Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan forester Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 44
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 23,640
Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Sayın Ayıahmet,
Demirköy civarındaki kampımızla ilgili düşüncüleriniz dikkatlice okudum, konuyu açan kişi olarak cevap verme ihtiyacı hissetim.

Gezenbilir sitesini tasarlayan kişi bence çok başarılı bir web sayfası tasarlamış , bize üyelerin başka konularda ki yorumlarını da görmemizi sağlayan bir imkan vermişler. Bende sizin Gezenbilir’de yayınlanmış diğer yorumlarınızı okuyup cevap yazacağım kişi hakkında biraz bilgi sahibi olayım istedim. Okuduklarımdan anladığım kadarıyla kara avcılığı ve balıkçılıkla ilgileniyor ve yapıyorsunuz. Bende dört sene öncesine kadar kara avcılığı yapmış birisi olarak eleştirirken biraz haksızlık yaptığınız düşünüyorum. Eleştirileriniz de muhakkak ki haklı olduğunuz yerler vardır ama avcılar hep doğayı ve doğa yaşayan canlıları sadece etleri için katledenler olarak görülür, sizde bende bu tür eleştirilere maruz kalmışızdır pek çok kereler. Tabii ki sadece et için zamansız ve kuralsız avlan avcılar olduğu gibi, sırtında tüfek doğa olmayı seven ve onu koruyan avcılar olduğunu da sizde bende biliyoruz diye düşünüyorum. Bu sebepten orman içinde kamp yapmış birinin de doğayı sizin kadar sevebileceğini, orda yaşayan canlıların (kaldıysa tabii) yaşantılarını olumsuz etkileyebileceğini bildiğini, orada kamp yaparken yetkilere danışıp ve bilgi verip kamp yapmış olabileceğini düşünmenizi isterdim. Bildiğim kadarıyla Milli parklar dışında, yazında yangın tehlikesi olan ve yerel otorite tarafından girişi yasaklanmış ve tabelalarla belirtilmiş ormanlar dışında ki ormanlık alanlara araçla girmek yasak değil, öyle olsaydı yüzlerce kere karşılaştığım orman muhafaza memurları veya jandarma tarafından en azından bir kere olsun uyarılırdım.

Demişsiniz ki “Ayrıca orman ahalisinden biri olarak araçlarınızı orada görmeyi de şahsen istemiyorum” , pek çoğumuzun şahsen istemediği şeyler olabilir, bir gün birisi size ben şahsen (bu kişi ben değilim) “avcıların kurşun saçmaların kullanıldığı fişekleri kullanmasını istemiyorum, her ateş ettiklerinde 28 ila 32 gr kurşunları doğa saçıp tarlalar, ormanlar ve gölleri kirletmesini ve kuşunla zehirlemesini istemiyorum” diyebilir. Hatta pek çok Avrupa ülkesinde ve Amerika’da kurşun yerine bizmut-kalay alaşımı kullanıldığı söyleyebilir. Zaten doğayı seven bir avcıda kurşun saçması olan fişekleri kullanmamalıdır, sanırım sizde biliyor ve kullanmıyorsunuzdur diye düşünüyorum.

Gene demişsiniz ki “Şu anda uygulanmayan bir çok yasa, tüzük, yönetmelik, vb. ,uygulanmasını gerekli görenlerin çabası ile sizleri zor duruma sokabilir” ve “Ben bu durumda gördüğüm kişi ve topluluklara anında müdahale ederim” . Kurallara uyulmasının ve uymanın bende sizin kadar sıkı takipcisiyimdir. Bildiğim kadarıyla 15 yaşında birinin av tüfeği taşıması, kullanması, avlanması yasaktır. Av tezkeresine sahip olma yaşı 18 dir ancak av tezkeresi ve avlanma sertifikası olan biri avlanabilir ve kurallara uyan birisi bu şartları yerine getirmeyen birisin ava götürmez veya avlakta rastlarsa uyarır ya da sizin deyişinizle müdahale eder diye düşünüyorum. 14 Haziran 2008 tarihinde bir konuya yazdığınız cevapta 15 yaşında eline yeni tüfek almış, eli tetikte avlakta koşarken dala takılıp düşerken tüfeği ateş almış birisi tarafından parkanızdan vurulmuşsunuz diye okudum, sizde cevap yazmışsınız tanıdığınız belki o gün ava götürdüğünüz yada avlakta tanışıp dost olduğunuz kişiye, sanırım o günde kurallar, kanunlara uyan ve uymayanlara müdahale eden bir yapınız vardır, ve o kişiye 15 yaşında av tüfeğiyle avlanmasının kanunlara aykırı olduğunu anlatmış, dolu tüfekle eli tetikte, emniyeti açık koşmanın tehlikeli olduğunu; parkasından vurulmuş birisi olarak ona söylemiş olmalısınız diye düşünüyorum. Ben şahsen 15 yaşında isteği olan bir çocuğunda ava götürülmesi, yanında avcılı iyi bilen birisi tarafından av yapmasına ve tüfek kullanmasına yardımcı olunması taraftarıyım ama kanun benim gibi düşünmüyor ve kesinlikle uyulması gerekiyor benim içinde sizin içinde.

Gene demişsiniz ki “Bahsettiğiniz yerler doğal doku olarak naturelliğini muhafaza eden yerlerdir. Gerek araçlarınızın, gerek sizlerin gürültüleriniz, (ki bunlar çadır kurmanızdan tutun konuşmalarınıza kadar) bu bölgelerdeki hayvan populasyonunu değiştirecek”, bu yazınıza istinaden sizin eski konulara 1 Nisan 2009 yazmış olduğunuz cevaplarda, size ait bir web sitesinin linkini vermişsiniz http://site.mynet.com/aygroup/ahmet/ . Burada aşağıda kamp yerimiz diye gözüken çok güzel bir fotografınız var, güzel bire dere kenarına kurulmuş bir çadır ya da tente görülüyor. Sanırım kurulu tentenin sesi, sizin gürültüleriniz o dereden su içmeye gelecek bir yaban hayvanını ürkütüp nüfusunu (populasyon) değiştirmeye neden olmamıştır. Ormana benzeye yere kamp yapmak için gerekli yerden yazılı belgeyi almış olduğunuzu, balık tutmak için yasal zorunluluk gerekli olan amatör balıkçı sertifikanızın olduğu düşünüyorum.

Beyefendi, ben yapmış olduğunuz eleştirilere teşekkür ederim ve bundan sonra yapacağım kamplarda dikkate alacağımı bildiririm. Sizden ricam eleştirmeden önce karşı tarafında sizin kadar doğayı seven, kurallara bilen ve uyan, gerekli izinleri almaya özen gösteren birisi olabileceğini düşünmeniz.

Saygılarımla
Ersan
 

Etiketler
Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Sayın Ersan Bey...

Yazıma vermiş olduğunuz harika diyebileceğim cevabınızı en ince detayına kadar okudum..Yanlışlıkla atladığım yerler olmasın diye bir kere daha kontrol ettim..Anladığım kadarı ile biz zaten aynı yolun yolcusuyuz..
Kısaca cevaplarla size yardımcı olmaya çalışayım.

Karşılaştığınız yasakları uygulayacak elemanlar şu anda bu konu üzerine eğilmiyorlar..Genelde yangın çıkmasını önlemek amacı ile konulan yasaklar tüm Türkiyede geçerli..Piknik alanları belirtiliyor.Orası serbest.Diğer tüm orman alanları yangın tehlikesi olan yerler..Mülki amirler bu konuda yetkili olarak yasak koyuyorlar..İlginç olan bir orman bölgesine girmek istediğinizde ,hafta sonu için bir hafta önceden izin alma zorunluluğu olması..Yani pazar günü için o gün izin alma şansınız yok..

Şahsi fikrimi belirttiğim konuda ben ısrarcıyım.Aynen sizin savunduğunuz konuyaveya başka bir konuya önem verilmesi gerektiği kadar...Herkes bir konuya fiili müdahale etse bence çok şey değişir...Bu benim doğruluğuna inandığım fikrim..

Hepimiz duyarlı bir birey olarak ,yasalar çerçevesinde ve bize tanınan yetkiler dahilinde müdahale edebilecek cesaret ve kararlılıkta olmalıyız.Mutlaka yolunda gitmeyen bir çok konu bulunabilir..Ama kötü veya yanlış emsal olamaz...Ben, benim şu anda ilgilendiğim konu üzerine bir fikir beyan ettim.

Benim kamp yerine ait görüntüler ormanın çok içlerinde ,av bölgemizdeki konaklama yerine aittir.Orada gördüğünüz tente portatif bir tentedir.Oraya araç ile gidilemez.Sırtımızda taşıyarak götürürüz.Sessiz davranmak ise zaten Alabalık avcılığının ana kurallarından biridir.Populasyonu özel bir merak olarak kontrol ederiz.Çünkü bu bizim devamlı olarak faydalanabileceğimiz bir kaynağı kurutmamak için ilgilenmek zorunda olduğumuz bir konudur.

Gayet tabii izinler ve belgeler gibi yasanın emrettiği her gerekliliğe hepimiz uymak zorundayız.Bu konuda bir ispata gerek olduğunu düşünmüyorum..

Netice olarak yazdığım yazıyı içerdiği anlamla sınırlı olarak almanız beni ziyadesi ile memnun edecektir.Düşüncede birleştiğimiz kişilerin yazımdan alınmasına zaten gerek yoktur..Kimseyi ferdi olarak suçlama gibi bir gayem yoktur.Gayem,yazının okunmasını sağlamak ve imkan varsa bir kişiye dahi olsa doğru bir fiili benimsetebilmektir.

Zaten siz de yazıma yaptığınız. eleştirileriniz ile beraber ,son paragrafınızdaki ifadeleriniz ile şahsıma onur vermiş bulunmaktasınız.Lütfen teşekkürlerimi kabul ediniz..

Sevgi ve saygılarımla...
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

merhaba arkadaşlar,
adım nilüfer
fotorafları çok beyendim gerçekten çok hoş olmuş sormak isterim kamp yapmaya çıktığınız zaman kaç gün kalıyosunuz?
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

çok güzel bir kamp olmuş,kıskandım bu güzel fotoğraflar ve paylaşımınız için teşekkürler
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Nülifer Hanım,

Merhabalar, bu resimlerini görmüş olduğunuz kamp 1 gece konaklamalı iki günlük bir kamptı, genellikle hafta sonları gidebiliyoruz, ama Mayıs ayında bir aksilik çıkmazsa 1 haftalık Rize'de bulunan Fırtına Deresi ve İkizdere yaylarında kamp yapmayı planladık.
 



Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Merhaba beyler ,

Farkındamısınız bilmem ama ikinizde yazışmalarınızla benim gibi doğa kampçılığı hakkında hiç bir şey bilmeyen bir çok insanı yeterince ön bilgi ssahibi yaptınız. Yazışmalarınızın içinde saklı olan bilgi seviye ağırlığı anlayarak okuma isteğini arttırıyor. Yani reyting yapıyor bence .

İkinizede teşekkürler
 


Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Demirköy civarındaki bu dağlarda ve ormanlarda kamp yapmışlığım var. En güzel ve kendimi en çok güvende hissettiğim yerlerden biriydi. Resimleri görünce çok özledim ve özendim. Bu ay içerisinde bir kez kar kampı yaptım. Aslında bu hafta sonu için plan yapmıştım ama gidemiyorum. Gerçekten harika resimler ve derli toplu, güzel bir kamp alanı...

Bu arada bir konuda şahsi fikrimi belirtmem lazım, kimseyle tartışmak istemiyorum ve tartışmayacağım. Ama avlanmaktan her bahsedildiğinde ve içimden her geldiğinde benzer şeyler yazabilirim. Buna hakkım var...

Av bir spor değildir. Avlanmak, bir canlıyı öldürmektir. Öldürmekten zevk almak da iyi birşey değildir. Silah sesi, benim kampta konuşurken çıkardığım sesten daha yüksek bir ses çıkarır. Ve sanırım vahşi canlıları benim konuşurken çıkardığım sesten daha çok ürkütür. Ve sanırım onlara daha fazla zarar verir.

Eğer ben, ormanlara gidip, yaşamak hakkına en az bir insan kadar sahip olan bir canlıyı öldürmekten zevk alacaksam, Tanrı bana bunu göstermesin. Avlamaya çalıştığım hayvanlara beni av etsin. Bana göre bir orman hayvanını öldürmenin mantıki ve vicdani tek gerekçesi, yaşamak için buna mecbur kalınması hali olabilir. Benim inandığım anlamda doğayı seven biri, doğaya kurşun sıkamaz.

Bu kısımı avlanmaktan hoşlanan insanları rencide etmek için değil, belki bir kişiyi zaten sayısı çok az olan vahşi canlıları öldürmekten vazgeçirebilirim düşüncesiyle yazdım.

Saygılarimla..
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

zen' Alıntı:
Demirköy civarındaki bu dağlarda ve ormanlarda kamp yapmışlığım var. En güzel ve kendimi en çok güvende hissettiğim yerlerden biriydi. Resimleri görünce çok özledim ve özendim. Bu ay içerisinde bir kez kar kampı yaptım. Aslında bu hafta sonu için plan yapmıştım ama gidemiyorum. Gerçekten harika resimler ve derli toplu, güzel bir kamp alanı...

Bu arada bir konuda şahsi fikrimi belirtmem lazım, kimseyle tartışmak istemiyorum ve tartışmayacağım. Ama avlanmaktan her bahsedildiğinde ve içimden her geldiğinde benzer şeyler yazabilirim. Buna hakkım var...

Av bir spor değildir. Avlanmak, bir canlıyı öldürmektir. Öldürmekten zevk almak da iyi birşey değildir. Silah sesi, benim kampta konuşurken çıkardığım sesten daha yüksek bir ses çıkarır. Ve sanırım vahşi canlıları benim konuşurken çıkardığım sesten daha çok ürkütür. Ve sanırım onlara daha fazla zarar verir.

Eğer ben, ormanlara gidip, yaşamak hakkına en az bir insan kadar sahip olan bir canlıyı öldürmekten zevk alacaksam, Tanrı bana bunu göstermesin. Avlamaya çalıştığım hayvanlara beni av etsin. Bana göre bir orman hayvanını öldürmenin mantıki ve vicdani tek gerekçesi, yaşamak için buna mecbur kalınması hali olabilir. Benim inandığım anlamda doğayı seven biri, doğaya kurşun sıkamaz.

Bu kısımı avlanmaktan hoşlanan insanları rencide etmek için değil, belki bir kişiyi zaten sayısı çok az olan vahşi canlıları öldürmekten vazgeçirebilirim düşüncesiyle yazdım.

Saygılarimla..

Size katılıyorum... Yıllar önce anadolu parsı yok edildi. EEE şimdi ise bulmaya çalışıyorlar... Bilinçsiz olan her şeye karşıyım...
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Çok güzel bi kamp fotograflarda harika inşallah bizde gideriz böyle bi kamp yaparız teşekkürler.
 




Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

sayın ayı ahmet bey içgüdüsel olarak sahiplendiği yerlerde başkalarını görünce mekanını koruma ihtiyacı duymuş.Gerekli uyarıları dostça yapmış. yalnız bu ayı ahmetin cinsini çözemedim. Boz ayımı yoksa kara ayımı. bunlardan birisi ağaca tırmanamıyormuş. Ayrıca ormanda ayı ile karşılaşınca nasıl hareket etmek lazım. Hemen kaçmakmı lazım, yoksa kıpırdamadan hareketsiz kalmakmı. Yada gürültü yapıp ayının uzaklaşmasınımı beklemek lazım. En iyisi yanımızda bulunduracağımız bir kase bal ile 1 kg armudu ona verip dostluk kurmak. bir zamanlar çizgi filmde ayı yogi vardı. Oda milli parkta yaşar ve koruculara yardımcı olurdu. şimdi artık emekli zamanı gelmiştir bile.
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

kerkenezce' Alıntı:
sayın ayı ahmet bey içgüdüsel olarak sahiplendiği yerlerde başkalarını görünce mekanını koruma ihtiyacı duymuş.Gerekli uyarıları dostça yapmış. yalnız bu ayı ahmetin cinsini çözemedim. Boz ayımı yoksa kara ayımı. bunlardan birisi ağaca tırmanamıyormuş. Ayrıca ormanda ayı ile karşılaşınca nasıl hareket etmek lazım. Hemen kaçmakmı lazım, yoksa kıpırdamadan hareketsiz kalmakmı. Yada gürültü yapıp ayının uzaklaşmasınımı beklemek lazım. En iyisi yanımızda bulunduracağımız bir kase bal ile 1 kg armudu ona verip dostluk kurmak. bir zamanlar çizgi filmde ayı yogi vardı. Oda milli parkta yaşar ve koruculara yardımcı olurdu. şimdi artık emekli zamanı gelmiştir bile.

Sevgili İnsanoğlu....

İzninizle hatalı olan bölümleri düzelteyim..

Ben hiç bir yeri içgüdüsel olarak sahiplenmedim..Ben oraların gerçek sahibiyim...

Başkalarını görünce değil..Bilinçsizce ve sadece kendi tatmin unsurlarını düşünen insanlar görüntüsü tespit ettiğim için uyardım..Çünkü jeep ile ormanların içlerine girmeye kalkıyorlar..

Ayıların tüm cinsleri ,çok iyi yüzer-dalar-koşar-ağaca çıkar ve iner-dağa tırmanır...Eğer bir ayıyı kızdırırsanız bu alemde ikinizden birinizin fazla olduğunu hemen size kanıtlayacaktır..

Ormanda bir ayı ile karşılaşırsanız ne yapacaksınız sorusuna başka bir soru ile cevap vereyim...Siz ormanda ne arıyorsunuz kii....Ayı gelip sizin evinizin odalarına giriyor mu...Önce yanlışı sizin başlattığınızı anlamanız gerek..Tabii ayıya da bu şartlarda meşru müdafaa hakkı doğuyor...Tercihini istediği yönde kullanma hakkı olmasına rağmen genelde ılımlı hayvanlardır.İnsanlara yakındır...Gerçekten samimi iseniz onunla dostluk dahi kurabilirsiniz...

Ve eğer sizde kötü bir niyet hissederse, istatistiklere göre size tanınan yaşama zamanı, mubarek kelime-i şehadetin ilk dört hecesini söyleyebilecek kadardır..

Tabii biraz bal ve bir armut ile satın alınamayacak ayı da yoktur...

Sevgiler İnsanoğlu...
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Sayın Ayı Ahmet bey; siz gerçekten ayılığı benimsemiş ve özümsemiş durumdasınız. Anladığım kadarıyla bir ayı gibi yaşıyor ve o gibi düşünüyor hareket ediyorsunuz. Gerçi kimileri ayı deyince kızar ama siz bunu çoktan aşmışsınız. Tebrik etmek bizim borcumuz. Yalnız biraz dikkatli olmanızda fayda var. Kazara sizi ormanda yakalayıp postunuzu kapı eşiğine serebilen avcılar çıkabilir. En nefret ettiğim tipler bunlardır. Yada zalim kaçakçılar sizi yakalarsa sirke satabilir ve orada insanları güldürmek için çeşitli şaklabanlıklar yaparsınız. Akrobatik hareketler yapar maymunların bile maskarası olursunuz. Eskiden daha tehlikeliydi; burnunuza takılan halka ile def eşliğinde oynar dururdunuz. Danscı arkadaşlarınız şimdi uludağın arka yamaçlarında özgür hayatın tadını çıkarıyorlar. Birde senin arkadaşın dadvi vardı. Oda rizeden uludağa geldi. Bu yazdıklarım espri sakın alınma. Yani biraz ironi, doğaya insanlardan başka zarar veren canlı yok. selamlar.
 

Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

Ayıahmet çok fazla konuştuğu için forumdan uzaklaştırılmış ve rehabilitasyon için Yalova'ya Datvi ve arkadaşlarının yanına gönderilmiştir.
Biz ayı gibi ayı istiyoruz.Felsefe yapan ayı istemiyoruz.Demedi demeyin.Bu ayı yakında buraya moderatör de olur. ;D
 



Ynt: Kırklareli - Demirköy Civarında Kamp

kerkenezce' Alıntı:
Sayın Ayı Ahmet bey; siz gerçekten ayılığı benimsemiş ve özümsemiş durumdasınız. Anladığım kadarıyla bir ayı gibi yaşıyor ve o gibi düşünüyor hareket ediyorsunuz. Gerçi kimileri ayı deyince kızar ama siz bunu çoktan aşmışsınız. Tebrik etmek bizim borcumuz. Yalnız biraz dikkatli olmanızda fayda var. Kazara sizi ormanda yakalayıp postunuzu kapı eşiğine serebilen avcılar çıkabilir. En nefret ettiğim tipler bunlardır. Yada zalim kaçakçılar sizi yakalarsa sirke satabilir ve orada insanları güldürmek için çeşitli şaklabanlıklar yaparsınız. Akrobatik hareketler yapar maymunların bile maskarası olursunuz. Eskiden daha tehlikeliydi; burnunuza takılan halka ile def eşliğinde oynar dururdunuz. Danscı arkadaşlarınız şimdi uludağın arka yamaçlarında özgür hayatın tadını çıkarıyorlar. Birde senin arkadaşın dadvi vardı. Oda rizeden uludağa geldi. Bu yazdıklarım espri sakın alınma. Yani biraz ironi, doğaya insanlardan başka zarar veren canlı yok. selamlar.

Sevgili Arkadaşım..

Tabii söylediklerinde doğruluk payı vardır.Ama aradan geçen zaman içinde bizler kendimizi geliştirdik....Bakın hiç yollarda oynayan ayılardan kaldı mı..Sizin elinize geçen birkaç tane salak akrabamız ise hakettiği muameleye layık olarak yaşamaktadır.
Oldukça uzun bir ömür sürecinde postu kaptırmadığımıza göre böyle bir sorunumuz yok demektir..Merak etmeyin..
Nükteli yorumunuza teşekkürler..

Sevgiler...
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,480
Mesajlar
1,518,555
Kayıtlı Üye Sayımız
172,134
Kaydolan Son Üyemiz
mertm

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst