Ynt: Düşünün ki O Bu Konuyu Okuyacak?
istanbul'u gördüm ben bir rüya gecesinde
meşaleler yanmıştı yedi aşk tepesinde
gümüş bir tepsi, lalelerden kadehler
bunu bir bir sunuyor,sanki melekler
bu kadehlerden içtim şafağın şarabını
bir rüyaya sığdırmak mümkün mü tamamını
akşam rengine uymuş bulutlar, gri ve loş
yalpa yalpa sahile vuran sandallar sarhoş
kalmış rengarenk ışıklar,bir aşkın gecesinden
denize saplanıyor konak penceresinden
sular yapışmış öyle kıyının dudağına
rüzgar şiirler söyler dalganın kulağına
martılar üzerinde canlı gerdanlık
kendimi kaybetmişim baka baka bir anlık
ses ve ışık cümbüşü dalgalanırken suda
koşup o eski günler geliyor yada
deniz sanki yapılmış rengarenk halılardan
dilberler el sallıyor muhteşem yalılardan
kainatta bulunmaz bu şehrin benzeri
uğruna şehit oldu yüzbinlerce türkeri
tarihten ayrılmış,bahtı yok dul'umun
bir ezan sesi kalmış hala İSTANBUL'umun