Karavanda Ateşli Silah ?

  • Konuyu Başlatan: Konuyu başlatan EvliyaCelebi2 Tarih:
  • Başlangıç tarihi Yazılan Cevaplar:
  • Cevaplar 121
  • Okunma Sayısı: Görüntüleme 44,281

Karavanda ateşli silah taşınmasını doğru buluyor musunuz ?


  • Kullanılan toplam oy
    62

Etiketler

Merhaba dostlar ben birinci şıktan yanayım ama ne kimsenin canına veya malına zarar mek için değil , asla. Benim ne karavanım var nede ateşli silahım. Kamp aracı karavan veya benzeri araç alırsam düşünürüm. Eşimle kamp yapmak zevkini yaşamak istemiyorum. Etrafımız malüm.
 

.
Ankete katılanların %70 i Türkiye’nin güvensiz olduğu varsayımından yola çıktıkları halde böyle bir ortamda tatil yapıp, gezilerinin keyfine varıyor olmalılar ?

Bu durumu bir Alman forumunda uyarı veya öneri olarak ne şekilde yazmamı tavsiye ederdiniz ?
 
Son düzenleme:




.
Ankete katılanların %70 i Türkiye’nin güvensiz olduğu varsayımından yola çıktıkları halde böyle bir ortamda tatil yapıp, gezilerinin keyfine varıyor olmalılar ?

Bu durumu bir Alman forumunda uyarı veya öneri olarak ne şekilde yazmamı tavsiye ederdiniz ?
Bir kısmı düzensiz en az 9 milyon mülteci sonrası güvensizliğin arttığını düşünüyorum. Alman karavancılara emin değilseniz kamp dışı kesinlikle kalmayın diyebilirsiniz. Zaten işi bilenler yoldan, insanlardan uzak kuytu yer bulabilirler. @Akdeniz45 Hüseyin bey'in kamp dışı konaklamalar da sakin evler arasını seçerim dediğini hatırlıyorum.
Ben de öyle yapıyorum. Tekinsiz bulduğum yerlerde hastane otoparkında kaldığımı hatırlıyorum, ya da şehrin en büyük otoparkında, bekçi kulübesine yakın.
Bisikletle dolaşanlar baltayı görünen yere asarlar, karavanın içinde ise o balta ters tepebilir. Ben avuc içime sığan 3-4 noktaya bıçak koyuyorum , birisi yastığın altında .
 

husan 36 cal tüfeğim var, fişeklere kaya tuzu koyuyorum. şimdiye kadar hiç kullanma gereği duymadım
Allah muhtaç etmesin, eksikliğini de göstermesin demeye devam ediyorum.
 

Alman Karavanforumda böyle bir baṣlığa izin verileceğini sanmıyorum.

Yabancı karavancıların Türkiye’de güvenlik konusunda pek endiṣeleri yok gibi. Olanlardan haberleri de büyük ölҫüde yok. Ara sıra dolandırıcılk konuları dile gelir.
 

.
Avrupa'da karavanların mutfak tezgahındaki bıçağın, sürücü bölümünde bulundurulmasının bile yasalarca sorunlu olduğu düşünülürse, konusunun hiç bir yerde açılmaması zaten beklenen bir yaklaşım. Yani karavanda silah, zaten daha açılmadan kapanmış bir konu durumunda..

Birçok araştırma, güvenlik kadar onun nasıl algılandığının da önemine işaret etmekte.
Yukarıdaki hipotetik sorumun kinayeli karakterinin farkına varacağınızı sanıyordum..
 
Son düzenleme:

Ben Ankara'da yaşıyorum. Türkiye'nin Başkentindeyim. Yaşadığım bir olayı anlatayım. Yılbaşına 1 ay kala eşimle nata vega avm ye gittik. 2 amacımız vardı. Hem yılbaşı için ikeadan alışveriş yapmak hemde youtube kanalımız için video çekmek. Korona olduğu için avm asansörlere yazı yazmış. Yazı engelli bebek arabası gibi zorunlu haller dışında kullanılmamalıdır şeklindeydi. Benimde 2 aylık bebeğim var ve bebek arabasında. Asansör bekliyoruz it kopuk serserilerle birlikte mültecilerde bekliyor. Bize yer veren olmadı. Neyse bindik 3 5 asansör sonrası içeride mülteciler ve serseri çocuklar mevcut. Serseri bebek arabasından rahatsız olmuş eşim ve kızımın yanında bana küfür ediyor hakaret ediyordu. Karşılık versem ya bıçak çekecek ya başka bir şey ve avm güvenliği de görmemezlikten geliyordu. Benim ses tonumun bassları yüksektir. Eşimle ikea girişinde mikrofon takıyoruz eşimle konuşuyoruz bir yandan da elimde de kamera bir adam geldi serseri olduğu giyimi ve tipinden belliydi. Durduk yere itekledi küfürler havada uçuşuyor neymiş eşimi dövüyormuşum erkeksen beni dövsene gibi sözler. Bayaa da it kopuk toplamış ve kavga edecek yer arıyorlardı. Adam evli ve karısı araya giriyor adam inatla kavgaya yelteniyordu. Avm nin bulunduğu mühit maalesef ki bozuk insanların fazlalığıyla nam salmış bir yer. Eşimle en son durduk yere olaylar çıkıyor ikea ya girmeden çıkıp geldik. Otobüse binerken de eşime bebek kucağında olduğu halde yer veren olmadı. 1 saat ayakta yolculuk yaptık. Giderken de enteresan bir şekilde bebek arabasında uyuyordu bebek ve otobüs boş olmasına rağmen bebek arabasına laf söyleyen ve üzerine oturmaya yeltenenler oldu. Ben geçmişte kung fu eğitimi aldım. 10 kişinin arasından bile sıyrılabilirim ama ortada eş ve bebek olduğunda çaresiz kalıyorsun. Yada elimdeki kamera düşse tonla para yakamdaki yaka mikrofonu kopsa 1500 2000 lira. Malı da düşününce en güzeli olaylı ortamlardan uzaklaşmak oluyor.

Her ne kadar erkekliğin 10 da 9'u kaçmaktır belaya bulaşmamalıyız desemde bela bizim peşimizi bırakmıyor. Mülteci sorunları ve sarhoşluk madde kullanımı vs de eklendiğinde olaylar daha da büyük bir hale dönüşüyor.

Karavan veya çadırla kamplar bisiklet ile turlar bunları geçtim maalesef ki şehirde bile güvenlik önlemi alarak ilerlememiz gerekiyor.

Ben silah taşıyamam. Bana taşıma ve kullanma ruhsatı vermezler. Av tüfeğini de taşıyamam çünkü bu aralar aracım yok. Toplu taşıma kullanıyorum. Bu yüzden benim için en güvenli yöntem biber gazı ve elektroşok cihazları diye düşünüyorum.

Adam madde bağımlısı kafası güzel olmuş, yoldan geçen birisini sebepsiz bıçaklayıp yoluna devam etmişti. Trafikte sopa ile araçtan inenin elinden sopayı almışlar karşı taraf adamı dövüyordu. Yada kuru sıkı silah gösterdiğinde gerçek silahla şarjör bitene kadar üzerine kurşun boşaltan gibi olaylarda gördüm.

Kısaca artık insandan ne kadar uzak o kadar iyi diyorum.

Ülkemiz gariptir ki her geçen gün cahil ve kötü insanların arttığı bir ülke haline geldi. Teknoloji çağındayız. Teknolojiye kitaplara bilgiye çok basitçe ulaşılabilirken maalesef ki insanlar kendisini geliştirmek yerine cahilleşmeyi tercih ediyor. Evim kitap dolu ve evimde televizyon yok. Evime yatıya gelen misafir 1 kere bile kitaplara elini sürmemiş ve televizyon yok canım sıkılıyor diye söyleniyordu. Kısaca kendimizi beladan nasıl korucaz tam net bilmiyorum yöntemini.

Bana gelirsek eşimde dahil sessiz sakin kimseye karışmayan kişileriz. Hani bazısı olur bağırır çağırır ona buna karışır sonra da kavga çıkarır ya bizde tam tersiyiz ama ikea örneğindeki gibi sebepsizce olay çıkaranlar bizi bulabiliyor.

Doğaya gelirsekte doğayı mahfetmekte üzerimize yok. Kızılcahamam karagöle gitmiştim resmen cennet gibiydi 3 - 5 sene sonra gittim yeşilden eser kalmamış. Ağaçların dış kabuklarını çıra alacaz diye soymuşlar çoğu ağaç kurumuş her yer çöp içinde, içki şişeleri, içki şişelerinin cam kırıkları ve yerde mangal yaktıkları için 2 adımda 1 yerde kap kara kül yığınları. Şimdi bu bölgeye kamp kurmaya veya karavanımla gitsem gece garanti başıma bir iş gelir. Bölge insanları gece arabalarla gelip içki içip müzik açıp sarhoş olunca küfürleşip kendi aralarında kavga edip gittiklerini söylüyor. Hatta jandarma keyfi havaya ateş açan ve sarhoşlukla kişileri bile öldürüp yaralayabildiklerini belirtiyordu.

Kısaca tekrarlayayım insandan ne kadar uzak o kadar iyi diye düşünüyorum.
 



Ben Ankara'da yaşıyorum. Türkiye'nin Başkentindeyim. Yaşadığım bir olayı anlatayım. Yılbaşına 1 ay kala eşimle nata vega avm ye gittik. 2 amacımız vardı. Hem yılbaşı için ikeadan alışveriş yapmak hemde youtube kanalımız için video çekmek. Korona olduğu için avm asansörlere yazı yazmış. Yazı engelli bebek arabası gibi zorunlu haller dışında kullanılmamalıdır şeklindeydi. Benimde 2 aylık bebeğim var ve bebek arabasında. Asansör bekliyoruz it kopuk serserilerle birlikte mültecilerde bekliyor. Bize yer veren olmadı. Neyse bindik 3 5 asansör sonrası içeride mülteciler ve serseri çocuklar mevcut. Serseri bebek arabasından rahatsız olmuş eşim ve kızımın yanında bana küfür ediyor hakaret ediyordu. Karşılık versem ya bıçak çekecek ya başka bir şey ve avm güvenliği de görmemezlikten geliyordu. Benim ses tonumun bassları yüksektir. Eşimle ikea girişinde mikrofon takıyoruz eşimle konuşuyoruz bir yandan da elimde de kamera bir adam geldi serseri olduğu giyimi ve tipinden belliydi. Durduk yere itekledi küfürler havada uçuşuyor neymiş eşimi dövüyormuşum erkeksen beni dövsene gibi sözler. Bayaa da it kopuk toplamış ve kavga edecek yer arıyorlardı. Adam evli ve karısı araya giriyor adam inatla kavgaya yelteniyordu. Avm nin bulunduğu mühit maalesef ki bozuk insanların fazlalığıyla nam salmış bir yer. Eşimle en son durduk yere olaylar çıkıyor ikea ya girmeden çıkıp geldik. Otobüse binerken de eşime bebek kucağında olduğu halde yer veren olmadı. 1 saat ayakta yolculuk yaptık. Giderken de enteresan bir şekilde bebek arabasında uyuyordu bebek ve otobüs boş olmasına rağmen bebek arabasına laf söyleyen ve üzerine oturmaya yeltenenler oldu. Ben geçmişte kung fu eğitimi aldım. 10 kişinin arasından bile sıyrılabilirim ama ortada eş ve bebek olduğunda çaresiz kalıyorsun. Yada elimdeki kamera düşse tonla para yakamdaki yaka mikrofonu kopsa 1500 2000 lira. Malı da düşününce en güzeli olaylı ortamlardan uzaklaşmak oluyor.

Her ne kadar erkekliğin 10 da 9'u kaçmaktır belaya bulaşmamalıyız desemde bela bizim peşimizi bırakmıyor. Mülteci sorunları ve sarhoşluk madde kullanımı vs de eklendiğinde olaylar daha da büyük bir hale dönüşüyor.

Karavan veya çadırla kamplar bisiklet ile turlar bunları geçtim maalesef ki şehirde bile güvenlik önlemi alarak ilerlememiz gerekiyor.

Ben silah taşıyamam. Bana taşıma ve kullanma ruhsatı vermezler. Av tüfeğini de taşıyamam çünkü bu aralar aracım yok. Toplu taşıma kullanıyorum. Bu yüzden benim için en güvenli yöntem biber gazı ve elektroşok cihazları diye düşünüyorum.

Adam madde bağımlısı kafası güzel olmuş, yoldan geçen birisini sebepsiz bıçaklayıp yoluna devam etmişti. Trafikte sopa ile araçtan inenin elinden sopayı almışlar karşı taraf adamı dövüyordu. Yada kuru sıkı silah gösterdiğinde gerçek silahla şarjör bitene kadar üzerine kurşun boşaltan gibi olaylarda gördüm.

Kısaca artık insandan ne kadar uzak o kadar iyi diyorum.

Ülkemiz gariptir ki her geçen gün cahil ve kötü insanların arttığı bir ülke haline geldi. Teknoloji çağındayız. Teknolojiye kitaplara bilgiye çok basitçe ulaşılabilirken maalesef ki insanlar kendisini geliştirmek yerine cahilleşmeyi tercih ediyor. Evim kitap dolu ve evimde televizyon yok. Evime yatıya gelen misafir 1 kere bile kitaplara elini sürmemiş ve televizyon yok canım sıkılıyor diye söyleniyordu. Kısaca kendimizi beladan nasıl korucaz tam net bilmiyorum yöntemini.

Bana gelirsek eşimde dahil sessiz sakin kimseye karışmayan kişileriz. Hani bazısı olur bağırır çağırır ona buna karışır sonra da kavga çıkarır ya bizde tam tersiyiz ama ikea örneğindeki gibi sebepsizce olay çıkaranlar bizi bulabiliyor.

Doğaya gelirsekte doğayı mahfetmekte üzerimize yok. Kızılcahamam karagöle gitmiştim resmen cennet gibiydi 3 - 5 sene sonra gittim yeşilden eser kalmamış. Ağaçların dış kabuklarını çıra alacaz diye soymuşlar çoğu ağaç kurumuş her yer çöp içinde, içki şişeleri, içki şişelerinin cam kırıkları ve yerde mangal yaktıkları için 2 adımda 1 yerde kap kara kül yığınları. Şimdi bu bölgeye kamp kurmaya veya karavanımla gitsem gece garanti başıma bir iş gelir. Bölge insanları gece arabalarla gelip içki içip müzik açıp sarhoş olunca küfürleşip kendi aralarında kavga edip gittiklerini söylüyor. Hatta jandarma keyfi havaya ateş açan ve sarhoşlukla kişileri bile öldürüp yaralayabildiklerini belirtiyordu.

Kısaca tekrarlayayım insandan ne kadar uzak o kadar iyi diye düşünüyorum.
Söylediklerinize katılıyorum. Pek çok yer malesef gece içki içip müzik açanların işgali altında. Ancak ücretli kamp alanlarında hala rahat edebiliyoruz.
 

Söylediklerinize katılıyorum. Pek çok yer malesef gece içki içip müzik açanların işgali altında. Ancak ücretli kamp alanlarında hala rahat edebiliyoruz.
Ankara bu açıdan sorunlu,çok fazla çakal var
Eskişehir bu açıdan iyidir
Ege bölgesi de iyidir
Samsun hariç Karadeniz Bölgesi de sakin ve güvenlidir
Trakya'da da bu tür alkol alan çoktur,ama çok bulaşık değiller
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bile bu açıdan Ankara'dan iyidir
 

.
En basit bir savunma aracı olan biber gazının Almanya'daki durumuna bakarsak.

Alıntı:
Biber gazı yasal mı ?
Prensip olarak, Almanya'da biber gazı bulundurmanıza ve taşımanıza izin verilir. Ancak ön koşul, kutunun açıkça "hayvan kovucu sprey" olarak etiketlenmiş olmasıdır. Anlaşılır olduğu sürece kutu üzerinde başka ifadeler de mümkündür. Örneğin: "sadece hayvan kovmak için", "hayvan kovucu cihaz" veya "hayvan ve köpek kovucu".

Biber gazı alırken etiketinin kutu üzerinde olduğundan emin olmalısınız. Hayvan kovucu sprey olarak öngörülen etiketleme eksikse, otomatik olarak Silah Yasası kapsamına girer. O halde bulundurmak bile cezalandırılabilir bir suçtur.

Biber Spreyini Kimler Satabilir ?
Prensipte biber gazı serbestçe satılabilir. Bu yüzden internetten biber gazı sipariş edip teslim ettirirseniz sorun olmaz. Bununla birlikte, ithal mallar bazen "hayvan kovucu sprey" olarak öngörülen tanımlamadan yoksundur. Bu nedenle biber gazının tabanca veya av dükkanından alınması tavsiye edilir. Orada ayrıca şüphe durumunda hangi biber gazının tavsiye edildiğine dair tavsiyeler bulacaksınız. Özellikle fan etkisi olan spreylerde özellikle dikkatli olmalısınız çünkü gazdan etraftakiler de kolayca etkilenebilir.

Biber gazı taşıyabilir miyim ?
Her zaman yanınızda biber gazı taşıyabilir veya arabanın torpido gözünde tutabilirsiniz. Ancak, etkinliklerde, örneğin partilerde, konserlerde ve futbol maçlarında biber gazı çoğunlukla yasaktır. Girişte biber gazını ilgililere vermek istemiyorsanız girişiniz reddedilebilir.

Ancak bu gaza yalnızca saldırıya uğrarsanız, yani nefsi müdafaa durumunda izin verilir.
Biber gazını nasıl kullanabilirim ?
Biber gazı sadece hayvan savunması için onaylanmıştır. Bu nedenle de buna göre işaretlenmelidir. Yine de biber gazının insanlara da uygulanabileceği durumlar vardır. Ancak buna yalnızca saldırıya uğrarsanız, yani nefsi müdafaa durumunda izin verilir.

Hukuki tanıma göre meşru müdafaa, “mevcut hukuka aykırı bir saldırıyı” önlemek için yapılması gereken herhangi bir eylemdir. Sonunda, bir meşru müdafaa durumu olup olmadığına her zaman mahkemeler karar verir. Ne yazık ki, "kendini müdafaa edip etmeme" konusundaki yargılar çok değişkendir. Tam olarak, ilaçlamadan önce henüz fiziksel bir saldırı olmadığında kullanamazsınız. Tanıksız kullandığınızda da haklılığınız yetersiz sayılabilir.


Sonunda, mahkemeler genellikle durumun orantılılığına odaklanır. Savunma eylemini “sağduyuya” göre yargılarlar. Olay veya saldırgan, örneğin çocuklar ne kadar zararsızsa, suçlu gibi görünme riski de o kadar büyük olur. İzinsiz olarak biber gazı kullanan ve başkalarını yaralayan kişiler, tehlikeli bedensel zararlar nedeniyle kovuşturmaya tabidir. Bu basit bir suç değildir. Asgari ceza, daha az ciddi durumlarda bile, üç ay hapistir.

Üçüncü şahıslar lehine bir meşru müdafaa durumu da söz konusu olabilir. Bu nedenle, birinin yardımına biber gazıyla giderseniz, bu savunma eylemi garanti altında sayılır.

Çocuklar ve gençler biber gazına sahip olabilir mi ?
Biber gazı taşımak için asgari bir yaş yoktur. Ancak çocukların ve gençlerin yanlış biber gazı kullanma riski çok daha fazladır. Bu nedenle, ebeveynler, acil bir kullanım için biber gazı verme durumlarında, çocuklarına yukardaki davranış kurallarını öğretmekte sorumludurlar.
ARAG Hukuk Sigortası bilgilendirme sayfası


Türkiye'de belki bu kadar ince elenip sık döşenmese de temelde farklı olduğunu sanmam.
Eğer sorun yerinden kaçılamıyacak ise biber gazı diğerlerine göre sonuçta verilecek hesap açısından daha elverişli olmalı ? Diğerlerinin rizikosu ise basamak basamak artmakta hem de iki yöne doğru.

Bende tek tüp biber gazı bile yok ama burada konu ben değilim..
 
Son düzenleme:

Karavan değil de İstanbul'da yaşayanlar için evlere lazım silah, deprem ihtimaline karşı.
Olur da dışarı çıkabilirsek olacak kaosu düşünemiyorum.
 

Tedbirli olmakta her zaman fayda oldugunu dusunuyorum. Oncelikle kendimi korumaya ihtiyacimin olmayacagi yerler secmeye ozen gosteriyorum. Kirik camlarin, bos alkol siselerinin ve coplerin oldugu yerlerden, su kenarlari ve manzarali yerlerden uzak duruyorum. Telefonun cekmedigi yerlerde jandarma bildirimi mutlaka yapiyorum ve ruhsatli silahimi da karavanin icinde bulunduruyorum. Cogu zaman varligini dahi unutuyorum ancak olur da isler kullanmami gerektirecek bir raddeye gelirse silahin olmasi olmamasindan her zaman iyidir.
 



.
En basit bir savunma aracı olan biber gazının Almanya'daki durumuna bakarsak.

Alıntı:
Biber gazı yasal mı ?
Prensip olarak, Almanya'da biber gazı bulundurmanıza ve taşımanıza izin verilir. Ancak ön koşul, kutunun açıkça "hayvan kovucu sprey" olarak etiketlenmiş olmasıdır. Anlaşılır olduğu sürece kutu üzerinde başka ifadeler de mümkündür. Örneğin: "sadece hayvan kovmak için", "hayvan kovucu cihaz" veya "hayvan ve köpek kovucu".

Biber gazı alırken etiketinin kutu üzerinde olduğundan emin olmalısınız. Hayvan kovucu sprey olarak öngörülen etiketleme eksikse, otomatik olarak Silah Yasası kapsamına girer. O halde bulundurmak bile cezalandırılabilir bir suçtur.

Biber Spreyini Kimler Satabilir ?
Prensipte biber gazı serbestçe satılabilir. Bu yüzden internetten biber gazı sipariş edip teslim ettirirseniz sorun olmaz. Bununla birlikte, ithal mallar bazen "hayvan kovucu sprey" olarak öngörülen tanımlamadan yoksundur. Bu nedenle biber gazının tabanca veya av dükkanından alınması tavsiye edilir. Orada ayrıca şüphe durumunda hangi biber gazının tavsiye edildiğine dair tavsiyeler bulacaksınız. Özellikle fan etkisi olan spreylerde özellikle dikkatli olmalısınız çünkü gazdan etraftakiler de kolayca etkilenebilir.

Biber gazı taşıyabilir miyim ?
Her zaman yanınızda biber gazı taşıyabilir veya arabanın torpido gözünde tutabilirsiniz. Ancak, etkinliklerde, örneğin partilerde, konserlerde ve futbol maçlarında biber gazı çoğunlukla yasaktır. Girişte biber gazını ilgililere vermek istemiyorsanız girişiniz reddedilebilir.

Ancak bu gaza yalnızca saldırıya uğrarsanız, yani nefsi müdafaa durumunda izin verilir.
Biber gazını nasıl kullanabilirim ?
Biber gazı sadece hayvan savunması için onaylanmıştır. Bu nedenle de buna göre işaretlenmelidir. Yine de biber gazının insanlara da uygulanabileceği durumlar vardır. Ancak buna yalnızca saldırıya uğrarsanız, yani nefsi müdafaa durumunda izin verilir.

Hukuki tanıma göre meşru müdafaa, “mevcut hukuka aykırı bir saldırıyı” önlemek için yapılması gereken herhangi bir eylemdir. Sonunda, bir meşru müdafaa durumu olup olmadığına her zaman mahkemeler karar verir. Ne yazık ki, "kendini müdafaa edip etmeme" konusundaki yargılar çok değişkendir. Tam olarak, ilaçlamadan önce henüz fiziksel bir saldırı olmadığında kullanamazsınız. Tanıksız kullandığınızda da haklılığınız yetersiz sayılabilir.


Sonunda, mahkemeler genellikle durumun orantılılığına odaklanır. Savunma eylemini “sağduyuya” göre yargılarlar. Olay veya saldırgan, örneğin çocuklar ne kadar zararsızsa, suçlu gibi görünme riski de o kadar büyük olur. İzinsiz olarak biber gazı kullanan ve başkalarını yaralayan kişiler, tehlikeli bedensel zararlar nedeniyle kovuşturmaya tabidir. Bu basit bir suç değildir. Asgari ceza, daha az ciddi durumlarda bile, üç ay hapistir.

Üçüncü şahıslar lehine bir meşru müdafaa durumu da söz konusu olabilir. Bu nedenle, birinin yardımına biber gazıyla giderseniz, bu savunma eylemi garanti altında sayılır.

Çocuklar ve gençler biber gazına sahip olabilir mi ?
Biber gazı taşımak için asgari bir yaş yoktur. Ancak çocukların ve gençlerin yanlış biber gazı kullanma riski çok daha fazladır. Bu nedenle, ebeveynler, acil bir kullanım için biber gazı verme durumlarında, çocuklarına yukardaki davranış kurallarını öğretmekte sorumludurlar.
ARAG Hukuk Sigortası bilgilendirme sayfası


Türkiye'de belki bu kadar ince elenip sık döşenmese de temelde farklı olduğunu sanmam.
Eğer sorun yerinden kaçılamıyacak ise biber gazı diğerlerine göre sonuçta verilecek hesap açısından daha elverişli olmalı ? Diğerlerinin rizikosu ise basamak basamak artmakta hem de iki yöne doğru.

Bende tek tüp biber gazı bile yok ama burada konu ben değilim..
Maalesef Almanya ile Türkiye arasında pek fazla benzerlik yok.Türkiye de devlete karşı suç işlemediğiniz sürece korkmanıza gerek yok.Dolayısı ile, yapanın yanına kar kaldığı bir ortam da güvenlik güçlerine güvenerek rahat hareket etmek pek de gerçekçi değil.Zaten mülteciler bile artık polislerden değil,ahalinin tepkisinden korkuyorlar.
 

Gezenbilir bilgi kaynağını daha iyi bir dizin haline getirebilmek için birkaç rica;
- Arandığında bilgiye kolay ulaşabilmek için farklı bir çok konuyu tek bir başlık altında tartışmak yerine veya konu başlığıyla alakalı olmayan sorularınızla ilgili yeni konu başlıkları açınız.
- Yeni bir konu açarken başlığın konu içeriğiyle ilgili açık ve net bilgi vermesine dikkat ediniz. "Acil Yardım", "Lütfen Bakar mısınız" gibi konu içeriğiyle ilgili bilgi vermeyen başlıklar geç cevap almanıza neden olacağı gibi bilgiye ulaşmayı da zorlaştıracaktır.
- Sorularınızı ve cevaplarınızı, kısaca bildiklerinizi özel mesajla değil tüm forumla paylaşınız. Bildiklerinizi özel mesajla paylaşmak forum genelinde paylaşımda bulunan diğer üyelere haksızlık olduğu gibi forum kültürünün kolektif yapısına da aykırıdır.
- Sadece video veya blog bağlantısı verilerek açılan konuların can sıkıcı olduğunu ve üyeler tarafından hoş karşılanmadığını belirtelim. Lütfen paylaştığınız video veya blogun bağlantısının altına kısa da olsa konu başlığıyla alakalı bilgiler veriniz.

Hep birlikte keyifli forumlar dileriz.


GEZENBİLİR TV

GEZENBİLİR'İ TAKİP EDİN

Forum istatistikleri

Konular
103,438
Mesajlar
1,517,945
Kayıtlı Üye Sayımız
172,091
Kaydolan Son Üyemiz
Engin Koygun

Çevrimiçi üyeler

SON KONULAR



Geri
Üst