Ankaradan Edirneye kadar gidip ilk geceyi orada bir otelde geçirdik karavanmızı kocaeliden teslim alıp yola devam ettik dolayısıyla edirneye biraz geç vardık,
Sabah erkenden oradaki bir kamp alanına geçip karavanı keşfetmeye ne lazım olabilir onları bulup temin etmeye çalıştık ertesi sabah da belgrada doğru yola çıktık.
Yolculuk gümrüklerin yoğunluğundan dolayı tahminimizden uzun sürdü belgrada 22 civarı vardık ve geç saatten dolayı yine yolda ayarladığımız otelde kaldık.
Belgrada vardığımızda oteli bulamadık biz yüksek binaların arasında dolaşırken polis arabası yanımıza geldi ve camı açıp ne ayaksınız der gibi bakış attı, ben hemen telefonu alıp aşağı inince onlarda indi arabadan adresi gösterdim ve bulamadığımı söyledim aralarında biraz konuşup adresten emin olunca telefonu geri verip onları takip etmemi söylediler.
bizi otele kadar götürüp gittiler. Otele yerleştikten sonra karavanı parketmek için yer aramaya başladım aslında otelden bana otoparkın şifresini söyleyip yeri tarif ettiler ama tavan yüksekliği kurtarmadığı için mecburen başka yere bakındım,
Otopark başka bir binanın alt katıydı ve dik bir rampadan inmiştim allahtan sığmayacağını son anda farkettimde girmeye çalışıp panelleri kırmaktan kurtuldum karavanı oradan geri geri çıkartmak tüm yolculuk boyunca yaşadığım en kötü andı artık bırakıp otele dönmeyi bile düşünmüştüm birtürlü karavanın yönünü ayarlayamıyordum mesafe kısa alan 2 arabalık alan ve geri geri dik bir rampa sıkışıp kaldım arabadan indim biraz baktım, baktım, baktım,Ekli dosyayı görüntüle 505702 Ekli dosyayı görüntüle 505703 Ekli dosyayı görüntüle 505704 Ekli dosyayı görüntüle 505705 Ekli dosyayı görüntüle 505706 Ekli dosyayı görüntüle 505707 Ekli dosyayı görüntüle 505702 Ekli dosyayı görüntüle 505703 Ekli dosyayı görüntüle 505704 Ekli dosyayı görüntüle 505705 Ekli dosyayı görüntüle 505706 Ekli dosyayı görüntüle 505707 sonra tekrar denemeye başladım birazcık yan tarafı sürterek çıkartabildim ama etraf nasıl balata kokuyor anlatamam hatta o koku arabadan 3 gün gitmedi biraz uzak bir mesafede sığdırabilecek bir yer bulunca parkedip otele döndüm.
Sabah kalkıp hazırlandıktan sonra Budapeşteye doğru yola çıktık, yine trafik ve gümrük yoğunluğundan dolayı biraz geç vardık ama kampa girilebilcek bir saatti yerleştik ve 2 gün kalıp karavanla kaynaştık Karavanımız ve ilk konakladığımız Budapeşte Arena Camping in fotoları
biz genelde fiyat konusuna pek takılmadan kampın özellikleri ve konumu, sunduğu hizmetlere bakarak karar verdik ve ödediğimiz en pahalı kamp ücreti günlük 42 euro ile barselonadaki kamp yeriydi ama mükemmel derecede temiz ve denize sıfır güzel bir plaja sahipti animasyon gösterileri dahil her türlü hizmeti vardı. tek tek hesap tutmadım ama ortalama 10 euro ile 42 euro arasında değişti rakamlar. bizim çocuklarda etkiledi tabi rakamı en küçük kızımız elçinden sadece hiçbiryer ücret almadı diğer yerlerde 4 yaşındaki kızımız simadan alan da oldu almayanda ama dediğim gibi özellikle çocuklar rahat etsin temiz yerler olsun diye programda arama yaparken yüksek notlu yerlere baktım ve tercih ettim kamp alanlarını paylaşacağımkamp ve gezdiğiniz park ettiğiniz yerlerin varsa koordinatları, konaklama maliyetleriniz den de bahsedebilirmisiniz.Yada konu bitiminde liste olarak yazabilirmisiniz.
Gecikmeden anılarınızı paylaştığınız için teşekkür ederim.
edirnede omür kampingte kaldık ama akşam üzeri kızlar sıkıldı diye saat 5 buçuk gibi serinlesinler diye havuza soktum 1 saat kadar kimseler de yoktu eski ve bakımsız olduğu için galiba onunla birlikte bizden 245 tl aldı bir gece için çok pahalıymış dedim havuz heryerde ücretli olur göreceksiniz gittiğinizde deyince bişeyde diyemedik ödedik. daha sonra gittiğim her kampta havuz vardı ve sordum da ama kimse havuz için ayrı bir ücret talep etmedi, eşimde zaten havuzlara sokmuyordu kızları hasta olmasınlar enfeksiyon kapmasınlar buralarda hastane ile uğraşmayalım diye risk almadı. kemer konusuna gelince kızlar gerçekten çok sıkıldığı zamanlarda izin verdim tehlikenin farkındaydım ama elimden birşeyde gelmedi daha dikkatli kullanmaktan başka, zaten anladığımız en önemli şey geniş bir aracın ailesiyiz biz bu yüzden gelir gelmez araştırmaya başladım ya aracımı büyüteceğim ya karavanmı moto karavana dönüştüreceğimHocam çok keyifli gezi olmuş. Biz bu yıl ilk yurt dışı olduğundan Kavala'ya kadar cesaret edip yola çıktık, Alexandroupoli'deki kampa hayran kalınca orada takılıp kaldık seneye niyetim Yunanistan üzerinden Arnavutluk'u atlayıp Karadağ Hırvatistan Avusturya Almanya.
Araçta özellikle römork da takılı iken hiçbir yolcuyu kemersiz yola çıkarmayın. Bir karavancı dostumuzun saatte 90 km hızla giderken tır rüzgarına girip takla atma riski yaşamışlığı var. Karavan yan dönüp araca çarpmış yalpalamaktan.
Edirne'de hangi kampta kaldınız? Biz uygun kamp bulamadık.
Bu arada biz de kamp yolculuğundan döndüğümizde eve girmek istemedik. Evdeki devasa yatak bile rahatsız geldi.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Avusturya yoldan resimler
Kamplar gerçekten güzeller, fakat kampa bir günlüğüne girdiğinde akşam giriş yaparsan imkanlarından faydalanamıyorsun sabah girmek istesen gezeceğin yerleri azaltıyorsun. Ayrıca bu kamplar da genelde şehirlere çok yakın olmuyor. Fiyatlarda her gün kalınsa en az 35 eurodan 30 günlük bir gezide 1000euro dan fazla tutuyor. Avrupalı karavancılar genel de bu tür kamplar da uzun süreli kalıyorlar. Aracın ile şehrin her yerine girebilmek önemli bir durum, şehir içlerindeki motorhome parklar avrupada çok. Bunların çoğunda elektrik ve wc bulunuyor. Bazıları ücretsiz bir kısmı da çok az ödemeli. Elektrik jeton ile alınıyor. Çadır kurulmasa da masa açmaya yemek yapılmasına izin veriliyor. Araç güvenle bırakılıp şehir gezilebiliyor. Biz gezimiz sonrası alabileceğimizi düşündüğümüz moto karavan fikrinden bile biraz uzaklaştık. Mevcut VW T5 Caravelle basit bir düzen ayarlaması ile bize en uygun geziyi sağlayacağını düşünüyoruzAvusturya Moond See Kamp alanı 2 gece konakladık gerçekten duşları tuvaletleri ortak kullanım alanları havuzu oyun alanları temiz konumundan dolayı manzaralı ve günlüğü çocuklar dahil 40 euro olan bir kamp alanıydı
Ekli dosyayı görüntüle 505744
Ekli dosyayı görüntüle 505745
Ekli dosyayı görüntüle 505746
Ekli dosyayı görüntüle 505747
Kamplar gerçekten güzeller, fakat kampa bir günlüğüne girdiğinde akşam giriş yaparsan imkanlarından faydalanamıyorsun sabah girmek istesen gezeceğin yerleri azaltıyorsun. Ayrıca bu kamplar da genelde şehirlere çok yakın olmuyor. Fiyatlarda her gün kalınsa en az 35 eurodan 30 günlük bir gezide 1000euro dan fazla tutuyor. Avrupalı karavancılar genel de bu tür kamplar da uzun süreli kalıyorlar. Aracın ile şehrin her yerine girebilmek önemli bir durum, şehir içlerindeki motorhome parklar avrupada çok. Bunların çoğunda elektrik ve wc bulunuyor. Bazıları ücretsiz bir kısmı da çok az ödemeli. Elektrik jeton ile alınıyor. Çadır kurulmasa da masa açmaya yemek yapılmasına izin veriliyor. Araç güvenle bırakılıp şehir gezilebiliyor. Biz gezimiz sonrası alabileceğimizi düşündüğümüz moto karavan fikrinden bile biraz uzaklaştık. Mevcut VW T5 Caravelle basit bir düzen ayarlaması ile bize en uygun geziyi sağlayacağını düşünüyoruz
SM-N9500 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Bizde VW Caravelle 2006 var memnunuz, Vito yeni modeli İspanyada kiralamıştım sürüş ve içi çok iyi idi. Ama uzun süreli kullanım, masraf ve karavana uygunluğunu iyi araştırmanız daha doğru olur.bende sizle aynı düşüncedeyim binek aracımı değiştirmeyi düşünüyorum daha doğrusu sadece kamp yolculuklarında kullanacağım bir araç almayı düşünüyorum bugün araştırma yaparken 98-2000 arası vito 110 d leri gördüm 30-35 bin civarında alsam takıp götürsem geri döndüğümde ikisinde bi kenara koysam diye düşündüm ama 110 d ler nasıl acaba temiz bitane bulsam çeker mi yolculuğu nasıl kullanan birileri varsa biraz bilgi paylaşsa minnettar olurum teşekkürler
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi