Ynt: 17 Metreküp Camper'lere Alternatif Çekme Karavanlar Hakkında Düşüncelerim
Geçen hafta başka bir hususta fikrini almak için gönderdiğim fotoğrafları Mustafa bu konuda örnek olarak kullanınca yazı yazma konusunda süren tembelliğimi bırakmak ve düşüncelerimi paylaşmak istedim.
Çekme karavanın avantaj ve dezavantajlarını kendi deneyimlerime dayanarak karşılaştırmaya çalışacağım.
Çekme karavanın moto karavana göre bence en önemli avantajı olan maliyetle başlayalım.
Bugün Türkiye’de 4.50 metre boyutlarında yeni bir çekili karavanı yaklaşık 15-20 bin lira civarında satın almak mümkün olup orta sınıf bir araçla da bu karavanı çekebilirsiniz. Yeni bir Moto karavan ise yaklaşık 100-120 bin lira civarındadır. Ancak yeni derken aracın 5 yaşında eski bir araç olduğu da göz ardı edilmemelidir.( fiyatlar model ve tipe göre faklılık gösterebilir) Çekme karavanın trafik sigortası, bakımları, muayenesi ( 750 kg ağırlığı geçmediği takdirde) gibi ekstra masrafları olmaz. Moto karavanın her sene yaptıracağınız muayene, trafik sigortası, bakımı gibi işlemlerinin yanında onu işe yada alışverişe giderken şehir içinde kullanamayacağınız için bu kullanımlara uygun ikinci bir araca ihtiyaç duyarsınız ve tabii onun da trafik sigortası, muayenesi, bakımları devreye girer. Eğer henüz emekli değilseniz ve yılda yalnızca 1 ay tatiliniz varsa, 11 ay kullanmayacağınız bir araca arada sırada hafta sonları yapılabilecek kaçamakları hesaba katmadığınız takdirde paranızı bağlamışsınız demektir.
Basit bir hesap yaparsak sıfır bir moto karavan yerine sıfır bir çekme karavan alırsanız yaklaşık 30 bin Euro cebinizde kalır bu parayı bugünkü değerler üzerinden yıllık euro bazında faize yatırdığımızı düşünelim İki kişinin çekme karavanlarıyla 1 ay Avrupa ülkelerinde gezdiklerinde toplam 2500 euro harcadıklarını düşünürsek bu 30 bin euromuz üzerine hiç para eklememek ve her yıl 2500 euro çekmek şartıyla bize yaklaşık 15 sene yurtdışında tatil yaptırır. Yurtiçinde ise herhalde bu süre 25-30 yıldan aşağıya düşmez.
Çekme karavanınızla kampinge girip, aracınızı karavandan ayırdığınızda alışverişe gitmek yada gezmek için aracınız hazırdır. Günlük olarak yaklaşık 200 kilometre çaplı bir daire içerisinde çok rahat hareket edersiniz. Moto karavanda bu şansınız yoktur. Moto karavanın arkasında muhakkak bir-iki bisiklet yada motorsiklet taşımak zorundasınızdır. Bunlarla da uzak noktalara gidemezsiniz ya da güneşli bir sabah başladığınız geziden akşamüzeri yağmur altında sırılsıklam vaziyette dönebilirsiniz. (Ancak bu öngörümden vazgeçmek durumunda kalabilirim çünkü bu sene arkasındaki çekici üzerinde Smart taşıyan iki moto karavan gördüm)
Çekme karavanınızla otobanda bile hız sınırınız 80 km/h’dir. ( Bazı Avrupa ülkelerinde bu sınır 100 km/h yükselmiştir.) Yolda giderken çekme karavanın içerisini kullanamazsınız. Pratikte otobanda 70, duble yollarda 60, geliş-gidişli yollarda 50 km/h hız ortalamasını ancak yakalayabilirsiniz. Moto karavanda ise yolda giderken bile iç mekanı kullanabilirsiniz ve trafik kanunlarının izin verdiği ölçüde hız limitleriniz ve ortalamanız çekme karavana göre yüksektir. Ancak hız ortalamanızın 30-40 kilometre yukarıda olacağını varsaysak bile 2-300 kilometrelik etaplarda bunun öyle ahım şahım bir zaman kazancı olmayacağı da ortadadır.
Çekili karavanda yola çıkmadan önce yada yolculuk bittikten sonra ufak da olsa bir hazırlık süreciniz vardır. Motokaravanda kabloları toplayıp kapıyı kapattıktan sonra marşa basarsınız.
Moto karavanda herhangi bir yere yanaşırken ya da geri manevra yaparken fazla zorlanmazsınız ancak çekme karavanla manevra yapmak hele geri geri bir yere yanaşmak bayağı bir uğraşı gerektirir. Bu işi becerebilmek için bir miktar çalışarak pratik yapmak gerektiğini düşünüyorum. Ya da hiç bu sıkıntılara girmeden tekerleklere takılacak manevra destek motorlarıyla karavanı, lego arabalar gibi bir uzaktan kumanda aletiyle istediğiniz şekilde hareket ettirmek mümkündür. Avrupa’daki çekme karavanların çoğunda gördüğüm bu ekipmanın fiyatı 4-5 bin lira civarındadır. Bu ekipman olduğu takdirde motokaravanın çekili karavan karşısındaki manevra üstünlüğü ortadan kalkar.
Moto karavanı kullanmadığınız zamanlarda evinizin önünde, eğer uygunsa yola bile park edebilirsiniz. Çekme karavanınızı sokak yada cadde üzerine bırakamayabilirsiniz. Park etmek için güvenlikli bir alana ihtiyaç duyarsınız ki bence Türkiye’de ki karavan tercihinde önde gelen etmenlerden birisi bu park sorunudur.
Motokaravan ile hele hele kamper ile çekme karavan arasında kıyaslama yaparken bence göz ardı edilmemesi gereken en önemli husus çekme karavanda sahip olacağınız iç mekan ferahlığıdır. Kamperin içerisinde iki kişiyseniz hareketleriniz kısıtlanır hele birde çocuğunuz varsa kıpırdayamaz hale gelirsiniz. 4.5 metrelik bir çekme karavan, 3-4 kişi olsanız bile size mekan darlığı hissettirmez. Yaz ayları için belki zamanınızı büyük kısmını karavanın önünde geçirebilirsiniz ama ilkbahar ve sonbahar hele kış aylarında bunu yapmanız pek mümkün olmaz. İçeriye kapandığınız takdirde de bu dar alanda insana afakanlar basabilir.
Yakıt harcama konusuna gelince karavan çeken orta sınıf dizel sedan bir aracın uzunyolda 100 kilometredeki harcaması 8-10 litre aralığındadır. Benim 1400 motor Seat Cordoba aracımla yaptığım harcama bu sene 8.5 litreydi. Motokaravanlarda da bundan daha düşük bir değer olacağını zannetmiyorum.
Çekili karavanın artılarını sıralamak gerekirse;
1- Düşük maliyet,
2- Hareket serbestîsi ve
3- Mekan ferahlığı diyebiliriz.
Eksik kaldığım noktaları da her iki tip karavanı kullanmış olan karavan dostları tamamlarlarsa sevinirim.