Avrupa'ya Bir...İki..

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan hiç Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 34
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 11,012
Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Erhan bey hakkımda yaptığınız olumlu yazıdan dolayı teşekkür ederim ben sadece çok evcimen biriyim çok fazla dışarılara gitmek beni sıkıyor doğayla iç içe olayım ama evimede yakın olayım isterim sıkıldığım zaman evime dönüşüm kolay olsun isterim,
Bizim memleketimizin benim açımdan gezilecek dolaşacak çokca yeri var hele buralar bitsin oralara sıra gelir belki ;)
 

Etiketler
Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..



Aslında şu altında satırlar döktüğümüz başlık bir çağrıdan ibarettir ve bu başlık altında bir fikir tartışması yapmamak gerekir. Ancak bazı noktalara açıklama getirmem gerektiğini düşünüyorum.
Gerekirse düzenleyiciler bir başka başlık açarak gerekeni yaparlar.

Sn. erhan 110; fikirleriniz net olarak benim yazdıklarımı işaret ettiği için ve aşağıdaki
( Sadece Avrupa değil dünyanın neresine giderseniz gidin bir Afrikalındanda , eskimodanda öğrenecek birşeyler yada kendini geliştirecek farklı mefhumlar bulabilirsiniz. )
...şeklinde ki satırlarınız benim de söylemek istediğimi özetliyor olmasına rağmen bazı değerlendirmeleriniz üzerinde durmak istiyorum.

Avrupa'yı örnek alarak konuşmamızın nedeni, başlığın " Avrupa'ya bir ikiiii.... " adlı çağrı olmasıdır.

Ayrıca, kendi ülkesinde olmayan, ancak dünyanın herhangi bir ülkesinde var olan herhangi bir güzelliği tesbit etmek, ve hatta hayran olmak, sizden alıntıyla " kişilerde komplex yaratıp kendi ülkesindeki insanı değerlerden uzaklaşabilmek" gibi bir düşünceyi neden doğurur anlayamadım.

Bence tam tersine, kendisinin de o güzellikleri ve o değerleri yaşamaya hakkı olduğu gibi bir fakındalık haline ulaşır. Bu da kötü bir şey değildir, insanın gözü açılır, kandırılmaktan kurtulur.

Ayrıca...
( Türklüğüm vede memleketimin değerlerinin onlardan çok üstün oldugunu hep gördüm, insanların paylaşması , karşılık beklemeden birşeyler verebilmesi vs vs vs avrupalıların asla erişemiyecekleri yüce mefhumlardır. )...
Gibi sımsıkı bir gözlem, hissiyat ve " asla erişemeyecekleri " gibi tartışılamayacak bir yargıya varmanıza rağmen, hem de İtalyan vatandaşı olmanızın ve orada uzun zaman, herhalde çalışmanızın ve yaşamanızın da, muhakkak kendinizce bir izahı vardır ve elbetteki sizin bileceğiniz bir karardır.

Lâkin, keşke o kadar uzun zaman eziyet çekmeseydiniz de bir an önce " üstün değerler ülkesine " dönseydiniz gibi bir düşünceye kapıldığımı da söylemeliyim.

Bu arada, bu üstün değerlerin ve Avrupa'lıların asla erişemeyecekleri yüce mefhumların arasına, mesela, namus uğruna ve töre adına kırk beş kişinin katledilmesi de giriyor mu?

Yolda açık kalmış mazgal kapağı ve içine düşen kız çocuğunun bilmem kaç yüz metre kanalizasyonda sürüklendikten sonra ölü olarak bulunması ?..

İstanbul Taksim'de, yılbaşı kutlamalarında oraya yolu düşmüş turist kızların, abazan sınıfının ellerinde yükselmesini " karşılık beklemeden birşeyler verilmesinin " öğretilmesi şeklinde bir değer olarak mı düşünmemiz gerekiyor acaba ?..

Samsun 19 mayıs parkında, el ele, yanak yanağa veya sarmaş dolaş olan genç çiftin, kamu ahlâkı adına belediye zabıtaları tarafindan dövülmesi, yüce mefhumlar arasında mı ?..

Hayır yani... Bütün bu sonuçlar bizim ülkemizin üstün değerleriyle donanmış bizim insanlarımızın ürettikleridir de... Onun için soruyorum.

Yine düşüncelerinizin...
(Aslında bunun en canllı örneği içimizden biri : Yusuf Aybek .... gerek burda forumda gerekse kendi hayatında sadece dostluk vede vefa duyguları adına nasıl karşılıksız verebilen biri oldugunu herkez biliyor . Bu davranış modelini hiçbir avrupalıda göremezsiniz . Ama avucunuzda 100 euro'nuz varsa bir avrupalıya inanılmıyacak işlerde yaptırabilirsiniz. Bu yüzden kendisine avrupa vede avrupalıların katabileceği birşeyler oldugunu ben düşünmüyorum.)

...şekliyle ifadesini bulduğu satırlarınızda sevgili Yusuf Aybek için söylediklerinize hiç bir itirazım olamayacağı gibi kendisi hakkında fikir yürütmek haddim değildir.
Zaten benim düşüncelerimde de konu olan sevgili Yusuf değil " insan " dır. Türk değil, Avrupa'lı değil " insan ". Ne var ki cevabım ve hitabım haliyle sevgili Yusuf'a dır.

Ancak yine de; neresinin, kime, ne katacağının kararı kişinin kendisine kalmalıdır diye düşünürüm.

Sonuç;

Ben yolculuklarımda ilk önce, geneli ayrı, genelin içinde tekili ayrı değerlendirir ve o tekille genelin bağlantısını incelemeye çalışırım. Bunu insan boyutunda ele aldığım zaman karşıma sosyoloji ve psikoloji çıkar.
Bilirim ki, o kültür içinde, o insanların tek tek ve bazen benzer olarak, o veya bu davranışlarının altında, asırlarca yıl yaşanmışlık, milyonlarca etkin neden vardır ve bu davranışlar hakkında " Avrupa'lı böyledir, Türk şöyledir " gibi öylesine genelleyerek bir karara varıvermek ve bir yargıda bulunuvermek beni aşar. Benzer davranışların kabulüne itirazım yok ama " asla, hiç " gibi kesin kalıplar, biraz da kişinin onu öyle gördüğü ya da görmek istediği ile ilintilidir.

Bütün Türk'lerin kadınları kalabalıklarda pusuya düşürdüklerini ve ağızlarında salya ellerini çalıştırdıklarını iddia etmeyi, sizin ifadenizi ödünç alarak " bu davranış modelini hiçbir avrupa'lıda göremezsiniz " iddiasıyla birlikte düşünsek, bu genellemeler ne kadar doğru olur ?

Öte yandan...
Takdir, beğeni, hayranlık bazıları için bir aşağılık duygusu yaratabilir, bilemem, ancak benim için, o güzelliği üretenin " insan " olduğunu bilmemden dolayı, onun milliyetine, dinine, dinsizliğine bakmaksızın, " o güzelliği üreten insan " adına bir gurur duyma, kendi adıma bir umut bulma nedenidir.

Kendi eksikliğimin farkına varmak ve kendimi geliştirmek için bir ivmedir. O eksiklik bende bir " komplex " yaratmaz çünkü yine bilirim ki, mükemmel insan yoktur. Değerlerimin, içselleştirilmemiş, yapmacık ve sözümde değil, özümde olduğunu bilmemden ötürü de değerlerimi kaybetmek gibi bir korku yoktur.
Değerlerden kastım etnik, milliyet, din, mezhep, aşiret gibi kimlik tarif eden aidiyetlere dayalı " ait bir benliğin duygusallığı " ve değerleri değil, bütün bunları " özgür insan " penceresinden sorgulayan nesnel insaniyet değerleridir.

Ancak itiraf etmeliyim ki; her alanda " kendimi yeterli ve yetkin görmek " gibi bir aldanışın içine düşmekten dolayı kendimi geliştirememek, farkına varılacak olanları ıskalamak, algı ve düşünce sınırlarımı yeterince genişletememek gibi bir korkuyu, yani, mükemmel değil ama, olabileceğim kadar " insan " olamama korkusunu taşırım.
Dostluk duygularımla birlikte bu fikirlerimi deştiğiniz için size teşekkür ederim.
 


Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..


Sevgili Yusuf;
sana hitaben yazdığım yazıda yalnızca insanı konu ederek ve kendimden yola çıkarak kısmi bir değerlendirme ve sana yönelik bir dilek ve öneri vardı, hepsi bu. Kimseye ders vermek ne haddime, ancak nezaketin ve zerafetin için ayrıca teşekkür ederim.
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Ülkeler ve vatandaşları için genelleme yapmamayı yaşayarak öğrendiğim için gidilebilen her yere gidilmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Sadece gençken seyahatin daha zor olduğu Asya ve Afrika'ya, yaşlanınca da kolay olan Avrupa'ya seyahat etmek gerekir diye de düşünenlerdenim. Tabii vakit, nakit, sağlık varsa . (içlerinde en az problem nakit, çok az para ile çok yere gidilebilinir )
 



Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Sayın Haldun bey
düşüncelerinize katılmamak mümkün değil.
Hiç şüphesiz ki insan olmanın en az üstünlükleri kadar zafiyetleri de en büyük handikaplarımızdandır.
Tüm aidiyetlerimiz din, dil, ırk, cinsiyet, milliyet vs. ön plana çıkartmak bizleri insanlığımızdan bir o kadar
uzaklaştırdığımızı ne yazıkki fark edemiyoruz.
fiziki yada fikri özelliklerimizi, görece olarak üstünlük sanmakla, asli özellğimizden kendimizi nekadarda soyutluyoruz.
avrupa, asya, afrika, amerika, avusturalya hiç fark etmez aynı toprağa basıyor, aynı havayı soluyor, aynı suyu içiyoruz
diyememek ne kadar üzücü.
keşke en büyük üstünlüğümüz karşımızdakine gösterdiğimiz saygıdır diyebilsek.
keşke taşı, toprağı, bitkiyi, hayvanı, böceği ve insanıyla daha güzele doğru gidebilsek.
hayvan dediklerimizin beslenme dışında bilerek cana kıymadıklarınını düşününce
nedir bu insanlığın hali demeden yapamıyorum.
insanlık tarihinde yazılan onca kara sayfa,
ve günümüzde pedofili, ensest, insan ticareti, hertürlü sapkınlık insani değerler olamayayacayı gibi
bir millet , ırk, etnik yada kültürel bir grubada mal edilemez.
hiç şüphesiz ki karşımızdakilerinde bize normal gelen pek çok şeyi yadsıması gayet doğaldır.
insanlık sadece iki ayaklı giysi giyen canlılar olmamalı.
andolusu, avrupası, tüm dünya bizimdir.
en üstün ırk, siyah, beyaz, sarı, kırmızı değil insan ırkıdır.
lokal değerleri aşarak evrensel değerlere ön yargısız, koşulsuz ulaşmak hayal olmasa gerek.
ve gidebildiğimiz her yer, avrupa bir iki, afrika, asya .....
gördüğümüz her millet, her kültür, yaşam şekli kısaca
tüm dünya, belleğimize ortaklığımızı hatırlatan motifleri tek tek nakşedecek,
gezdikçe, gördükçe, düşündükçe değerlerimizde evrenselleşecektir.
daha güzel bir insanlık için gezelim.
BİZİM DÜNYAMIZ'ın güzelliklerini görelim.
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..


Öylesine bakınırken tarihi epey öncesine dayanan bir konuya fikirlerinizi aktardığınızı gördüm ve okudum. Evrenin mini minnacık bir parçası olduğumuzu kavrayıp bununla yetindiğimizde yaşanan pek çok sorun geride kalacak ama...
Aması var işte. İlginize ve fikirlerinize çok teşekkürler.
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Sayin Haldun bey size katiliyorum .Bizler de Yurt disinda Insanlarimizin genel yorumlamasindan baya sikinti cekiyoruz, Kahvede oturup Milliyetcilik yapan Baska Ülkelere verip veristiren insanlarimiz is Türkleri ve Türkiyeyi tanitmaya ,Anlatmaya gelince hic bir yapmadiklarini görünce insan üzülüyor.

Selamlar.
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Sayın Uluengin
aması yok
her seferimizde bir deniz yıldızını geri atacağız denize.
asla umutsuzluğa kapılmamalıyız.
amaları kabul edemeyiz.
Her gittiğimiz yere insanlığımızıda götüreceğiz..
yeni bir insan olarak döneceğiz, yeni insanlar bırakarak geride !
Gideceğiz, gezeceğiz, göreceğiz.
Döneceğiz, Paylaşacağız, büyüyeceğiz.
büyüdükçe küçüklüğümüzü fark edecek
yeni ufuklara yelken açarken, yeni ufuklar bırakmalıyız geride.
İnsanlık için umudun tükendiği yer,
yeni umutların filizleneceği en verimli yer olacaktır.
köhne fikirlerin gübrelerinden taze umut fideleri yeşerecektir.

Saygılarımla
T.ŞENER
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..


Umutlarınızı ve iyi dileklerinizi paylaşıyorum. Bireysel ve toplumsal gelişimlerde en gerçek olgu zaman, bizlere düşen de zamanı hızlandırma çabası.
Kendimizde var olan olumlu özellikleri, insanlığın ortak kültürünün zenginliğine katmaya çalışırken, bizler de bir şeyler öğreneceğiz ve insan olma noktasında zenginleşeceğiz.
Bir gün, tüm insanlığın farklılıklarına karşın ortak duygusal ve zihinsel dili konuşup anlaşabilmesi ve dünyanın bir köşesinde sizlerle karşılaşabilmek ümidiyle...
 



Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Değerli karavancı dostlar
Ben Ağustos ve eylül ayında avrupa turu düşünüyorum. Bu turda Düsseldof'daki karavan fuarınada gitmek istiyorum.
Katılmak isteyen arkadaşlarla program yaparız. Karavan fuarınıda görmek şartıyla her türlü geziye uyarım. Tanışmak ve geziye gitmek dileğiyle.
Cevdet Çelikörs
0532 3216485
0212 5707270
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

ben bu yazıyı temmuzda okuyorum. muhabbet ocak ta olmuş. geçde olsa bende düşüncelerimi yazmak isterim . hatta bu konuda forum başlığıda açılabilir.

gezilen, görülen yerler bize ne katıyor. Bizi nasıl etkiliyor ve nasıl geliştiriyor? Avrupaya gidince , ülkemizde olmayan durumları görebiliyoruz. Örnek . bizim insanımız bir işle ilgili bürokratikengeli aşmak için çokuğralması gerekirken, avrupa insanına bu konu çözülmüş olarak sunuluyor. O hayatta böyle bir problem olabileceğini bile düşünmüyor. Hal böyle olunca onların yaşlı insanları sağlıklı olarak dünyayı geziyor, bizim yaşlılarımız geçim derdinde ömür bitiyor.

Doğuya gidince , onlarda olmayan, bizde olan hayat kolaylığını görebiliyorsunuz.

Genelden , güzel örneklemelere geçilebilir. Hangi ülkede , hangi olayaların kişileri daha çok etkilediği üzerine bir konu başlığı açıp, bilgilendirme yapılabilir.

Ben , avrupanın düzenini beğendim ama kuralların sıkılığından rahatsız oldum. almanyada göl içindeki ördeklere ekmek atıyorken uyarı aldık . meğer onları belediye besliyormuş. düzenin bekçileri vatandaş olduğunu gördük.

İsveçte yol kenarındaki park yerlerindeki WC lerin önündeki çiçekler beni çok şaşırtmıştı. İçerde sıcak su bile vardı.

Çinde , çubuklar ile yemek yemeğe çalışmak çok eğlenceli idi. önce yapamadık, 1 hafta içinde başardık yemek yemeği.

Çindeki cennet tapınağındaki yaşlıların , park alanı içindeki dansları , şarkıları, sporları, ...her türlü eğlenceyi bahçede beraber yapmaları ve uyumları beni çok etkiledi. oraya tekrar gitmeyi arzu ediyorum.

Arnavutlukta , sınır geçişte polisin bana pasaportumu aldıktan sonra " hoşgeldin abla " diye seslenmesi çok hoşuma gitti.
Ama arnavutluktaki gördüğüm çöpler, bana sanki her yer salı pazarında kalma dedirtecek cinstendi. Avrupanın içinde böyle bir yareler karşılaşmayı ummuyordum. Herkes mercedes araba kullanıyor. Almanyadan eski gelen araçlar ama bütün halk mercedes ci. fakir bir ülke ama gösterişe çok meraklı. hatta limüzinli bir düğün konvoyunada rastlamamız çok ilginçti

Norveçte ren geyiklerinin , hava sıcak olduğundan tüneli basmaları (tünel için 10drc) , ve 2 saat bizim onların tünelden çıkacak diye beklememiz , hiç kimsenin korna çalmaması, uzun kuyruk olmasına rağmen ilginçti. Sonra birileir tünele girip, hayvanları kovaladı :smiley: görülmeye değerdi .

Bunun gibi yaşamdan hoşlandığımız anları ve kareleri paylaşalım ve bize neler kattı yorum katalım isterim.

Suriye gezisi ile "bartek bey"e soru sormuştum. buradaki yazıları okuyunca , benzer cevabı ona burda verdim.
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Arkadaşlar
Avrupaya gidecek ticari araçlar için 20 yaş sınırlaması olduğunu biliyorum.
özel araçlar için de böyle bir sınırlama varmı?
bilgisi yada bu tür araçlarla ( 20 yaş üzeri ) avrupa seyahati olan arkadaşlar
tecrübelerini paylaşabilirmi ?
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Sayın Haldun Bey;
Yazıyı tesadüfen okudum. Konunun başını anladığımı söyleyemeyeceğim. Ama erhan 110 beye cevaben yazdığınız yazıyı çok beğendiğimi, her satırın benim düşüncelerime ne kadar benzediğini söylemeden geçemem. Sadece milliyetçi duygularla hareket edip dünya üzerindeki güzellikleri yadsımak yada görmemek bana çok saçma geliyo. Ki sadece ""insan"" olmaktır bence de önemli olan. Mayıs ayında Avrupa'nın 12 ülkesini kapsayan 6000 kmlik bi yolculuğu kendi aracımızla ve ailecek yaptık. Vizyonumun ne kadar genişlediğini size kelimelerle anlatamam. Türk olduğumuzu hiç saklamadık. Onca ülkede o kadar ıssız yollardan geçtik. Bir kişi bile bize yan gözle bakmadı, saldırmadı. Bir çok ülkede değişik kültür özellikleri gördük. Farklı alışkanlıklara tanık olduk. İnanılmaz bi deneyimdi. Ayrıca da parasız pulsuz ve de karşılıksız bize yardım eden çok çıktı. sadece teşekkür ediyorum size..
 

Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Sayın dr.semanur aynı fikirleri paylaşmaktan dolayı memnun olduğumu ifade etmek isterim.

İnsanoğlunun ürettiği yapay değerler için birbirlerini yok etmeye hazır insanların, " insan olmak " nesnel gerçekliğini en üst değer olarak kabul eden ve yaşama ordan bakabilen insanlara dönüşebilmesi dileğimle ilginize ve paylaşımınıza teşekkür ederim.
 



Ynt: Avrupa'ya Bir...İki..

Anladığım kadarıyla yedi ay önce yazılmış mesajımı bazı arkadaşlar hala unutamamış. komik bu ...arkadaşlar adı üstünde burası bir forum alanı tabiki her çeşit görüş dile getirilebilmeli. bu görüşler sizinkiyle aynı olmak zorunda değil. Bunu sanki sığ milliyetçilikmiş gibi polemik haline getirmek ise çok yakışıksız. Seviyeyi korumak amacıyla dedikodu niteliğindeki saçma sapan sıfatlarada cevap vermiyorum.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,743
Mesajlar
1,523,018
Kayıtlı Üye Sayımız
166,559
Kaydolan Son Üyemiz
Sercantetik

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst