Neden Çekme Karavan Yapmaktan Vazgeçtim ?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan EvliyaCelebi2 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 54
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 36,455

EvliyaCelebi2

Söz insanın aynasıdır..
Mesajlar
2,218
Tepkime Puanı
2,198
NEDEN ÇEKME KARAVAN YAPMAKTAN VAZGEÇTİM ?


7-8 sene kadar evvel karavanlı yaşama başlama aşamasında, kendi yapabileceğim çekme karavan düşüncemden, birkaç gün bile sürmeyen araştırmalarımın sonucu vaz geçtim.

Kısaca kazın ayağı hiç de öyle değilmiş... :confused:


Nedenleri :
* Önce çekme karavan yapımının, panelvandan karavan yapımına göre neredeyse 3 katman daha zorlu olduğunu tesbit ettim. İlk olarak 1) şasi, arkasından 2) karavanın gövdesi ve nihayetinde de 3) mobilya ve tesisatların imalatına sıra gelecekti. Panelvan yapımında ise sadece son aşama söz konusuydu. Bu üç aşamada yapı tekniği açısından birbirlerinden tamamen ayrı karakterlerde olmakta, dolayısı ile farklı bilgi, beceri ve alet gerektirmekteydiler. Aslında modern imalat sırasına göre şasi üzerine tabanı yerleştirdikten sonra, önce iç aksamın yapımına geçiliyor, ancak en sonunda dış duvarlarla karavan sonlandırılıyordu. Üstelik kapalı bir mekanın gerekliliği de ayrıca gözden kaçırılmamalıydı.

* Hadi bunlar işin tabiatında vardı ama asıl sürprizi modern bir karavan şasisini görünce yaşadım. Tam bir bilmece gibiydi. Benim aklımda olanlarla yada internette kendi imalatı olanların plan ve videoları ile yakından, uzaktan hiçbir ilişkisi yoktu. Herşeyden önce sağdan sola iki taraf arasında dingil dışında hiçbir transversal bağlantı göremedim. ( Bazılarında stepne için kullanılan atkının bağlantı fonksiyonu yok ) Karkas taban yapısının stabiliteyi sağlamaya yeterli olduğu ve ön köşe bağlantılarının şasiden çıkan tali uzantılarla karşılandığını gördüğümde biran şüpheye düşsem de, bütün marka karavan üreticilerinin bu cins modern şasi kullandığını bildiğimden, aslında kendi düşünce sistemimi değiştirmek zorunda olduğumu anladım. Şasinin ağırlığını azaltmak için herşeyi araştırarak bulmuşlar ve üstelik dediklerine göre, özel bilgisayar programları ile uygun şekil ve boyutlarını da hesap ve kontrol etmişlerdi. Bu durumda demek ki, benim kağnıdan hallice römork planlarını, amatörce akıl yürütmelerimi, hele internetten yüklediğim ilk hatta tek defa yaptıkları şasileri, "bu ancak böyle yapılır" havası ile yayınlamış olanların video ve resim kayıtlarını bir kenara bırakmalıydım.
Merakla incelemeye koyuldum.

?temp_hash=675f310fadc179b25dc6e2a9b5c9eb0b.jpg


* Öncelikle şaside kaynak yoktu. Bütün elementler birbirlerine vida yada perçinle bağlıydı. Mesleğimden bildiğim üzere kaynak yapılan yerler esnekliğini kaybediyor özellikle hareket ve baskı altında daha kırılgan oluyorlardı. Bildiğim bu noktanın daha evvel aklıma gelmemiş olması, bilmeden atlayabileceğim daha başka noktaların da olabileceğinin açıkça sinyalini verdi. 750 kilo altı karavanlarda belki (?) tolere edilebilecek bu fenomen, amaçladığım karavan büyüklüğü için kendime ve benle gezenlerle olduğu gibi trafikteki diğerleri için de sorumsuz riziko almak demekti. Kaplinle başlayan "A" kollarının şasinin gövdesine herhangi biryerden değilde, en uygun olarak dingile direk bağlanması gerektiği bilinsede, bu noktanın eski karavan şasilerinde olduğu gibi kaynak olması durumunda en sorunlu noktaların buraları olacağını öğrendim. Kırılmalar engebeli yollarda özellikle fazla ağırlıkta varsa en çok buralarda oluşmaktaydı. Saşi kısaca kalplinden başlayan sağ ve sol elementlerin sadece aksa direk bağlanmasından başka bir özellik taşımıyordu. Bu uzun vertikal elementler tek birleşim noktası dışında sülün gibi en arkaya kadar yekpare uzanıyorlar böylelikle çekim gücünü en optimal şekilde, bilhassa aksların en son sağ ve sol ucuna bağlı şekilde iletip, nihayetinde karavanın en arkasını taşımak üzere sonlanıyorlardı. Böylelikle kırılma tehlikesi olan kaynaklı ikinci bir bar yerine bütün çekim gücü sadece direk aksa ulaşıyordu. Hem de yalpalamalara karşı en uygun büyük bir açıyla ! Sonuçta şasiye sadece karavanı A) taşıma ve B) çekme fonksiyonu verilmiş, C) karavanı şasiyle beraber birarada tutma ödevi ise karkasın kendisine bırakılarak ağırlıktan tasarruf edilmişdi. Bu noktada örneğin kamyon, traktör römörklerinin şasileri ile karavan şasilerinin bir farkını hatırlamak faydalı olmalı. Karavancılar park ederken son etapta çoğunlukla kendi el güçlerini kullanma durumundalar. Manevraları kolaylaştırmak için de şasinin tek akslı, hatta çift akslı olsada karavanın tam ortasında yanyana konumlandırılması gerekiyor. Diğer römörk cinslerinde aksların ön ve arka uçlarda olmasının kaynaklı bir yapıyı daha kolay tolere etme durumu olabilir ? Açıkcası benimle ilgisi olmadığından bu araştırdığım bir konu olmadı. Bilenler başlığa ilave edebilir.

* Bu modern karavan şasilerinde , yanlarda kullanılan vertikal taşıyıcı elementler dörtköşe metal boru yerine , oldukça enli metal levhalar şeklinde. Bunların stabililtesi ise kenarlarının "U" şeklinde iç tarafa kıvrılması ile sağlanmış. Sanırım deney ve bilgisayar hesapları bu uçları birleştirecek karşı yüzü lüzumsuz ağırlık olarak tanımlıyor. Bu elementlerin sadece karkasla beraberliği torsiyon tehlikesini önemsiz kılıyor olmalı. Hafifleme uğruna bu elementlerde elips şeklinde delikler bulunmakta fakat olası stabilite kaybını önlemek için de bu boşlukların kenarları da bükülerek hafifçe kabartılmış. Oldukça akıllı bir çözüm ! Elementler sonlara doğru gereksiz enden (ağırlıktan da) kurtulup kemikli yapıları bozulmadan yukarı kenara doğru birleşiyorlar. Anlaşılan bu işe kalkışılmadan ciddi kafa yorulmuş diye düşünmemek elde değil. Tabi şasi ile aklın harmanlanması burada bitmiyor.
Dörtköşe boruları kaynak yapıp şasi imal etmeyi düşünen biri için, gel de hevesin kırılmasın.

?temp_hash=675f310fadc179b25dc6e2a9b5c9eb0b.jpg


* Modern şasiler yekpare galvanize edilmiş ya da bu cins çeşitli muamelelerden geçirilmiş durumda. Metali astarlı da olsa sadece boya ile korumaya çalışmak, yollarda özellikle taş darbelerine karşı yeterli bulunmuyor diye biliyorum. Hatta bu yüzden bazı araç altı gaz depoları, ekstra plastik kaplamalı. Şasiyi bu yüzden düşündüğüm gibi sadece boya ile korumaya çalışmak, yeterli olmazdı. Şasiyi toptan taklit bir çalışma ise en azından teknik açıdan benim harcım olmadığı gibi, sonradan galvanizlettirmenin yüzü de astarından daha pahalıya çıkmalıydı.

* Daha sonraları girdiğim forumlardaki başlıklar da bazı şüphelerimi doğruladı. Ağırlığı 750 kg. altı olarak hedeflenen oldukça fazla karavan ya sonuçta boş haliyle bile neredeyse birkaçyüz kg. fazlalıkla bitirilebiliyor ya da nedense ağırlığından hiç bahsedilmeden sonuçlandırılarak konu kapatılıyor ve foruma uğranılmıyor, bazen de artık satılmış olduğu söyleniyordu. Yerli ve yabancı forumlarda bitim sonucu tartım yaptırıp sonucunu açıklayanların sayısı bir elin parmaklarını geçmediğini tesbit ettim. Hepsi de dedikleri gibi "Happy-End" değildi ! Yapım aşamasında iftiharla her detayı paylaşırken, resmen en önemli nokta olan ağırlıktan bahsedilmemesi bence oldukça şüphe çekiciydi. Kanunlarda 750 kg altı karavan yapımının serbest oluşu belli bir şasi zorunluluğu getirmese de, modern şasilerin hemen 500 kg ağırlıktandan sonra çözüm sunmaları sadece ticari amaçlı değil edindiğim teknik bilgiler açısından bilakis gerekli olmalı. Özellikle kanuni sınır aşıldıktan sonra. Diğer lisanslı üretimler için şasi tekniği açısından Türkiye'deki kanun müeyyideleri ise bilgim dışında. Bu noktaya da bilenler isterlerse katılım yapabilir.

* Böylelikle kanunlara göre bitim yani boş ağırlığının değil, yollardaki dolu ağırlığının tartımlarda 750 kg. dan fazla olmaması temel alınırsa, amatörce yapılması planlanan karavanların ancak içinde ayakta durulamayacak "Teardrop" gibi küçük boyutlarda olması gerektiği ortaya çıkmış oldu. Aslında "Gözyaşı damlası" deyimi yeterli değil, "Yumurta" demek daha isabetli. Çünkü bu karavan çeşidinde asıl hedeflenen, yumurta kabuğunun kendini taşıyabilen statik yapısı taklit edilerek, bükülebilen cidar elementleri ile iskeletsiz olarak karkas üretmek ve dolayısıyla taban hariç iskeletin olmayışı yüzünden ciddi oranda ağırlıktan kazanmak. Yani işaret edilen şekil değil, aslen bir karavan yapım sistemi. Boyutların küçük olması ise düşünülebileceği üzere yapıyı daha da dayanıklı yapıyor. Duvardan duvara kullanılan 2-3 transversal bağlantılar ise bazen bir ikisi hariç iskeletten çok, ayak tarafında konumlandırılan dolapları karkasa sabitleme görevi yapmakta. Bu karavan sisteminde bazen kullanılan alüminyum kaplama ve ahşap yerine kullanılan transversal sabitleme levhaları dışında metale yer yok ! Forumlarda sanırım yanlış anlama ya da doğru kaynaklardan araştırma eksikliği yüzünden, metal iskeletli çeşitlerine bile rastlamak mümkün. Malzemeyi tartarak kullanma hassasiyetine pek rastlanmadığından, sonuçta bitim sonrası tartımların (tabi yapılırsa) sürpriz olması şaşırtmamalı. Bence bitim sonrası 500-600 kilogramı geçmemeli ki, insan karavana akıllı uslu birşeyler koyabilsin !
Buyurun buradan yakın...

?temp_hash=675f310fadc179b25dc6e2a9b5c9eb0b.jpg

?temp_hash=675f310fadc179b25dc6e2a9b5c9eb0b.jpg



* Modern karavan dingillerinin iki tekerleği sadece direk merkezden birleştiren, hatta makasla süspanse edilen cinslerden bile olmadığı görülmekte. Örneğin resimde altı köşeli kauçuk süspansiyonlu aks (torsiyonlu dingil), ayrıca amartisörle de desteklenmiş durumda. Karavanın her kasiste zıp zıp zıplamaması için en akıllı çözüm bu olmalı. Üstelik farklı kuvvetlerdeki sağ sol zıplamaların, hızla orantılı olarak salınmalara yol açma tehlikesi de var.

?temp_hash=675f310fadc179b25dc6e2a9b5c9eb0b.jpg


?temp_hash=675f310fadc179b25dc6e2a9b5c9eb0b.jpg


IMG_0046.JPG


IMG_0047.JPG


IMG_0048.JPG


IMG_0049.JPG


IMG_0050.JPG


IMG_0076.PNG
 
Son düzenleme:

Etiketler
Aksa ayrı ayrı bağlı tekerlekler, fren sistemleri ile yan savrulmalara karşı optimal donanımlı.

?temp_hash=4264e11c92d562f320b340d91bcc1db7.jpg


?temp_hash=4264e11c92d562f320b340d91bcc1db7.png


Tekerleklerin bağımsız hareket kaabiliyeti virajlarda karavanın yola en uygun ve dengeli şekilde oturmasını sağlamakta.

?temp_hash=4264e11c92d562f320b340d91bcc1db7.png


img_0057-png.png


Fren sistemi sadece çekicinin frenini desteklemekle kalmıyor, ayni zamanda koparak boşta kalan karavanda da otomatik olarak harekete geçiyor. Üstelik meyilli arazilerde kaplinle yapılacak bağlantılarda da aktif rolü var. Sistem, geri viteste deaktive olmakta.

?temp_hash=4264e11c92d562f320b340d91bcc1db7.png


IMG_0054.PNG


IMG_0055.PNG


IMG_0057.PNG


IMG_0060.PNG


IMG_0070.PNG
 
Son düzenleme:

Aks merkezi, karavanın salınma hareketlerine karşılık vermek amacıyla, devrilme kolunu ,hareket noktasını ağırlık merkezine yaklaştırarak kısaltmak için geriye ve yukarıya konumlandırılmış durumda.

?temp_hash=4bfe529ad50ae5d64c257aebcf983203.png


?temp_hash=4bfe529ad50ae5d64c257aebcf983203.jpg

(Yukarıdaki resimde bahsedilen kırmızı aksın önünde, fazladan bağlantısı ile beraber "Mover" da gözükmekte ve destek ayakları da açılmış durumda)
Bükülü aksın faydası;

?temp_hash=4bfe529ad50ae5d64c257aebcf983203.png


?temp_hash=4bfe529ad50ae5d64c257aebcf983203.png


Demek istediğim prensip için fizik bilmeye gerek yok, sadece kurnaz bir çiftçi olmak bile yeterli... :p

?temp_hash=4bfe529ad50ae5d64c257aebcf983203.jpg


IMG_0053.PNG


IMG_0062.JPG


IMG_0075.PNG


IMG_0061.PNG


IMG_0073.JPG
 
Son düzenleme:

Otomatik kontrollü fren sistemi de " yılanvari salınma" ları önlemekte.

?temp_hash=b8eccabf1e6374ba71416837561a52e2.jpg


?temp_hash=b8eccabf1e6374ba71416837561a52e2.png




Bütün bunlar aşağıdaki videoda anlaşılır şekilde ve fonksiyon halinde görülebilir. Almanca bilmeye gerek yok. Hatta sesi kapatabilirsiniz. Az biraz teknik bakış yeterli olmalı.



Böylelikle kaplini,

?temp_hash=b8eccabf1e6374ba71416837561a52e2.jpg


pilot tekerleği,

?temp_hash=b8eccabf1e6374ba71416837561a52e2.jpg


tekerlekleri ve

?temp_hash=b8eccabf1e6374ba71416837561a52e2.jpg


destek ayaklarını

?temp_hash=b8eccabf1e6374ba71416837561a52e2.jpg


zaten baştan satın almayı düşündüğümden ve gerisinin yapımının da dediğim üzere harcım olmadığını tesbit ettiğimden, hedefim için akıllıca yapılacak tek şey, toptan modern bir şasi satın almaktı.


Uzatmayayım, yaşadığım hayal kırıklığı, karkas, mobilya ve tesisatın yapımından da gözümün korkmasına ve dolayısıyla daha başlangıçta bütünüyle çekme kariavanı kendi yapma projemden vaz geçmeme sebep oldu. Mesele de böylelikle açılmadan kapandı.

Daha sonraları tesadüfen erişdiğim birçok bulgular, bu bölümlerin yapımında da gayet ciddi ikinci bir kaz ayağı hikayesinin varlığını gösterdi.
Kısaca, kararım birkaç açıdan doğruymuş...

Şimdi ara sıra motokaravanımın penceresinden bu geçmiş platonik aşkı, gülümseyerek hatırlıyorum... :yum:





Not
Şu "Gezenbilir" logosunun her görsele maydonoz olması, size de tuhaf gelmiyor mu ?

IMG_0076.JPG


IMG_0077.JPG


IMG_0081.JPG


IMG_0083.JPG


IMG_0089.JPG


IMG_0072.PNG
 
Son düzenleme:




Bu paylaşımın bence sabitlenmesi gerekir. şu ana kadar forumda okuduğum teknik konular içerisinde neredeyse en derli toplu ve bütüncül izahat veren bir yazı olmuş. Zaten foruma pek sık yazamasam da uzun zamandır forumu sürekli okuyan biri olarak Evliya Çelebi'nin yazıları foruma ilk katıldığım günden beri hep dikkatimi çekmiştir. kendisine bir kez daha teşekkür etmeyi borç bilirim. ellerinize sağlık.
 

Mesut, önemli bir konuda çok bilgilendirci bir paylaşımda bulundun. Sayın Wankel’in hatırlatması üzerine paylaşımı sabitleştirdim. Senin aslında bir kaç tane böyle çok önemli paylaşımın var. Enerji başlığı altındaki „Karavanda Gaz Sistemi Kuran ve Kullananların Dikkat Etmesi Gereken Bazı Noktalar“ da bunlardan birisi. Selamlar.
 


Dün Burhaniye Altınkamptan Alexandrapolis'e hiçretimiz yüzünden hemen cevap yazamadım, af'ola.
Akşam da adaptasyon sorunlarını Uzo ile çözmeye çalıştık falan. :p

@explorerbb
@wankel
Hüseyin
ve Şadan bey, ilgi ve iltifatlarınız için candan teşekkürler.

Yazmaya çekinenler olsa da konuya ilgi var galiba ? Aslında benim de daha ilave edeceklerim var.
Ama önceleri biraz şu tatlı Helena'yı kucaklamama müsaade edersiniz sanırım... :p
 
Son düzenleme:

Dün Burhaniye Altınkamptan Alexandrapolis'e hiçretimiz yüzünden hemen cevap yazamadım, af'ola.
Akşam da adaptasyon sorunlarını Uzo ile çözmeye çalıştık falan. :p

@explorerbb
@wankel
Hüseyin
ve Şadan bey, ilgi ve iltifatlarınız için candan teşekkürler.

Yazmaya çekinenler olsa da konuya ilgi var galiba ? Aslında benim de daha ilave edeceklerim var.
Ama önceleri biraz şu tatlı Helena'yı kucaklamama müsaade edersiniz sanırım... :p
Mesut Bey merhaba.

Tebrik ederim, mükemmel bir araştırma yapmışsınız.
Son 10 gündür bir fuara hazırlık ve iştirak çalışmalarımız olduğundan siteye girmemiştim.

Kendi karavanınızı yapmaktan vazgeçtiğiniz için tebrik ederim.
Aslında çook kolay bir iş.... Neden bu kadar korktunuz anlayamadım !!! :smiley:
Neticede eli kaynak pensesi tutabilen veya suntalem biçebilen ustalarımız bu işi pek kolay ve mükemmel ( ! ) yapıyor..
Sizin neyiniz eksik ki.. :smiley:

Ben de gerek bu sitede ve gerekse SS.com da gördüğüm cahil cesaretleri sonucu
"Kimse Kendi Karavanını Yapmasın " diye başlık açmıştım.
Bu fikrimin kesinlikle arkasındayım, başkasının da hayatını etkileyen bir konuda,
bu kadar vurdum duymaz olunmamalı.
Teknik eksiklerden, estetik rezaletlere kadar bu iş disipline edilmeli.
Geçenlerde ss.com da bir satılık karavan gördüm, ustam harikalar yaratmış, gemi tipi bir şey yapmış :(

Kesinlikle 750 Kg. ın altındaki karavan ve römorklara plaka mecburiyeti ve TÜV kontrolu getirilmeli.
Kendi can emniyetim için ben bunu istiyorum.

Avrupalı hafiflik için şasi ana taşıyıcıları arasındaki traversleri kaldırmış ve yanal stabiliteyi de
kafes/kabuk tekniği ile gövdeye yüklemiş.

Çok güzel bir çalışma yapmışsınız.
uğraşınız için tebrik ediyorum, istifade ettim, sağolun.

Sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle.
 
Son düzenleme:



Sizi tanımayan biri için bu konunun amacını ilk başta sorgulansamda fazla pro :smiley: . Bu işten anlamayan için bile mantıklı ve haklılık payı olan çok noktaya dikkat çekilip hazırlanmış. Okurken Profosyonel kalite çalışma dedirtiyor. Mesleki tecrübe demekki. Bilgi ve tecrübeleri paylaştığınız için çook teşekkürler..
 

Sizi tanımayan biri için bu konunun amacını ilk başta sorgulansamda fazla pro :smiley: . Bu işten anlamayan için bile mantıklı ve haklılık payı olan çok noktaya dikkat çekilip hazırlanmış. Okurken Profosyonel kalite çalışma dedirtiyor. Mesleki tecrübe demekki. Bilgi ve tecrübeleri paylaştığınız için çook teşekkürler..


.
Önce teşekkürler.:smiley:

"Gelinime" kızım üzerinden gönderme yaptığımdan şüphelendiyseniz sonuçta bir fark olmamalı ? ;)

Konu mesleğimle ilgili değil. Sadece yapmayı düşündüğüm şeyi profesyonellerin nereye kadar geliştirdiklerini merakla inceledim. Prospektler yabancı dilde de olsa, teknik konularda tercümeler daha anlaşılır oluyor. Üşenmemek lazım.
Çinliler bile artık görerek taklit aşamasından, bilgiye saygı dönemine geçtiler.

İlginize tekrar teşekkürler.
İnsan emekli olsa da, bir işe yaradığını hissediyor... :yum:
 
Son düzenleme:

Evliya Çelebi nin Duyarlı bir insan ve güzel anlatımı yanında, anlıyoruz ki kendisi ayrıca Teknik eğitimlide..
Kendisine bu duyarlılığından ve bilgi paylaşımından dolayı canugönülden teşekür ediyorum..

Benim şahsi görüşüm, Herkes kendi aracını bile yapar! Yapar yapmasına da, İstanbuldan yola çıkıp Artvine giderken bazılarınınki Bolu dağında dağılır.
Yani Güvenlik ölçülerini hesap edemeyen birisi Karavan yapamaz. yapmamalıdır da..
İkinci önemli nokta ;
Hazır satın almakla kendimiz üretirsek aradaki maliyet farkı çalışmaya değer bir miktarmıdır? ( Meşkale olsun diyenler muaftır :smiley: )

P8140099.JPG
 

Mesut Bey merhaba.

Tebrik ederim, mükemmel bir araştırma yapmışsınız.
Son 10 gündür bir fuara hazırlık ve iştirak çalışmalarımız olduğundan siteye girmemiştim.

Kendi karavanınızı yapmaktan vazgeçtiğiniz için tebrik ederim.
Aslında çook kolay bir iş.... Neden bu kadar korktunuz anlayamadım !!! :smiley:
Neticede eli kaynak pensesi tutabilen veya suntalem biçebilen ustalarımız bu işi pek kolay ve mükemmel ( ! ) yapıyor..
Sizin neyiniz eksik ki.. :smiley:

Ben de gerek bu sitede ve gerekse SS.com da gördüğüm cahil cesaretleri sonucu
"Kimse Kendi Karavanını Yapmasın " diye başlık açmıştım.
Bu fikrimin kesinlikle arkasındayım, başkasının da hayatını etkileyen bir konuda,
bu kadar vurdum duymaz olunmamalı.
Teknik eksiklerden, estetik rezaletlere kadar bu iş disipline edilmeli.
Geçenlerde ss.com da bir satılık karavan gördüm, ustam harikalar yaratmış, gemi tipi bir şey yapmış :(

Kesinlikle 750 Kg. ın altındaki karavan ve römorklara plaka mecburiyeti ve TÜV kontrolu getirilmeli.
Kendi can emniyetim için ben bunu istiyorum.

Avrupalı hafiflik için şasi ana taşıyıcıları arasındaki traversleri kaldırmış ve yanal stabiliteyi de
kafes/kabuk tekniği ile gövdeye yüklemiş.

Çok güzel bir çalışma yapmışsınız.
uğraşınız için tebrik ediyorum, istifade ettim, sağolun.

Sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle.
İltifatınıza teşekkürler Akın bey.
Bende size unuttuğum "Travers" kelimesini hatırlattığınız için teşekkür ederim. Ben 3D boyutları için tıbta kullandığımız, vertikal, sagital, transversal deyimlerini düşünmüşdüm ama teknik terminoloji farklı olmalı ?
 
Son düzenleme:

Evliya Çelebi nin Duyarlı bir insan ve güzel anlatımı yanında, anlıyoruz ki kendisi ayrıca Teknik eğitimlide..
Kendisine bu duyarlılığından ve bilgi paylaşımından dolayı canugönülden teşekür ediyorum..

Benim şahsi görüşüm, Herkes kendi aracını bile yapar! Yapar yapmasına da, İstanbuldan yola çıkıp Artvine giderken bazılarınınki Bolu dağında dağılır.
Yani Güvenlik ölçülerini hesap edemeyen birisi Karavan yapamaz. yapmamalıdır da..
İkinci önemli nokta ;
Hazır satın almakla kendimiz üretirsek aradaki maliyet farkı çalışmaya değer bir miktarmıdır? ( Meşkale olsun diyenler muaftır :smiley: )



.
Yapmayın sn. @velmas75, gönderme yapılan teknik bir eğitimle falan alakam yok. Üstelik bütün yaşamım boyunca çekme karavanın içinde bir saat bile oturmuşluğumu hatırlamıyorum. Bütün yazılanlar sadece tercüme. Herkez aynisini internette bulabilir. Böyle bir işe kalkışıpta sonra yabancı dil handikapının arkasına sığınmak ise galiba kolaycılık olmalı ? ;)

İlginize teşekkürler :yum:

Not
Şu bahsettiğiniz Posof elmalarının rengi gibi, tadı da ilginç mi ?
 
Son düzenleme:



.
Yapmayın sn. @velmas75, gönderme yapılan teknik bir eğitimle falan alakam yok. Üstelik bütün yaşamım boyunca çekme karavanın içinde bir saat bile oturmuşluğumu hatırlamıyorum. Bütün yazılanlar sadece tercüme. Herkez aynisini internette bulabilir. Böyle bir işe kalkışıpta sonra yabancı dil handikapının arkasına sığınmak ise galiba kolaycılık olmalı ? ;)

İlginize teşekkürler :yum:

Not
Şu bahsettiğiniz Posof elmalarının rengi gibi, tadı da ilginç mi ?
:D Sizin Büyük atanız merhum Evliya Çelebi, Erzurumdan geldiğini söyleyince, Sormuşlarki;
- Erzuruma yaz geldimi?
- Valla ben 11 ay 29 gün kaldım yazı görmedim! Benden sonra geldiyse bilmem....
Sizde Dedesnin torunu gibi cevaplamışsınız ;)
Hangi dalda teknik eğitimli olduğunuz bilemem. Fakat okuyarak aktarmış bile olsanız, teknik olmayan biri kişi, bu bilgileri tercüme bile edemez..

Dünyada en çok sevdiğim insan türü, MÜTEVAZİ kişilerdir.. Zaten donanımlı insanlar genelde Mütevazidir..
Hiç bir zaman kendilerini kanıtlamak gibi bir ihtiyaçları yoktur..
Birde bazı insanlar vardır. tıpkı öteki taraftaki Demirel gibi.. Gün boyu konuşur, bir şey söylemez..!
Bazıları da, iki cümle ile çok şey anlatır.. Buna birde güzel uslubunu eklerse :tonguewink:

Posof elması,
Bu konuda siz ne kadar bilgi sahibi iseniz bende o kadar.. :rolleyes:
Elma nın Fotoğrafını İnternet te ilk yayınladığımda bu kadar ilgi göreceğini ben de bilmezdim.
Yoğum ilgi bu Elmayı bize keşfettirdi.
Şimdi Belediye sadece bu elma ya ait 40 bin fidanlık bir bahçe yaptı.
Bir gün nasip olur da yersek tadını o zaman öğreneceğiz..
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,744
Mesajlar
1,523,057
Kayıtlı Üye Sayımız
166,559
Kaydolan Son Üyemiz
Sercantetik

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst