Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan ceranus Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 15,984
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 708,738
Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

ferdane gül' Alıntı:
Bu arada geçen yıl şubat kampından beri kullandığım avatarı değiştirmek bana zor geldi,kendi yazımı resme bakınca başkasının yazısı sanıyorum :smiley:
teşekkürler ferdane hanım bizlerde çok iyiyiz. evet aynen bu avatar resim değişikliğini bende yaşıyorum sanki her üye eskiden beri kullana geldiği resimle kalıyor hafızalarımızda o resimlere bakarak hemen daha adını bile okumadan hımm bu o diyoruz. ama böyle olunca daha dikkatli bakıyor vede isimleri kontrol ediyoruz. hal böyle iken farklı olmak farklı resimlerde kullanmakta güzel.
 

Etiketler
Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

İyi akşamlar arkadaşlar...Bana gelen bir mail' i sizlerle paylaşmak istiyorum....

Dışarıda kar...
Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki.
Kuzinenin üzerinde demir maşa...Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri.
Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu...
Sucuk lükstü.
Yumurta lezzetli.
Ekmek her zaman ekmek gibi...
Bir kez olsun kümesten yumurta almamış, bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş merkezlerinin restoran katlarında, boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım...

Dışarıda kar...
İçeride kanaat...
İçeride huzur...

Televizyon yoktu.
Gazete de her zaman olmazdı.
Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk.
Kestane közlemek bütün bir gecenin mutluluğuy du.
Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar...
Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası...

Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına gelirdi?
Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı.
Çay da kokardı...
Domates de...
Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu.
Dışarıda kar...
İçeride huzur...
Zam endişesi, doğal gazın kesilm e korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi... Kimin umurunda...
Ne güzel cahildik.
Mutluluğun resmini çiziyorduk...

Saygılar.....
 


Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

İyi akşamlar herkese arkadaşlar. Murat abi güzelmiş beğendim :smiley:
 

Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Ellerinize sağlık sevgili murat aksu bir an beni o yıllarıma götürdünüz. söylediklerinizi ben yaşamış biriyim,çok teşekkürler.
 



Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Ben de çok teşekkürlerimi sunuyorum, nostaljinin lezzetini yaşattığınız için..
 

Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Arkadaşlar merhaba herkese, Ankara Çankaya'daki Kar Spor'un tam yerini bilen var mı ? Yarın gideceğim de, yerini tam olarak bilmiyorum. :smiley:
 

Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

skydiver26' Alıntı:
İyi akşamlar arkadaşlar...Bana gelen bir mail' i sizlerle paylaşmak istiyorum....

Dışarıda kar...
Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki.
Kuzinenin üzerinde demir maşa...Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri.
Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu...
Sucuk lükstü.
Yumurta lezzetli.
Ekmek her zaman ekmek gibi...
Bir kez olsun kümesten yumurta almamış, bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş merkezlerinin restoran katlarında, boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım...

Dışarıda kar...
İçeride kanaat...
İçeride huzur...

Televizyon yoktu.
Gazete de her zaman olmazdı.
Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç!
Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk.
Kestane közlemek bütün bir gecenin mutluluğuy du.
Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar...
Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası...

Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına gelirdi?
Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı.
Çay da kokardı...
Domates de...
Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu.
Dışarıda kar...
İçeride huzur...
Zam endişesi, doğal gazın kesilm e korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi... Kimin umurunda...
Ne güzel cahildik.
Mutluluğun resmini çiziyorduk...

Saygılar.....



Günaydın arkadaşlar,güzel bir gün diliyorum hepinize :smiley:

Murat bey çok teşekkür ederim paylaşımınız için,bir an çocukluğuma döndüm.Dedemin yaptığı kuzine üzerinde kızaran ekmeğin kokusu geldi burnuma,ne güzel günlerdi...Tekrar teşekkürler :smiley: :smiley:
 

Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

"...
Ne güzel cahildik.
Mutluluğun resmini çiziyorduk..."

Teşekkürler Aksu Murat :smiley:

*************************

Gününüz aydın olsun, işiniz kolay gelsin arkadaşlar :smiley:...
 





Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Afferin afferin.

Nasılsın bakalım.?
Hafta sonu ne yapıyorsun diyeceğimde sen Cumartesileri de çalışıyordun.
 

Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Sabah Sabah.

E_postama gelen bir iletiyi paylaşayım dedim.


Muhtemelen İlaç Kartelleri tarafından yaratılan "Domuz Gribi"enfeksiyonuna karşı yoğun bir "İlaç ve aşı" kampanyasının yürütülmekte
ve bunların karlarına kar katmak için, bu içinde ne olduğu belirsiz "aşı" yı hükümetler aracılığıyla pazarlama peşlerinde olduğu bu
günlerde, yayılması en kolay hastalık olan "Grip" ile igili bu küçük ama ÖNEMLİ, eskilerin bazı rahatsızlıklar için ne gibi doğal çareler
bulduğunu bize hatırlatan, ders alınabilecek öykü belki bir nebze yardımcı olabilecektir. ..

"GRİP" için bir "Eski zaman" öyküsü...

"1919 yılında, Dünyada 40.000 milyon kişinin "Grip" ten öldüğünde, bir Doktor birçok çiftçiyi Griple mücadelede yardım amacıyla ziyaret
eder.Birçok çiftçi ve ailesi Grip kapmıştır ve birçoğu ölürler.
Doktor ziyaretlerine devam eder ve bir sürprizle karşılaşır, ziyaret ettiği bir çiftçi ve ailesi çok sağlıklıdır.Doktor böyle olabilmesi için aileye herkesten farlı ne yaptıklarını sorar ve cevaben çiftçinin hanımı odaya , bir tabak içine "soyulmamış" bir "SOĞAN" koyduklarını
(muhtemelen diğer odalarada) söyler.Doktor buna inanamaz ve bu "soğan" lardan birini alarak Laboratuvarda Mikroskop altına koyarak inceler ve "soğan" ın içinde "Grip" virüsünü görür."Soğan" açıkça "Grip" bakterisini absorbe etmiş, emmiştir ve bu sayede de aile sağlıklı
kalmıştır.
Evet, ben bu hikayeyi Kuaförümden duydum.O, bana yıllar önce birçok çalışanının "Grip" olduğunu ve böylece müşterilerinin de "Grip" kaptığını anlatmıştı.Gelen yılda o, dükkanına çukur bir tabak içinde bir "SOĞAN" yerleştirir.Ve büyük bir sürpriz yaşar, o yıl hiçbir personeli "Grip" olmamıştır.O işe yaramıştır...(hayır, şimdi o sanıldığı gibi bir "soğan" işinde değildir)
Bu öyküden alınacak ders, bir miktar "soğan" almanız ve evinizin çevresinde biryerlere yerleştirmenizdir. Ne olduğunu görmek için onu deneyin.Biz geçen yıl onu denedik ve asla "Grip" olmadık.
Eğer o sizi ve sevdiklerinizi bu hastalıktan kurtarırsa ne güzel.Buna rağmen şayet "Grip" olursanız, o daha yumuşak ve uysal geçebilir.
Bir miktar "SOĞAN" satın almaya vereceğiniz birkaç liradan başka ne
kaybedebilirsiniz? ..."
 


Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Valla hala tam belli değil.

Sevinçler yarın gece 01-02 de İzmir'e varabilecekler ve sadece 1 pazar günleri boş.
15 saate hayli etkinlik sığdırmaya çalışacağız.
 



Ynt: Serbest Muhabbet Köşesi (Trekking)

Bugün Ömer'in (figo) Doğum günü.

Yeni yaşın kutlu olsun Ömer.


Meyveli.jpg
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,791
Mesajlar
1,523,833
Kayıtlı Üye Sayımız
166,604
Kaydolan Son Üyemiz
mehmedoah

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst