fozturk13
Ana Kamp
Rotam: Bu turda sadece Çamlıhemşin'e bağlı sekiz yayla gezdim. Ancak bisikletimle sadece iAyder ve Yukarı Kavrun yaylalarına kadar gidebildim çünkü yol bitti. O nedenle diğer yaylaları yaya olarak ulaşmak zorunda kaldım.Yani biraz bisiklet biraz da treking yapmış oldum. Aşağıda gördüğünüz rota planımda birdeğişiklik oldu.Kaşgar dağı zirvesine çıkma planım iptal oldu.Çünkü havanın çok sisli olması bunu engelledi.Onun için öküz yatağı denilen bölgeyi transit geçip direk Derebaşı gölüne gittim. Orada da hava yine çok sisliydi burada iki gün kamp yapmama rağmen hava gene sisliydi. Ancak birkaç saatliğine düzelen havayı fırsat bilip güzel fotoğraflar çekmeyi başardım.
Buda yol arkadaşım trek 7.3FX .Zaman zaman ben onu zaman zaman da o beni taşıdı.
Ankara'dan Rize Ardeşen'e otobüs ile ulaştım.
Bisikletli Rotam:
Ardeşen-Çamlıhemşin-Ayder Yaylası(1 gece kamp)
Ayder-Yukarı Kavrun Yaylası(1 gece kamp)
Yaya Rotam:
Derebaşı gölü (2 gece kamp)
Apivanak Yaylası, Polavit Yaylası, Amlakit Yaylası (1 gece pansiyonda kon.)
Hazindak Yaylası, Pokut Yaylası(1gece kamp)
Sal Yaylası (1 gece kamp)
Ardeşen'den Ayder Yaylası'na çıkıp Meryemana Çadır Kamping'de çadırımda ilk geceyi geçirdim.Kampingde WC var ama duş yok.Çadır başına 20 TL alınıyor.
Diğer resimlere geçmeden önce AŞTİ terminalde başıma gelenleri sizinle paylaşmak istiyorum.
AŞTİ’de başıma gelenler:İnternet üzerinden Metro firması’ nın 06.07.2011 Çarşamba günü ertesi gün için Rize Ardeşen’e internet üzerinden bilet aldım. Bilet almadan önce Metro firması genel merkezi ve AŞTİ yazıhanesine telefon ederek görevlilere yanımda olan bisikletimin bir problem oluşturup oluşturmayacağını sordum. Görevlilerden hafta içi olduğu için bir problem olmaz cevabını alınca bileti aldım. Dikmen Metro yazıhanesinden de referans numaramı verip bileti bastırıp cebime attım.
Bütün hazırlıklarımı yapıp ertesi gün yani 07.07.2011 Perşembe günü saat:13.00’de bisikletimle birlikte AŞTİ’ye doğru yola çıktım. Otobüs terminale geldi ben heybeleri görevli muavine verdim yerleştirdi sonra gidip bisikletimi getirdim. Muavin bisikleti görünce bunu alamayız demesin mi? Kendisine bunun problem olmayacağı yönünde bana bilgi verildi bende ona göre biletimi aldığımı söyledim. Yapabilecek bir şeyi olmadığını söyleyip heybeleri bagajdan dışarı çıkarmaya başladı. Tepem attı hemen yazıhaneye gidip durumu anlattım. Onlar da yer yoksa yapacak bir şey yok dediler. O zaman biletimi iptal edin dedim. Ona bile burun kırın etmeye başladıkları an cinler tepeme çıktı. Başladım yüksek sesle ağız dalaşı yapmaya. Sonunda biletimi zorla da olsa iptal ettiler. Sinirli sinirli otobüsün yanına gittim. Bütün yolcular binmişti. Malzemelerimi toplarken hala kapıları açık olan bagaja bir baktım ki bir bölümü hala boş.Hemen muavine dönüp hani yer yoktu bu ne? dedim.Muavin ben dolacağını sanmıştım diye cevap verdi. Neyse 50 TL bagaj ücreti ver alalım demesin mi? Artık kendime hakim olmakda zorlanmaya başlamıştım. Şimdi anlaşıldı dedim niyetiniz. Diyerek adamın üzerine yürürken az ilerde duran kaptan gelip araya girdi ve durumu yatıştırmaya çalıştı.Muavin kötü adam kaptan iyi adam rolü oynuyordu.Tabii ben ortada dönen tiyatro oyununun yabancısı değildim.Olayı anladım.Fakat o an için kozlar onların elindeydi.yapacak bir şeyim yoktu.En son kaptanın bagaj ücretini 30 TL ye indirmesi üzerine mücadelede pes ederek kabul etmek zorunda kaldım.Yazıhaneye gidip iptal ettirdiğim bileti almaya gittim ama o da hemen satılmış. Başka da yer yokmuş. Bunun üzerine turu iptal edip eve dönmeye karar verdim. Yine otobüsün yanına gidip kaptana yerin satıldığını söyledim. İyi adam rolü yapan kaptan listeye baktı ve muavine listeyi verdi. Muavin otobüs içinde oturan bir çifte rica edip yanında oturan bayanın tek oturan bayanlardan birinin yanına geçmesi için ricada bulundu. Sağ olsun çift kabul etti. Böylece bana bir yer ayarladılar. Dışarda bisikletimi bagaja yerleştirilişini izlerken yanıma gelen bir bayana yol için 60TL ücreti tahsil etti. Biletimi alayım dedim. Onu içerde verecekler dedi. Muavine de 30TL bagaj ücretini verdim. Toplam 90 TL. İnternetten bileti 65TL ye almıştım. Birkaç saat sonra genç olan ikinci muavin yanıma gelerek 5TL eksik aldıklarını söyleyerek 5TL daha istedi.Ben de biletimi kesin getirin 5 TL nizi vereyim dedim. Ama ne bileti getirdiler ne de o 5 TL yi aldılar.
Bu kötü tecrübeden sonra otobüs plakasını ileride gereğini yapmak üzere notlarım arasına aldım. Dönüşümü de Metro firması ile değil “Doğu Karadeniz” firmasına ait otobüs ile gerçekleştirdim. Bir daha mecbur kalmaz isem bu firma ile asla yolculuk yapmamaya yemin ettim.Gerekirse iki kat para veririm ama asla Metro firması ile gitmem.
Ardeşen Terminal den den bu tabelanın bulunduğu kavşak arası 2-3 km.Buradan Çamlıhemşin 23 km. Çamlıhemşin -Ayder yaylası arası ise 17 km. Ayder yaylasına kadar yol asfalt.Gayet güzel. Yavaş yavaş yükseliyor.Ayder'den sonra 6km Galler Düzüne kadar toprak yol iyi sayılır.Galler düzünden tahta köprüyü geçtikten sonra Yukarı Kavrun yaylasına kadar olan 5km lik kısım ise çok bozuk.
Çamlıhemşin' doğru çıkarken yol üzerinde sık sık tarihi taş köprülere rastlanıyor. Ayrıca yine güzergah boyunca birkaç tane de Rafting işletmesi var.Rafting parkuru 9 km kadar
ÇAMLIHEMŞİN:
Doğu Karadeniz Bölgesinde Rize İlinin İlçe merkezlerinden biri olup,denizden yüksekliği 300mt.dir Ancak bu rakım bazı yerleşim yerlerinde 700mt ye kadar çıkmaktadır. 885 km2 lik bir alanı kaplamaktadır. Bu alanın %80'i ormanla kaplı, dağınık ve tepelik alanlardan ibaret olup, düz alanlar hemen hemen yok gibidir. İlçe merkezinden geçen Fırtına Deresinden dolayı da Fırtına Vadisi olarak anılır. Fırtına Deresi, Kaçkar ve Verçenik Vadilerinden gelen Elevit Deresi ve Palovit Deresinin birleşimi olan büyük dere ile Hala Deresinin (Ayder Deresi) birleşmesinden oluşur. Fırtına Deresi Pazar, Ardeşen sınırından Karadeniz'e dökülür. Pazar, Ardeşen, Çayeli, Hemşin, İspir, İkizdere ve Yusufeli ilçeleri ile sınırları olan Çamlıhemşin'in eski adı " VİCEALTI " dır. 1955'de belediye kuruldu. 27.06.1957'de yürürlüğe giren 7033 Sayılı Kanun ile Çamlıhemşin adını alarak İlçe haline getirildi. İlçenin kuruluşu 1960'larda tamamlandı. Yıllık metrekareye düşen yağış miktarı 245 Cm3'ü bulmaktadır. Havadaki nem oranı ise %10 ile %97 arasında değişmektedir. Sıcaklık ise kışın -7 dereceye kadar düşmekte, yazın ise 25 dereceye kadar yükselmektedir.
Çamlıhemşin gerek yaylaları ve gerekse dağları bakımından turizm potansiyeli oldukça yüksek bir ilçe.Eğer bu potansiyel iyi değerlendirilip gerekli yatırımlar yapılırsa dünyaca tanınan bir yer haline gelmesi için önünde hiçbir engel bulunmayacağını düşünüyorum.
Çamlıhemşin’den ve Pazar ilçesinden Ayder Yaylasına minibüslerle düzenli seferler yapılmaktadır.Ayder Yaylasından’da Kaçkar Dağlarına en yakın yayla olan Yukarı Kavrun Yaylasına yine aynı şekilde minübüslerle gitmek mümkün.Ardeşen-Çamlıhemşin; 5TL.Çamlıhemşin-Ayder;5 TL.Ayder-Yukarı Kavrun;8.5 TL Ayrıca bu ilçeden Çarşamba ve Cumartesi günleri sabah gidip akşam dönecek şekilde Amlakit Yaylasına da gidiliyor.Avusor Yaylasına da hergün araç kaktığını duydum.
Ardeşen çıkışında solda bulunan köprüden geçen yol Ayder yaylası Kaçkar Dağları Milli parkına gidiyor.Sola dönmeyip direk gidilirse fırtına Vadisi boyunca Zilkale istikametinde bulunan yaylalara gidiyor.
AYDER YAYLASI:
Ayder, Çamlıhemşin ilçesinin 17 km. güneydoğusunda 1350 m. yükseklikte çam ormanları ile kaplı bir yerdir. Fırtına deresi boyunca eşsiz doğa güzelliklerini izleyerek varacağınız Çamlıhemşin ilçesi hudutları dahilinde yer alan Ayder gürgen dibiyle Aşağı ve Yukarı Ambarlık(Gelin Tülü) şelalesi, yayla evleri, çiçekli düzleri, türlü çiçeklerdin elde edilen balı ve şifalı kaplıcasıyla sırtını Kaçkarlar'a dayamış, çam örtülü yamaçlarla kaplı cennet görünümündedir. Bakanlar Kurulu Kararı ile 1987 yılında "Turizm Merkezi" ilan edilen Ayder’de İl Özel İdaresi ve özel kuruluşlar tarafından otel, kaplıca tesisleri yapılmaktadır. Yaz aylarında yerli ve yabancı turistler 55 derece sıcaklıktaki yeraltından gelen, şifalı kaplıca suyundan yararlanmaktadır. Kaplıca romatizmal hastalıklar, iç hastalıkları, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarına iyi gelmektedir.
Ayder girişinde dikkatimi çeken tabela Ayder'den Hazindak Yaylasına 3650 mt 1250 mt den 2100 mt.ye çıkılan bu patika yoluna girmedim ama çok dik bir dağdan çıkıyordu. Hazindak'a giden en kestirme yol.Ama bir o kadar da yorucu bir parkur
İlk gecemi Ayder'de çadır kamping de geçiriyorum.
Duş imkanı yok.Fakat 400 mt aşağıda Ayder merkez de Kaplıca mevcut. Ayder'in orjinal yayla havası yok olmuş.Fiyatlar pahalı.Hava nemli yağmur yağmasa bile çiğ yağıyor ve bu halde bir iki saat dolaşırsanız üzeriniz sırılsıklam oluyor. Heryeri otel motel pansiyon ve alışveriş yerleri ile doldurmuşlar.Hafta sonları bayağı kalabalık.Şöhretin getirdiği olumsuzluklar Ayder'in orjinal yayla havasını bitirmiş.
Burada sanırım İzmir Zirve dağcılık derneğiydi oradan gelen treking grubuyla tanıştım.Grup rehperi Ali bey eşi çocuğu ve yanlarında taşıdıkları bebekleri ile beraber dere tepe gezmeleri beni oldukça şaşırttı.
Üçüncü Gün:Ayder Yaylası- Yukarı Kavrun Yaylası
Turun ilk gecesini çadırda geçirdikten sonra bugün 11 km yukarıda bulunan Yukarı Kavrun Yaylasına gideceğim.Ancak daha önce bisikletin yükünü hafifletmek için ön heybelerdeki malzemeleri yanımda getirdiğim sırt çantasının içine yerleştirip sıtıma geçiriyorum.Böylece bisikleti taşımak daha kolay olacak.
Ayder'in çıkışında yer alan Avusor Yaylası yol ayırımı. Buradan 11 km Birde simge Pansiyon varmış.Ayder den günübirlik gidilip gelinebilir. Bu yaylaya günlük minübüs seferleri de var.
Galler Düzü:Ayder'den yaklaşık 6km sonra Galler Düzü denilen yere geliyorum. Burada Boğa güreşleri yapılıyormuş. Kamp kurmak serbest ve ücretsiz.Su bulunuyor.Ufak tefek yiyecek ihtiyaçlarını karşılayabileceğiniz yerler var. Çok güzel bir yer.Benim hoşuma gitti.Buradan 5km sonra y.Kavrun Yaylasına ulaşılıyor
Galler düzünde iki saat geçirdim.Sonra yola devam.
Bu köprüyü geçtikten sonra yol çok bozuluyor
Yukarı Kavrun Yaylası:
Kavrun Yaylası'nın en büyük yayla olduğunu söylediler. Aşağı Kavrun ve Yukarı Kavrun olmak üzere iki kısma ayrılır.Araları 3km. Yukarı kavrun rakımı:2250 mt.Çamlıhemşin'den 29 km uzaklıkta olup Kaçkar Dağı zirvesine (3937 m) yaklaşık 8 km mesafededir.Bu yayla, Kaçkar Dağı'na tırmanış yapacak dağcıların ilk kamp yerini oluşturmaktadır.Geldiğimde her yer sis görüş alanı en fazla 25-30 metre. Onun için fazla resim çekemiyorum.aşağıdaki resimi internetten buldum.
Abdullah amcanın işlettiği bu yer sadece kahvehane değil aynızamanda bakkal, pastane ve lokanta işlevide görüyor. İçeride hamurişi tatlılar da yapılıyor
Burasıda ön tarafı
Abdullah beyin mekanının içinde yer alan afiş dikkat çekici.
Yeni yapılan bir yayla evi
Kavrun Yaylası kışın tamamen karlar altında kalıyormuş. Kışın Kaçkar dağları yamaçlarına helikopter ile gelen kayakçılar bu yaylanın üstünden geçerek aşağılara doğru kayıyorlarmış.
Kavrun yaylası yerlileri ile ertesi gün gideceğim rota hakkında konuşup bilgiler aldım.Ben bisiklet ile turu tamamlamayı planlamıştım ama bana verilen bilgiye göre bu imkansızmış.Katırların bile gidemediği yerlerin olduğunu söylediler.Patika yolun bile bulunmadığı büyük kayaların üzerinden tırmanarak Derebaşı gölüne ulaşıldığını söylediler. Hava muhalefeti nedeniyle Kaçkar zirvesine çıkma planımda iptal oldu.Sonunda risk almaya değmez dedim ve bisikletimi Abdullah amcaya teslim ettim. 5-6 gün sonra almaya gelecektim.Ayrıca iki adet arka heybe ile bazı eşyaları Çamlıhemşin'e bir minübüs ile gönderdim. Ertesi gün sırtçantam ile yaya olarak yola devam etmeye karar verdim.
Şimdilik bu kadar ama devamı gelecek.Bir sonraki bölümde bana eşlik eden Rus vatandaşı Sergio ile birlikte yaptığımız Derebaşı gölü tırmanışına ve Kavrun geçidine ait fotoğraflar yer alacak.Derebaşı gölü civarında geçirdiğim iki gün boyunca çok güzel manzaralar içeren fotoğraflar çektim.Kavrun geçidini geçtikten sonra Apivanak-Polavit-Amlakit ve Hazindak aYaylalarına ait fotolarda bir sonraki bölümde yayınlayacağım.Yarın müsait değilim ama sonraki gün kaldığımız yerden devam edeceğim.
Buda yol arkadaşım trek 7.3FX .Zaman zaman ben onu zaman zaman da o beni taşıdı.
Ankara'dan Rize Ardeşen'e otobüs ile ulaştım.
Bisikletli Rotam:
Ardeşen-Çamlıhemşin-Ayder Yaylası(1 gece kamp)
Ayder-Yukarı Kavrun Yaylası(1 gece kamp)
Yaya Rotam:
Derebaşı gölü (2 gece kamp)
Apivanak Yaylası, Polavit Yaylası, Amlakit Yaylası (1 gece pansiyonda kon.)
Hazindak Yaylası, Pokut Yaylası(1gece kamp)
Sal Yaylası (1 gece kamp)
Ardeşen'den Ayder Yaylası'na çıkıp Meryemana Çadır Kamping'de çadırımda ilk geceyi geçirdim.Kampingde WC var ama duş yok.Çadır başına 20 TL alınıyor.
Diğer resimlere geçmeden önce AŞTİ terminalde başıma gelenleri sizinle paylaşmak istiyorum.
AŞTİ’de başıma gelenler:İnternet üzerinden Metro firması’ nın 06.07.2011 Çarşamba günü ertesi gün için Rize Ardeşen’e internet üzerinden bilet aldım. Bilet almadan önce Metro firması genel merkezi ve AŞTİ yazıhanesine telefon ederek görevlilere yanımda olan bisikletimin bir problem oluşturup oluşturmayacağını sordum. Görevlilerden hafta içi olduğu için bir problem olmaz cevabını alınca bileti aldım. Dikmen Metro yazıhanesinden de referans numaramı verip bileti bastırıp cebime attım.
Bütün hazırlıklarımı yapıp ertesi gün yani 07.07.2011 Perşembe günü saat:13.00’de bisikletimle birlikte AŞTİ’ye doğru yola çıktım. Otobüs terminale geldi ben heybeleri görevli muavine verdim yerleştirdi sonra gidip bisikletimi getirdim. Muavin bisikleti görünce bunu alamayız demesin mi? Kendisine bunun problem olmayacağı yönünde bana bilgi verildi bende ona göre biletimi aldığımı söyledim. Yapabilecek bir şeyi olmadığını söyleyip heybeleri bagajdan dışarı çıkarmaya başladı. Tepem attı hemen yazıhaneye gidip durumu anlattım. Onlar da yer yoksa yapacak bir şey yok dediler. O zaman biletimi iptal edin dedim. Ona bile burun kırın etmeye başladıkları an cinler tepeme çıktı. Başladım yüksek sesle ağız dalaşı yapmaya. Sonunda biletimi zorla da olsa iptal ettiler. Sinirli sinirli otobüsün yanına gittim. Bütün yolcular binmişti. Malzemelerimi toplarken hala kapıları açık olan bagaja bir baktım ki bir bölümü hala boş.Hemen muavine dönüp hani yer yoktu bu ne? dedim.Muavin ben dolacağını sanmıştım diye cevap verdi. Neyse 50 TL bagaj ücreti ver alalım demesin mi? Artık kendime hakim olmakda zorlanmaya başlamıştım. Şimdi anlaşıldı dedim niyetiniz. Diyerek adamın üzerine yürürken az ilerde duran kaptan gelip araya girdi ve durumu yatıştırmaya çalıştı.Muavin kötü adam kaptan iyi adam rolü oynuyordu.Tabii ben ortada dönen tiyatro oyununun yabancısı değildim.Olayı anladım.Fakat o an için kozlar onların elindeydi.yapacak bir şeyim yoktu.En son kaptanın bagaj ücretini 30 TL ye indirmesi üzerine mücadelede pes ederek kabul etmek zorunda kaldım.Yazıhaneye gidip iptal ettirdiğim bileti almaya gittim ama o da hemen satılmış. Başka da yer yokmuş. Bunun üzerine turu iptal edip eve dönmeye karar verdim. Yine otobüsün yanına gidip kaptana yerin satıldığını söyledim. İyi adam rolü yapan kaptan listeye baktı ve muavine listeyi verdi. Muavin otobüs içinde oturan bir çifte rica edip yanında oturan bayanın tek oturan bayanlardan birinin yanına geçmesi için ricada bulundu. Sağ olsun çift kabul etti. Böylece bana bir yer ayarladılar. Dışarda bisikletimi bagaja yerleştirilişini izlerken yanıma gelen bir bayana yol için 60TL ücreti tahsil etti. Biletimi alayım dedim. Onu içerde verecekler dedi. Muavine de 30TL bagaj ücretini verdim. Toplam 90 TL. İnternetten bileti 65TL ye almıştım. Birkaç saat sonra genç olan ikinci muavin yanıma gelerek 5TL eksik aldıklarını söyleyerek 5TL daha istedi.Ben de biletimi kesin getirin 5 TL nizi vereyim dedim. Ama ne bileti getirdiler ne de o 5 TL yi aldılar.
Bu kötü tecrübeden sonra otobüs plakasını ileride gereğini yapmak üzere notlarım arasına aldım. Dönüşümü de Metro firması ile değil “Doğu Karadeniz” firmasına ait otobüs ile gerçekleştirdim. Bir daha mecbur kalmaz isem bu firma ile asla yolculuk yapmamaya yemin ettim.Gerekirse iki kat para veririm ama asla Metro firması ile gitmem.
Ardeşen Terminal den den bu tabelanın bulunduğu kavşak arası 2-3 km.Buradan Çamlıhemşin 23 km. Çamlıhemşin -Ayder yaylası arası ise 17 km. Ayder yaylasına kadar yol asfalt.Gayet güzel. Yavaş yavaş yükseliyor.Ayder'den sonra 6km Galler Düzüne kadar toprak yol iyi sayılır.Galler düzünden tahta köprüyü geçtikten sonra Yukarı Kavrun yaylasına kadar olan 5km lik kısım ise çok bozuk.
Çamlıhemşin' doğru çıkarken yol üzerinde sık sık tarihi taş köprülere rastlanıyor. Ayrıca yine güzergah boyunca birkaç tane de Rafting işletmesi var.Rafting parkuru 9 km kadar
ÇAMLIHEMŞİN:
Doğu Karadeniz Bölgesinde Rize İlinin İlçe merkezlerinden biri olup,denizden yüksekliği 300mt.dir Ancak bu rakım bazı yerleşim yerlerinde 700mt ye kadar çıkmaktadır. 885 km2 lik bir alanı kaplamaktadır. Bu alanın %80'i ormanla kaplı, dağınık ve tepelik alanlardan ibaret olup, düz alanlar hemen hemen yok gibidir. İlçe merkezinden geçen Fırtına Deresinden dolayı da Fırtına Vadisi olarak anılır. Fırtına Deresi, Kaçkar ve Verçenik Vadilerinden gelen Elevit Deresi ve Palovit Deresinin birleşimi olan büyük dere ile Hala Deresinin (Ayder Deresi) birleşmesinden oluşur. Fırtına Deresi Pazar, Ardeşen sınırından Karadeniz'e dökülür. Pazar, Ardeşen, Çayeli, Hemşin, İspir, İkizdere ve Yusufeli ilçeleri ile sınırları olan Çamlıhemşin'in eski adı " VİCEALTI " dır. 1955'de belediye kuruldu. 27.06.1957'de yürürlüğe giren 7033 Sayılı Kanun ile Çamlıhemşin adını alarak İlçe haline getirildi. İlçenin kuruluşu 1960'larda tamamlandı. Yıllık metrekareye düşen yağış miktarı 245 Cm3'ü bulmaktadır. Havadaki nem oranı ise %10 ile %97 arasında değişmektedir. Sıcaklık ise kışın -7 dereceye kadar düşmekte, yazın ise 25 dereceye kadar yükselmektedir.
Çamlıhemşin gerek yaylaları ve gerekse dağları bakımından turizm potansiyeli oldukça yüksek bir ilçe.Eğer bu potansiyel iyi değerlendirilip gerekli yatırımlar yapılırsa dünyaca tanınan bir yer haline gelmesi için önünde hiçbir engel bulunmayacağını düşünüyorum.
Çamlıhemşin’den ve Pazar ilçesinden Ayder Yaylasına minibüslerle düzenli seferler yapılmaktadır.Ayder Yaylasından’da Kaçkar Dağlarına en yakın yayla olan Yukarı Kavrun Yaylasına yine aynı şekilde minübüslerle gitmek mümkün.Ardeşen-Çamlıhemşin; 5TL.Çamlıhemşin-Ayder;5 TL.Ayder-Yukarı Kavrun;8.5 TL Ayrıca bu ilçeden Çarşamba ve Cumartesi günleri sabah gidip akşam dönecek şekilde Amlakit Yaylasına da gidiliyor.Avusor Yaylasına da hergün araç kaktığını duydum.
Ardeşen çıkışında solda bulunan köprüden geçen yol Ayder yaylası Kaçkar Dağları Milli parkına gidiyor.Sola dönmeyip direk gidilirse fırtına Vadisi boyunca Zilkale istikametinde bulunan yaylalara gidiyor.
AYDER YAYLASI:
Ayder, Çamlıhemşin ilçesinin 17 km. güneydoğusunda 1350 m. yükseklikte çam ormanları ile kaplı bir yerdir. Fırtına deresi boyunca eşsiz doğa güzelliklerini izleyerek varacağınız Çamlıhemşin ilçesi hudutları dahilinde yer alan Ayder gürgen dibiyle Aşağı ve Yukarı Ambarlık(Gelin Tülü) şelalesi, yayla evleri, çiçekli düzleri, türlü çiçeklerdin elde edilen balı ve şifalı kaplıcasıyla sırtını Kaçkarlar'a dayamış, çam örtülü yamaçlarla kaplı cennet görünümündedir. Bakanlar Kurulu Kararı ile 1987 yılında "Turizm Merkezi" ilan edilen Ayder’de İl Özel İdaresi ve özel kuruluşlar tarafından otel, kaplıca tesisleri yapılmaktadır. Yaz aylarında yerli ve yabancı turistler 55 derece sıcaklıktaki yeraltından gelen, şifalı kaplıca suyundan yararlanmaktadır. Kaplıca romatizmal hastalıklar, iç hastalıkları, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarına iyi gelmektedir.
Ayder girişinde dikkatimi çeken tabela Ayder'den Hazindak Yaylasına 3650 mt 1250 mt den 2100 mt.ye çıkılan bu patika yoluna girmedim ama çok dik bir dağdan çıkıyordu. Hazindak'a giden en kestirme yol.Ama bir o kadar da yorucu bir parkur
İlk gecemi Ayder'de çadır kamping de geçiriyorum.
Duş imkanı yok.Fakat 400 mt aşağıda Ayder merkez de Kaplıca mevcut. Ayder'in orjinal yayla havası yok olmuş.Fiyatlar pahalı.Hava nemli yağmur yağmasa bile çiğ yağıyor ve bu halde bir iki saat dolaşırsanız üzeriniz sırılsıklam oluyor. Heryeri otel motel pansiyon ve alışveriş yerleri ile doldurmuşlar.Hafta sonları bayağı kalabalık.Şöhretin getirdiği olumsuzluklar Ayder'in orjinal yayla havasını bitirmiş.
Burada sanırım İzmir Zirve dağcılık derneğiydi oradan gelen treking grubuyla tanıştım.Grup rehperi Ali bey eşi çocuğu ve yanlarında taşıdıkları bebekleri ile beraber dere tepe gezmeleri beni oldukça şaşırttı.
Üçüncü Gün:Ayder Yaylası- Yukarı Kavrun Yaylası
Turun ilk gecesini çadırda geçirdikten sonra bugün 11 km yukarıda bulunan Yukarı Kavrun Yaylasına gideceğim.Ancak daha önce bisikletin yükünü hafifletmek için ön heybelerdeki malzemeleri yanımda getirdiğim sırt çantasının içine yerleştirip sıtıma geçiriyorum.Böylece bisikleti taşımak daha kolay olacak.
Ayder'in çıkışında yer alan Avusor Yaylası yol ayırımı. Buradan 11 km Birde simge Pansiyon varmış.Ayder den günübirlik gidilip gelinebilir. Bu yaylaya günlük minübüs seferleri de var.
Galler Düzü:Ayder'den yaklaşık 6km sonra Galler Düzü denilen yere geliyorum. Burada Boğa güreşleri yapılıyormuş. Kamp kurmak serbest ve ücretsiz.Su bulunuyor.Ufak tefek yiyecek ihtiyaçlarını karşılayabileceğiniz yerler var. Çok güzel bir yer.Benim hoşuma gitti.Buradan 5km sonra y.Kavrun Yaylasına ulaşılıyor
Galler düzünde iki saat geçirdim.Sonra yola devam.
Bu köprüyü geçtikten sonra yol çok bozuluyor
Yukarı Kavrun Yaylası:
Kavrun Yaylası'nın en büyük yayla olduğunu söylediler. Aşağı Kavrun ve Yukarı Kavrun olmak üzere iki kısma ayrılır.Araları 3km. Yukarı kavrun rakımı:2250 mt.Çamlıhemşin'den 29 km uzaklıkta olup Kaçkar Dağı zirvesine (3937 m) yaklaşık 8 km mesafededir.Bu yayla, Kaçkar Dağı'na tırmanış yapacak dağcıların ilk kamp yerini oluşturmaktadır.Geldiğimde her yer sis görüş alanı en fazla 25-30 metre. Onun için fazla resim çekemiyorum.aşağıdaki resimi internetten buldum.
Abdullah amcanın işlettiği bu yer sadece kahvehane değil aynızamanda bakkal, pastane ve lokanta işlevide görüyor. İçeride hamurişi tatlılar da yapılıyor
Burasıda ön tarafı
Abdullah beyin mekanının içinde yer alan afiş dikkat çekici.
Yeni yapılan bir yayla evi
Kavrun Yaylası kışın tamamen karlar altında kalıyormuş. Kışın Kaçkar dağları yamaçlarına helikopter ile gelen kayakçılar bu yaylanın üstünden geçerek aşağılara doğru kayıyorlarmış.
Kavrun yaylası yerlileri ile ertesi gün gideceğim rota hakkında konuşup bilgiler aldım.Ben bisiklet ile turu tamamlamayı planlamıştım ama bana verilen bilgiye göre bu imkansızmış.Katırların bile gidemediği yerlerin olduğunu söylediler.Patika yolun bile bulunmadığı büyük kayaların üzerinden tırmanarak Derebaşı gölüne ulaşıldığını söylediler. Hava muhalefeti nedeniyle Kaçkar zirvesine çıkma planımda iptal oldu.Sonunda risk almaya değmez dedim ve bisikletimi Abdullah amcaya teslim ettim. 5-6 gün sonra almaya gelecektim.Ayrıca iki adet arka heybe ile bazı eşyaları Çamlıhemşin'e bir minübüs ile gönderdim. Ertesi gün sırtçantam ile yaya olarak yola devam etmeye karar verdim.
Şimdilik bu kadar ama devamı gelecek.Bir sonraki bölümde bana eşlik eden Rus vatandaşı Sergio ile birlikte yaptığımız Derebaşı gölü tırmanışına ve Kavrun geçidine ait fotoğraflar yer alacak.Derebaşı gölü civarında geçirdiğim iki gün boyunca çok güzel manzaralar içeren fotoğraflar çektim.Kavrun geçidini geçtikten sonra Apivanak-Polavit-Amlakit ve Hazindak aYaylalarına ait fotolarda bir sonraki bölümde yayınlayacağım.Yarın müsait değilim ama sonraki gün kaldığımız yerden devam edeceğim.