İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan SEVAL Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 49
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 7,428
Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

bence gercek mutluluk anlık deildir anlık olan seyler gecicidir gercek mutluluk bana gore azraille burun buruna geldiğinde arkana donup baktıgında guzel ve ornek yani bos bir hayat surmemetir...
bir kap yemek insan icin mutluluk deildir oyle sanarsın ama gecer insanlar bu yuzden hep arayıs içindedirler.............


OmerDemir
 

Etiketler
Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

simyaci' Alıntı:
bence gercek mutluluk anlık deildir anlık olan seyler gecicidir gercek mutluluk bana gore azraille burun buruna geldiğinde arkana donup baktıgında guzel ve ornek yani bos bir hayat surmemetir...
bir kap yemek insan icin mutluluk deildir oyle sanarsın ama gecer insanlar bu yuzden hep arayıs içindedirler.............


OmerDemir

haah be birader bu işte bu kadar basitt ve net ..... yazdım bunları anlatamadım .... hayattan beklentim yatmış katmış jeepmiş bunu çıkardılar ne alakası varsaa ?
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

kuşak farkı bakış açısı,buranın bir güzel yanıda bu farklılıklarda ....
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

nezihe07' Alıntı:
konu bütünlüğünü bozmadan cevap vermek istiyorum melinda hanıma;
secret'ın türkçe karşılığı mutluluk değil sır'dır. mutluluğun sırrıda insanların kendisi ile ilgilidir ben bunu kastetmiştim kısaca.. isterseniz secret başlıklı bir konu açıp uzunca tartışabiliriz....
elbette bakış açılarımız farklııklastıkça paylaşım oluyor da
secret ın anlamını bıliyordum:smiley: ama burdan yazdıgınız için tekrar tşkür:smiley:
sizin sırf kişişel mutlu lukk odaklı yazınız da kastınız oydu öle anladım ama bu resimde kişisel mutluktan çıkıp insani bi hüzün var buydu anlatmak istediğim
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

bu fotoğrafa ilk baktığımızda mutluluğun gerçek rfotoğraflarından biri diyebiliriz.
bir tas yemek ile bizi mutlu eden bir yaşam tarzı oluşturan yöneticilerimizede bir alkış istiyorum.
bu cennet vatan uğruna mallarını canlarını hiç düşünmeden veren aziz şehitlerimiz ve baş kumandan Mustafa Kemal Atatürk ne derdi bu fotoğraf için. (amacım olayı dramatize etmek yada siyasallaştırmak değil aslada olamaz)

saygılarımla..
 



Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

ömrümü7ler' Alıntı:
bu fotoğrafa ilk baktığımızda mutluluğun gerçek rfotoğraflarından biri diyebiliriz.
bir tas yemek ile bizi mutlu eden bir yaşam tarzı oluşturan yöneticilerimizede bir alkış istiyorum.
bu cennet vatan uğruna mallarını canlarını hiç düşünmeden veren aziz şehitlerimiz ve baş kumandan Mustafa Kemal Atatürk ne derdi bu fotoğraf için. (amacım olayı dramatize etmek yada siyasallaştırmak değil aslada olamaz)

saygılarımla..
benim yukarda yazdıklarımın özü bu
tablolar
sevindici olmamamalı ,böyle sadaka toplumu oluştıuranlarıda alkışlayamam in sanım ancak yazıklar olsun din iman siyasetinize insanlığınıza derim
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

gerçek mutluluğun bu olduğunu düşünüyorsanız eğer gerçekten mutlu olmamışsınız ... bu muhtaçlıkdır acı veren birşeydir ... yakalanmış o fotoğraf anlık tebessümdür ...
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

burda bir çoğumuzun söylediği aynı kapıya çıkıyor ...

kimimiz muhtaçlık , yüzdeki anlık tebessümdür diyoruz ...
kimimiz ise bir tabak yemeğe muhtaç edilip , gerçek mutluluğu sunuyorlar diyoruz ...

bence daha fazla uzatmayalım , kimseyi muhtaç etmeyelim kimseye muhtac olmayalım !!!
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

insan neyi ne kadar anlatmaya çalışırsa çalışsın anlatabildiği, karşısındakinin anlayabildiği kadardır.
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

insan anlatığı şeyin doğruluğuna inanarak anlatırsa her dilden anlatabilir ...
her zaman her yerde suçu ilk kendimizde aramalıyız haklı olsak bile ...

bu ikiside benim felsefem !
 



Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

Arkadaşlar bu fotoğrafa batkınızda tabiî ki aç insanların olduğunu düşünüp hüzünleneceksiniz ama burada kaçırdığınız bir nokta var ki onu gördüğünüzde mutlu olmanız ve gurur duymanız gerekiyor.
Bu resimde gördüğünüz olay imarethane olayıdır. Benim bildiğim Selçuklular döneminden beri Anadolu’da imarethaneler vardır. Bu da demektir ki yaklaşık 1000 yıllık geçmişi var. Fakir ve muhtaç insanlar olması da 3–5 yılda olmuş bir olay değil imarethanelerin tarihinden bile eskidir. Ayrıca 1000 yıl sonra da olacaktır.
Bu fotoğrafın siz mutlu etmesi gerekiyor çünkü bu yaşlı o bir tas yemeği bulabiliyor.
Bunun nedenini size yaşadığım ülkede yaşanan iki haberden örnek vererek açıklayayım.
Tokyo’da eski bir apartmanın dairesine tadilat için giren işçiler yatakta bir insan iskeleti buldular. Polis yaptığı araştırmada iskeletin evde oturan yaşlı erkeğe ait olduğunu ve mutfakta bulunan gazetenin tarihinden yaklaşık 20 yıl önce öldüğünün anlaşıldığını açıkladı.
Yine Tokyo’da bir evde anne ve 6 aylık bebeği ölü bulundu. Yapılan otopside annenin bir hafta aç kaldığı ve açlıktan öldüğü, bebeğin ise annenin ölümünden bir gün sonra sonra emdiği memeden süt gelmemesi sonucu aynı şekilde açlıktan öldüğü tespit edildi.
Yaşamak insanın göz bebeğindedir. Dünyaya nasıl bakarsanız öyle görürsünüz. Bu fotoğraf beni mutlu ediyor çünkü bu yaşlı teyzenin benim ülkemde evinde açlıktan ölme ve kalıntılarının 20 yıl sonra bulunma ihtimali yok. Çünkü ülkemde bu bir tas yemeği bulabileceği yer var. İşte o teyzenin bakışlarındaki mutlulukta bunları bilmesinden kaynaklanıyor. Açlıktan at pisliğini toplayıp ekmek yapıp yiyen Türkiye çok eski bir Türkiye değil. Bundan 60 – 70 yıl önce yaşandı bunlar. Benim ninem ve dedemde bu ekmeklerden yiyenlerden. Eleştireceğinize bence gidip bu tür yerlere gönüllü yardım edin o teyzenin içeceği çorbada sizinde bir tuzunuz olsun ve mutlu olun. Mutlu olun çünkü Türkiye Japonya kadar zengin bir ülke değil ama kimse sizin ülkenizde açlıktan ölmüyor.
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

sistemi eleştirmeyin mi demek istiyorsunuz? evet aç olan insanlar 1000 yıl önce vardı sonra da olucak ama Türkiye de insanlar aç kalmıyor demek nasıl bir çelişki peki? siz başta İstanbul da da olmak üzere sosyal bilimcilerin yeni bir sınıf olarak adlandırdıkları "evsizler" sınıfından habersiz görünüyorsunuz! bu insanlar sokaklarda yaşayan kendilerine ait hiçbirşeyleri olmayan ve şans eseri 1 gün daha yiyeyecek bulursa yaşamaya devam eden insanlar, günümüz Türkiyesi gerçekleri bunlar acı da olsa gerçek ama bundan daha önce acaba böyle bir sınıf var mıydı bu ülkede? açlık sınırının ne durumda olduğunu hiç haberlerden izleyip okumadınız mı? bizim ülkemizde açılıktan ölen kimse yok mu sanıyorsunuz? eğer yok ise neden insanlar ekmek kavgası veriyor? peki ya işsizlik oranını hiç duydunuz mu sanırım burada yaşamıyorsunuz size tavsiyem haberleri en tarafsız medyadan okumaya izlemeye çalışmanız, sonra gelin tekrar tartışalım, burjuvazi orta sınıf vs. gibi sınıfların yanına bir de "evsizler sınıfı"nın eklendiği bir ülkede işler ne kadar yolunda gidiyor olabilir... bir de evet aş evleri güzel ama son yıllarda işlerini kaybedip grurlarından o aş evlerine bile gidemeyek durumda olan insanlar var bu ülkede...insanları bir kap yemeğe muhtaç edip sonra yemek vererek sevindirmek marifet değil bunu geçmiş bugün gelecekte kim yaparsa yapsın benim sitemim bunu yapan ve göz yuman tüm insanlığa, sisteme zaten sitemim insanlık adına diyorum farkettiyseniz sadece Türkliyede uygulanan politikaya değil küreselleşen bir dünya da sadece bu ülkenin politikasını eleştirmek çok yetersiz olucaktır..
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

omeronay' Alıntı:
Arkadaşlar bu fotoğrafa batkınızda tabiî ki aç insanların olduğunu düşünüp hüzünleneceksiniz ama burada kaçırdığınız bir nokta var ki onu gördüğünüzde mutlu olmanız ve gurur duymanız gerekiyor.
Bu resimde gördüğünüz olay imarethane olayıdır. Benim bildiğim Selçuklular döneminden beri Anadolu’da imarethaneler vardır. Bu da demektir ki yaklaşık 1000 yıllık geçmişi var. Fakir ve muhtaç insanlar olması da 3–5 yılda olmuş bir olay değil imarethanelerin tarihinden bile eskidir. Ayrıca 1000 yıl sonra da olacaktır.
Bu fotoğrafın siz mutlu etmesi gerekiyor çünkü bu yaşlı o bir tas yemeği bulabiliyor.
Bunun nedenini size yaşadığım ülkede yaşanan iki haberden örnek vererek açıklayayım.
Tokyo’da eski bir apartmanın dairesine tadilat için giren işçiler yatakta bir insan iskeleti buldular. Polis yaptığı araştırmada iskeletin evde oturan yaşlı erkeğe ait olduğunu ve mutfakta bulunan gazetenin tarihinden yaklaşık 20 yıl önce öldüğünün anlaşıldığını açıkladı.
Yine Tokyo’da bir evde anne ve 6 aylık bebeği ölü bulundu. Yapılan otopside annenin bir hafta aç kaldığı ve açlıktan öldüğü, bebeğin ise annenin ölümünden bir gün sonra sonra emdiği memeden süt gelmemesi sonucu aynı şekilde açlıktan öldüğü tespit edildi.
Yaşamak insanın göz bebeğindedir. Dünyaya nasıl bakarsanız öyle görürsünüz. Bu fotoğraf beni mutlu ediyor çünkü bu yaşlı teyzenin benim ülkemde evinde açlıktan ölme ve kalıntılarının 20 yıl sonra bulunma ihtimali yok. Çünkü ülkemde bu bir tas yemeği bulabileceği yer var. İşte o teyzenin bakışlarındaki mutlulukta bunları bilmesinden kaynaklanıyor. Açlıktan at pisliğini toplayıp ekmek yapıp yiyen Türkiye çok eski bir Türkiye değil. Bundan 60 – 70 yıl önce yaşandı bunlar. Benim ninem ve dedemde bu ekmeklerden yiyenlerden. Eleştireceğinize bence gidip bu tür yerlere gönüllü yardım edin o teyzenin içeceği çorbada sizinde bir tuzunuz olsun ve mutlu olun. Mutlu olun çünkü Türkiye Japonya kadar zengin bir ülke değil ama kimse sizin ülkenizde açlıktan ölmüyor.

bence bu konu için yapılacak en mükemmel yorum ve bakış açılarından biride bu olabilir..
 

Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

Sorularınızı tırnak içinde göstererek sırasıyla şöyle cevaplayabilirim.
“Sistemi eleştirmeyin mi demek istiyorsunuz?”
Hayır, eğer sistemden kastınız gelir dağılımındaki adaletsizlik ise sistemi eleştirebilirsiniz ama siz ülkenizi eleştiriyorsunuz.
“Türkiye’de insanlar aç kalmıyor demek nasıl bir çelişki peki?”
Ben Türkiye’de insanlar aç kalmıyor demiyorum açlıktan ölmüyor diyorum. Yalnız değiller diyorum ve kötü şeyler sadece Türkiye’ye has değil diyorum. Söylemediğim bir şey çelişki değil doğal olarak.
Öncelikle evsiz ve fakir çok farklı şeylerdir. Evsizler Türkiye’de var ama bütün dünya da Türkiye’den çok çok önce vardı. Evsizlerin bir kısmı hiçbir ülkenin vatandaşlığını kabul etmeyen gönüllü haymatloslardan oluşur. (Zorunlu haymatloslarla karıştırmayın lütfen) Bunlar her şeye karşı oldukları için sınır ve vatan kavramlarına da karşıdırlar. Bir kısım evsiz ise alkol ve uyuşturucu bağımlılarından oluşur. Bunlar bu maddelere o kadar bağlıdırlar ki çalışamazlar. Diğer bir kısmı ise tembellerden oluşur. Bunlar ise çalışmaya karşıdırlar. Oturup rahat edecekleri işler haricinde işi beğenmezler. İstiyorsanız deneyin gördüğünüz evsize bizim bir inşaat var gelin parasıyla çalışın diyin. Sorduklarınızdan bir tanesi bile gelmeyecektir. Evsizlerin küçük bir kısmını ise çeşitli özürleri nedeniyle gerçekten iş bulamayan ihtiyaç sahipleri oluştur ki bunlar çok azdır. Eğer ağır işlerde çalışmayı kabul edenler varsa Türkiye’de onlar için çok iş vardır. Parası iyi değildir ya da başka olumsuz yönleri vardır belki ama sokakta kalmaktan ve çöpten beslenmekten her zaman iyidir.

“Açlık sınırının ne durumda olduğunu hiç haberlerden izleyip okumadınız mı? Bizim ülkemizde açılıktan ölen kimse yok mu sanıyorsunuz?”
Açlık sınırın ne durumda olduğunu izliyorum. Ama hala ısrar ediyorum sizin ülkenizde aç var açlıktan ölen yok. Varsa gösterin?
“Eğer yok ise neden insanlar ekmek kavgası veriyor?”
Ekmek kavgasını herkes vermek zorundadır bunun gelirle bir alakası yoktur. Ekmek kavgası yapacak sorumluluğumuz olmazsa yukarda yazdığım evsizlerden oluruz. Atarsın çadırı en yakın parka ekmek elden su gölden yaşarsın hiçbir sorumluluğun olmaz. Olurda senin umurunda olmaz.
İşsizlik oranını duydum. Yine söylüyorum Türkiye’de aç yok, işsiz yok, muhtaç insan yok demiyorum. Türkiye’de bunlar var ama bu sizin karamsar olup ülkenizi eleştirmeniz için neden değil. Bunların oluşunun nedeni hepimizin az çalışmasından başka bir şey değil. Her kes işini hakkıyla yaparsa bunlar yine olur ama az olur. Sonuç olarak Türkiye’de bunlar birçok gelişmiş ülkeden daha az sayıda. En azından insanlar fotoğrafta da görüldüğü gibi hala bir birlerine destek oluyor.
Türkiye’de yaşamadığımı ve nerede yaşadığımı yukarıda yazmıştım sanırım gözünüzden kaçmış. Buna dayanarak yazdıklarımı bir daha dikkatli bir şekilde okumanızı tavsiye ediyorum. Sanırım başka şeylerde gözünüzden kaçmış.
“İnsanları bir kap yemeğe muhtaç edip sonra yemek vererek sevindirmek marifet değil.”
Peki, o zaman söyler misiniz? Marifet ne? Muhtaç insanların bir kap yemek dahi bulamaması mı marifet? Fotoğrafta görmediğiniz bir şey var 80 – 90 yaşlarında bir kadın yemek alıyor ve çok mutlu. Sizce eşeğini kaybedip bulanın sevinci gibi muhtaç olduğu yemeği buldu diye mi seviniyor bu kadın? Bu kadın hiç mi evlenmedi? Hiç çocuğu olmadı mı? Kardeşleri kız kardeşleri yok muydu? Gökten mi indi bu kadın? Ailesi nerde? Ailesinin tamamı işsiz evsiz mi yoksa? Bu kadının aç ve muhtaç olmasının tek nedeni ailesinin sokağa atmasıdır. Bu fotoğrafta yemek alan 20 yaşında bir genç delikanlı değil. Öyle olsa sistem falan filan birçok şey eleştirilir. Bu fotoğrafa bakıp eleştirilecek bir şey varsa o da bu kadını sokağa atan ailesidir. Bu kadın çocuklarının ona çok gördükleri yemeği veren birileri var diye seviniyor. Sokakta kalmadığı için seviniyor. Fotoğrafta siyasi ve politik olarak eleştirilecek hiçbir şey yok. Belki sanatsal açıdan ya da çekim tekniği eleştirilebilinir ama onda bile o kadar fazla eleştirilecek bir şey bulunmuyor. Çok güzel vermek istediğini veren bir fotoğraf.
Eğer Türkiye’yi değil tüm dünyadaki sistemi eleştiriyorsanız o zaman Türkiye yazdığınız yerleri dünya olarak değiştirmeniz gerekiyor. Sizin anlattıklarınız ve eleştirdiğiniz her şey Türkiye ile ilgili tüm dünya ile ilgili değil.
Son olarak eleştirmeyin, ülkenizdeki olayları iyi algılayın ve yanlışları düzeltmek için çalışıp yeni fikirler üretin diyorum. Türkiye’de eleştiriyi saldırı ve yok etme olarak algılıyoruz. Yapıcı eleştiriler yapmayı bilmiyoruz.
İnanın bana böyle bir fotoğrafa bakıp bu kadar alakasız eleştiri yapan insan hiçbir ülkede bu kadar fazla değildir. Fotoğraftan anlayan kadraj, diyafram, enstantane olmamış der anlamayan soluk olmuş rengi iyi değil hoşuma gitmedi der. Bir fotoğraf ile Türkiye’den başladık dünya siyasetine doğru gidiyoruz. Yakında kominizim ve kapitalizmi tartışacağız bu başlık altında. ;D ;D ;D
 




Ynt: İşte Gerçek Mutluluğun Resmi...

Kalblerimizde bir katılaşma olduğunda ki bu bazen hepimizde olabilir işte bu resme bakmamız hatta etrafımızda böyle insanların hatırını sormamızda deneyenler ne faydalar olduğunu biliyorlar. yeterki kendimizde o alçak gönüllülüğü yakalıyabilelim.
bazen bir resim ciltler dolusu kitaplara eş değerdedir.
saygılarımla
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,816
Mesajlar
1,523,899
Kayıtlı Üye Sayımız
166,614
Kaydolan Son Üyemiz
Tolga Gökova

SON KONULAR



Geri
Üst