik. Dünya Kültür Mirası listesine aday bir yapının düzenli bakımı, belirli saatler içinde (sabah-akşam) devamlı açık olması gerekir. Bizim yerimizde bu listeyi onaylayacak yetkililer gelseler ve kapı pencere duvar durumuna şahit olsalar bu güzelim esere o unvanı vereceklerini sanmıyorum. Başka bir düşüncemde bu unvanın, o gün nöbetçi olan ve anlaşılan gelmeme işini adet haline getiren hocanın pek umurunda olmadığıdır. Aydın Türkiye’nin bu insanlara ihtiyacı yoktur..
Caminin hemen yanında Emir Seyfettin Süleyman'ın 1301 tarihli türbesi var. Ayrıca cami arkasındaki sokakta zamanında çok asil oldukları her hallerinden belli olan ama artık zamana yenik düşmüş olan evler var, oraya gitmişken o evleri de görün derim. Aynı şekilde hamam da arka tarafta olanca heybeti ile duruyor.