Kirlenmekten korkmayanlar için çok zevkli ATV SAFARİ
Son zamanlarda yazlık mekanlarda, trafikte sıkça rastlıyoruz onlara. Adı ATV; iki ve dört çekerli, dört tekerlekli, üstü açık, küçük arazi araçları. Kabaca dört tekerli motosiklet olarak tanımlamak mümkün. ATV’nin açılımı (All Terrain Vehicle) Türkçe’ye çevrildiğinde, tüm arazilerin aracı anlamına geliyor. Yabancılar Quat da diyor. Her türlü arazide ilerleyebildiği için bu adı almış. Çölde, karda, çamurda ve düz yollarda bu araçlarla seyahat keyifli.
ATV’leri kullanmak aslında oldukça basit. Motosiklet ya da bisikletlerde olduğu gibi önde iki elinizle kavrandığınız bir düzeneği var. Sağ elinizle kavradığınız kolun hemen alt bölümünde, ön, arka ve boş olmak üzere üç vitesi bulunuyor. Aynı kolun ön tarafında, baş parmağınızla aşağıya çekebildiğiniz bir gaz kolu var. Buraya uyguladığınız güç kadar hızınız artıyor. Sol elinizle tuttuğunuz kolun hemen altına ise bir fren mekanizması yerleştirilmiş. Bu fren ön tekerlekleri kilitliyor. Sağ ayağınızın altında, arka frenleri devreye sokan bir tür pedal var. Genellikle durmak veya yavaşlamak istediğinizde sol elinizin altındaki fren kolunu sıkmak yetiyor. Araçta, bunların dışında sizin hiç müdahale etmek zorunda kalmadığınız, yalnızca durunca ve yeniden çalıştırırken kullandığınız bir otomatik vites bölümü var.
SAFARİ EN AZ BİR SAAT SÜRÜYOR
Pek çok turizm şirketi safari turları düzenliyor. Hepsi de günübirlik programlar. ATV’lere atlayıp tura çıkmadan önce, katılanlarla kısa bir bilgilendirme toplantısı yapılıyor. Ardından çamurdan koruyucu giysilerinizi ve kaskınızı giyiyorsunuz. Tura katılmak için ehliyet sahibi olmak veya daha önce ATV kullanmış olmak gerekmiyor. Küçük deneme turu sırasında aracı kullanmayı öğreniveriyorsunuz.
Turlar mutlaka rehberler eşliğinde yapılıyor. En az bir saat süreyle dağ ve orman yollarında dolaşıyorsunuz. Aracın hızı en fazla 30-40 kilometreye çıkıyor. Safari boyunca ATV çamura batıyor, patinaj yapıyor, siz de çamurlanıyorsunuz.Ama çamurlar içinde aracın debelenmesi size sıkıntı değil keyif veriyor. En önemlisi de heyecanlı bir aktivite ile tanışıyorsunuz. Safari sonunda temizlenmeniz için zaman veriyorlar, ardından hep birlikte yemek yeniyor.
Çölde, karda, kumda, asfaltta, çamurda, her zaman her yerde gidebilen bir araç ATV. Dört tekerlekli motosiklet olarak tanımlayabiliriz aslında. Özellikle haftasonları, turizm şirketleri ATV safariler düzenliyor. Gruplar halinde çıkıyorsunuz araziye, ormanda, dağda, bayırda çamur çimen gidiyorsunuz. Kah çamurda debeleniyorsunuz, kah sırılsıklam oluyorsunuz. Böyle anlatınca tuhaf geliyor, ama çok zevkli. ATV safarinin tek bir riski var, bağımlılık yapması. Katılanlara, safariye başlamadan önce kısa bir brifing veriliyor. Anlatılanlara ve rehberlerinizin uyarılarına kesinlikle uyduğunuz sürece güvende oluyorsunuz. Kaskınızı, dizliklerinizi asla çıkarmıyorsunuz.
YANINIZDA BULUNDURMANIZ GEREKENLER
Siz çamur ve su birikintileri içinden geçerken üzerinizdeki kıyafetler ıslanmasın diye koruyucu giysi veriyorlar. Ama bunlar genellikle kalın ve naylon ağırlıklı. Bu nedenle koruyucu kıyafetlerin altına giymek için uzun kollu tişört veya eşofman türü giysileriniz ve bunların yedekleri olmalı. Böylece, safari bittikten sonra terden sırılsıklam olan giysilerinizi değiştirebilirsiniz. Tur şirketi tarafından lastik çizme de veriliyor. Yedek çorap almayı sakın unutmayın.
KİMLERE HİTAP EDİYOR
ATV safari, 16-17 yaştan itibaren herkesin katılabileceği, kolay bir aktivite. Ehliyet ya da otomobil, motosiklet gibi araçları kullanma tecrübesi aranmıyor. Zaten safari öncesi kısa bir toplantı yapıp, her türlü bilgiyi veriyorlar. Safari 1- 1,5 saat sürüyor. Parkurlar 15-20 kilometre uzunluğunda. ATV ile daha önce hiç tanışmamış bile olsanız birkaç kilometre sonra araca iyice alıştığınızı fark ediyorsunuz.
Parkur, bazı pistlerde geniş ama buraları da F-1 pisti zannetmeyin. Yollar bazen patika haline geliyor. Daracık çamurlu toprak yolda ilerlerken karşınıza traktör çıkma olasılığı var. Tabii ki trafik kurallarına göre patikada ya da arazide bile olsanız yol traktörlerin, bunu unutmayın, kenarda bekleyin.
ATV SAFARİ DÜZENLEYEN ŞİRKETLER
İstanbul’dan fazla uzaklaşmadan, heyecan dolu ve değişik bir aktiviteye katılmak isteyenler özellikle cumartesi-pazar günleri ATV parkurlarına akın ediyor. Hafta arasında yer bulmak kolay ama haftasonlarında rezervasyon şart. Parkurlar Beykoz, Şile ve Kayışdağı civarında. Dileyenler kendi araçları ile parkurlara gidiyor. Dileyenler de tur düzenleyen şirketlerin servis araçları ile buralara ulaşabiliyor. Ulaşım için 10-20 YTL arasında bir ücret isteniyor. Safari ücreti ise genellikle 75 YTL civarında. Bazı şirketler abonelerine indirim yapıyor. Grup indirimi yapanlar da var. Yemek için de ekstra ücret ödemeniz gerekiyor, 10-15 YTL arasında. ATV safari yapabilmek için ille de İstanbul’da yaşamak gerekmiyor. Antalya ve Nevşehir çevresinde de şirketler bulunuyor.
Cahit AKYOL
Son zamanlarda yazlık mekanlarda, trafikte sıkça rastlıyoruz onlara. Adı ATV; iki ve dört çekerli, dört tekerlekli, üstü açık, küçük arazi araçları. Kabaca dört tekerli motosiklet olarak tanımlamak mümkün. ATV’nin açılımı (All Terrain Vehicle) Türkçe’ye çevrildiğinde, tüm arazilerin aracı anlamına geliyor. Yabancılar Quat da diyor. Her türlü arazide ilerleyebildiği için bu adı almış. Çölde, karda, çamurda ve düz yollarda bu araçlarla seyahat keyifli.
ATV’leri kullanmak aslında oldukça basit. Motosiklet ya da bisikletlerde olduğu gibi önde iki elinizle kavrandığınız bir düzeneği var. Sağ elinizle kavradığınız kolun hemen alt bölümünde, ön, arka ve boş olmak üzere üç vitesi bulunuyor. Aynı kolun ön tarafında, baş parmağınızla aşağıya çekebildiğiniz bir gaz kolu var. Buraya uyguladığınız güç kadar hızınız artıyor. Sol elinizle tuttuğunuz kolun hemen altına ise bir fren mekanizması yerleştirilmiş. Bu fren ön tekerlekleri kilitliyor. Sağ ayağınızın altında, arka frenleri devreye sokan bir tür pedal var. Genellikle durmak veya yavaşlamak istediğinizde sol elinizin altındaki fren kolunu sıkmak yetiyor. Araçta, bunların dışında sizin hiç müdahale etmek zorunda kalmadığınız, yalnızca durunca ve yeniden çalıştırırken kullandığınız bir otomatik vites bölümü var.
SAFARİ EN AZ BİR SAAT SÜRÜYOR
Pek çok turizm şirketi safari turları düzenliyor. Hepsi de günübirlik programlar. ATV’lere atlayıp tura çıkmadan önce, katılanlarla kısa bir bilgilendirme toplantısı yapılıyor. Ardından çamurdan koruyucu giysilerinizi ve kaskınızı giyiyorsunuz. Tura katılmak için ehliyet sahibi olmak veya daha önce ATV kullanmış olmak gerekmiyor. Küçük deneme turu sırasında aracı kullanmayı öğreniveriyorsunuz.
Turlar mutlaka rehberler eşliğinde yapılıyor. En az bir saat süreyle dağ ve orman yollarında dolaşıyorsunuz. Aracın hızı en fazla 30-40 kilometreye çıkıyor. Safari boyunca ATV çamura batıyor, patinaj yapıyor, siz de çamurlanıyorsunuz.Ama çamurlar içinde aracın debelenmesi size sıkıntı değil keyif veriyor. En önemlisi de heyecanlı bir aktivite ile tanışıyorsunuz. Safari sonunda temizlenmeniz için zaman veriyorlar, ardından hep birlikte yemek yeniyor.
Çölde, karda, kumda, asfaltta, çamurda, her zaman her yerde gidebilen bir araç ATV. Dört tekerlekli motosiklet olarak tanımlayabiliriz aslında. Özellikle haftasonları, turizm şirketleri ATV safariler düzenliyor. Gruplar halinde çıkıyorsunuz araziye, ormanda, dağda, bayırda çamur çimen gidiyorsunuz. Kah çamurda debeleniyorsunuz, kah sırılsıklam oluyorsunuz. Böyle anlatınca tuhaf geliyor, ama çok zevkli. ATV safarinin tek bir riski var, bağımlılık yapması. Katılanlara, safariye başlamadan önce kısa bir brifing veriliyor. Anlatılanlara ve rehberlerinizin uyarılarına kesinlikle uyduğunuz sürece güvende oluyorsunuz. Kaskınızı, dizliklerinizi asla çıkarmıyorsunuz.
YANINIZDA BULUNDURMANIZ GEREKENLER
Siz çamur ve su birikintileri içinden geçerken üzerinizdeki kıyafetler ıslanmasın diye koruyucu giysi veriyorlar. Ama bunlar genellikle kalın ve naylon ağırlıklı. Bu nedenle koruyucu kıyafetlerin altına giymek için uzun kollu tişört veya eşofman türü giysileriniz ve bunların yedekleri olmalı. Böylece, safari bittikten sonra terden sırılsıklam olan giysilerinizi değiştirebilirsiniz. Tur şirketi tarafından lastik çizme de veriliyor. Yedek çorap almayı sakın unutmayın.
KİMLERE HİTAP EDİYOR
ATV safari, 16-17 yaştan itibaren herkesin katılabileceği, kolay bir aktivite. Ehliyet ya da otomobil, motosiklet gibi araçları kullanma tecrübesi aranmıyor. Zaten safari öncesi kısa bir toplantı yapıp, her türlü bilgiyi veriyorlar. Safari 1- 1,5 saat sürüyor. Parkurlar 15-20 kilometre uzunluğunda. ATV ile daha önce hiç tanışmamış bile olsanız birkaç kilometre sonra araca iyice alıştığınızı fark ediyorsunuz.
Parkur, bazı pistlerde geniş ama buraları da F-1 pisti zannetmeyin. Yollar bazen patika haline geliyor. Daracık çamurlu toprak yolda ilerlerken karşınıza traktör çıkma olasılığı var. Tabii ki trafik kurallarına göre patikada ya da arazide bile olsanız yol traktörlerin, bunu unutmayın, kenarda bekleyin.
ATV SAFARİ DÜZENLEYEN ŞİRKETLER
İstanbul’dan fazla uzaklaşmadan, heyecan dolu ve değişik bir aktiviteye katılmak isteyenler özellikle cumartesi-pazar günleri ATV parkurlarına akın ediyor. Hafta arasında yer bulmak kolay ama haftasonlarında rezervasyon şart. Parkurlar Beykoz, Şile ve Kayışdağı civarında. Dileyenler kendi araçları ile parkurlara gidiyor. Dileyenler de tur düzenleyen şirketlerin servis araçları ile buralara ulaşabiliyor. Ulaşım için 10-20 YTL arasında bir ücret isteniyor. Safari ücreti ise genellikle 75 YTL civarında. Bazı şirketler abonelerine indirim yapıyor. Grup indirimi yapanlar da var. Yemek için de ekstra ücret ödemeniz gerekiyor, 10-15 YTL arasında. ATV safari yapabilmek için ille de İstanbul’da yaşamak gerekmiyor. Antalya ve Nevşehir çevresinde de şirketler bulunuyor.
Cahit AKYOL