tayfunvw
Kamp II
solda güneş yükseliyordu, güneye giderken!
5 yıldan bu yana gerek sosyal sorumluk projeleri, gerek farklı etkinlikler olsun, gerekse keşfe açık rotalara bıraktığı izler olsun Anatolia Vosvos Derneği (AVD) farklılıklar yaratmıştır. Kuruluş gününden bugüne değin ‘Bir Vosvosun Penceresinden Anadolu’ şiarı ile yavaş yavaş ülke sathını gezen Anatoliacılar, geçtiğimiz yıl, ‘Karadeniz’in doğasına sahip çıkıyoruz’ sloganı ile tüm Karadeniz’i kat etmişler, ‘Barış Akarsu’ ve Kazım ‘Koyuncu’nun memleketlerine İstanbul’dan selam götürmüşlerdi.
Bu yıl ise, Ege Bölgesi’nde 9 günlük bir gezi organize ediyoruz ve ‘Ege’nin Antik kentlerine ve tarihine sahip çıkıyoruz’ diyoruz. Allionai, Şirince, Efes, Knidos ve daha nicesi ise bu gezide ‘iz’ bırakılacak yerler…
Detaylı plan, yol notları yavaş bu konuda…
1. gün; 11 Temmuz 2009, Cumartesi
04:00’de Mahmutbey Gişeler’de toplanıyoruz. ‘Günaydın’ faslının ardından yola çıkıyoruz. İlk kampımızı yapacağımız yer olan Ayvalık’a Bursa üzerinden değil, Çanakkale üzerinden gidiyoruz, çünkü biz bu yolu daha çok seviyoruz… Tekirdağ ‘Namık Kemal Tesisleri’nde kahvaltımızı yapıp, Kilitbahir’den feribot ile Çanakkale’ye geçiyoruz. Öğle vakitlerinde Ayvalık’ta olmayı umuyoruz.
Kamp yapacağımız yer: Vosvos Camping, Ayvalık
Gezilecek yerler: Ayvalık şehir içi, Şeytan Sofrası, saat durumuna göre Cunda Adası
2. gün; 12 Temmuz 2009, Pazar
Sabah kahvaltısının ardından, çadırcıların toparlanmasıyla birlikte yola çıkıyoruz. Günün ilk durağı Bergama. Burada vakit geçirdikten sonra İzmir’e uğramadan doğrudan Selçuk’a varıyoruz. Buradaki mesaimiz ise uzun…
Kamp yapacağımız yer: Garden Camping, Selçuk
Gezilecek yerler: Bergama Allionai, Efes, Meryem Ana
3. gün; 13 Temmuz 2009, Pazartesi
Sabah kahvaltısı için Şirince Can Restoran’dayız. Cumhur’un hazırladığı envai çeşit kahvaltılıklarla karnımızı doyurduktan sonra mini bir Şirince turu ile öğlene varmadan Şirince’den ayrılıyoruz. Bafa Gölü kıyısında akşamüstünün yorgunluğunu atıp, bolca doğa fotoğrafı çekerek Datça’ya doğru yola koyuluyoruz. Gece yarısı Datça’dayız.
Kamp yapacağımız yer: Ilıca Camping, Datça
Gezilecek yerler: Şirince, Bafa Gölü
4. gün; 14 Temmuz 2009, Salı
Datça
Gece yarısı vardığımız datça'da Ilıca Camping'e yerleşiyoruz. Burası aslında medeniyetle son temasımız. Dünyanın en temiz denizleri sıralamasında en tepelerde olan Datça sahillerinde atıyoruz kendimizi masmavi sulara... Kükürtlü Göl'de yol yorgunluğunu atıp, kısa bir şehir merkezi gezisi, Can Baba'nın mezarında anısına şarap tokuşturup, Eski Datça'da Yaşar ve Erol ile hasret giderip Betçe yoluna çıkıyoruz. İhtiyaçlar Datça 3M Migros'tan...
5. gün; 15 Temmuz 2009, Çarşamba
Hayıt bükü, Ocabükü, Palamutbükü
Eski Datça'da Yaşar'ın kafeed kahvaltımızı edip, Betçe yollarına düşüyoruz. İlk durak Hayıtbükü. Fatih Öcel ile hasret giderip, denize giriyoruz, Fazla oyalanmaya gelmez sırada çoook bük var. Ovabükü'nü aynı gün ziyaret ediyoruz. Tabii ki denizdeyiz yine. Palamutbükü'ne geçiyoruz akabinde. Yemek faslı (gözlemeler, envai çeşit zeytinyağlılar ve kabakçiçeği dolması)... Akşama doğru ilk kamp alanımıza ulaşıyoruz. Akvaryum koyu, ıssız dağların arasında tamamen bize ait. Elektrik, su, tesis yok. Huzur, denizin sesi ve cırcırböcekleri var ...
Hayıtbükü
Ovabükü
Akvaryum (Kamp Alanımız)
6. ve 7. Gün; 16-17 Temmuz 2009, Perşembe ve Cuma
Betçe'de ilerlemeye devam. Büklere girip çıkıyoruz. 2. kamp yerimiz efsanevi Tosbağa Bükü'nün yanındaki Bükceğiz... Araçlar sahile inebilecek. Yine su, elektrik yok. En yakın köy 15 km uzaklıkta. Bük bize ait... Betçe yarımadasının artık en ucundayız. Tosbağa Bükü bizi bekliyor. Kamp gecelerinde ahtapot avlamaya, ağı bükün girişine atmaya, denize girmeye Tosbağa Bükü'ndeyiz. Tosbağa bükü Knidos'un dış mahallelerinin içinde. Köylüler ve kölelerin yaşam alanları bu bükte imiş.
Bükceğiz bükü (Kamp alanımız)
Tosbağa bükü
8. Gün; 18 Temmuz 2009, Cumartesi
Knidos
Tatilin 8. günü. Bu günlerde artık istanbul, gürültü, kirlilik, stres hafızalardan silinmiş olur. Sanki yüzyıllardır buralarda yaşıyormuş gibi hisseder insan... Knidos'ta, yani Datça yarımadasının en ucundayız... Knidos antik dünyanın en önemli limanlarından. Günümüzde 6.000 kişinin yaşadığı Datça yarımadasında miladdan önce 60.000 insan yaşadığı rivayet edilir. Çiplak Afrodit heykeliyle bütün Akdeniz'in ilgisini çekmiş. Knidos kentini bir günde ve o sıcakta tamamen gezmek imkansız. Kısmen de olsa gezip, amfora ve sütun kalıntıları arasında denize giriyoruz. Artık Akdeniz dalgalıysa Ege'ye, Ege soğuksa Akdeniz'e ...!
9. gün; 19 Temmuz 2009, Pazar
Datça'da bazıları için son gün. Bazılarımız için ise tatil yeni başlıyor...
solda güneş yükseliyordu, güneye giderken!
5 yıldan bu yana gerek sosyal sorumluk projeleri, gerek farklı etkinlikler olsun, gerekse keşfe açık rotalara bıraktığı izler olsun Anatolia Vosvos Derneği (AVD) farklılıklar yaratmıştır. Kuruluş gününden bugüne değin ‘Bir Vosvosun Penceresinden Anadolu’ şiarı ile yavaş yavaş ülke sathını gezen Anatoliacılar, geçtiğimiz yıl, ‘Karadeniz’in doğasına sahip çıkıyoruz’ sloganı ile tüm Karadeniz’i kat etmişler, ‘Barış Akarsu’ ve Kazım ‘Koyuncu’nun memleketlerine İstanbul’dan selam götürmüşlerdi.
Bu yıl ise, Ege Bölgesi’nde 9 günlük bir gezi organize ediyoruz ve ‘Ege’nin Antik kentlerine ve tarihine sahip çıkıyoruz’ diyoruz. Allionai, Şirince, Efes, Knidos ve daha nicesi ise bu gezide ‘iz’ bırakılacak yerler…
Detaylı plan, yol notları yavaş bu konuda…
1. gün; 11 Temmuz 2009, Cumartesi
04:00’de Mahmutbey Gişeler’de toplanıyoruz. ‘Günaydın’ faslının ardından yola çıkıyoruz. İlk kampımızı yapacağımız yer olan Ayvalık’a Bursa üzerinden değil, Çanakkale üzerinden gidiyoruz, çünkü biz bu yolu daha çok seviyoruz… Tekirdağ ‘Namık Kemal Tesisleri’nde kahvaltımızı yapıp, Kilitbahir’den feribot ile Çanakkale’ye geçiyoruz. Öğle vakitlerinde Ayvalık’ta olmayı umuyoruz.
Kamp yapacağımız yer: Vosvos Camping, Ayvalık
Gezilecek yerler: Ayvalık şehir içi, Şeytan Sofrası, saat durumuna göre Cunda Adası
2. gün; 12 Temmuz 2009, Pazar
Sabah kahvaltısının ardından, çadırcıların toparlanmasıyla birlikte yola çıkıyoruz. Günün ilk durağı Bergama. Burada vakit geçirdikten sonra İzmir’e uğramadan doğrudan Selçuk’a varıyoruz. Buradaki mesaimiz ise uzun…
Kamp yapacağımız yer: Garden Camping, Selçuk
Gezilecek yerler: Bergama Allionai, Efes, Meryem Ana
3. gün; 13 Temmuz 2009, Pazartesi
Sabah kahvaltısı için Şirince Can Restoran’dayız. Cumhur’un hazırladığı envai çeşit kahvaltılıklarla karnımızı doyurduktan sonra mini bir Şirince turu ile öğlene varmadan Şirince’den ayrılıyoruz. Bafa Gölü kıyısında akşamüstünün yorgunluğunu atıp, bolca doğa fotoğrafı çekerek Datça’ya doğru yola koyuluyoruz. Gece yarısı Datça’dayız.
Kamp yapacağımız yer: Ilıca Camping, Datça
Gezilecek yerler: Şirince, Bafa Gölü
4. gün; 14 Temmuz 2009, Salı
Datça
Gece yarısı vardığımız datça'da Ilıca Camping'e yerleşiyoruz. Burası aslında medeniyetle son temasımız. Dünyanın en temiz denizleri sıralamasında en tepelerde olan Datça sahillerinde atıyoruz kendimizi masmavi sulara... Kükürtlü Göl'de yol yorgunluğunu atıp, kısa bir şehir merkezi gezisi, Can Baba'nın mezarında anısına şarap tokuşturup, Eski Datça'da Yaşar ve Erol ile hasret giderip Betçe yoluna çıkıyoruz. İhtiyaçlar Datça 3M Migros'tan...
5. gün; 15 Temmuz 2009, Çarşamba
Hayıt bükü, Ocabükü, Palamutbükü
Eski Datça'da Yaşar'ın kafeed kahvaltımızı edip, Betçe yollarına düşüyoruz. İlk durak Hayıtbükü. Fatih Öcel ile hasret giderip, denize giriyoruz, Fazla oyalanmaya gelmez sırada çoook bük var. Ovabükü'nü aynı gün ziyaret ediyoruz. Tabii ki denizdeyiz yine. Palamutbükü'ne geçiyoruz akabinde. Yemek faslı (gözlemeler, envai çeşit zeytinyağlılar ve kabakçiçeği dolması)... Akşama doğru ilk kamp alanımıza ulaşıyoruz. Akvaryum koyu, ıssız dağların arasında tamamen bize ait. Elektrik, su, tesis yok. Huzur, denizin sesi ve cırcırböcekleri var ...
Hayıtbükü
Ovabükü
Akvaryum (Kamp Alanımız)
6. ve 7. Gün; 16-17 Temmuz 2009, Perşembe ve Cuma
Betçe'de ilerlemeye devam. Büklere girip çıkıyoruz. 2. kamp yerimiz efsanevi Tosbağa Bükü'nün yanındaki Bükceğiz... Araçlar sahile inebilecek. Yine su, elektrik yok. En yakın köy 15 km uzaklıkta. Bük bize ait... Betçe yarımadasının artık en ucundayız. Tosbağa Bükü bizi bekliyor. Kamp gecelerinde ahtapot avlamaya, ağı bükün girişine atmaya, denize girmeye Tosbağa Bükü'ndeyiz. Tosbağa bükü Knidos'un dış mahallelerinin içinde. Köylüler ve kölelerin yaşam alanları bu bükte imiş.
Bükceğiz bükü (Kamp alanımız)
Tosbağa bükü
8. Gün; 18 Temmuz 2009, Cumartesi
Knidos
Tatilin 8. günü. Bu günlerde artık istanbul, gürültü, kirlilik, stres hafızalardan silinmiş olur. Sanki yüzyıllardır buralarda yaşıyormuş gibi hisseder insan... Knidos'ta, yani Datça yarımadasının en ucundayız... Knidos antik dünyanın en önemli limanlarından. Günümüzde 6.000 kişinin yaşadığı Datça yarımadasında miladdan önce 60.000 insan yaşadığı rivayet edilir. Çiplak Afrodit heykeliyle bütün Akdeniz'in ilgisini çekmiş. Knidos kentini bir günde ve o sıcakta tamamen gezmek imkansız. Kısmen de olsa gezip, amfora ve sütun kalıntıları arasında denize giriyoruz. Artık Akdeniz dalgalıysa Ege'ye, Ege soğuksa Akdeniz'e ...!
9. gün; 19 Temmuz 2009, Pazar
Datça'da bazıları için son gün. Bazılarımız için ise tatil yeni başlıyor...
solda güneş yükseliyordu, güneye giderken!