.
@Kartal75 , detaylı cevabınız, kuru bir ”Beğen”den fazlasını hak ediyor.
Sağolun.
8 sene kadar evvel forumda olası karavan kamp yerleriyle ilgili açtığım başlığa olan ilgisizlik bana, Türkiye’de böyle bilgilerin nedense kendine saklanmasının tercih edildiği üzerine ders vermişdi.
Siz cevabınızla tersini söylüyorsunuz.
Sanırım karavan kültürünün oturması çok yönlü bir süreç...
Bu fırsatla bir noktaya değinmeme de müsaade edin lütfen.
Çekme karavan; amaç ve dolayısıyla yapısı yüzünden kamping dışı konaklama için hedeflenmiş bir karavan türü değil. Zaten Avrupa’da da bu pratiği göremezsiniz. Otobanlarda görülenler de tatilleri boyunca en fazla iki kamping değiştiren araçlar olmakta. Yani çok konaklamalı geziler için de alışılmış bir karakterleri yok.
Belki seçimde karavan türünden önce, kamp tarzı ile beraber onun olanaklarına hedeflenmek yanlış olmazdı ?
Örn. Salık verdiğiniz 7 yerin sadece 2 sinde su, 3 ünde tuvalet var. Karavan park yeri bile olmayan yerler için fena sayılmasa da ortalama olarak bundan daha iyi bir durumla karşılaşıldığını sanmıyorum.
Bütün bunların bilinciyle yapılan bir karavan türü seçimine de kimsenin diyecek birşeyi olmamalı.
Zurnanın zart (şart) sesi de tam buradan gelmeli ?
Açıkcası konuyu burada kesmek yerinde olur. Türkiye’deki bu seçim tercihi üzerine daha fazla spekülasyona girmek istemiyorum.
Yoksa işin ucu çekme ve motokaravana varacak. O da farklı boyutlarıyla, karşılıklı hoşgörü, gerçeğin kabulü ve farklı isteklerin harmanlanmasını gerektiren bir tartışma alanı.
Konu, konunun tek cevabı olan “Konunun tek cevabı olmadığı”nı kabul etmeyenlerce de uzatılıp gidiyor ve sonuçta kalkan toz dumandan kimse birbirini göremiyor..
.