.
* Avrupa Birliğinin çekme karavanların güvenliği ve kalitesi için üreticilerinin uyması gereken standartları, yasa ve yönetmeliklerle düzenlediğini
yazmıştım.
Fakat üretilecek motorlu taşıtlara yapılması zorunlu olduğu gibi zaten yollarda içinde kimsenin olmadığı ve hafif olması beklenen çekme karavanlar için de çarpışma testi gerektiren bir yasa veya yönetmelik ise anlamlı ve gerekli görülmemiş durumda.
Yoksa AB’nin her şeyi en küçük detayına kadar düzenlediğini biliyoruz.
Bu yüzden değil birliğe kızanlar, herşeye karışıyor diye onu terkederler bile var.
* Unutmayalım kazadan daha az hasarlı çıksın diye daha ağır yapılmak zorunda kalınan çekme karavanın ağırlığı, bu sefer de kaza riskini arttırma çelişkisini doğurmakta.
Bu teorik bulunsa da yadsınamayacak bir faktör.
* Çekme karavanlar hangi yapıda olursa olsunlar ufak hasarları zaten pek farklı sorun yaratmamakta.
Fakat orta ve yüksek şiddetteki kazalarda kabuk stabilizesi için yapılan karkastan, bu ödevi üzerinde motorlu araç sütunları değerinde bir kaza güveni beklemek, sıfatlamamı lütfen mazur görün, naif bir iyimserlik olmalı..
Tabi kaçınılmaz ağırlığı kabul edilerek sadece duvarların ayakta durması hedeflenecekse neden karşı olunsun ki ?
Yani gerekçelerinin sınırları aşılmadan yapılacak her şey, makul sayılmalı.
* Diğer taraftan hiç bir yasal zorunluluk olmadığı halde tüketim ekonomisinin başarılı bir sektörü olan çağdaş marka karavan üreticileri de eğer çekme karavanların kazaya dayanıklılıklarını savunmayı götürülerine rağmen akla uygun bulsalardı, böyle araçları daha pahalı sunarak gelirlerini maksime etmekte bir dakika bile geri kalmazlardı.
Az buçuk alakalı şeyleri bile hangi heyecanla satmak istediklerini biliyoruz zaten.
Üreticilerin böyle çekici arkasında salınımdaki bir oluşum için rasyonel buldukları tek hedef, haklı ve gerçekçi olarak sadece kaza olasılığını düşürmek üzerine.
Bu açıdan da şaseler için sunulan güvenlik kurulumları var.
Evet, kazanın şiddetine göre çekme karavanın kullanılamaz hale gelmesi baştan kabul edilmekte. Bu eşiğin daha yüksek olsa da çekici araçlar için de söz konusu olduğu atlanmamalı. Hakkıyla yapılacak tersi bir oluşum ise beklenen ağırlık sınırlarını aşmalı. Böyle bir yapının kaza tablosu için sanı yerine mutlaka deneylerle ispatlanmış verilere gereksinim var.
Böyle karşılaştırmalı bir araştırmanın bu güne kadar yapılmamış olması da, beklentinin gerekliliğiyle ilgili olmalı.
Kıssadan hisse:
Çağdaş marka çekme karavanlardan zaten iddia etmedikleri bir şey için şüphe etmek adil değil.
Gerçi konu Arab’ın yallelisine döndü ama
bir de bu karavanların kullanıcılarına sormak lazım.
Acaba onlar kendilerini aldatılmış mı hissediyorlar ?