penguen
Zirve
- Mesajlar
- 1,599
- Tepkime Puanı
- 11
Hafta sonu Kıyıköy’ deydik... Biraz şehrin stresinden uzaklaşmak ve bolca da fotoğraf çekmek için... Uzun zamandır gitmediğim için ben biraz da fiyat araştırması yapmak, yeni açılan tesisleri görmek istedim açıkçası...
Yolculuğumuz Esenler Otogar’dan başladı. Lüks Yonca Seyahat ile Saray’a geldik. Belediye otobüsünü kıl payı kaçırdığımızdan bekleme yapmamak için Kıyıköy’e taksiyle gitmeye karar verdik. (Taksiler Saray’ dan Kıyıköy’e 40 TL alıyor. Biz dört kişiydik. Kişi başı 10’ar lira ödedik. İstanbul’dan Kıyıköy’e her gün direkt 16.30 ‘da bir sefer var. Saray’a ise sabah 6.30’ dan, gece 22.00’ye kadar otobüs kalkıyor. Belediye otobüsü Saray’dan Kıyıköy’e 17.30’ da son seferini yaptığı için taksi, geç gidecekler için de iyi bir çözüm olabilir. )
Kıyıköy, her iki yanından akarak denize ulaşan "Pabuç" ve "Kazan" adlı derelerin arasında yarımada gibi uzanan yüksek bir tepede yer alıyor. Temiz havası, bozulmamış mimari dokusu, eşsiz güzellikteki doğası, leziz deniz ürünleri ile dikkat çekiyor.
Köyün girişinde misafirlerini karşılayan kapı Bizans'tan kalma...
Halkı genelde misafirperver… Sokaklarda gezerken sık, sık “ Hoş geldiniz ” diye selamlanıyorsunuz. Ama biz fotoğraf çekmeye pek de iyi başlamadık doğrusu... Sabah erken saatlerde karşımıza çıkan teyze, mandasının yolu kirletmesine kızmış olacak ki, hem bize söylendi, hem de pislikleri toplamaları için talimat veren Belediye’ye
Onun için biraz tereddütle de olsa arkasından tek kare pozlayabildim. Aslında haklıydı kadıncağız… O neyle uğraşıyordu, biz neyle 
Eşeğiyle gezen amca ise fotoğraf çekmeme ses etmedi.
Sokak aralarında dolaşırken güler yüzlü bir başka teyzeyle karşılaştık. Fotoğraf çekmek için izin istediğimizde “Durun dışarı çıkayım.” dedi ve bize evinin önünde poz verdi...
Yolculuğumuz Esenler Otogar’dan başladı. Lüks Yonca Seyahat ile Saray’a geldik. Belediye otobüsünü kıl payı kaçırdığımızdan bekleme yapmamak için Kıyıköy’e taksiyle gitmeye karar verdik. (Taksiler Saray’ dan Kıyıköy’e 40 TL alıyor. Biz dört kişiydik. Kişi başı 10’ar lira ödedik. İstanbul’dan Kıyıköy’e her gün direkt 16.30 ‘da bir sefer var. Saray’a ise sabah 6.30’ dan, gece 22.00’ye kadar otobüs kalkıyor. Belediye otobüsü Saray’dan Kıyıköy’e 17.30’ da son seferini yaptığı için taksi, geç gidecekler için de iyi bir çözüm olabilir. )
Kıyıköy, her iki yanından akarak denize ulaşan "Pabuç" ve "Kazan" adlı derelerin arasında yarımada gibi uzanan yüksek bir tepede yer alıyor. Temiz havası, bozulmamış mimari dokusu, eşsiz güzellikteki doğası, leziz deniz ürünleri ile dikkat çekiyor.
Köyün girişinde misafirlerini karşılayan kapı Bizans'tan kalma...

Halkı genelde misafirperver… Sokaklarda gezerken sık, sık “ Hoş geldiniz ” diye selamlanıyorsunuz. Ama biz fotoğraf çekmeye pek de iyi başlamadık doğrusu... Sabah erken saatlerde karşımıza çıkan teyze, mandasının yolu kirletmesine kızmış olacak ki, hem bize söylendi, hem de pislikleri toplamaları için talimat veren Belediye’ye

Eşeğiyle gezen amca ise fotoğraf çekmeme ses etmedi.

Sokak aralarında dolaşırken güler yüzlü bir başka teyzeyle karşılaştık. Fotoğraf çekmek için izin istediğimizde “Durun dışarı çıkayım.” dedi ve bize evinin önünde poz verdi...
