İstanbul da Etkinlik Yok mu?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan AOCENKER Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 50
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 12,075
Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Selamlar

Forumu iyice araştırın bence
Fotojeniklik olayına açıklık getiriym önce çekilirken video kaydınız alınacak ve foruma eklenecek kazara sizin araç land sizi çeken jeep se terside olabilir en az 20 sayfalık muhabbet ;D yazılacak
 

Etiketler


Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

İstanbul'da etkinlik çok.
Birbirine uyan yok.
Örneğin her Perşembe uyguladığımız,
yaklaşık 10 sene üzerindeki geleneksel

"Perşembe OffRoad'ı"

"Rakılama Gecesine" dönüştü.

Rakılama ağırlıklı devam ediyor.

Halbuki olay, hafta içi stres atma idi.
Ve arada "hafif" demlenme ve kamp/mangal idi.

Şimdilerde ancak "kuytulara" erişmek ve bir an önce kafayı bulmaya dönüştü.
Bence "sevimsizleşti".

---o0o---

"Pazar OffRoad'u"

"Hanımların" daha az "soğuk", "biraz daha medeniyet",
"olmasın hep çamurda çebelleşme" saptamalarıyla,
yine çatallaştı, gruplara ayrıldı.

---o0o---

Tabii burada OffRoad'dan ne anladığımızla ilgili.

- bir yarış mı ?
- bir sosyal aktivite mi ?
- doğayı ve insanları özümsemek mi ?
- Pazartesilere kırılan akslarla sanayi'e iş çıkarmak mı ?

noktasında aynı fikri paylaşanların

"hızlı organize olup"

bir geleneği, sürdürme azmi kalıyor.

---o0o---

Bizler kış aylarında her hafta sonu
12:00, 14:00 aralarında
Kemerburgazda buluşup.
Kâh iki araç, kâh 30 araç,
orman, Kısırkaya, Karaburun, Riva dolaylarında

"bazen OffRoad ve çamur, ama yoğunlukla

eşlerimizi tedirgin etmemeye özen gösterip

Soft Off Road yapmaya çalışan

yarı camper,
yarı medeniyet içeren,

doğa,
ağaç, deniz ve iyod,
çay, kahve, sandviç, koltuk, bazen mangal, yer yer balık salata,
bazen kamp ateşi bazen sucuk ekmek, ama çoğunlukla eşlerin kaynaşabileceği Pazar etkinlikleri
yürütmeye gayret ediyoruz.

Kötü tarafı bunu saat 11:00 gibi telefonla ya da internetle kararlaştırıyoruz.
Katılmayan işine devam ederken, katılan geleneği sürdürüyor.

Şimdilik budur.

Pazarları, eşlerle,
dileyen azar, dileyen süzer,
ama birlikte gezer,
güzellikleri eşer.

Sağlıcakla.
 

Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Off2' Alıntı:
İstanbul'da etkinlik çok.
Birbirine uyan yok.
Örneğin her Perşembe uyguladığımız,
yaklaşık 10 sene üzerindeki geleneksel

"Perşembe OffRoad'ı"

"Rakılama Gecesine" dönüştü.

Rakılama ağırlıklı devam ediyor.

Halbuki olay, hafta içi stres atma idi.
Ve arada "hafif" demlenme ve kamp/mangal idi.

Şimdilerde ancak "kuytulara" erişmek ve bir an önce kafayı bulmaya dönüştü.
Bence "sevimsizleşti".

---o0o---

"Pazar OffRoad'u"

"Hanımların" daha az "soğuk", "biraz daha medeniyet",
"olmasın hep çamurda çebelleşme" saptamalarıyla,
yine çatallaştı, gruplara ayrıldı.

---o0o---

Tabii burada OffRoad'dan ne anladığımızla ilgili.

- bir yarış mı ?
- bir sosyal aktivite mi ?
- doğayı ve insanları özümsemek mi ?
- Pazartesilere kırılan akslarla sanayi'e iş çıkarmak mı ?

noktasında aynı fikri paylaşanların

"hızlı organize olup"

bir geleneği, sürdürme azmi kalıyor.

---o0o---

Bizler kış aylarında her hafta sonu
12:00, 14:00 aralarında
Kemerburgazda buluşup.
Kâh iki araç, kâh 30 araç,
orman, Kısırkaya, Karaburun, Riva dolaylarında

"bazen OffRoad ve çamur, ama yoğunlukla

eşlerimizi tedirgin etmemeye özen gösterip

Soft Off Road yapmaya çalışan

yarı camper,
yarı medeniyet içeren,

doğa,
ağaç, deniz ve iyod,
çay, kahve, sandviç, koltuk, bazen mangal, yer yer balık salata,
bazen kamp ateşi bazen sucuk ekmek, ama çoğunlukla eşlerin kaynaşabileceği Pazar etkinlikleri
yürütmeye gayret ediyoruz.

Kötü tarafı bunu saat 11:00 gibi telefonla ya da internetle kararlaştırıyoruz.
Katılmayan işine devam ederken, katılan geleneği sürdürüyor.

Şimdilik budur.

Pazarları, eşlerle,
dileyen azar, dileyen süzer,
ama birlikte gezer,
güzellikleri eşer.

Sağlıcakla.

Böyle PAAAT diye araya pek girmek adetim değil, ama bu tip gezilere dışarıdan misafir de kabul ediyor musunuz acaba??

Cenk
 



Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Zaten amaç bu.
Çizilen çerçeve de, yazıda kayıtlı.
Bu amacı paylaşan tüm doğaseverler, fotoğrafçekerler, yeşili, maviyi yaşamak isteyenler,
insanı en aziz varlık bilip, sakin bir günde rekabeti, hırsı, dedikoduyu, dini, felsefeyi, siyaseti bir kenara bırakıp,
insanca paylaşımı öne koyan tüm gezenbilir dostları

bu gibi etkinliklerin DOĞAL

üyesi ve parçasıdırlar.

Ve bu dingin geleneğin sürdürücüleri,
sahipleri.

Sahip;

sizsiniz.

Eşiniz dostunuz, çoluk ve çocuğunuz.


Azgınlığa da olanak sağlayan,
seçimli etaplarla bezeli,
bir dinlence günü ve hızlı organize olabilenlerin haftasonu yaşamı.

Sağlıcakla.
 

Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Off2' Alıntı:
İstanbul'da etkinlik çok.
Birbirine uyan yok.
Örneğin her Perşembe uyguladığımız,
yaklaşık 10 sene üzerindeki geleneksel

"Perşembe OffRoad'ı"

"Rakılama Gecesine" dönüştü.

Rakılama ağırlıklı devam ediyor.

Halbuki olay, hafta içi stres atma idi.
Ve arada "hafif" demlenme ve kamp/mangal idi.

Şimdilerde ancak "kuytulara" erişmek ve bir an önce kafayı bulmaya dönüştü.
Bence "sevimsizleşti".

---o0o---

"Pazar OffRoad'u"

"Hanımların" daha az "soğuk", "biraz daha medeniyet",
"olmasın hep çamurda çebelleşme" saptamalarıyla,
yine çatallaştı, gruplara ayrıldı.

---o0o---

Tabii burada OffRoad'dan ne anladığımızla ilgili.

- bir yarış mı ?
- bir sosyal aktivite mi ?
- doğayı ve insanları özümsemek mi ?
- Pazartesilere kırılan akslarla sanayi'e iş çıkarmak mı ?

noktasında aynı fikri paylaşanların

"hızlı organize olup"

bir geleneği, sürdürme azmi kalıyor.

---o0o---

Bizler kış aylarında her hafta sonu
12:00, 14:00 aralarında
Kemerburgazda buluşup.
Kâh iki araç, kâh 30 araç,
orman, Kısırkaya, Karaburun, Riva dolaylarında

"bazen OffRoad ve çamur, ama yoğunlukla

eşlerimizi tedirgin etmemeye özen gösterip

Soft Off Road yapmaya çalışan

yarı camper,
yarı medeniyet içeren,

doğa,
ağaç, deniz ve iyod,
çay, kahve, sandviç, koltuk, bazen mangal, yer yer balık salata,
bazen kamp ateşi bazen sucuk ekmek, ama çoğunlukla eşlerin kaynaşabileceği Pazar etkinlikleri
yürütmeye gayret ediyoruz.

Kötü tarafı bunu saat 11:00 gibi telefonla ya da internetle kararlaştırıyoruz.
Katılmayan işine devam ederken, katılan geleneği sürdürüyor.

Şimdilik budur.

Pazarları, eşlerle,
dileyen azar, dileyen süzer,
ama birlikte gezer,
güzellikleri eşer.

Sağlıcakla.

her nasıl haberleşiliyor ise lütfen bir sisteme oturtulsun. dediğiniz gibi aynı gün içinde 11:00 da haber alıp hazırlanmak zor olur ama etkinlikler altında haberleşilir ise bizlerin de haberi olur ve katılırız. mesela bu pazra için varmı bir planınız ?
 

Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

"Sistem" var aslında. Elbette.

1. Kural bir; Pazar günleri buluşulacak. Yağmurlu mu, kuru hava mı ? Lodos mu, Poyraz mı ? Keyifler az yol mu çok yol mu ? Hanımlar Off'da mı beslenmek isterler "medeni mi" ? Gün kısa mı, uzun mu ? Bunlar değişken. Gelmek isteyen zaten Pazara angaje. Gelmek istemeyen, mazeretli.

2. Kural iki; Buluşma saati kural birin cevabına uygun. Yol uzun ise 11:00 12:00 (Brunch'dan, aile toplanmasından Pazar keyfinden sonra) ya da gün uzun ise 13:00 14:00.

Buluşma Noktası 41 09'28.90"K 28 54'49.88"D
Kemerburgaz Huzur Turşucusu Hüsamettin
Parola Off2 İşareti OffShoreRoad

Kamp Alanı (Şimdilik) 41 15'41.37"K 28 56'47.60"D Ağaçlıklı Tepeüstü ÇiftAlan-Kısırkaya arası "Elabın Yeri"

3. Kural üç; özgürlük esastır. Dileyen kanal 4 ya da 4.04'den haberleşerek "sonradan" "partial (kısmen)" katılabilir.

Örneğin 15:00 çay saati kahve arası gibi. Ya da geçerken uğrayabilir.


4. Kural dört; oyun (çamur, kum, su) alanı, göller bölgesi, orman, kum, ya da OffRoad parkuru veya benzerleri. Özgür. Seyri bedava, katılım isteğe bağlı.

Geçici madde; bu Pazar var mı ? Var.
Nasıl ?

a. Ya 11:00 de bu gruba bakılacak.
Veya bırakılan telefona mesaj atılacak.

Ya yukarıdaki program uygulanacak veya bu pazar Anadolu Feneri etkinliğine kısmen katılınacak.

Araç standardı;
0 (binek) ile 5 yıldız (full) arası tüm araçlar.
Parkur zorluğu; 0 (tıoprak yol/asfalt) ile 5 (batar çamur ve derin su ) dahil

Başka soru olursa eklenir.

Sağlıcakla.
Amaç birlikte olmak.
Mutlu yıllar size.
 

Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

İşte "oyun sahanız".[attachment=1]

Off2.jpg
 

Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

açıklamalar için teşekkürler. zaten sizin güzergahlara çok yakınım. sarıyerde oturuyorum. inşallah en yakın zamanda tanışırız.
 



Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Zevkle.
Amaç insanları strese sokmadan, çok zamanlarını alıp, angajmanlara girmeden hoşça vakit geçirip, iyod, ion, oksijen zenginliği içerisinde kendisini dinleme ve anlama fırsatını yaratmak.

Doğa içerisinde Türk Kahvesi yudumlamak.

Sağlıcakla.
 

Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Ve dosttan gelen yeniyıl mesajını yudumlamak;

"Hepsi birbirinden değerli dostlarımız, 27000 yıl önce bir hamile kadın elinde 13 çentikli bir boynuzla resmedildi, meşhur “ Laussel’in Toprak Anası ”diye bilinen betimlemenin üstüne. Dahomey’lerin Gleti’si, Sümerlerin Nanna’sı, Antik Mısır’ın Mehet-uret’i, Grek ve Romalıların Hecate, Artemis ve Selena’sı olan, kimi zaman ay tanrıçası , kimi zaman samanyolunun ve yıldızların annesiydi, zamanı saydırmaya başlayan.

Varolmayı, doğuşu, sürekli yenilenmeyi simgeliyordu bu takvimler. Her ne kadar birçok toplum hep bir ay takvimine sahip olmaya devam ettiyse de, sonrasında, toprağa sahip olmak ve tarımla başlayan güneşin belirlediği dönemlerin takvimleri, dolayısıyla zaman kalıpları ortaya çıktı. Güneş takvimlerinde, Afrika’nın efendileri antik Mısırlıları, Ortadoğu’nun büyük hükümdarları Sümerler izledi. Toprağı işlemek, takvimi bilmeyi gerektiriyordu. Varolmanın sürekliliğini unutan insan, kaybettiğini sürekli bir şeylere sahip olmaya uğraşarak telafi etmeye çalıştı. Sahip olma güdüsü, başlangıçtaki kadar masum kalamadı, sonrasında güç tutkusuna dönüştü..

Gücün temsilcilerinden Sezar, Mısır’da bilge Acoreus’u dinleyip, Nil’in Sirius doğmadan taşmadığını öğrenince, güvenilir güneş takvimini bilmenin ötesinde sahip olmaya çalıştı. Roma’ya döndüğünde ay takvimini değiştirip, isimleri Latince sayılarla belirlenen, onuncu ay anlamında Dicembre gibi isimler taşıyan ayları da tekrar düzenledi. Takvimi oturturken, adını kendinin verdiği “son karmaşa yılı”nı da 445 gün yaptı..Bazen sadece sıkıntılar nedeniyle uzun geçtiği hissi veren yılların aksine, M.Ö 46 gerçekten uzun bir yıldı. Sezar, yeniden doğuşun simgesi olduğu için doğanın canlanması ile birlikte Mart’ta başlayan yeni yılı, kış gün dönümüne yaklaştırıp, Ocak’ta başlattı. Aylara gün ekleyerek, yılı 365 güne getirdi. Senato da beşinci ay Quintilius’un ismini Juilus(July)’a çevirerek onu onurlandırdı.

Geçen asırlar, 13 çentikli boynuzu ve yaşamın, var olmanın akıcılığını unutturmaya devam etti. Öyle ki bazıları 13’ü uğursuz bile ilan etti. Güneş takviminin güvenilirliği, sahip olma ve güçle ilgili ihtirasları gizledi.

İnsanlığı utandıran savaşlar, hırslarla oluşan ve içinde boğulduğumuz labirentler, tabiatta olduğu gibi yeniden o doğuşa, yenilenmeye, varlığımızın kaynakları ile tekrar bütünleşmeye duyulan ihtiyacın göstergeleri.. Krizler, savaşlar, felaketler, hayata yeniden ve yeni bir şekilde bakmaya ihtiyaç duyuran olgular. Hayyam demiş ya;

Ey dünya gidişinden haberi olmayan

Sen yoksun aslında, yel üstündedir cihan

Varlığımız iki yokluğun arasında

Bir hiçsin sen, bir yerdesin sen, tümden hiç olmayan..

İki yokluğun arasında, olmayan bir yerde, hala yenilenmeye, güneş takvimlerinin sınırladığı çerçevelerin haricinde akıp giden yaşama, ne olursa olsun yeniden doğacak güce ve azme yer var. Marcus Aerilius’un dediği gibi , “içimizde iyilik pınarı var, sonsuza kadar kazarsanız sonsuza kadar akar.” İnsanoğullarının içinde geleceği şekillendirecek bu gücün kaynağı da var. Yeter ki kazmaya devam….

Yeni başlayan yılın, her türlü zorlukla başa çıkabileceğiniz gücün içinizden fışkırdığı, sadece bir yıl olarak sizi kalıpların içine hapsetmeyip, yaşamınızı taptaze yenilediği, bilim, akıl ve bilgeliğin önderliğinde her tür işlerinizde başarı , evinizde sağlık, mutluluk, huzur, çoşku ve güzellik dolu günler getirmesini diliyoruz.
Dostça sevgi ve saygılarımızla,

Verda & Muhittin AYKUT
Mimar &Renovatör

"
 






Ynt: İstanbul da Etkinlik Yok mu?

Sesimizi duyan yokmu diye haykırıyoruz ama ses veren yok.Sonra site tat vermemeye başlıyor kopuyoruz .Bir süre sonra bir posta hayırdır epeydir giriş yapmıyorsunuz diye vay be benim ile ilgileniyorlarmış meğer diyoruz.fakat daha sonra ben bu filmi daha önce seyretmiştim diyorum.Mesaj alınmıştır herhalde .Benim anlıyamadığım başmı çok başmı yok Herşey gönlünüzce olsun mutlu yıllar
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,878
Mesajlar
1,524,990
Kayıtlı Üye Sayımız
166,664
Kaydolan Son Üyemiz
d1esell

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst