mrdnmz
Hilux N70
Hep merak etmişimdir bu internette görüp bazen örnek bazen de ilham aldığımız araçları yakından görmeyi, inlemeyi ve sahipleri ile görüşüp fikir alış verişinde bulunmayı.
En sonunda davetli olarak katıldığımız bir organizasyon ile tüm bu konuları kısa bir zaman diliminde de olsa giderdik. En azından gazım alındı
One Life Adventure'ın organizatörlüğünü üstlendiği uzun soluklu bir overland gezisi. 5 katılımcı ve 1 rehber araç eşliğinde toplamda 6 araç.
Ekip ile buluşma noktamız tam olarak hiçbir yer tanımının karşılığı idi. N38.03896 E31.23762 Beyşehir ile Eğirdir Gölleri arasında Ördekçi Köyü yakınlarında. Akşam hava karardığından çok fazla araç incelemesi vs yapamadık. Herkes kendi aracında akşam yemeğini hazırlarken biz de kendi çapımızda geceye hazırlandık. Çadırımızı açtık. içini hazırladık. Masamız, sandalyemiz yerleşti. Ocağımızı çıkardık ve yorgunluk kahvesi yaptık. bekledik herkesin ateş başında toplanmasını.
Ateş dediğim öyle gürül gürül değil. Isıtacak kadar ateş ve herkesin yüzü gözükecek kadar alev. Yunanistan dan getirdikleri odunları yaktık... Sonra tanışma faslı. Sohbet muhabbet derken...
Jandarma çıka geldi. Köy'ün muhtarı rahatsız olmuş burada kamp atmamızdan. Neyse durumu anlattık. Sıkıntısız devam etmeye çalıştık geceye ama keyifler kaçtı tabi. Birer / ikişer herkes yatağına geçti. Sabah kalkış 0730...
Biz yatmadık tabi... Nigel, Paul ve biz bir hayli sohbet gırgır şamata derken 0230 civarı da biz yattık. Hop sabah 0630 da uyandım. Hava biraz sert olmasına rağmen üşümedik.
Bu ekipteki herkes neredeyse dünyanın yarısını gezmiş kendi araçları ile. Fakat Türkiye'ye ilk gelişleri... Nasıl buldunuz Türkiye'yi diye soruyoruz klasik... Herkes insanlarımızdan (belki de insanlığımızdan) şaşkın derece de memnun. Çay içmekten gına gelmiş. Herkes çay ikram ediyor tabi. "Güvenlik" konusunda çok şaşırmışlar. Bakkal çakkal herşey ortalarda dedi biri. Bende neden gizlensin ki o mallar satılmak için var dedim. Sonra UK'de kesinlikle her şey kilitlidir dedi ve istediğini alabilmek için mutlaka bir görevli gerekir dedi. Ve diğer klasik örneklerle devam etti sohbet.
Araçlar demişken grubun araç listesi Dream Team gibiydi.
1 Toyota LC80
1 Disco I 300tdi
1 Disco 2 Td5
1 Defender 110 td5
1 Defender 110 200tdi
1 Defender 110 300tdi
ve en son da biz 1 Defender 110 200tdi ile katılınca muhteşem oldu.
Araç, ekipman, hazırlık ve donanımlarını inceledim. Kutuplardan, çöllere, büyük şehirlerden uçsuz bucaksız ovalara kadar aynı araç ile gezebilmek için ne lazım diye bakındım.
Sonuç çok net. Orjinal ekipman ve lazım değilse alma... MT lastikte vardır AT lastikte. Full yüklü bir Defender da vardı, stock bir Disco da. Üstelik yol lastiği ile.
Yazının ve gezinin devamını LR Owners International 'dan okuyabilirsiniz.
Şimdi fotoğraflar...
En sonunda davetli olarak katıldığımız bir organizasyon ile tüm bu konuları kısa bir zaman diliminde de olsa giderdik. En azından gazım alındı
One Life Adventure'ın organizatörlüğünü üstlendiği uzun soluklu bir overland gezisi. 5 katılımcı ve 1 rehber araç eşliğinde toplamda 6 araç.
Ekip ile buluşma noktamız tam olarak hiçbir yer tanımının karşılığı idi. N38.03896 E31.23762 Beyşehir ile Eğirdir Gölleri arasında Ördekçi Köyü yakınlarında. Akşam hava karardığından çok fazla araç incelemesi vs yapamadık. Herkes kendi aracında akşam yemeğini hazırlarken biz de kendi çapımızda geceye hazırlandık. Çadırımızı açtık. içini hazırladık. Masamız, sandalyemiz yerleşti. Ocağımızı çıkardık ve yorgunluk kahvesi yaptık. bekledik herkesin ateş başında toplanmasını.
Ateş dediğim öyle gürül gürül değil. Isıtacak kadar ateş ve herkesin yüzü gözükecek kadar alev. Yunanistan dan getirdikleri odunları yaktık... Sonra tanışma faslı. Sohbet muhabbet derken...
Jandarma çıka geldi. Köy'ün muhtarı rahatsız olmuş burada kamp atmamızdan. Neyse durumu anlattık. Sıkıntısız devam etmeye çalıştık geceye ama keyifler kaçtı tabi. Birer / ikişer herkes yatağına geçti. Sabah kalkış 0730...
Biz yatmadık tabi... Nigel, Paul ve biz bir hayli sohbet gırgır şamata derken 0230 civarı da biz yattık. Hop sabah 0630 da uyandım. Hava biraz sert olmasına rağmen üşümedik.
Bu ekipteki herkes neredeyse dünyanın yarısını gezmiş kendi araçları ile. Fakat Türkiye'ye ilk gelişleri... Nasıl buldunuz Türkiye'yi diye soruyoruz klasik... Herkes insanlarımızdan (belki de insanlığımızdan) şaşkın derece de memnun. Çay içmekten gına gelmiş. Herkes çay ikram ediyor tabi. "Güvenlik" konusunda çok şaşırmışlar. Bakkal çakkal herşey ortalarda dedi biri. Bende neden gizlensin ki o mallar satılmak için var dedim. Sonra UK'de kesinlikle her şey kilitlidir dedi ve istediğini alabilmek için mutlaka bir görevli gerekir dedi. Ve diğer klasik örneklerle devam etti sohbet.
Araçlar demişken grubun araç listesi Dream Team gibiydi.
1 Toyota LC80
1 Disco I 300tdi
1 Disco 2 Td5
1 Defender 110 td5
1 Defender 110 200tdi
1 Defender 110 300tdi
ve en son da biz 1 Defender 110 200tdi ile katılınca muhteşem oldu.
Araç, ekipman, hazırlık ve donanımlarını inceledim. Kutuplardan, çöllere, büyük şehirlerden uçsuz bucaksız ovalara kadar aynı araç ile gezebilmek için ne lazım diye bakındım.
Sonuç çok net. Orjinal ekipman ve lazım değilse alma... MT lastikte vardır AT lastikte. Full yüklü bir Defender da vardı, stock bir Disco da. Üstelik yol lastiği ile.
Yazının ve gezinin devamını LR Owners International 'dan okuyabilirsiniz.
Şimdi fotoğraflar...